EKONOMİ - 10 Aralık 2025 Çarşamba 10:22

Kestane Büyükşehir’le filizleniyor

A
A
A
Kestane Büyükşehir’le filizleniyor

Bursa Büyükşehir Belediyesi, kentin yüzyıllardır süregelen tarım kültürünün ve gastronomi mirasının simgelerinden olan AB Coğrafi İşaretli Bursa kestanesine can vermek için seferberlik başlattı.


Bursa’da kırsal kalkınmanın sağlanması amacıyla fide-fidan temininden kaliteli üretimin sağlanmasına, ekipman desteğinden ürünlerin satış ve pazarlamasına kadar her alanda çiftçilere katkı sunan Büyükşehir Belediyesi, kente özgü tarım ürünlerinin tanıtılması ve gelecek nesillere aktarılması için çalışmalarını sürdürüyor.


Kestanede yaşanan sorunlar konuşuldu


Bursa Büyükşehir Belediyesi, kentin simge ürünlerinden kestanenin topraktan sofraya uzanan yolculuğunda yaşanan sorunları konuşmak, bilimsel ve teknik ihtiyaçları değerlendirmek ve ürünü geleceğe en sağlıklı şekilde taşıyacak adımları belirlemek amacıyla ‘Bursa Kestanesinin Geleceği’ panelini düzenledi. Atatürk Kültür Merkezi Merinos Yerleşkesi’ndeki programa, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in yanı sıra Büyükşehir Belediyesi yöneticileri, akademisyenler, kamu kurumlarının temsilcileri, üreticiler ve sektör paydaşları katıldı. Program öncesinde, katılımcılara pişmiş kestane, kestaneli sarma, kestaneli kurabiye, kestane şurubunda kabak tatlısı, kestane şekeri, kestane çorbası gibi lezzetler ikram edildi.


"Bursa kestanesini yeniden kazanmalıyız"


Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, 70’li yıllarda Fidyekızık’ta dahi çok fazla kestane alanı bulunduğunu, ancak zamanla kestanenin yok oluşuna tanıklık ettiklerini söyledi. Kestane şekeriyle ünlü olan Bursa’nın artık dışarıdan kestane alır hale geldiğini vurgulayan Başkan Mustafa Bozbey, "Bu durum Bursa’ya yakışmıyor. Bursa’da yetişen kestanelerin, diğer bölgelerdeki kestanelerden daha lezzetli ve kaliteli olduğu anlatılıyor. Tekrar bu duruma dönmemiz gerekiyor. Büyükşehir Belediyesi ve diğer kurumlar olarak bilimsel veriler ışığında çalışarak Bursa kestanesini yeniden kazanmalıyız. Bu konuda geçen yıl önemli bir adım attık ve süreci devam ettiriyoruz" diye konuştu.


"Bursa’nın kestanesini tüm dünyaya duyuracağız"


Çin’de bir buçuk milyon ton, Japonya’da 720 bin ton kestane üretildiğini hatırlatan Başkan Mustafa Bozbey, Türkiye’nin ise 700 bin ton civarında kaldığını vurguladı. Bursa’da ise kestane üretiminin 3 bin 500 tona kadar düştüğünü dile getiren Başkan Mustafa Bozbey, "Bursa Kestanesi, Kasım 2017’de AB Coğrafi İşaret Tescili aldı. Bu yüzden kestaneye kent yöneticileri ve üreticiler olarak sahip çıkmalıyız. Her zaman üreticilerimizin yanındayız. Üreticilerimize kestane fidesi dağıtıyoruz ve dağıtmaya devam edeceğiz. Bursa’nın markası olan kestane üretimine destek olmak bizlerin sorumluluğudur. Bursa’da tekrar tonajı yükseltmeliyiz. İnşallah alacağımız tedbirler ve uygulamalarla Bursa’nın kestanesini tüm dünyaya duyuracağız" dedi.


Panelin ilk bölümünde Bursa kestanesinin mevcut durumu, üretimdeki zorluklar, sorunlar ve talepler ele alındı. Moderatörlüğünü Bursa Uludağ Üniversitesi’nden (BUÜ) Prof. Dr. Cevriye Mert’in yaptığı birinci oturumda, Bursa Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy ‘İklim değişiklikleri ile oluşabilecek riskler’, BUÜ’den Doç. Dr. Himmet Tezcan ‘Kestane hastalıkları ve mücadelesi’, Bursa Teknik Üniversitesi’nden (BTÜ) Prof. Dr. Oğuzhan Sarıkaya ‘Kestane gal arısı ile alternatif savaş yöntemleri’, Bursa İl Tarım Müdürlüğü’nden Dr. Kıymet Senan Savaş ‘Kestane zararlıları ve mücadelesi’, Orman Bölge Müdürlüğü’nden Orman Yüksek Mühendisi Özden Açıcı ‘Biyolojik mücadele ve toplama alanlarındaki güvenlik önlemleri’, üretici Ertuğrul Sünel ‘Üretimde yaşanılan sorunlar ve talepler’ hakkında bilgi verdi.


