GÜNDEM - 29 Mayıs 2024 Çarşamba 08:54

Roma dönemine ait 2 bin yıllık sikke buldu, müzenin en küçük eser bağışçısı oldu

A
A
A
Roma dönemine ait 2 bin yıllık sikke buldu, müzenin en küçük eser bağışçısı oldu

Çanakkale merkeze bağlı Çıplak köyünde evinin bahçesinde Roma dönemine ait 2 bin yıllık Alexandria Troas Antik Kenti şehir sikkesi bulan 10 yaşındaki Onur Özcan Çimen, bulduğu sikkeyi Arkeolog Hazal Fırat aracılığıyla, Troya Müze Müdürü Rıdvan Gölcük’e teslim etti. Onur Özcan Çimen bağışladığı sikke ile Troya Müzesi ve Türkiye’nin en küçük eser bağışçısı oldu. 90 yıl önce arazide bulduğu Roma dönemine ait mezar stelini 1934 yılında Çanakkale Müzesi’ne bağışlayan 1923 doğumlu o dönem 11 yaşındaki Necdet ise yenilenen kayıtlarla ilk bağışçı olarak kayda geçti.


Çanakkale’de 5 bin 600 yıllık geçmişe ışık tutan Troya Ören Yeri girişine, yaklaşık 70 milyon TL harcanarak yapılan 12 bin 750 metrekare kapalı alana sahip Troya Müzesi’nde 2 bin eser sergileniyor. Müze; 18 Mart 2019 tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından ziyarete açıldı. Troya Müzesi, ziyarete açıldıktan hemen sonra mimarisi ve içerisinde sergilenen eserler ile tüm dünyanın ilgisini çekmeye devam ediyor.


Merkeze bağlı Tevfikiye köyü sınırları içerisinde 151 yılı aşkın süredir kazılan Troya Ören Yeri’nin girişinde ziyaretçileri karşılayan Troya Müzesi, 2020’de Avrupa Yılın Müzesi Özel Takdir Ödülü, 2020 ve 2021’de Avrupa Müze Akademisi Özel Ödülü, 2020’de Attraction Star Awards Ödülleri’nde yılın “En Başarılı Müzesi Ödülü’, 2020’de Tripadvisor.com tarafından ‘Traveller Choice Awards Ödülleri’ çerçevesinde iki yıl üst üste ‘Travaller Choice’ (gezgin seçimi) ödüllerini alan Troya Müzesi sosyal sorumluluk projeleriyle çocuklara kültürel miras bilincini aşılamaya devam ediyor. Bu çerçevede Troya Müzesi’nin ikinci eğitim projesi olan ve gezici bavul müze olma özelliğine sahip Sınıf Arkadaşım Homeros Projesi’yle okullarda öğrencilere Troya anlatılıyor.


Evinin bahçesinde Roma dönemine ait 2 bin yıllık sikke buldu, müzeye bağışladı


Çıplak köyünde yaşayan Onur Özcan Çimen, evinin bahçesinde bisikletiyle geçerken, yerde parıldayan bir cisim gördü. Eline aldığı cismin eski döneme ait para olduğunu tahmin etti. Ailesine bildirdi. Ardından okullarında Sınıf Arkadaşım Homeros Projesi’yle Troya’yı anlatan Troya Müzesinde görevli Arkeolog Hazal Fırat ile temasa geçti. 6 Mayıs günü Troya kentinde düzenlenen Hıdırellez şenliğine katılan Onur Özcan Çimen, evinin bahçesinde bulduğu Roma dönemine ait sikkeyi Müze Müdürü Rıdvan Gölcük’e göstererek, müzeye bağışlamak istediğini söyledi. Müze Müdürü Rıdvan Gölcük, Onur ve ailesini müzeye davet etti. Müzede yapılan incelemede paranın Roma dönemine ait 2 bin yıllık Alexandria Troas Antik Kenti şehir sikkesi olduğu tespit edildi. Sikkenin ön yüzünde imparator commudus büstü arka yüzünde ise kaide üzerinde Apollon Smintheus betimi yer alıyor. 10 yaşındaki Onur Özcan Çimen, bulduğu sikkeyi Arkeolog Hazal Fırat aracılığıyla, Troya Müze Müdürü Rıdvan Gölcük’e teslim ederek, müzeye bağışladı. Onur Özcan Çimen bağışladığı sikke ile Troya Müzesi ve Türkiye’nin en küçük eser bağışçısı oldu. 90 yıl önce arazide bulduğu Roma dönemine ait mezar stelinin 1934 yılında Çanakkale Müzesi’ne bağışlayan 1923 doğumlu 11 yaşındaki Necdet ise ilk bağışçı oldu.


