GÜNDEM - 15 Ekim 2023 Pazar 09:57

Naim Süleymanoğlu’nun o fotoğrafları ilk kez gün yüzüne çıktı

A
A
A

Olimpiyat, Avrupa ve dünya şampiyonu ‘Cep Herkülü’ lakaplı Milli Halterci Naim Süleymanoğlu’nun Türkiye’ye kaçışında önemli bir rol üstlenen Rasim Arda, Süleymanoğlu’nun filmlere konu olan Türkiye’ye kaçış sürecini yıllardır sakladığı fotoğraflarla anlattı.

Bulgaristan’da doğan ve o dönemde Bulgaristan’ın Türklere karşı uyguladığı baskılara dayanamayarak 17 yaşında Türkiye’ye iltica eden Rasim Arda, Türkiye’de 3 yıl kalmasının ardından çalışmak üzere gittiği Avustralya’da vatandaşlık aldı. Yeni bir hayat kurduğu Avustralya’da geçmişte yaşadığı zor günleri unutmayan Arda, Bulgaristan’ın Türklere yönelik uyguladığı baskıyı dünyaya duyurmak için eylemlere katıldı. Arda’nın, 1985 yılında Melbourne’da düzenlenen halter müsabakalarında Naim Süleymanoğlu’yla yolları kesişti. Naim Süleymanoğlu’nu Türkiye’ye getirme girişimi başta Süleymanoğlu’nun istememesi üzerine olumsuz olsa da aradan geçen bir yıl sonra Dünya Halter Şampiyonası vesilesi ile Melbourne’da bir araya gelen ikili, tüm zorluklara rağmen kaçış planını uygulayarak Bulgaristan baskılarını tüm dünyaya duyurmayı başardı. Cep Herkülü’nün Türkiye’ye kaçmasında büyük rol oynayan Arda o yıllara ait fotoğrafları ilk kez gösterdi.

Naim Süleymanoğlu’nun o fotoğrafları ilk kez gün yüzüne çıktı

“Ben büyük adamım, benim ismimi kimse değiştiremez”

Filmlere konu olan hikâyeyi yıllardır evinde sakladığı albümündeki fotoğraflarla anlatan Rasim Arda, “Bulgaristan’daki olaylar 1984’te başladı. Naim Süleymanoğlu da 1985 yılında Melbourne’daki yarışmalara geldi. Tabi bizim o sırada Naim’den haberimiz yok. Bir arkadaşım beni aradı Bulgaristan takımında bir Türk çocuğu var dedi. Ben duyunca çok sevindim, hemen işimi gücümü bırakıp gidip onu buldum. İltica etmek istiyorsa yardım edebileceğimi söyledim. Fakat yaşı tutmuyordu. Bulgarlar bizim olay çıkaracağımızı bildiklerinden onu Türk ismiyle getirmişti. ‘Biz isim değiştirmiyoruz’ propagandası için onu Türk ismiyle getirdiler. Bir ara Bulgar sporcularla müsabakalardan sonra sohbet ederken Naim’in antrenörü bana neden ismini değiştirmediklerini söyledi. ‘Sizin olay çıkaracağınızı biliyoruz’ dedi ve bir dahaki sefere değiştireceklerini söyledi. Bunu Naim’e anlattım, ‘ben büyük adamım, benim ismimi kimse değiştiremez’ dedi. Sonrasında bana ‘Rasim ağabey, ben iltica edersem benim anneme, babama, kardeşlerime zarar verirler, düşüneyim’ dedi. Tabi biz üzüldük, Bulgaristan’daki olaylar için bir fırsattı. Bütün dünyaya anlatabilirdi” şeklinde konuştu.

