GENEL - 18 Aralık 2011 Pazar 21:50

BALKAN COĞRAFYASI, ŞEB-İ ARUS PROGRAMI KAPSAMINDA ÇANAKKALE`DE BULUŞTU

A
A
A
BALKAN COĞRAFYASI, ŞEB-İ ARUS PROGRAMI KAPSAMINDA ÇANAKKALE`DE BULUŞTU

Hz. Mevlana’nın vefatının 738. yıl dönümü münasebeti ile Çanakkale’nin Gelibolu ilçesindeki Mevlevihane’de uluslararası katılımlı Şeb-i Arus programı düzenlendi. Törene Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ile birlikte Makedonya, Yunanistan, Bulgaristan ve Karadağ’dan bakan ve milletvekilleri de katıldı.
Gelibolu Mevlevihanesi’ndeki program açılış konuşmaları ile başladı. Etkinlikte bir konuşma yapan Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Çanakkale’nin Türk ve dünya tarihinin akışını değiştiren önemli bir yer olduğunu belirterek, "Şeb-i Arus töreninde konuklarımızı ağırlamaktan ve Mevlana dostlarının arasında bulunmaktan büyük bir onur duyuyorum. Bugünün siyasetçileri ve yöneticileri olarak bizlere düşen görev Hz. Mevlana’nın evrensel mesajlarına kulak vermek, o mesajları yaşamak ve yaşatmaktır. Mevlana’nın
yolu Allah’ın yoludur. Mevlana’nın yolu Hz Muhammed’in yoludur, Kur’an-ı Kerim’in yoludur. Hz. Mevlana’yı ve onun sözlerini doğru anlayıp onun işaret ettiği yollara uymamız gerekir" dedi.
Bekir Bozdağ, Hz. Mevlana’nın gönül kapısını herkese açtığını ve kapısına gelen hiç kimseyi kovmayıp uzaklaştırmadığını da belirterek, "Hz. Mevlana İslam’ı öyle güzel yaşadı ki, adeta onun yanına gelenler onda can buldu. Bu coğrafyada farklı kavimler, farklı inançlar yüzyıllar boyu huzur ve güven içinde yaşadılar. Yıllarca bu coğrafyada 3 dinin mensupları özgürce ibadetlerini gerçekleştirdiler. Sevgi her zaman düşmanlığa gelip geldi. Merhamet her zaman üstün geldi. Bugün İslam’ı, terörle, şiddetle
özdeşleştirmeye çalışanlar yüzyıllardır bu topraklarda dile getirilenleri görmezden gelemezler" dedi
"GEREKİRSE BU VATAN İÇİN BİZLER DE CANIMIZI, KANIMIZI SEVE SEVE VERMEYE HAZIRIZ"
Makedonya Devlet Bakanı Hadi Nezir ise dost ve kardeş ülke Makedonya’dan Çanakkale’ye selam getirdiklerini belirterek, "Bizler Makedonya’da yaşayan Türk kardeşleriniz olarak Türkiye Cumhuriyeti’nde bulunmaktan mutlu ve gururluyuz. Bizim yıllar önce ecdadımızdan aldığımız bir emanetimiz vardı. O emanete her zaman sahip çıktık" dedi. Bakan Nezir, Şeb-İ Arus törenlerine katılmak üzere 4 gün önce Çanakkale’ye geldiklerini de belirterek, "Bu süre içerisinde Çanakkale’de Gelibolu Yarımadası’ndaki şehitlikleri
ziyaret ettik. Çanakkale Şehitliğini ziyaret edenken orada gördük ki burada balkanlardan gelerek şehit olanlar da var. Bizler hem Sarıkamış’ta, hem Çanakkale’de şehit verdik. Buradan şunu söylemek istiyoruz. "Şehitler ölmez Çanakkale Geçilmez". Bizler balkanlardan Makedonya’dan geliyoruz. Her zaman gözümüz kulağımız Ankara da, Çanakkale’de Van’da. Bizler büyük ve güçlü bir Türkiye’den yanayız. Bu vatan sizlere emanettir. Gerekirse bu vatan için bizler de canımızı, kanımızı seve seve vermeye hazırız" dedi.
