KÜLTÜR SANAT - 22 Ağustos 2024 Perşembe 09:41

(Özel) Apollon Smintheus Tapınağı’nda 1700 yıllık mezar bulundu

A
A
A
(Özel) Apollon Smintheus Tapınağı’nda 1700 yıllık mezar bulundu

Çanakkale’nin Ayvacık ilçesine bağlı Gülpınar köyündeki Apollon Smintheus Kutsal Alanında 2024 yılı kazı çalışmalarında tapınağın kuzeybatısında kalan nekropoliste (mezarlıkta) 1700 yıllık kiremit mezar bulundu. Mezardan çıkacak olanlar Antropologlar tarafından incelenecek. Yapılan araştırma sonrası mezarın Roma ya da Bizans dönemine ait olduğu ortaya çıkacak.


Ayvacık ilçesine bağlı Gülpınar köyündeki Apollon Smintheus Kutsal Alanında 1980 yılında başlayan kazı ve restorasyon çalışmalar Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Arkeoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Davut Kaplan başkanlığında, farklı bilim dallarından uzman ve öğrencilerden oluşan yaklaşık 20 kişilik bir ekiple gerçekleştiriliyor. Çalışmalar Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türk Tarih Kurumu tarafından destekleniyor.


Bu yılki kazı çalışmaları Apollon Smintheus Kutsal Alanının kuzeybatısında yer alan Nekropoliste (mezarlık) sürdürülüyor. Bu yılki kazılar sırasında iki kiremit mezar bulundu. iki kiremit mezarından biri kadın, birisi de çocuk mezar olarak tespit edildi. Nekropoliste devam eden kazı çalışmaları sırasında kazı ekibi duvar dibinde yaklaşık 1700 yıllık bir kiremit mezar tespit etti. Ekip kiremit mezarda arkeolojik çalışma olarak fotoğraflama, gerekli çizimler, belgeleme yapacak. Kazı çalışması sırasında kiremit mezardaki kiremitler aşamalı olarak düzenli bir şekilde kaldırılıyor. Kiremitlerin de tasnifleri, çizimleri, ölçüleri sonrası mezardan çıkacak olanlar Antropologlar tarafından incelenecek. Mezarın Roma mı, Bizans dönemine mi ait olduğu ortaya çıkacak.


Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Arkeoloji Bölümü ve Apollon Smintheus Tapınağı Kazı Başkanı Doç. Dr. Davut Kaplan, 2024 yılı kazı çalışmalarını bir ay önce başladıklarını ve bir ayda sürdüreceklerini belirterek, “Yaklaşık 20 kişilik bilim ekibi var. Bunlar sürekli değişim içerisinde, arazide çalışan işçi ve öğrencilerimiz var. 2 ayrı bölgede çalışıyoruz. Birincisi Nekropolis alanı dediğimiz ölülerin gömüldüğü alan. Bir diğeri de Romalıların yaşam alanları, ancak bu yaşam alanı bir kent değil daha çok kutsal alan. Kutsal alanda çalışanların, hizmet verenlerin veya burada yaşamayı heves eden insanların yaşam alanları çok daha güzel. Amacımız kutsal alanı diğer şehirlerden ayırmak ve insanların din anlamında yada dini nasıl ettiklerini, nasıl faydalandıklarını, hem yaşam alanlarını hem de ölülerine bakarak biraz daha açıklamak istiyoruz. O yüzden yoğunluğumuz Nekropol ve yaşam alanı arasındaki bir noktada devam ediyor” dedi.



Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Doktora öğrencisi ve Kazı Başkan Yardımcısı Tuğçe Kocael, şu anda Smintheion/Gülpınar kazısında bulunduklarını belirterek, “Geçen yıl Nekropol alanında çalışmalarımız başlamıştı. Jeofizik taramaları sonrası elde ettiğimiz veriler doğrultusunda çalışmalarımıza devam ediyoruz. Açtığımız açmalarda, bulduğumuz buluntular gerekli tasnif, belgeleme ve çizim çalışmalarından geçtikten sonra malzeme deposuna kaldırılıp, yıl boyu içerisinde çalışmalarımıza devam ediyoruz. Şuanda bulunduğumuz Nekropol alanında duvar diplerini kazıyoruz. Bu çalışmalar sırasında duvar dibinde bir kiremit mezar bulduk. Genel olarak bu Nekropol alanındaki malzemelere baktığımızda M.S. 1 ila en geç 5’inci yüzyıla kadar malzemeler göstermekte. Çıkan malzemelere baktığımızda daha çok profil veren, seramik parçalarına rastlamaktayız. Mezarlar açısından değerlendirdiğimiz takdir de ise basit gömü şeklinde kiremit mezarlara rastlıyoruz. Bulduğumuz bu mezarlarda bir ölü hediyesine rastlayamadık. Üzerinde bir kiremit mezar var ancak yığılmış olan topraktan, baskısından kiremit parça parça şeklinde aşamalı olarak çıkarıyoruz. 2023 yılında bu alanda bulunan kiremit mezarlar açısından da bir değerlendirecek olursak, yoğun tahrip sonucu iskeletlere rastlamıştık. Bunun içerisinde çocuk, anne ve baba şeklinde bir aile olduğunu düşündüğümüz bir grubumuz vardı. Bu sene bulduğumuz iki kiremit mezarından biri kadın, birisi de çocuk mezar, kiremit mezar tespit etmiş olduk. Şu anda çıkan mezarın ne olduğunu bilmiyoruz. Gerekli tasniflerimiz var. Öncelikle düzenli olarak etrafın açılması, fotoğraflama, gerekli çizimler, belgeleme daha sonra kiremitlerin aşamalı olarak düzenli bir şekilde kaldırılması, onların gerekli bir şekilde tasnifleri, çizimleri, ölçüleriyle aşama aşama gideceğiz. Çok uzun süren bir çalışma diyebiliriz” diye konuştu.