Müze Müdürü Rıdvan Gölcük, Arkeologlar Hazal Fırat ve Yunus Özdemir ile Onur ve ailesiyle Troya Müzesinde bir araya geldi. Müdür Rıdvan Gölcük, kültürel miras bilincine çok erken yaşta kavuşan ve evinin bahçesinde bulduğu sikkeyi Müze’ye bağışlayan Onur’a teşekkür etti.


Çıplak köyünde Roma dönemine ait sikkeyi bulan Onur Özcan Çimen, “Çıplak köyünde bahçede yerde bir parıltı gördüm. Elime aldığımda eski para olduğunu anladım. Tevfikiye köyünde düzenlenen Hıdırellez’e gidene kadar bekledim. Sonra müzede görevli olan Arkeolog Hazal Fırat’a teslim ettim. Beni Müze Müdürü Rıdvan Gölcük’e yönlendirdiler. Beni müzeye davet ettiler. En küçük eser bağışçısı olarak adımı tarihe yazdırdım”


6 Mayıs günü kutlanan Hıdırellez de Onur’la tanıştığını belirten Troya Müze Müdürü Rıdvan Gölcük, “Onur yanımıza geldi. Avucunu yumruk yapmış. Eski bir para bulduğunu ve parayı kendilerine teslim etmesi gerektiğini söyledi. Bizimle bu konuyu paylaştı. Roma dönemine ait bir sikkeyi teslim aldık. Onur’u daha sonra ailesiyle beraber müzeye davet ettik. Onur bulduğu Roma Dönemine ait sikkeyi, Troya Müzesine bağışladı. Onur 10 yaşında ve geçmişte Troya Müzesinde 1934 yılında müzeye eser bağışlayan Necdet’e ait küçük bir sergi yapmıştık. Necdet bu bağışı yaptığında 11 yaşındaydı. Yaklaşık 90 yıl sonra Çıplak köylü Onur 10 yaşında Türkiye’nin en küçük eser bağışçısı oldu. Bizleri çok mutlu etti. Onur’la sohbet ederken, eski bir para olduğunu nasıl anladın, müzeye getirmen gerektiğini nereden biliyorsun diye sordum. Müzenin yaptığı ‘Homeros Sınıf Arkadaşım’ projesinde Arkeologlar Hazal Fırat ve Yunus Özdemir’in Onur’un okuduğu okula, sınıfa gitmiş. Orada beraber eğitimler yapmışlar. Onur daha sonra müzede çocuklar müzeyi ele geçirdiği etkinliğe gelmiş ve kültürel miras bilincine çok erken yaşta kavuşmuş bir çocuk olarak bu harika keşfini bizimle paylaştı ve belki de Türkiye’nin en küçük eser bağışçısı oldu” diye konuştu.