Karadağ Çevre Bakanı Rafet Husoviç, Çanakkale’de bulunmaktan dolayı çok mutlu olduğunu belirterek, "Gelibolu Mevlevihanesi’nde yapılan bu etkinlik Konya’dan sonra yapılan en anlamlı yer oldu. Çanakkale Şehitliklerini gezerken Balkanlardan ve Karadağ’dan şehit olanların isimlerin de gördüm ve Fatihalar okudum. Demek ki, Karadağ ile Çanakkale arasında eskiden buyana önemli bir bağ vardı" dedi.
Törende bir konuşma yapan Çanakkale Valisi Güngör Azim Tuna ise, yurtiçi ve Balkan coğrafyasından gelen konuklara hoş geldin mesajı vererek, "Bugün burada büyük İslam düşünürü ve mutasavvıfı Hz. Mevlana’nın 738.Vuslat yıldönümünde, onun aziz hatırasını saygıyla yad ediyoruz. Sekiz asır önce Anadolu’ya gelen Mevlana Celaleddin-i Rumi, yaşadığı dönemde dil, din, ırk ve inanç ayrımı gözetmeksizin, herkesi kucaklayan ve bütün yaratılmışları, yaratanın birer ayeti kabul ederek, onlara hoşça bakan ve güzel
gören düşüncesiyle, çağını aşan ve evrensel değerler taşıyan önemli mesajlar vermiştir. Hazreti Mevlana’nın tasavvuf ve insan düşüncesi, bütün âlemin tek yaratıcının varlığıyla oluştuğunu kabul eden dünya ve din anlayışı sadece İslam coğrafyasında değil tüm dünyada bilinmekte, toplukları derinden etkilemekte ve bugün de etkilemeye devam etmektedir. Bunun en önemli göstergesi kuşkusuz onun ölümsüz eseri Mesnevi’nin birçok dile çevrilmiş olması ve dünyanın dört bir yanında en çok okunan eserler arasında
yer almasıdır" dedi.
"BUGÜNÜN TÜRKİYE’SİNDE YAŞAYAN BİZLER HZ. MEVLANA’NIN, MEDENİYETİMİZ İÇİN TAŞIDIĞI ÖNEMİ ESKİSİNDEN DAHA İYİ KAVRAMAK DURUMUNDAYIZ"
Vali Tuna, konuşmasında Hazreti Mevlana’nın, insan ve aleme Allah sevgisini temel alan bakışı, akıl ile gönül arasındaki kopukluğu gidererek bilgi ile gönül dünyasını bütünleştirdiğini de belirterek, "Bu ana esaslar çerçevesinde ortaya çıkan anlayış ise Anadolu ve Osmanlı coğrafyasında etkin olmuş, farklılıkları kaynaştırıp barışı, kardeşliği tesis ederek medeniyetimizin en önemli unsurları arasında yerini almıştır. Bugünün Türkiye’sinde yaşayan bizler Hz. Mevlana’nın, medeniyetimiz için taşıdığı önemi
eskisinden daha iyi kavramak durumundayız. Çünkü biz, şiddetin kol gezdiği ve ayrılıkların ve farklılıkların körüklendiği bir dünyada yaşıyoruz. Bu da bizim, Mevlana gibi manevi önderlerin yapıcı, birleştirici ve insanlar arasında köprüler kuran mesajlarına her zamankinden daha çok ihtiyaç duymamıza neden oluyor. O yüzden geçmişte olduğu gibi bugün de Hz. Mevlana’nın öğretisine ihtiyacımız var. Çünkü biz onun öğretisinde Müslüman Türk dünyasının bütün ruhunu bulabiliriz. Felsefe ve güzel sanatlarımızı
Mevlana kaynağından besleyebiliriz. Hz. Mevlana’nın öğretisi bizi geçmişin hantal ve statik düşünce yapısından ve içine düştüğümüz yabancı unsurları taklit hastalıeem Çanakkale’de şğından kurtarabilecek yegâne reçetedir. Biz ancak onun ve onun gibilerin ışığından yürürsek, bizi Allah ile buluşturan gerçek dini bulabilir ve eşyanın hakikatlerini keşfetmemize imkân tanıyan gerçek bilimi üretebiliriz" dedi.
Yapılan diğer konuşmaların ardından ise Bursa Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Kara tarafından "Hz. Mevlana’yı Anmak" konulu konferans gerçekleştirildi. Mevlevi Üstadı Mustafa Özbağ da Mevlana ile ilgili kısa bir konuşma yaptı. Konferansın sonunda ise düzenlenen sema gösterisi beğeni ile izlendi.