(Özel) Apollon Smintheus Tapınağı’nda 1700 yıllık mezar bulundu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Diyanet İşleri Başkanı Arpaguş: "Üç aylar, bizler için durup düşünme, hayatımızı yeniden gözden geçirme, günahlarımız için af dileme fırsatıdır" Diyanet İşleri Başkanı Safi Arpaguş, "Üç aylar, bizler için durup düşünme, hayatımızı yeniden gözden geçirme ve samimiyetle Rabbimize yönelerek kulluk hususundaki eksikliklerimizi giderip hata ve günahlarımız için af dileme fırsatıdır" dedi. Diyanet İşleri Başkanı Arpaguş, Recep, Şaban ve Ramazan aylarını kapsayan mübarek üç ayların başlamasıyla ilgili bir mesaj yayımladı. Arpaguş, üç ayların insanın hayatını yeniden göz geçirmesi, Allah’a yönelerek kulluk konusundaki eksikliklerini gidermesi ve günahlardan af dilemesi için fırsat olduğunu belirtti. "Üç aylar, bizler için durup düşünme, hayatımızı yeniden gözden geçirme, günahlarımız için af dileme fırsatıdır" İçerisinde nice feyiz, bereket ve hikmetler barındıran mübarek üç aylara kavuşmanın sevincinin yaşandığını ifade eden Arpaguş, "Bugün itibariyle mübarek ayların ilki olan Recep ayına girmiş bulunuyoruz. Manevi hayatımızda müstesna bir yere sahip olan, zihin ve gönül dünyamızda derin manalar taşıyan bu özel zamanlara bizleri ulaştırdığı için Yüce Rabbimize hamd ediyoruz. Bu kıymetli vakitlerin her anını hakkıyla değerlendirebilmeyi bizlere nasip etmesini Cenab-ı Hak’tan niyaz ediyoruz. Yüce Rabbimiz dünya hayatını bizim için bir imtihan sahası kılmış ve bizlere en büyük sermaye olarak ömür nimetini bahşetmiştir. Hiç şüphesiz ömür nimetinin her bir anı paha biçilemez bir hazine değerindedir. Ne var ki insan çoğu kez gaflete düşerek bu nimetin değerini yeterince fark edememektedir. İşte üç aylar ve bu ayların içinde barındırdığı mübarek gün ve geceler, vaktin kadrini bilmemize ve zaman bilincini yeniden kuşanmamıza vesile olan bir maneviyat iklimidir. Hayatın hızlı akışı içinde ruhların dünya meşgalesi ile yorgun düştüğü bir vasatta idrak edilen üç aylar, bizler için durup düşünme, hayatımızı yeniden gözden geçirme ve samimiyetle Rabbimize yönelerek kulluk hususundaki eksikliklerimizi giderip hata ve günahlarımız için af dileme fırsatıdır" dedi. "İbadetlerimizi daha düzenli, daha ihlaslı ve bilinçli bir şekilde yerine getirmenin gayreti içinde olmalıyız" Aynı zamanda Arpaguş, mesajında şu ifadelere yer verdi: "Peygamber Efendimiz, ‘Allah’ım Recep ve Şaban aylarını bize bereketli kıl ve bizi Ramazana ulaştır’ diye dua ederek bu mübarek zamanların önemine dikkat çekmiş; bu aylarda ibadetini artırmış ve müminleri de buna teşvik etmiştir. Dolayısıyla bu müstesna zamanlar vesilesiyle her birimiz ibadetlerimizi daha düzenli, daha ihlaslı ve bilinçli bir şekilde yerine getirmenin gayreti içinde olmalıyız. Niyetlerimizi, sözlerimizi ve davranışlarımızı gözden geçirerek daha samimi bir Müslüman ve daha iyi bir insan olma azmimizi pekiştirmeliyiz. Geçmişimizin muhasebesini yaparak hayatımıza çeki düzen vermek ve eksiklerimizi gidermek için bu mübarek vakitleri bir fırsat bilmeliyiz. Bu vesileyle aziz milletimizin ve tüm İslam âleminin üç aylarını tebrik ediyorum. İbadet, taat ve dualarımızı kabul buyurmasını, iyiliklerimizi katından bir rahmetle bereketlendirmesini Yüce Rabbimizden niyaz ediyorum."
Adana Kargoyu aracından inmeden bahçeye fırlattı Adana’da bir kargocu, müşterisine teslim edeceği kargoyu aracından inmeden bahçeye fırlattı. O anlar güvenlik kamerasınca kaydedildi. Olay, 18 Aralık’ta merkez Seyhan ilçesine bağlı Narlıca Mahallesi’nde meydana geldi. İnternetten bir ürün sipariş eden Sinem Şahin (20), kargosunu teslim alacağı gün evde olmadığı için kargocudan ürününü müstakil evinin giriş kapısına bırakmasını istedi. Eve geldiğinde kargosunun kapı yerine bahçenin ortasında olduğunu fark eden Şahin, durumdan şüphelendi. Güvenlik kamerası kaydetti Evinin güvenlik kamerasını inceleyen Şahin, kargocunun, adrese geldiğinde aracından inmeden kargoyu bahçeye fırlattığını gördü. Görüntüleri sosyal medyada paylaşan Sinem Şahin’in videosu viral oldu. Şahin, "Kargomu getirmek için kargocu beni aradı, evde olmadığımı söyledim ve kapıya bırakmasını rica ettim. Kargomu eve gelince kapı yerine bahçede görünce güvenlik kamerasına baktım ve kargocunun temassız teslimat yaptığını gördüm. Videoyu paylaşınca çok fazla izlendi. Kargocuyla da görüştüm ve videonun tuttuğunu, eğlenceli bir video olduğunu söyledi" ifadelerini kullandı. Ürününün kırılacak bir ürün olmadığını ancak kargocuların dikkatli olması gerektiğini de belirten Şahin, "Kargomda kırılacak bir ürün yoktu ancak kırılacak bir ürün de olabilirdi. Kargocuların daha dikkatli olması gerek" dedi.