(MS

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Nevşehir Alkollü sürücü aracı kendisinin kullanmadığını söyledi, kamera kayıtlarını izleyince ikna oldu Nevşehir’de kaza yapan alkollü sürücü, önce aracı arkadaşının kullandığını söyledi, Kent Güvenlik Yönetim Sistemi kamerası görüntüsünü izleyince de aracı kendisinin kullandığını itiraf etti. Daha sonra ise görüntü alan gazeteciye, “Abi siz bu saatte ne geziyorsunuz? Bu çektiklerini paylaşacak mısın? Bunu herkes görsün, su yola akmış. Su olmasaydı ben şu an Avanos’taydım” dedi. Kaza, gece saatlerinde 2000 Evler Mahallesi Zübeyde Hanım Caddesi Üniversite Kavşağı’nda meydana geldi. 1.33 promil alkollü olan Efe P., kullandığı 50 FE 378 plakalı Volkswagen marka otomobilin direksiyon hakimiyetini kaybetti. Araç önce orta refüje çıktı, daha sonra da karşı şeride geçen otomobil kaldırım taşlarına çarparak durdu. Kazayı gören vatandaşların ihbarı üzerine kaza yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Otomobili sürdüğünü iddia eden bir vatandaş ile otomobilde bulunan bir kişi herhangi bir yaralanmalarının olmadığı gerekçesi ile tedaviyi kabul etmedi. Kaza yerine gelen polis ekipleri inceleme yaparken araçta yolcu olarak bulunduğunu söyleyen Efe P.’nin konuşmalarından ve durumundan şüphelendi. Aracı sürdüğünü bir türlü kabul etmeyen alkollü gence polis ekipleri dakikalarca dil döktü. Aracın Efe P.’nin bir yakınının üzerine olması nedeniyle sürücünün Efe P. olabileceği ihtimali üzerinde duran polis ekipleri KGYS kameralarını inceledi. Yapılan kamera araştırması sonrası polis ekipleri aracı Efe P.’nin sürdüğünü tespit etti. Polis ekiplerinin kaza görüntüleri izletmesi sonrası aracı kendisinin kullandığını söyleyen 19 yaşındaki aday sürücü Efe P.’nin yapılan alkol kontrolünde 1.33 promil alkollü olduğu tespit edildi. Alkollü sürücü Efe P. uzun uğraş sonucu aracı kendisinin kullandığını itiraf ettikten sonra, “Ehliyet alalı iki yıl olmadı. Bu üçüncü kazam” dedi. Görüntü alan basın mensuplarına da, “Abi siz bu saatte ne geziyorsunuz? Bu çektiklerini paylaşacak mısın? Bunu herkes görsün, su yola akmış. Su olmasaydı ben şu an Avanos’taydım ifadelerini kullandı. Efe P., görüntü alan gazeteciye de "tamam" işareti yaptı. Sürücüye alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 lira ceza işlem uygulanırken, araç da trafikten men edildi.
Sinop Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Sinop’ta din görevlileriyle bir araya geldi Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, “En çok ihtiyaç duyacağımız şey yüce bir ideal, adanmışlık ruhu ve bitmeyen bir heyecandır. Bu manada yüce dinimiz İslam’a ve insanlığa hizmet etmek en büyük idealimiz” dedi. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Sinop’ta din görevlileriyle bir araya geldi. Sinop Kültür Merkezi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen programda konuşan Başkan Erbaş, yaz Kur’an kurslarının önemine ilişkin, “Çocuklar küçük yaşlarda sizlerden öğrendiklerini asla unutmazlar. Eğer onların şu kalplerine, minicik körpecik zihinlerine İslam’ın güzelliklerinden birkaç hususu bile aktarabilirseniz sizin kurtuluşunuza vesile olur” dedi. Başkan Erbaş, gençleri, çocukları ve aileleri İslam’ın güzellikleriyle buluşturulması gerektiğini belirterek, camilerin, Kur’an