“Senin bize yalvarman lazım, biz sana yalvarıyoruz”

Naim Süleymanoğlu’na yaptığı iltica teklifinin olumsuz sonuçlanmasının ardından aradan geçen bir yıl sonra yeniden bir araya geldiklerini belirten Arda, yine olumsuz cevap aldığını söyledi. O an Süleymanoğlu’nu kaçırmaktan vazgeçtiğini belirten Arda, “Aradan bir yıl geçti. Onların kaldığı otele sık sık gittiğim için Bulgarlar artık beni tanımıştı. Artık şüphelenmeye başladılar. Ben onu bir daha oraya getireceklerini sanmıyordum. Bir buçuk yıl sonra aynı arkadaşım bir daha beni aradı. ‘Gözün aydın, senin adam yine gelmiş’ dedi. Tabi yine sevindim. İşimi, gücümü bırakıp yine gittim. O takımda bir de Bulgaristanlı Pomak sporcu vardı. Onun aracılığı ile çağırdık Naim’i çünkü Bulgarların beni görmelerini istemedik. Naim’e tekrar sordum, ‘Geçen sefer sen dönünce üzüldük, niyetin var mı yok mu. Uğraştırma bizi’ dedim. ‘Öyle bir niyetim yok ağabey’ deyince ben biraz bozuldum. ‘Senin bize yalvarman lazım, biz sana yalvarıyoruz’ dedim. Arkadaşıma ’gidelim’ deyince ’sinirlenme, seni denedim’ dedi. O da haklı, çünkü aksanım bozuk. Yıllardır başka diller konuşa konuşa aksanım ne Bulgar aksanına benziyor ne de Türk aksanına benziyor. Naim de Bulgar ajanı olduğumu düşünüp ağzını yokladığımı sanmış” dedi.

Bulgarlara ihbar edildiler

İlk planlarında Süleymanoğlu’nu otelden kaçırmayı düşündüklerini söyleyen Arda, “Bizim niyetimiz onu otelden kaçırmaktı. Fakat son gün aramızdan birisi bizi ihbar etmiş. Naimler takımca toplanıp yemeğe bir lokantaya gitmiş. Ben de gittim, orada Naim bana ‘Burada oldu oldu, olmadı sabah uçağım kalkıyor. Otelde odama giderken ajanlar beni takip ediyor’ dedi. Yanımızda Bekir isminde Bulgaristanlı bir arkadaş daha vardı. Bekir arabayı almaya gitti, ‘Kapıları açık lokantanın önünde sizi bekleyeceğim’ dedi. Biz de diğer sporcuları lafa tuttuk. Naim sigara bahanesiyle lokantanın önüne çıktı, gidiş o gidiş” ifadelerini kullandı.

Naim Süleymanoğlu’nun o fotoğrafları ilk kez gün yüzüne çıktı

“Televizyonda beni arıyorlardı, telefonlarımı dinliyorlardı”

Cep Herkülü’nün kaçırılmasının ardından Bulgaristan ve Avustralya istihbaratının peşine düştüğünü ifade eden Arda, “Daha önce biz ülkücü arkadaşlarla şöyle planlamıştık, biz kaçıracağız onlara teslim edeceğiz diye konuşmuştuk. Çünkü Bulgarlar benim adresimi biliyorlardı. İyi ki öyle bir karar almışız, çünkü hemen kimin kaçırdığını biliyorlardı. Televizyonlarda beni arıyorlardı. Bulgarlar onu elimizdeyken ya vurabilirlerdi ya da silah zoruyla kaçırabilirlerdi. İyi ki böyle bir karar vermişiz. Birkaç araç değiştirip ülkücü arkadaşların evinde kaldı. 3 gün boyunca Turgut Özal devreye girene kadar orada saklandı. Ben bir daha Naim’i hiç görmedim. Çünkü beni hep takip ediyorlardı. Gidemezdim onun olduğu yere. Hatta adresini vermek istediler ben bilmek istemediğimi söyledim. Çünkü Bulgaristan ve Avusturalya istihbaratı benim telefonumu dinliyorlardı. Adres neresi diye sorsam Naim’e benden önce onlar giderdi” dedi.