Antalya Antalya’dan toplanıp, Avrupa’ya gönderiliyor İlaç, gıda, kimya, boya ve kozmetik sektöründe kullanılan defne yaprağı, Antalya’nın Akseki ilçesindeki orman köylüsüne geçim kaynağı oldu. Akseki’nin Sinanhoca Mahallesi’nde her yıl aralık, bazı yıllar ocak-şubat aylarında yaklaşık 4 haftalık dönemde hasadı yapılan defne yaprağı, yaklaşık 100 aileye önemli ölçüde gelir sağlıyor. Meydanda toplanıp tartımı yapılan defne yaprakları kilosunu 25 liradan firmalar tarafından yerinde alınıp işlenmek üzere götürülüyor,işlenmiş ürünler ise Avrupa’ya ihraç ediliyor. "3 bin dönümlük arazi üçe bölünüyor" Akseki Orman İşletme Müdürlüğünden alınan izin ile yaklaşık 3 bin dönümlük arazideki ormanlık alanı 3’e bölüp köy sınırları içerisinde kendiliğinden doğal ortamda yetişen defne ağaçlarının 3 yılda bir hasat yapılıyor. Hasat zamanında çoluk çocuk şafak vakti evlerinden çıkıyor. Dik yamaçlarda, kayalıkların arasındaki ağaçlardan defne yaprağı toplayan köylüler, traktör römorklarına yükledikleri defne çuvallarını, köy meydanında istifliyor. "Antalya’nın defne yaprağı ihracata gidiyor" Köylüler topladıkları defne yapraklarını köy meydanına getiriyor. Meydanında toplanan tartımı yapılan defne yapraklarını kilosunu 25 liradan satın alan çeşitli İzmir firmaları, işlemek üzere İzmir’e götürüyor. Özellikle ilaç, gıda, kimya, boya ve kozmetik sektörlerinde kullanılan defne yaprakları ya da işlenmiş ürünler Amerika ve Avrupa ülkelerine ihraç ediliyor. Yılın bu döneminde köylülerin büyük çoğunluğu defne kesimiyle uğraşıyor. 5 kişilik bir aile ortalama 60 bin lira gelir elde ediyor "Bu yıl 150 ton defne" Sinanhoca Mahallesi Muhtarı Erol Büyükarslan, bu orman arazisinde yetişen defne ağaçlarının kalite oranının yüksek olduğunu söyledi. Sinanhoca bölgesinin defne yaprağının Türkiye’deki en iyi defne yaprakları arasında yer aldığını dikkat çeken Büyükarslan, köylüler için önemli bir gelir kaynağı olan defne yaprağında geçen yıl 350 ton ile rekor kırmıştık. Bu sezon ise 150 ton defne yaprağı toplandı. Bunun nedeni ise bu yıl kesim yapılan bölmede defnenin daha az olmasından kaynaklandığını söyledi. Büyükarslan, "Kilosunu da bu yıl çok iyi fiyata verdik. 25 liradan ihale ederek satışını gerçekleştirdik. Geçen yılda 19 lira 30 kuruştan satmıştık. Köy halkı bu yılda çok iyi bir gelir elde etti. Defne, alıcı firmalar tarafından işlendikten sonra yurt dışına ihraç edilerek ülke ve ilçe ekonomisine de önemli katkı sağlıyor" dedi. "İşletme müdürlüğü gözetiminde toplanıyor" Akseki Orman İşletme Müdürlüğü yetkilileri ise belediyeye ait özel ağaçlandırma sahalarının 1987 yılında koruma altına alındığını belirterek, 3 bölgeye ayrılan alanda defne kesimi yapıldığın vurguladı. İlaç ve kozmetik sanayisinde kullanılan ürünün yöre sakinleri için de önemli bir gelir kapısı olduğunu ifade eden yetkililer, işletme müdürlükleri gözetiminde defne yaprağı toplandığını belirtti. Defne kesimi yaparak aile bütçesine katkı sağlayan Hasan Hüseyin Arslan, her yıl dönüşümlü olarak defne kesimi yaptıklarını ve köylü olarak kesime hep birlikte girdiklerini, her yıl başka bölgelerde kesim yaptıklarını söyledi. Arslan,"Kesimi de zor. Köyde 70-80 aile çor çocuk defne kesimi yapıyoruz. Bizim için çok önemli bir geçim kaynağı" diye konuştu. "Defne Yaprağının şifaları" Defne yaprağı taze veya kurutulmuş halde kullanılabiliyor, ancak daha güçlü aroması nedeniyle kurutulmuş olarak kullanımı daha yaygın olarak kullanılıyor. Defne yaprakları, tanenler, flavonoidler, alkaloidler, linalol, öjenol, metil kavikol ve antosiyaninler gibi anti-inflamatuar, diüretik, antioksidan, sindirim ve anti-romatizmal özelliklere sahip maddeler içerirken mutfakta kullanımının ötesinde, yüzyıllardır tıbbi özellikleri nedeniyle tercih edildiği biliniyor. Ayrıca çaylarda, yağlarda ve doğal ilaçlarda da kullanılırlar.