EĞİTİM - 29 Nisan 2024 Pazartesi 10:30

BTÜ’de ‘Finans ve Ekonomide Sürdürülebilirlik’ ele alındı

A
A
A
BTÜ’de ‘Finans ve Ekonomide Sürdürülebilirlik’ ele alındı

Bursa Teknik Üniversitesi ev sahipliğinde 2. Uluslararası Finans Ekonomi ve Sürdürülebilir Politikalar Kongresi (ICOFESP) gerçekleştirildi. “Döngüsel Ekonomi ve Dijitalleşme, Sürdürülebilir Gelecek” ana temasıyla yapılan kongreye, 14 farklı ülkeden akademisyen katıldı.


Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ), Kırklareli Üniversitesi ve Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) ortaklığında düzenlenen ‘2. Uluslararası Finans Ekonomi ve Sürdürülebilir Politikalar Kongresi’nin açılışı, BTÜ Mimar Sinan Yerleşkesi Turkuaz Salon’da yapıldı. 24-27 Nisan tarihleri arasında yüzyüze ve çevrimiçi gerçekleştirilen kongrede finans ve ekonomi alanında; dijital dönüşüm, yeşil dönüşüm yönetimi, girişimcilik ve inovasyon, iklim değişikliği, sürdürülebilir şehirler, yapay zekâ, endüstri 4.0, toplum 5.0 gibi konular ele alındı. 150’ye yakın akademisyen kongrede, ekonomik anlamda sürdürülebilir gelecek adına fikirlerini sunarak, sorunların çözümüne yardımcı oldu. Kongrenin açılış konuşmasını yapan BTÜ Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, “Yenilikçi üniversite vizyonumuza uygun olarak; üniversitemiz çatısı altında Bursa’mızın, bölgemizin ve ülkemizin problemlerinin çözümüne yönelik kongrelere ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyuyoruz” dedi.


BTÜ dönüşmede de öncü


BTÜ olarak; bilgi üretmekle birlikte, bilgiyi yayma, toplumla paylaşma ve uygulamaya dönüştürme sorumluluğuna büyük önem verdiklerini kaydeden Rektör Çağlar, “Düzenlediğimiz kongrelerle, sadece akademik camiaya değil, aynı zamanda iş dünyasına, kamu kurumlarına ve tüm topluma ışık tutacak değerli bilgiler sunuyoruz. Günümüz dünyasında, ekonomik, teknolojik ve çevresel değişimler çok büyük bir hızla yaşanıyor. Üniversiteler olarak, iş dünyası ve toplumun bu değişimlere uygun dönüşümünü sağlayacak yöntemler geliştirmek ve tedbirler almak durumundayız. Kongremiz, sadece akademik alanda değil, aynı zamanda küresel düzeydeki değişim ve dönüşümleri anlamak ve yönlendirmek açısından da önemli bir misyon üstlenmektedir” diye konuştu.


16 partner üniversite 150’ye yakın akademisyen


Kırklareli Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ünal Çağlar, kongrenin günümüz sorunlarının çözümü noktasında önemli çıktılara ev sahipliği yapacağına inandığını söyledi. Gürsu Kaymakamı Naif Yavuz ise BTÜ’nün her kesimin yararına olacak pek çok etkinliğe ev sahipliği yaptığını ifade etti. Kongre hakkında bilgi veren Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Rengin Ak, “İlkini 2023 yılında Üsküp’te gerçekleştirdiğimiz kongremizin ikincisini BTÜ ev sahipliğinde düzenliyoruz. Bu yıl ‘Döngüsel Ekonomi ve Dijitalleşme Sürdürülebilir Gelecek’ ana temasıyla düzenlediğimiz kongremize, yerli ve yabancı 16 partner üniversite, 14 farklı ülkeden 150’ye yakın yoğun bir akademisyen katılımı söz konusu. Kongrede amacımız, ulusal ve küresel boyuttaki güncel ekonomik gelişmelerin değerlendirilmesidir. Bizler bilim insanları olarak yaşadığımız dünyada küresel problemlere dikkat çekip, buna çözüm üretmeye odaklandık” ifadelerini kullandı.


