GENEL - 25 Nisan 2017 Salı 13:12

Kanlı mendil, Türkiye ile Yeni Zelanda arasında köprü oldu

A
A
A
Kanlı mendil, Türkiye ile Yeni Zelanda arasında köprü oldu

Çanakkale savaşlarında Yeni Zelanda’dan gelen George Thomas Uren’in savaş meydanında düşürdüğü mendil, 102 yıl sonra dostluk köprüsü kurdu.

Çanakkale savaşlarında Yeni Zelanda’dan gelen George Thomas Uren’in savaş meydanında düşürdüğü mendil, 102 yıl sonra dostluk köprüsü kurdu. Yeni Zelandalı bir askerin savaş meydanında düşürdüğü mendil, savaşta şehit düşen Çanakkaleli askerin ailesine ulaştı. Askerlerin aileleri, Çanakkale’de buluştu.


Tarihin en kanlı savaşlarının yaşandığı Çanakkale birçok hüzünlü öykü barındırıyor. Bunlardan biri de, kısa müddet önce ortaya çıkan ‘kanlı mendil’ hikayesi. 102 yıl önce Çanakkale savaşlarında karşı karşıya gelen iki askerin aileleri, Çanakkale Savaşları Tarihi Alan Başkanlığının organizasyonuyla buluştu. İki aile, dedelerinin hatıralarını aynı topraklarda bu kez dost olarak yaşattı.


İki aile, savaştan 102 yıl sonra aynı topraklarda bir araya geldi. Thomas Uren’in torunu Darilyn Perry Uren ile Yusuf Öz’ün torunu Nazmi Öz Çanakkale’de buluştu.


Çanakkale Destanı Tanıtım Merkezi’nde gerçekleşen buluşmaya, Yeni Zelanda Adalet Bakanı Amy Adams, Çanakkale Vali Yardımcısı Bekir Sıtkı Dağ, şehit Yusuf’un torunu Nazmi Öz, Thomas Uren’in torunu Darilyn Perry Uren katıldı. Buluşmada Çanakkale Vali Yardımcısı Bekir Sıtkı Dağ, Yeni Zelanda Adalet Bakanı Amy Adams’a mendilin bir replikasını takdim etti.


Çanakkale savaşları araştırmacısı Ömer Arslan, “102 yıl önce bu topraklarda savaşan insanların torunları olarak artık yeni bir iletişim dili geliştiriyoruz, ‘barışı’. Dillerimiz, dinlerimiz farklı olsa da burada çekilen acılar ve dökülen gözyaşlarımız hep aynı. Umarım bu buluşma ülkelerimiz arasındaki dostluk bağlarını daha da güçlendirir” dedi.


Yeni Zelanda Adalet Bakanı Amy Adams ise, “Bu gerçekten inanılmaz bir buluşma. Bu iki beyefendiye teşekkür etmek istiyorum. 102 yıldır mendilimizi en iyi şekilde saklamışlar. Bugün bizle birlikte paylaşıyorlar” diye konuştu.


Çanakkale Vali Yardımcısı Bekir Sıtkı Dağ da, “Anafartalar Kahramanı Mustafa Kemal Atatürk, 1934 yılında Anzak annelerine söylediği sözle bir dehşet verici savaştan nasıl barışın çiçekleri açar, onun tohumunu attı ve aslında bugün bunun bir meyvesini görüyoruz” ifadelerini kullandı.


Uren’in torunu Darilyn Perry Uren ise, “Çok yoğun duygular hissediyorum. Çok duygusal bir buluşma oldu. Ailemi kaybettim ama aslında kaybetmemişim. Buraya gelerek aslında ben gerçek ailemi buldum ve tarihi buldum. Fotoğrafta gördüğüm mendilin aynısını burada görmüş oldum” şeklinde konuştu.