Abdullah Bozkurt

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Kocaeli İtfaiyesi, AFAD’ın en üst düzey arama kurtarma akreditasyonunu aldı Kocaeli Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi, kapsamlı hazırlık ve tatbikatların ardından AFAD’ın ağır seviye arama kurtarma akreditasyonunu kazanarak afetlere karşı tam donanımlı hale geldi. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı, uzun süreli hazırlıklar ve kapsamlı saha çalışmaları sonucunda AFAD’ın uluslararası standartlardaki en zor seviyesi olan "Kentsel Arama Kurtarma Ağır Seviye Ekip" Akreditasyon sınavını başarıyla tamamladı. Bu kapsamda büyükşehir itfaiyesi, zorlu süreci tamamlayarak iki ayrı enkaz alanında 10 gün boyunca kesintisiz görev yapabilme kapasitesine sahip ağır seviye akredite ekipler arasına girdi. AFAD standartlarında en üst yeterlilik seviyesi AFAD’ın uluslararası akreditasyon kuralları doğrultusunda oluşturduğu sistem kapsamında, Türkiye genelindeki arama kurtarma ekipleri ortak bir operasyon dili ve koordinasyon anlayışıyla sınava tabi tutuluyor. Ekipler; hafif, orta ve ağır olmak üzere üç seviyede sınıflandırılırken, ağır seviye akreditasyon arama kurtarma alanında ulaşılabilecek en üst yeterlilik olarak kabul ediliyor. Bu kapsamda büyükşehir itfaiyesi, bu zorlu akreditasyon testine katılarak, yetkinliğini ve başarısını bir üst seviyeye taşıdı. Tüm birimler sürece tam destek verdi Akreditasyon sürecinde büyükşehir belediyesinin ilgili tüm birimleri koordinasyon içerisinde görev aldı. Buna göre Afet İşleri ve Risk Yönetimi Dairesi Başkanlığı, Sağlık ve Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı, Yol Yapım Bakım ve Onarım Dairesi Başkanlığı, Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığı, Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanlığı, Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı ve Antikkapı Hızır 41 ekipleri süreç boyunca tüm imkanları ile destek verdi. Ana kamp alanı kuruldu Akreditasyon kapsamında oluşturulan ana kamp alanında ekiplerin tüm ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde kapsamlı bir kamp altyapısı kuruldu. Ana kamp alanında; yönetim ve haberleşme çadırları, sanitasyon ve arındırma alanları, banyo ve tuvaletler, 120 kişilik barınma alanı, yemekhane ve dinlenme alanları, arama kurtarma köpeği alanı ve köpek tedavi ünitesi, sağlık alanı ve bulaşıcı hastalık izolasyon bölgesi ve çay ocağı yer aldı. Gerçeği aratmayan zorlu saha uygulamaları Sahada gerçekleştirilen uygulamalarda ekiplerin teknik kapasitesi ve koordinasyon kabiliyeti test edildi. Gerçeği aratmayan zorlu saha çalışmaları kapsamında; 5 tonluk enkaz kütleleri domuz damı yöntemiyle kaldırılarak vinçle taşındı. Beton, çelik ve ahşap elemanları kesim yapılarak kontrollü şekilde ayrıldı. Oksijen-asetilen ile sıcak kesim uygulamaları yapıldı. İple erişim teknikleri kullanılarak yatay ve dikey kazazede tahliyeleri gerçekleştirildi. Temiz ve kirli çalışma yöntemleriyle beton kütlelerde enkaza giriş boşlukları 60x60 ölçülerinde açıldı. Güvenli çalışma için ahşap tahkimat ve destekleme yöntemleri uygulandı. Yaslama, kapı, pencere ve eğik tavan tahkimatları ile t-spot tahkimat uygulamaları başarıyla tamamlandı. Tüm bu zorlu aşamaları başarıyla tamamlayan ekipler AFAD’ın en üst yeterlilik seviyesine ulaştı. Büyükşehir afetlere karşı güçlü ve hazır Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin tüm birimlerinin birbirleriyle koordine şekilde yürüttüğü bu süreç, Kocaeli’nin ağır seviye arama kurtarma kapasitesini güçlendirirken, afetlere karşı kurumsal hazırlık ve müdahale seviyesini en üst noktaya taşıdı. Türkiye’de afetlere karşı güçlü ve her daim hazır bir kent olarak bilinen Kocaeli, büyükşehir ekipleri sayesinde bu niteliğini bir kez daha ortaya koydu.