“Kongrenin Bursa’da gerçekleştirilmesi anlamlı”


BTÜ İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Zeki Ünal, “Sürdürülemez hale gelen dünyanın sorunlarına, bu kongrede güzel öneriler geleceğini düşünüyorum” dedi. SUBÜ Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sinan Esen, doğal kaynakların sınırlı olduğu bu iklimde, döngüsel ekonominin önemine dikkat çekerek, “Bu kongrenin Bursa’da, bu temayla gerçekleştirilmesinin özel bir anlamı var. Bursa bir sanayi şehri ve Türkiye’nin ihracatta rekabetçi olabilmesi için verimli ekonomiyi merkeze alması gerekiyor. Döngüsel ekonomi, Türkiye’nin ihracat gücü için önemli bir konudur. Kongrede elde edilecek sonuçların,akademisyenlere ve iş dünyasına önemli çıktılar sağlamasını ümit ediyorum” diye konuştu.


Kongre Düzenleme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Abdulkadir Kaya da “BTÜ İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi İşletme Bölümü olarak organize ettiğimiz bu etkinliğin düzenlenmesinde ciddi bir ekip işi söz konusu. Kongremizin hayırlı olmasını diliyorum” dedi.



BTÜ’de ‘Finans ve Ekonomide Sürdürülebilirlik’ ele alındı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Fabrika gibi lisede arı gibi çalışan öğrenciler atık malzemelerden ahşap eşyalar üretiyorlar Bayburt Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Mobilya ve İç Mekan Tasarım Bölümü öğrencileri, atık malzemeleri geri dönüştürerek üretim yapıyorlar. Fabrika gibi lisede arı gibi çalışan öğrenciler hem üretiyorlar, hem kazanıyorlar, hem de ekonomiye katkı sağlıyorlar. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayelerinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca başlatılan ’Sıfır Atık’ projesi çerçevesinde atık malzemeleri geri dönüştüren öğrenciler, çalışma masası, çitler, elbise dolapları, sehpalar, kitaplık gibi eşyalar üretiyorlar. Öğrencilerin ürettikleri eşyalar ise kurumlarda masa, sandalye, sehpa olarak kullanıma hazır hale getiriliyor. Öğrenciler hem üretiyorlar hem de kazanıyorlar Paketlenmiş malzemeleri taşımakta kullanılan tahta paletleri atmayıp, geri dönüşüme kazandıran öğrenciler atölyede hem çalışıyorlar, hem de ürettikleri ürünler sonucunda gelir elde ediyorlar. Adeta bir fabrika gibi işlerin yürütüldüğü okulda, öğrenciler hem ekonomiye katkı sağlıyorlar, hem de cep harçlıklarını çıkarıyorlar. Elbise dolabında olması gereken tüm ince detayları düşünerek kullanıma hazır gardırop üreten öğrencilerden Yusuf Yazıcı, "Bu gördüğünüz gardırobu arkadaşlarımızla hep birlikte yaptık. İlk önce atölyemizdeki daire testere makinesinde kesimler yaptık daha sonra pvc bantlama makinesinde güzelce bantladık. Gardırobun her detayını düşündük, askılıklar, kravatlıklar için bölmeler yaptık. Dolabın çekmecelerini santim santim ölçtük. Sürgü kapakları takıldıktan sonra kullanıma hazır olacak" dedi. Okullardaki eski sıralar sehpaya dönüştü Okullardaki eski sıralardan geri dönüşümle sehpa ürettiklerini belirten Mobilya ve İç Mekan Tasarım Bölümü öğretmeni Ramazan Şahin, "Bu görmüş olduğunuz sehpa ürünümüzü okullardan kalan eski sıralardan yaptık. İlk etapta gerekli dönüşümlerini, temizliğini gerçekleştirdik. Kündekari motiflerini sehpamıza işledik. Üzerine renklendirici işlemi yapılmış, tamamen geri dönüşüm ürünüdür. Atık, çöp olacak