GENEL - 22 Kasım 2019 Cuma 11:19

İzmir’in fayton atları ikinci baharlarını Bursa’da yaşıyor

A
A
A
İzmir’in fayton atları ikinci baharlarını Bursa’da yaşıyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin fayton işletmeciliğine son vermesinin ardından Bursa Uludağ Üniversitesi’ne (BUÜ) hibe edilen ‘Parissien ve Lillo’ isimli atlar, adeta ikinci baharlarını yaşamaya başladı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin fayton işletmeciliğine son vermesinin ardından Bursa Uludağ Üniversitesi’ne (BUÜ) hibe edilen ‘Parissien ve Lillo’ isimli atlar, adeta ikinci baharlarını yaşamaya başladı.


İzmir’de 1 Mayıs 2019’dan itibaren sona eren fayton taşımacılığında yıllarca çalıştırılan 2 at, BUÜ Mennan Pasinli Atçılık Meslek Yüksekokulu’na gönderildi. Burada emekliliklerini yaşamaya başlayan Parissien ve Lillo isimli Haflinger ırkı atlar, okulun öğretim görevlileri Sercan Koray Yendim ve Soner Demir nezaretinde rehabilitasyon sürecine alındı. Süreci başarı ile tamamlayan Parissien ve Lillo, meslek yüksekokulunu ziyaret eden çocukların ilgi odağı haline geldi.


Atlara gerekli biniş eğitimleri verilerek Meslek Yüksekokulu öğrencileri ile temel binicilik eğitimlerine başladıklarını söyleyen MYO Müdürü Prof. Dr. Türel Özkul, “Parissien ve Lillo, eğitim ve öğretim faaliyetlerine destek vermenin yanında okulumuzu ziyaret eden çocuklarla da sevgi dolu, sıcak ilişkiler kuruyor. Burada adeta ikinci baharlarını yaşıyorlar. Akademisyenlerimiz, öğrencilerimiz ve ziyaretçilerimizle güzel bir diyalog sürecindeler. Okulumuzda hem eğitimlerimize katkı sağlıyorlar hem de geri kalan ömürlerini çok daha iyi şartlarda ve sevgi dolu geçiriyorlar” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Bursa Hayvanat Bahçesi’nde penguen ailesine 2 yeni üye Bursa Hayvanat Bahçesi’nin en sevimli üyelerinden olan penguen ailesine 2 yeni yavru daha katıldı. Hayvanat bahçesinde, yeni doğan 3 yavruyla birlikte penguen sayısı 23’e yükseldi. Bursa Hayvanat Bahçesi’nde dünyaya gözlerini açan Afrika penguenleri ziyaretçilerin yoğun ilgisi ile karşılaşıyor. Penguenler hayvanat bahçesindeki yaşam alanlarında havuz keyfi yaparken yavru penguenler ise yeni yuvalarına ayak uydurmaya çalışıyor. Geçtiğimiz günlerde dünyaya gelen yavru 2 yavru penguen ile hayvanat bahçesindeki penguenlerin sayısı 23’e yükselirken yavrular ise annelerinin gözetiminde, kendilerine sağlanan doğal ortamlarında bakılıyor. 8 yılda sayıları 14’ten 23’e çıktı Bursa Hayvanat Bahçesi’nde Afrika penguenlerinin bakıcılığını yapan Ali Aydın, “2’si yavru olmak üzere 23 penguenimiz var. İlk 14 tane geldi, şu anda bu sayı 23’e çıktı. Bu yıl 2 yavru dünyaya geldi. Bakımları diğer hayvanlara nazaran biraz daha meşakkatli, bu iklime adapte etmeye çalışıyoruz. Şu anda bulunduğumuz iklime uygunlar fakat şartları daha iyiye götürmeye çalışıyoruz. Yaklaşık 8 yıldır buradalar. Elimizden geldiğince hayvanların üremesi için uygun şartları temin etmeye çalışıyoruz. Günde 2 kez beslenme programları yapılıyor. Balık çeşitleri ile besleniyor. Hava sıcaklığı olarak 35 dereceye kadar herhangi bir sorun yaşamadan barınabiliyorlar. Afrika pengueni oldukları için isminden de anlaşılacağı üzere sıcak havalarda yaşayabiliyorlar. Ortalama ömürleri de 19 yıl kadar sürebiliyor” şeklinde konuştu.