Panelin ikinci oturumunda ise ‘Bursa kestanesinin değeri ve alternatif kullanım alanları’ konuşuldu. Moderatörlüğünü BUÜ’den Öğr. Gör. Fatih Yıldırım’ın yaptığı oturumda, Mudanya Üniversitesi’nden Dr. Gülşen Özduran ‘Kestanenin sağlık ve beslenme ürünlerinde kullanımları’, Bursa Aşçılar Derneği’nden Oktay Gülbahar ‘Gastronomide yenilikçi kullanımlar’, Kardelen Kestane Yöneticisi Ebru Aygün ‘Kestane şekerinin coğrafi işaret süreci’, Artizan Fırın’dan Hakan Aydın ‘Endüstriyel ve tarımsal üretimler’, ‘Fasulyeli’den Emir Topuk ‘Yemeklerde geleneksel kullanım alanları’ konularında bilgilendirme yaptı.



Kestane Büyükşehir’le filizleniyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Samsun Büyükşehir, enerjisini güneşten karşılıyor Samsun Büyükşehir Belediyesi, il genelindeki üç güneş enerji santralinde(GES) ürettiği elektrikle hem kendi enerji ihtiyacının önemli bir bölümünü karşıladı hem de 285 milyon TL tasarruf elde etti. Kentte elektrik maliyetlerini düşürmek için yürütülen GES projeleri, katı atık depolama tesisindeki üretimle birlikte belediyeye güçlü bir enerji kaynağı sağlıyor. Belediyenin Mart 2024’ten bu yana üç GES tesisinde ürettiği elektrik miktarı 119 milyon 638 bin 919 kilovatsaate ulaştı. Bu üretimle 285 milyon 141 bin TL’lik tasarruf sağlanırken, 75 bin ton karbon salımının da önüne geçildi. Sistem sayesinde 140 bin ağacın yok olması engellendi. Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, Samsun GES, Tekkeköy Bilim Merkezi ve Yabancılar Çarşısı çatı GES’lerinden elde edilen elektrikle belediye hizmetlerinin büyük kısmının beslendiğini belirterek, SBB ve SAMULAŞ’a ait 20 elektrikli otobüsün tüm enerji ihtiyacının da yine bu kaynaklardan karşılandığını ifade etti. Doğan, "3 adet güneş enerjisi santralimiz var. Samsun GES, Tekkeköy Bilim Merkezi ve Yabancılar Çarşısı çatısındaki panellerden elektrik üretiyoruz. Samsun Büyükşehir Belediyesi’nin ve SAMULAŞ’ın 20 elektrikli otobüsünün tüm elektrik ihtiyacını buralardan ürettiğimiz elektrik ile karşılıyoruz. SASKİ’nin enerji ihtiyacının yarısı da yine GES’lerden karşılanıyor. Katı atık depolama tesisimizde de çöplerden çiçekler oluşuyor. Burada da elektrik üretiliyor. Yıllık yaklaşık 2 milyon çiçeği burada üreterek Samsun’daki parklara dikiyor ve görsel zevke sunuyoruz" dedi. Ayrıca 981 konut ve 436 iş yerinin katılımı ile hayata geçirilen Sıfır Atık Dönüşüm Projesi kapsamında da 11 ayda 84 ton atığın doğaya geri kazandırıldığına dikkat çeken Başkan Doğan, "Samsun’da sıfır atık örnek caddesi olsun istedik. Çiftlik(İstiklal) Caddesi herkesin bildiği bir cadde. Burada örnek bir çalışma hayata geçirdik. 11 aylık süreçte yaklaşık 84 ton atık geri dönüşümü sağlanmış oldu. Esnafın da ekonomik olarak bundan fayda sağladığı bir çalışmamız var. Ayrıca Samsun’da 16 olan mavi bayraklı plaj sayımız da Allah nasip ederse 19’a çıkacak" diye konuştu.
Kocaeli Müzik tartışması cinayetle bitti Kocaeli’nin Kandıra ilçesinde yüksek sesle müzik dinleme meselesi yüzünden çıkan ve bir kişinin ölümüyle sonuçlanan kavgaya ilişkin hazırlanan iddianame kabul edildi. İddianamede sanığın "haksız tahrik altında kasten öldürme" suçundan 18 yıldan 24 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi. Olay, 23 Ağustos’ta 23.00 sıralarında Çarşı Mahallesi Dursun Sokak’ta meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, yüksek sesle müzik dinlenilmesi sebebiyle Kurtuluş Canbay (35) ile Mehmet Fatih G. (41) arasında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine Canbay, balta ile Mehmet Fatih G. ise ekmek bıçağı ile birbirlerini yaraladı. Canbay