İstanbul İleri yaş grubuna uygulamalı spor aktivitesi Yakın Doğu Üniversitesi ile Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği iş birliğiyle düzenlenen etkinlikte, egzersizin sağlıklı yaş alma sürecindeki kritik rolü bilimsel veriler ve uygulamalı çalışmalarla ele alındı. Sağlıklı yaş alma sürecine bütüncül bir bakış sunmak amacıyla düzenlenen "Sağlıklı Yaş Alma Yolculuğunda Egzersiz" etkinliği, Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi ile Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği iş birliğinde, Lefkoşa Türk Belediyesi ev sahipliğinde Merkez Lefkoşa’da gerçekleştirildi. Akademisyenler ve uzmanların katılımıyla düzenlenen etkinlikte, egzersizin yaşlanma sürecindeki önemi teorik bilgiler ve uygulamalı çalışmalar eşliğinde ele alındı. Egzersiz yaşlanma sürecini yavaşlatıyor Etkinlik, Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Adile Öniz Özgören ile Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği Başkanı Prof. Dr. Hatice Jenkins’in açılış konuşmalarıyla başladı. Konuşmalarda, artan yaşlı nüfusla birlikte sağlıklı yaş alma kavramının giderek daha fazla önem kazandığı vurgulandı. Prof. Dr. Adile Öniz Özgören, sağlıklı yaş almanın yalnızca fiziksel değil, zihinsel ve sosyal boyutları da kapsadığını belirterek "Sağlıklı yaş almak; bedeni, zihni ve ruhu birlikte koruyabilmekten geçer. Doğru yaklaşımlar benimsendiğinde ileri yaşlar daha üretken ve anlamlı bir yaşam dönemine dönüşebilir" dedi. Beslenmenin sağlıklı yaş alma sürecindeki rolüne de değinen Prof. Dr. Özgören, dengeli ve bilinçli beslenmenin kronik hastalık riskini azaltmada belirleyici olduğunu vurguladı. Akdeniz diyetinin yaşlılık döneminde en uygun beslenme modellerinden biri olduğunu ifade eden Özgören, düzenli ve basit egzersizlerin kas-iskelet sistemi sağlığını koruduğunu ve yaşam kalitesini artırdığını söyledi. Kas gücü bağımsız yaşamın anahtarı İnsan ömrünün uzadığını ancak bu uzamanın büyük ölçüde yaşlılık döneminde gerçekleştiğini belirten Prof. Dr. Hatice Jenkins, bu sürecin sağlıklı geçirilmesinin bilinçli tercihlere bağlı olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Hatice Jenkins, "Ne kadar yaşadığımızdan çok, uzayan bu yılları nasıl yaşadığımız önemlidir. Yaş aldıkça kaslarımızı nasıl çalıştıracağımızı bilmek hayati önem taşıyor. Kas gücünün korunması, bireyin bağımsızlığını ve yaşam kalitesini doğrudan etkiler" diye konuştu. Son 30 yılda insan ömrünün ortalama 10 yıl uzadığına dikkat çeken Jenkins, gerçekleştirilen etkinliğin temel amacının, bireylerin yaşlanma sürecini daha sağlıklı ve aktif geçirebilmeleri konusunda farkındalık oluşturmak olduğunu belirtti. Teorik bilgiler uygulamayla desteklendi Etkinlik kapsamında, Kıbrıs Türk Fizyoterapistler Derneği Genel Sekreteri ve Yakın Doğu Üniversitesi öğretim üyesi Uzm. Fzt. Yelda Kıngır, "Kas-iskelet sistemi yaşa bağlı emekli olur mu?" başlıklı sunumunda, yaşlanmayla birlikte kas ve iskelet sisteminde meydana gelen fizyolojik değişimleri bilimsel veriler ışığında değerlendirdi. Kıngır, düzenli ve doğru egzersizin hareketsizliğin olumsuz etkilerini azalttığını ve fonksiyonel bağımsızlığın korunmasında kritik rol oynadığını vurguladı. Etkinliğin uygulamalı bölümünde ise Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Öğretim Üyesi Fzt. Nima Jabri, "Aktif Yaş Almada Egzersiz" başlığı altında katılımcılarla birlikte grup egzersizleri gerçekleştirdi. Jabri, ileri yaş bireyler için güvenli ve etkili egzersizlerin nasıl planlanması gerektiğini uygulamalı olarak gösterdi.