Bursa Eski mezunlar bir araya gelerek öğrencilik günlerini canlandırdı Bursa’da 1468 yılında kurulan Hoca İlyas Ortaokulu’nun eski mezunları, her sene geleneksel olarak okula gelerek öğrencilik günlerini canlandırıyor. Bir araya gelen mezunlar okul hatıraları hakkında konuşup eski fotoğraflara bakıyor. 1468 yılında kurulan Hoca İlyas Ortaokulu’nun eski mezunları tarafından düzenlenen gelenek bu sene de devam etti. Okulda adeta mezuniyet töreni düzenleyen eski öğrenciler, bir araya gelip okul hatıraları hakkında konuştu. Hatıralarını dün gibi yaşayan eski okul mezunlar, birlikte fotoğraf çektirip hatıra defterine okul günleri hakkında yazı yazdı. Özlem gideren eski öğrenciler sınıfta oturarak öğrencilik dönemlerinde yaşadıkları hatırları anlattı. Eski Milli Eğitim Bakanı Orhan Cemal Fersoy, eski Milli Savunma Bakanlarından Haluk Bayülgen, eski Milli Güvenlik Konseyi Üyesi ve Kara Kuvvetleri Komutanı Nurettin Ersin de Hoca İlyas Ortaokulu’nda eğitim gören kişiler arasında yer alıyor. Mezuniyet günlerin her okulda yapılması gerektiğini belirten Hoca İlyas Ortaokulu eski mezunu Hüseyin Özler, "6 yıl önce komite grubu oluşturup ilkokullarda böyle bir birliktelik oluşsun istedik. Türkiye’de 556 yıldır ismi değişmeyen ve halen eğitim-öğretimim devam ettiği tek okul. Mutlaka buna benzer okullar var ama bunların ismi değişmiş ya da okul olarak kullanılmıyor. Burası tarihi bir değer. Bunun okul olarak devam etmesi için uğraşıyoruz. Mezunlar olarak mezuniyet günümüzü yapıyoruz. Artık geleneksel oldu. Her yıl nisan ayının son haftası yapıyorduk ama bu sene mayısta yapalım da havalar güzel olsun dedik. Kısmetimize hava yağmurluydu ama yine de katılım çok güzel. Yürümekte zorlanan mezunlarımız bile yanında birisiyle gelerek katılmaya çalışıyor. Bu sene 4’üncüsünü yapıyoruz. Okul eskiydi restorasyona girdi. Bizim eski mezunlarımızdan İsmail Hakkı Akoğlu okulun bütün sıralarını yeniledi. Restorasyon bittikten sonra Atatürk büstü alçıdan yapılmış olduğu için mezunlar olarak rahmetli Tankut Öktem’in kızından son kalan büstü aldık ve okula hediye ettik. Sınıflarda çocukların koşuşturması müdür odasındaki pervane sallanıyordu o gürültüden pervane sesi müzik gibi geliyordu. Okul arkadaşlarımızdan bazıları ile görüşüyoruz. Mezuniyet birliktelik günlerince 40 yıl önce görüştüğün arkadaşını görüyorsun. Mezuniyet günleri bütün okullarda yapılmalı" şeklinde konuştu.