Programa Başbakan Yardımcısı Bakir Bozdağ, Makedonya Devlet Bakanı Hadi Nezir, Karadağ Çevre Bakanı Rafet Husoviç, Gümülcine Başkonsolosu Mustafa Sarnıç, AK Parti Çanakkale Milletvekili Mehmet Daniş ve İsmail Kaşdemir, Çanakkale Valisi Güngör Azim Tuna, Gelibolu Kaymakamı Namık Kemal Nazlı, ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner, Gelibolu Mevlevihanesini Koruma ve Mevlevi Kültürünü Tanıtma Derneği Başkanı Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hamit Er, Gelibolu Belediye Başkanı
Mustafa Özacar, Makedonya, Yunanistan, Bulgaristan ve Karadağ’dan milletvekilleri, Diyanet İşleri ve STK temsilcileri ile vatandaşlar katıldı.
Programın ardından ise Mevlevihane girişinde konuklara ikramda bulunuldu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bingöl Rotahane’nin durağı ’Yüzen Adalar’ oldu Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un eşi Pervin Ersoy, Türkiye’nin kültürel zenginliğini tanıtmak amacıyla hayata geçirdiği proje çerçevesinde Bingöl’e gelerek Yüzen Adalar’ı gezdi. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un eşi Pervin Ersoy, Türkiye’nin kültürel zenginliğini tanıtmak amacıyla hayata geçirdikleri ’Rotahane’ programları çerçevesinde Bingöl’e geldi. Solhan ilçesine geçen ve buradaki Yüzen Adalar’ı gezen Ersoy’a, program kapsamında ekipler de eşlik etti. Rüzgarın yönüne göre yer değiştiren Turna Gölü’ndeki yüzen adaları ziyaret eden Ersoy, burada halk oyunları ekibinin gösterisini izledi. Yüzen adaların çok güzel ve keyifli olduğunu ifade eden Ersoy, kente geleceklerin burayı ziyaret etmesini istediklerini dile getirdi. Rotahane’nin 72’nci ziyaretini Bingöl’e gerçekleştirdiğini dile getiren Ersoy, “Bingöl’e ilk defa geliyorum ve gerçekten çok güzel bir sürprizle karşılaştık. Çok güzel, çok keyifli. Bingöl’e gelecek olanların da burayı ziyaret etmelerini istiyoruz. Bingöl’ü ziyaret etmeye Rotahane olarak geldik. Bingöl 72’inci ziyaret ettiğimiz şehir. Türkiye turunun tamamlanmasına çok az kaldı. Bingöl’e gelecek olanların ilk rotaya yüzen adalardan başlamasını söylüyoruz” dedi. Solhan Kaymakamı Muhammed Çetin, ziyaretin anısına Ersoy’a el dokuması kilim ile resim hediye etti. Ersoy’un ziyaretinde Kültür ve Turizm İl Müdürü Selahattin Yazar ve Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürü Erkan Davran da yer aldı.
İstanbul Etiler’de Nusret’e silahlı saldırı: Kurşun bankaya isabet etti, polisler kovalayıp ateş açtı Etiler’de gece saatlerinde Nusret isimli et restoranına motosikletli şahıslar tarafından silahlı saldırı düzenlendi. Saldırıda kurşun restoranın yanındaki bankaya isabet ederken, restorana herhangi bir isabet olmadı. Ölen ya da yaralananın olmadığı olayla ilgili polis, peşine düştüğü saldırganın peşinden de ateş açtı.Olay, saat 02.00 sıralarında Beşiktaş Etiler Nispetiye Caddesi üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre gece saatlerinde motosikletle gelen kasklı iki saldırgandan biri, Nusret isimli et restoranına ateş açtı. Ancak kurşun restorana değil yanında bulunan bir bankaya isabet etti. Olay esnasında devriye gezen Beşiktaş polisi, araçla hemen motosikletli saldırganın peşine takıldı. O esnada polis, “dur” ihtarına uymayan saldırganın peşinden birkaç el ateş açtı. Ardından saldırganlar kaçarak izlerini kaybettirdi. Olayın ardından polis ekipleri saldırganları yakalamak çalışma başlattı. Olay yeri inceleme ekipleri kovanları alarak incelemek üzere delil torbasına koydu. Çalışmaların devam ettiği bilgisine ulaşıldı.Geçtiğimiz ayda saldırı düzenlenmiştiÖte yandan geçtiğimiz 21 Mart Perşembe günü saat 05.00 sıralarında yine Nusret isimli et restoranına motosikletle gelen kasklı 2 saldırgan tarafından silahlı saldırı düzenlenmişti. Saldırıya yönelik soruşturmada Y.Y. ve O.Y. Antalya’da, H.A.K. ve U.K. Eyüpsultan’da, M.A.Y. Beylikdüzü’nde olmak üzere İstanbul ve Antalya’da toplam 5 şüpheli yakalanmıştı.