Kanlı mendilin hikayesi


Yeni Zelandalı George Thomas Uren, 28 Ağustos 1914’te 27 yaşındayken memleketi Otago’dan, Otago Piyade Taburu ile yola çıkarak Çanakkale’ye geldi. Thomas, 2 Nisan 1915 günü 28’inci doğum gününü cephede kutlarken, annesinden bir mektup aldı. Duygu yüklü mektubun yanında, annesi kendisine bir de mendil göndermişti. Asker Thomas, bir köşesinde ‘28. doğum gününde annesinden George’a’ diğer köşesinde ise ‘2 Nisan 1915 George Thomas Uren’ yazan bu mendili yanına alarak, 24 Nisan’ı 25 Nisan’a bağlayan gece gerçekleştirilen çıkarmaya katıldı. Thomas, 2 Mayıs’ta Korku Deresi’ne yapılan çıkarma esnasında öldü.


Aynı bölgede Türk askeri de birçok şehit verdi. Bu şehitleri bölgede bulunan 64. Alay 1. Tabur erleri defnetti. Bu erlerden iki yakın arkadaş olan Yusuf ve Ali, defin işlemlerini yaptıkları esnada Ali yerde bir mendil buldu. ‘Belki lazım olur’ düşüncesiyle cebine koydu. Savaş bütün şiddetiyle sürerken, Yusuf, 7 Ağustos’ta Anzak çıkarması esnasında ağır şekilde yaralandı. Ali, cebinden çıkardığı bu mendili Yusuf’un yaralı göğsüne bastırdı ama kanı bir türlü durduramadı. Yusuf, Ali’ye, yaralı göğsündeki mendili işaret ederek, ‘Bunu karıma götür, haklarını helal etsinler’ dedi ve şehit oldu.