Ankara Bakan Göktaş: "Aile Destek Merkezlerinden geçtiğimiz yıl yaklaşık 140 bin kişi yararlandı" Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, kadınların kişisel ve mesleki gelişimlerine katkı sağlayan Aile Destek Merkezlerinden (ADEM) geçtiğimiz yıl yaklaşık 140 bin kişinin yararlandığını açıkladı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, başta kadınlar olmak üzere vatandaşların hayatına değer katmak ve pozitif değişimler oluşturmak için çeşitli hizmetleri sunduklarını bildirdi. "Kadınlarımızın potansiyellerini ortaya çıkarmak için hizmetlerimizi de çeşitlendiriyoruz" Bakanlık olarak başta kadınlar olmak üzere her bir vatandaşların potansiyeline güvendiklerini kaydeden Bakan Göktaş, “Sosyal kalkınma ve toplumsal adaleti tam anlamıyla gerçekleştirmek, ancak kadınlar hayatın her alanında güçlü olursa mümkün. Kadınlarımızın potansiyellerini ortaya çıkarmak için hizmetlerimizi de çeşitlendiriyoruz” diye konuştu. Aile Destek Merkezlerinin 2012 yılından bu yana faaliyet gösterdiğini kaydeden Bakan Göktaş, “ADEM’lerimizde kadınların psikososyal, sosyokültürel, mesleki ve kişisel gelişimlerine katkıda bulunacak kurs ve eğitimler veriyoruz. ADEM’lerde yapılan her çalışmanın kadınların güçlenmesinde fark oluşturacağına inanıyoruz. Kadınlarımızın ekonomik hayatın içerisinde daha çok yer almasını hedefliyoruz” dedi. "Bugüne kadar 3 milyon kişi faydalandı" İhtiyaçlar doğrultusunda ülke genelinde ADEM’lerin yaygınlaştırılmasına devam edeceklerinin altını çizen Bakan Göktaş, “Kadınların kişisel ve mesleki gelişimlerine katkı sağlayan ADEM’lerimizden geçtiğimiz yıl 140 bin kişi yararlandı. Bugüne kadar faydalanan vatandaşlarımızın sayısı ise yaklaşık 3 milyona ulaşmış oldu” ifadelerini kullandı. "75 ilde faaliyet gösteriyor" Bakan Göktaş, “Güçlü kadın, güçlü aile ve güçlü Türkiye" ilkesiyle aile yapısını güçlendirmeye yönelik çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, "Hiç kuşkusuz toplumun en güçlü kalesi ailedir. Hali hazırda 75 ilde faaliyet gösteren 544 ADEM’imiz de bu amaca en iyi şekilde hizmet ediyor" dedi. ADEM’lerde kadınların mesleki ve kişisel gelişimlerinin yanı sıra aile içi iletişim, temel afet bilinci, sağlıklı beslenme ve çocuk haklarına dair eğitimlerin de bulunduğunu belirten Bakan Göktaş, şunları söyledi: "Merkezlerimizde el sanatları, kuaförlük ve giyim kursları oldukça rağbet görüyor. Bunlara ek olarak Halk Eğitim Merkezlerinden gelen usta öğreticiler tarafından terzilik, aşçılık, bilişim teknolojileri, okuma-yazma, halı dokumacılığı, yabancı dil, yağlı boya, satranç kurslarının yanı sıra müzikal, kültürel, sosyal ve sportif kurslarımız da bulunuyor."
Kayseri Başkan Çolakbayrakdar: "Türkiye’ye örnek kentsel dönüşüm gerçekleştiriyoruz" Kocasinan Belediyesi, Kentsel Dönüşüm Projesi çerçevesinde Yunusemre Mahallesi’ne sosyal tesis kazandırıyor. Yunusemre bölgesinde 2015 yılından beri ‘İğne oyası oyar’ gibi dönüşüm çalışmalarını hızla yerine getirdiklerini belirten Başkan Çolakbayrakdar, Türkiye’ye örnek ve model kentsel dönüşüm gerçekleştirdiklerini söyledi. Kocasinan Belediyesi olarak kentsel dönüşüm çalışmalarının hızlı bir şekilde devam ettiğini ve dönüşümle birlikte sosyal dönüşümü de aynı anda gerçekleştirdiklerini vurgulayan Başkan Çolakbayrakdar, “İlk günden beri ne söz verdiysek, hepsini yerine getiriyoruz” dedi. Kayseri’ye daha iyi bir şekilde hizmet edebilmenin gayreti içinde olduklarını Başkan Çolakbayrakdar; “Yunusemre Mahallemizdeki kentsel dönüşüm alanı içerisinde hak sahiplerine dönüşümle yapacağımız konutların hepsini teslim ettik. Geçen yıl, en son etabında anahtarların teslimatını yaparak, söz vermiş olduğumuz vatandaşlarımızın hepsinin konutlarını yaptık. İyi günlerde otursunlar. Şimdide kentsel dönüşüm alanı içerisinde yaptığımız sosyal tesisimizde kadın erkek yüzme havuzları, spor alanları ve fitness gibi donatılarıyla bir mekânı daha Yunusemre ve Yavuzlar Mahallemize kazandırıyoruz. Tesis, bin 185 metrekare zemin katı ve 345 metrekare büyüklüğünde bir bayan bir erkek olmak üzere iki adet yüzme havuzu olacak. Ayrıca 350 metrekare alanı kapsayan bir bayan bir erkek olmak üzere iki adet spor aktivitelerin yapılabileceği salon olacak. Tamamlandığı zaman bu tesis, bölgenin beklentilerini karşılayacak ve bölgenin çehresini değiştirecek. Dönüşümle birlikte yine bölgeye park inşaatı devam ediyor. Bu tesisi inşallah bu yılın sonunda tamamlayıp, hemşehrilerimizin hizmetine sunacağız. Tesisi; kadın, erkek, genç ve yaşlı herkesin istifadesine sunmuş olacağız. Kazasız belasız inşaatın tamamlanması ve güzel günlerde bu tesislerin kullanması nasip olsun diliyorum. Bizim bir tek kaygımız var, şehrimizi güzelleştirmek ve şehre hizmet etmektir” ifadelerini kullandı. Başkan Çolakbayrakdar, Kayseri’ye daha iyi bir şekilde hizmet edebilmenin gayreti içinde olduklarını belirterek; “Biz, şehrimizi ve vatandaşlarımızı seviyoruz. Bu şehre sevdalı ve bu milleti seven ekip ruhuyla çalışmalarımıza devam edeceğiz” diyerek noktaladı.