bir malzemelerden her yerde kullanılabilecek sehpa ürettik" diyerek konuştu. Hem el becerilerini geliştiriyorlar hem de ekonomiye katkı sağlıyorlar Öğrencilerin üreterek el becerilerini geliştirdiğini, bununla da sınırlı kalmayıp kendi paralarını kazandığını belirten Okul Müdürü Rikap Cemil Kurt, okuldaki çalışmalarla ülke ekonomisine de katkı sağlandığını ifade etti. Çeşitli geri dönüşüm malzemelerinin öğrencilerin elinde şekillendiğini kaydeden Kurt, "Cumhurbaşkanımızın eşi Emine Erdoğan’ın Sıfır Atık Projesi ile ilgili Türkiye genelindeki etkin çalışmalarına okulumuzda katkı sağlamaktadır. Okulumuz öğrencileri demir, palet, ağaç, kağıt gibi çeşitli atıkları okulumuza kazandırarak okulumuzda geri dönüşüm etkinlikleri içerisinde çalışmalar yürütüyorlar. Okulumuz öğrencileri bu çalışmalar neticesinde döner sermayeden de destek alıyorlar. Öğrencilerimiz el becerilerini geliştirirken, ülke ekonomisine de katkı sağlıyorlar. Sıfır Atık Proje yarışmalarına katılan öğrencilerimiz, Ankara’da Bayburt’u temsil etmektedirler. Bunun dışında okulumuzda üretime sağlayacak projelerimiz mevcut. Bunlardan bir tanesi de seramızdır. Seramızla ilgili çalışmaları da arkadaşlarımız yakinen takip ediyorlar" şeklinde konuştu.
Erzincan Liselilerin serada yetiştirdiği sebzeler sofrada Erzincan’da Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri, okul bahçesindeki 300 metrekarelik serada rokadan ıspanağa, maruldan turpa kadar birçok sebze yetiştiriyor. Mevsimine göre sebze yetiştiren öğrenciler hem seracılık mesleğinin inceliklerini öğreniyor hem de ek gelir elde ediyor. Öğrencilerin, haftanın 5 günü uygulama alanlarında ürettikleri organik sebzeler, uygun fiyata mahalleli tarafından alınıyor. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün destekleri ile kurulan seralarda sebze fidesi üretim faaliyeti 2020 yılında başlayarak Tarım Alanı öğretmen ve öğrencileri tarafından kurulduğu yıl 30 bin sebze fidesi üretimi gerçekleştirildi. 2021 yılında Covid-19 nedeniyle uzaktan eğitim yapıldığı için, sebze ve aromatik bitki fidesi üretim faaliyetleri öğrencilerin okulda olmaması nedeniyle Tarım Alanı öğretmenleri tarafından yapıldı. Okul serasının üretim kapasitesi, pandemi olmasına rağmen, 2021 yılında iki katına çıkarılarak 60 bin adet fideye ulaştı. 2022 yılında ise mevcut serada tam kapasiteye ulaşılarak 90 bin sebze ve aromatik bitki fidesi üretildi. 2023 yılında da serada 95 bin fide üretimi yapıldı. Bu sene ise 110 bin fide üretimi yapıldı. Serada, domates, biber, hıyar, kabak, kavun, karpuz, lahana, patlıcan ve 3 cins aromatik bitki olarak reyhan, kekik, fesleğen üretimi olmak üzere toplamda 35 farklı tür fide üretimi yapılıyor. Üretimde yerelde halkın lezzet olarak en çok tercih ettiği ata tohumları kullanılmaya özen gösterilirken, ticari anlamda üretim yapmak isteyenler için yüksek verimli hibrit türlerin de üretimi gerçekleştiriliyor. Kullanılan tohumların genelde ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 30 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticiler için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı vatandaşlardan oldukça rağbet görüyor. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tuba Bakartepe, “Biz derste gördüğümüz teorik işlemleri serada uygulayabiliyoruz. Serada fidelerimizi yetiştiriyoruz. İlaçlaması, gübrelemesi, sulaması hep bizim elimizden geçiyor. Organik gübreyle kendimizin yetiştirdiği fideleri halkımıza sunuyoruz.” dedi. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Başyardımcısı Abdullah Çiftçi’de, “Okulumuzun üretim üssü olan seramızdayız. Bu serada öğretmen ve öğrencilerimizle 100 binin üzerinde fide üretilmiş durumda. Kullanılan tohumların genelinin ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 20 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticilerimiz için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı halkımızın talebi fazla olmaktadır. Ayrıca üretilen fideler sosyal projeler dahilinde ihtiyaçlı ailelere ücretsiz olarak verilerek, öğrencilerimiz nezaretinde söz konusu ailelerin üretim faaliyeti yapmaları ve ailelerin geçimlerine katkı sağlamaları hedeflenmektedir." dedi.
İstanbul Emlak Konut GYO İstanbul Fikirtepe’de kentsel dönüşüm projesi kapsamında bin 615 bağımsız bölümü 11 milyar liraya satın aldı Emlak Konut GYO Kamu Aydınlatma Platformu’na (KAP) Yeni Fikirtepe Kentsel Dönüşüm projesi kapsamında bin 615 bağımsız bölümün 11 milyar 514 milyon 186 bin 629 Türk Lirasına satın alındığını bildirdi. Emlak Konut GYO, İstanbul Fikirtepe’de kentsel dönüşüm projesi kapsamında satın alma işleminin dün KAP’a bildirildiğini açıkladı. Emlak Konut GYO’dan yapılan yazılı açıklamada, “Emlak Konut GYO olarak kurulduğumuz ilk günden itibaren medeniyetimizin izlerini taşıyan, zamanın ruhuna uygun, çevre dostu konut ve ticari alanlar üretmeye devam ediyoruz. Yaptığımız her bir projede milletimizin talep ve isteklerini göz önünde bulunduruyor, vizyoner çalışmalarla şehirlerimize değer katıyoruz. Bir gayrimenkul yatırım ortaklığı olan Emlak Konut GYO Genel Müdürlüğümüz; şehirlerimizin geleceğine yön verecek her türlü projeye de bu anlayışla ortaklık yapmakta veya katkıda bulunmaktadır. Emlak Konut GYO olarak; 14 Mayıs 2024 tarihinde Kamu Aydınlatma Platformu’na, Yeni Fikirtepe Kentsel Dönüşüm projesi kapsamında bin 615 bağımsız bölümün 11 milyar 514 milyon 186 bin 629 Türk Lirasına satın alma işlemini gerçekleştirdiğimizi bildirdik” ifadelerine yer verildi. Satın alma işleminin ekspertiz değerine göre gerçekleştirildiği belirtilen açıklamada, “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızın ilgili kuruluşu olarak yürüteceğimiz bu süreç içerisinde proje geliştirme maliyetleri de Bakanlığımız tarafından karşılanacaktır. Satın alma işlemi ekspertiz değerine göre gerçekleştirilmiş olup, Bakanlığımız tarafından elde edilen finansman geliri ile projenin daha hızlı tamamlanarak İstanbullulara sunulması hedeflenmektedir. Kısa ve uzun vadede İstanbul’un konut ihtiyacına cevap verecek olan bu adımın aynı zamanda yatırımcı olarak Emlak Konut GYO’yu tercih eden vatandaşlarımıza/hissedarlarımıza da kâr sağlayacağı aşikardır. Gerçekleştirdiğimiz bu satın alma süreci tüm hukuki şartları haiz ve Genel Müdürlüğümüzün sürdürülebilir kârlılık hedefine uygun bir bakış açısıyla gerçekleştirilmiştir. Emlak Konut GYO olarak; vatandaşlarımızın güvenli, enerji verimli, çevre dostu, sosyal donatılara sahip ve Sıfır Atık uyumlu hayat alanlarına kavuşması için dün olduğu gibi bugün ve yarın da kararlı bir şekilde çalışmaya devam edeceğiz” ifadeleri kullanıldı.