Çanakkale Savaşı sonrasında terhis olan Ali, Biga’ya köyüne dönmek üzere yola koyuldu. Hacıpehlivan köyünden geçerken Göç Yusuf’un emanetini vermek üzere evine geldi. Kapıyı kucağındaki çocukla bir kadın açtı. Ali, cebindeki mendili çıkartıp kadına uzattı. Fatma, uzatılan mendili aldı, sadece ‘Vatan sağ olsun’ diyebildi. Kanlı mendili 50 yıl boyunca saklayan Fatma, 1965 yılında son nefesinde kanlı mendili torunu Yusuf’a verdi. Yusuf Öz, mendil üzerine ‘Abbamın (Dede) hediyesi 25/12/1980’ notunu yazdı. Yusuf Öz vefat edince de mendil şu andaki sahibine, oğlu Nazmi Öz’e kaldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana "Deprem Sonrası Geleceği Kerpiçle İnşa Etmek" konulu sempozyum yapıldı Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, “Depreme dirençli Adana ve Türkiye için yaşananları unutmadan, bilimin ışığında çalışmalıyız" dedi. Adana Valiliği, Adana Büyükşehir Belediyesi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Yapı İşleri Müdürlüğü, Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Adana Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi, Mersin Üniversitesi, Mersin Toros Üniversitesi ve Adana Ticaret Odası desteğiyle "Deprem Sonrası Geleceği Kerpiç İle İnşa Etmek Sempozyumu" düzenlendi. Adana Ticaret Odası Meclis Salonu’nda yapılan Sempozyuma katılan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, ülkenin en önemli gündeminin depreme dirençli kentler oluşturmak olması gerektiğini belirtti ve bunun için yapılması gereken her şeyin acilen hayata geçirilmesinin önemine işaret etti. Karalar şunları söyledi: “Toplum olarak afet yaşandığında o noktaya odaklanıyoruz ama bir müddet sonra bunu unutuyoruz. Türkiye’nin dünyadaki en riskli deprem bölgelerinden biri olduğu gerçeğiyle hareket edip tedbirlerimizi almalıyız.” Sempozyumun; Türkiye’nin en önemli gereksinimlerinden olan enerji kullanımını azaltan kerpiçle ilgili olmasını da önemsediğini kaydeden Başkan Zeydan Karalar, “TMMOB’ne bağlı odalar, bir karşılık beklemeden, ülkenin problemleriyle ilgili proje üreten ve bunları anlatan kuruluşlar. Onların eleştirel yaklaşımına bakıp engellemeye çalışmak, ükemizde bilimin gelişmesinin önüne geçmek anlamına gelir” dedi. Türkiye’yi depreme dayanıklı hale getirmenin şart olduğunu vurgulayan Başkan Zeydan Karalar, ancak böylece hem insan kayıplarının, yaşanan acıların ve ekonomik yıkımın önlenebileceğini söyledi. 6 Şubat depremlerinin ardından gerçekleşen hasar sonucu Adana’da 7 binin üzerinde binanın, yıkılmasını gerektirecek denli hasar aldığını hatırlatan Başkan Zeydan Karalar; Adana’nın depreme dirençli bir şehir olması için Afet Koordinasyon Merkezi’ni hayata geçireceklerini, mikro bölgeleme çalışmaları yaptıklarını, tüm bunları ikinci dönemde uygulayarak, kentin depreme daha dirençli hale gelmesi için katkı sağlamaya devam edeceklerini bildirdi. Karalar, konuşmasını; sempozyumu gerçekleştirenlere ve katılımcılara teşekkür ederek tamamladı. Sempozyumda; kerpiç, yığma ve karma tekniklerle inşa edilmiş yapılar ile deprem ilişkisinin disiplinlerarası bir perspektiften ve çok yönlü olarak ele alınması ve toprağın yapı malzemesi olarak irdelenmesi konuları üzerinde duruldu. Sempozyumun ana başlıkları, Kültürel Miras ve Kerpiç, Modern Toprak Yapılar ve Yapısal Davranışlar oldu.
Mersin Mersin’de belediye ekipleri yağış dolayısıyla teyakkuza geçti Mersin Büyükşehir Belediyesi, Meteoroloji Müdürlüğü tarafından yapılan şiddetli rüzgar ve fırtına uyarısı sonrası şehir hayatının normal seyretmesi için alarma geçti. Kent genelinde yaşanabilecek olumsuz durumlara karşı MESKİ, İtfaiye, Park ve Bahçeler, Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı bünyesindeki ekipler, gerekli uygun araç ve ekipmanla sahaya inerek olaylara anında müdahale etti. Mersin genelinde birçok noktada görev yapan ekipler, fırtına ve rüzgarın etkili olduğu lokasyonlarda mazgalların tıkanmaması için süpürge araçları ile çevre temizliği yaparken, olası bir ağaç devrilmesi ve çatıların uçma riskine karşılık teyakkuzda bekledi. ‘Alo 185’ veya ‘Teksin’ uygulaması üzerinden gelen ihbarları da değerlendiren ekipler, hava koşullarının neden olduğu zor durumlara karşı önlem alırken, sorunların büyümesine de engel oldu. “Kentte olumsuz bir durum yaşanmaması adına 7/24 teyakkuzdayız” Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı Temizlik Şefi Danyal Güngör, Meteoroloji Müdürlüğünün hafta sonu için kent genelinde yapmış olduğu uyarıları dikkate alarak harekete geçtiklerini belirtti. Güngör, “Büyükşehir Belediyesi olarak Akdeniz, Toroslar, Yenişehir ve Mezitli bölgelerimizde 110 personelimiz ve 11 adet 8 metreküp vakumlu yol süpürme araçlarımızla olası bir yağmur durumunda mazgalların tıkanmaması için ana caddelerde yer alan tüm mazgalları süpürge araçlarımızla temizleyerek mücadele ediyoruz. Ekiplerimiz de sahada süprüntü atıklarının tamamını topluyor. Vatandaşlarımız, olası bir kirlilik veya olumsuzluk gördüklerinde ’Teksin’ üzerinden bizlere ihbar bırakıyor. Biz de en kısa sürede olaylara müdahale ediyoruz” dedi. Kentte olumsuz bir durum yaşanmaması adına 7/24 teyakkuzda olduklarını ifade eden Güngör, “Vatandaşlarımız, herhangi bir olumsuz durumla karşılaştıklarında ‘Alo 185’ ve ‘Teksin’ uygulaması üzerinden bize ulaşmaları halinde en kısa sürede gerekli müdahalelerde bulunuyoruz” diye konuştu.