Muş Muş 1984 Muşspor play-off hazırlıklarına başladı TFF 3. Lig’de mücadele eden Muş 1984 Muşspor, 20 yıl sonra play-off oynamaya hak kazandı. Muş 1984 Muşspor Teknik Direktörü Ercüment Çoşkundere, taraftarları maça davet etti. Muş’un gururu ve tek profesyonel futbol takımı Muş 1984 Muşspor, uzun bir aranın ardından TFF 2. Lig’e çıkmak için play-off mücadelesine katılmayı başardı. Şehrin futbol tutkunları, takımlarının başarısıyla gururlanırken, 20 yıllık bir bekleyişin ardından bu önemli başarıya ulaşmanın heyecanını yaşıyor. TFF 3. Lig 4. Grup 30. haftasında sahasında karşılaştığı Çankaya FK ile 1-1 berabere kalarak play-off oynamayı garantileyen Muş 1984 Muşspor, perşembe günü sahasında oynayacağı Bursa Yıldırımspor maçı hazırlıklarını başladı. Muş 1984 Muşspor Teknik Direktörü Ercüment Coşkundere, Muşspor’un 20 yıl sonra play-off oynamaya hak kazandığını belirterek, "Muşspor 20 yıl sonra böyle bir başarı yakaladı. Bence başarının birinci mimarı Başkan Nevzat Bey’dir. Şu ana kadar Muş şehri ve Muşspor’la ilgili elinden gelen her şeyi yapıyor. Şu anda yapmaya da devam ediyor. Bir avantaj tabii sahamızda bir eleme tek maç oynayacağız. Bu maçı kazanmak istiyoruz. Bu maçı kazanmak için de Muş taraftarının, Muşspor’u sevenlerin desteğine ihtiyacımız var. Onlardan bu desteği görmek istiyoruz. İyi yolda olduğumuzu düşünüyorum. Biz ilk maçı da geçip şampiyonluğa adım atmak istiyoruz. Zorlu bir sezon geçirdik. Tabii biz de en az ikinci olmayı istiyorduk. O şans da geldi ama ilk iki maç beraber kalınca o şansı kaybettik. Sonuçta üçüncü bitirdik. İlk maçı içeride oynayacağız. Çocuklarla da konuştuk, lig bitti. Artık eleme maçlarımız var. Bu maçlara en iyi şekilde hazırlanacağız" dedi. Play-off maçlarını geçerek 2. Lige çıkmak istediklerini söyleyen Kaptan Efe Karaoğlu ise, "İki yıldır bu takımdayım. Buraya bir hedef uğruna geldik. Şampiyonluk yaşamak için hepimiz buradayız. Sezonun ilk bölümünü tamamladık. Gönül isterdi grubumuzdan birinci sırada şampiyon olarak çıkalım ama sezon içinde yaşadığımız bazı aksaklıklar, bazı sıkıntılar, bazı hakem hatalarından dolayı sezonu üçüncü bitirdik. Artık hedefimiz play-off’ta şampiyon olarak çıkmak. O kapasitemiz, o gücümüz var. Arkamızda iyi bir taraftar grubumuz var. Bizlere sezon başından beri her zaman destek veren, arkamızda duran iyi bir kitlemiz var. Bu şehir zaten şampiyonluğu hak ediyor. Biz de yıllar sonra bu şampiyonluğu, 2. Lig’i tekrar yaşatmak için üzerimizde olan misyonu, görevi tamamlamak için play-off son maçına, inşallah son dakikaya kadar bu şampiyonluğu ne kadar hak ettiğimizi göstereceğiz " şeklinde konuştu.