Şırnak 5 bin insan, 400 bin küçükbaş hayvanın zorlu yolcuğu başladı Şırnak’ta havaların ısınması ile birlikte göçer hayvancılığı ile uğraşan 5 bin insan ile 400 bin küçükbaş hayvanın kışlaklardan yaylaklara doğru zorlu yolculuğu başladı. Kasım ayında kışlaklara inen göçerler, havaların ısınması ile birlikte Şırnak-Hakkari-Van üçgeninde bulunan 2 bin rakımlı çayır, mera ve otlakların bulunduğu Faraşin Yaylası’na doğru engebeli ve zorlu yolcuğu başladı. Şırnak’ın Silopi ilçesine bağlı Görümlü beldesinde bulunan kışlaklarda bulunan göçerleri ziyaret ederek, hayvanların zorlu yolculuğu öncesi göçerleri bulundukları kışlaklarda ziyaret eden Şırnak Tarım ve Orman İl Müdürü Oktay Sezgin, İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine Şırnak’ta bulunan küçükbaş hayvanlarının 3’te 1’nin göçer hayvancılığına ait olduğunu söyledi. Şırnak il genelinde 1 milyon 100 bin küçükbaş hayvanın olduğunu belirten Sezgin, “Şırnak ilinde 1 milyon 100 bin küçükbaş hayvan varlığımız bulunmaktadır. Bu hayvan varlığımız 3’te 1’lik kesimi göçer hayvancılık ile yürütülmektedir. Göçer hayvancılık modelinde kışlak olarak Şırnak ilinin ovalarını tercih eden göçerlerimiz yılın 5 ayını kışlaklarda, geriye kalan zamanı da yayla yollarına çıkarak tamamlamaktadır” dedi. Burada göçerlerin hava sıcaklığının 20 dereceye ulaşması ile beraber yayla yoluna, rakımın 2 bin olduğu çayır, mera ve otlakların olacağı alanlara doğru seyahat etmekte olduğunu belirten Sezgin, "Özellikle Hakkari, Şırnak Faraşin Yaylası göçerlerimizin yaylak olarak kullandığı, hayvanlarını otlattığı oldukça zengin bir beslenme ortamı sunmaktadır. Göçer hayvancılık ile uğraşan Şırnak ilinde yaklaşık 247 aile, toplam 5 bin nüfusa yakın bir topluluk, toplamda da 400 bin küçükbaş hayvanımız bugün büyük bir göç ile yayla yollarını tutmuştur. Göçer hayvancılığın ülke ekonomisine, ilimize ve bölgemize büyük destekleri ve katkıları bulunmaktadır. Tarım ve Orman İl müdürü olarak bizzat göçerlerimizin kışlak döneminde Tarım ve Orman Bakanlığımızın hayvancılık desteklerinden yararlanabilmesi için tüm şartları sağlıyor, gerekli kolaylıkları göstermekteyiz" ifadelerini kullandı. Göçer İdris Aşkara ise havaların ısındığı zaman yaylaya gideceklerini dile getirerek, "4-5 ay yaylada kalıyoruz. Ondan sonra da tekrar geri Silopi, Cizre ve İdil taraflarına gideceğiz. Kış aylarında 4-5 ay burada kalıyoruz. Ondan sonra da yaylaya gidiyoruz” şeklinde konuştu.