olay yerinden kaçarak kuaföre sığındı, Mehmet Fatih G. ise bir süre kovaladıktan sonra bekçilere teslim oldu. Yaralılar, ilk müdahalelerinin ardından hastaneye kaldırıldı. Canbay, hastanede yapılan müdahaleye rağmen hayatını kaybetti. İddianame kabul edildi Cumhuriyet savcısınca hazırlanan iddianame, Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi. İddianamede, olayla ilgili olarak ilk haksız eylemin kimden kaynaklandığının tam olarak tespit edilemediği, şüphelinin de yaralandığı, maktulün şüpheliye yönelik küfür ettiği, taraflar arasında önceden herhangi bir husumet bulunmadığı ve olayın çıkan sözlü tartışma sonrasında geliştiği belirtildi. Bu sebeplerle sanık Mehmet Fatih G.’nin "haksız tahrik altında kasten öldürme" suçundan 18 yıldan 24 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi. "Saat ilerlediği için müziğin kapatılmasını rica ettim" İddianamede ifadesine yer verilen tutuklu sanık Mehmet Fatih G., olay gecesi eve döndüğünde komşusu olan maktul ve yanındakilerin alkol alıp yüksek sesle müzik dinlediklerini öne sürdü. Müziğin kapatılmasını rica ettiğini ancak terslendiğini savunan sanık, "Yaklaşık 10-15 dakika evde oturduktan sonra kapı önüne çıkarak saat ilerlediği için müziğin kapatılmasını rica ettim. Bu sırada Kurtuluş bana, ’Ben belediyeden izin aldım, kapatmıyorum’ şeklinde karşılık verdi. Tartışma sırasında Kurtuluş’un elinde balta vardı. Bunun üzerine tekrar eve girdim. Eve girdikten bir süre sonra Kurtuluş bana yaklaşık 5 dakika boyunca küfür etti. Küfürlere dayanamayarak pencere önüne geldim. Babamın merdiven önünde beklediğini, Kurtuluş’un ise elindeki baltayla tehditvari şekilde küfür etmeye devam ettiğini gördüm. Kurtuluş’un babama zarar vereceğini düşünerek mutfaktan ekmek bıçağı alarak camdan aşağı atladım. Babam ile Kurtuluş’un arasına girdim. Bu sırada Kurtuluş baltayı bana savurdu, sol koltuk altımdan yaralandım. Baltayı savurmaya devam etmesi üzerine kendimi savunma amaçlı rastgele bıçağı salladım" dedi. "Oğlum ve kızım mangal esnasında cep telefonundan müzik açarak eğlendi" Maktulün annesi Selver Canbay ise iddianamedeki ifadesinde, evlerinin önünde mangal yapıp müzik dinledikleri sırada komşuları olan sanığın camdan kendilerine küfür ettiğini iddia etti. Canbay, "Mangal esnasında oğlum ve kızım cep telefonundan müzik açarak eğlendiler. Bu esnada evimizin yanındaki binada ikamet eden Ali Çavuş lakaplı komşumuzun evine misafir olarak gelen oğlu Mehmet Fatih, camdan dışarı çıktı. Oğlum Kurtuluş’a sinkaflı küfür etmeye başladı. Bunun üzerine oğlum, ’Abi; ablam, yeğenim burada; küfür etme, gel aşağıya konuşalım’ dedi. Ali Çavuş ise ’Boşver oğlum’ şeklinde karşılık verdi" diye konuştu. "Sanık, 15-20 santimetre uzunluğunda bıçakla oğluma saldırdı" Mehmet Fatih G.’nin küfrederek evin camından atladığını iddia eden Selver Canbay, "Mehmet Fatih’in elinde yaklaşık 15-20 santimetre uzunluğunda bir bıçak vardı. Oğluma doğru bıçakla hamleler yaparak saldırdı. Bu saldırı sonucunda oğlum göğüs ve karın bölgesinden yaralandı. Ardından olay yerine gelen Mustafa isimli şahıs kavgayı ayırmaya çalıştı ancak Mehmet Fatih elindeki bıçağı savurmaya devam etti. Bıçak, Mustafa’nın koluna da isabet etti. Olay devam ederken oğlum Kurtuluş kaçmaya çalıştığı sırada evin yanında bulunan baltayı eline aldı. Mehmet Fatih’e doğru baltayı kaldırdı. Bu sırada kızım Gülfinaz araya girerek engellemeye çalıştı. Bunun üzerine Kurtuluş elindeki baltayı yere bıraktı. Oğlum Kurtuluş panikle kanlar içerisinde uzaklaşarak kaçtı. Mehmet Fatih ise elindeki bıçakla oğlumun peşinden koştu" ifadelerini kullandı.