kursların herkese açık olduğunu söyledi. “Rol model olmalıyız” Din görevliliğinde ihlas, samimiyet, aşk ve heyecanın olması gerektiğini dile getiren Başkan Erbaş, “Bunlar hocalara çok yakışıyor. Din samimiyettir ve aşk, heyecan Aşk, heyecan kalmadıysa muvaffak olamayız. Aşkımızı, heyecanımızı asla kaybetmeyelim. Rol model olmalıyız, bizi gören gençler, çocuklar bize heves etmeli” diye konuştu. “İslam’a ve insanlığa hizmet etmek en büyük idealimiz” Başkan Erbaş, din görevlilerinin aynı zamanda İslam’ı tebliğ noktasında yaşanılan çağın ve dünyanın öğretmenleri olduğunu belirterek, “En çok ihtiyaç duyacağımız şey yüce bir ideal, adanmışlık ruhu ve bitmeyen bir heyecandır. Bu manada yüce dinimiz İslam’a ve insanlığa hizmet etmek en büyük idealimiz. Bu uğurda adanmışlık ruhuyla çalışmak en büyük bahtiyarlığımız ve çalışmalarımızın meyvelerini görmek en büyük heyecan kaynağımızdır. Çalışmalarımızın meyvesini görmemiz lazım. O meyveler bizim heyecanımızı daha da arttıracak” ifadelerini kullandı. Programa, Sinop İl Müftüsü Paşa Bektaş da katıldı.
Muğla Bal paketleme tesisi yangınında milyonlarca liralık maddi hasar meydana geldi Muğla’nın Köyceğiz ilçesi sanayi sitesinde meydana gelen ve milyonlarca lira maddi hasara neden olan fabrika yangını büyük ölçüde kontrol altına alındı. Söndürme çalışmalarını yerinde takip eden Muğla Valisi İdris Akbıyık, yangını söndürmek için canla başla mücadele eden herkese teşekkür etti. Muğla’nın Köyceğiz ilçesinde sanayi sitesinde çöplükte çıkan yangın, bal paketleme tesisine sıçrayıp kısa sürede tüm tesisi ve çevresini sararak milyonlarca liralık maddi hasara sebep oldu. Yangını söndürmek için Muğla Büyükşehir Belediyesi itfaiye ekiplerinin yanı sıra, Orman Bölge Müdürlüğü’ne bağlı orman yangını söndürme ekipleri, Dalaman Hava Limanı’na bağlı itfaiye ekibi, özel sektör tankerleri ve iş makineleri ve beton dökme mikserleri görev yaptı. Rüzgarın da etkisi ile kısa sürede büyüyen ve mücadelesi oldukça güç şartlar altında sürdürülen yangında iş yeri ile birlikte araçlar da yandı. Yaklaşık 2 saat süren çalışmanın ardından kontrol altına alınan yangında ilk belirlemelere göre 2 işletmede bulunan market ürünleri, 6 bin teneke bal, 10 ton zeytinyağı, 1 kamyon, 2 kamyonet, 1 forklift, 5 transpalet ve elektronik cihazlar yanarak zarar gördü. Çalışmaları yerinde takip eden Vali Akbıyık, canla başla mücadele eden herkese teşekkür etti Yangın çıktıktan kısa süre sonra Köyceğiz Toparlar Sanayi Bölgesi’ne gelerek çalışmaları bizzat yangın mahallinde takip edip ekiplerin müdahalesini koordine eden Muğla Valisi İdris Akbıyık, yangının saat 21.05 sıralarında henüz belirlenemeyen bir nedenle çöp alanında başlayıp iki iş yerine sıçradığını belirtti. Vali Akbıyık yaptığı açıklamada, “Saat 21.05 civarı Köyceğiz Toparlar mevkiinde bal fabrikası iş yerinde meydana gelen yangın, tesisin hemen yanındaki çöp dökme alanında başlayıp iş yerine sıçrıyor. Bütün kamu araçlarımız, Orman Bölge Müdürlüğü, AFAD, belediye itfaiye araçları hatta Dalaman Hava Limanı itfaiyeleri ve özel sektör, olabilecek en hızlı şekilde müdahaleye başladılar. Yangın kontrol altına alındı. 150 personel 50 civarında arazöz, tanker, beton mikseri ve iş makineleri canla başla mücadele etti. Allah’a şükür can kaybı yok, bir kişi dumandan etkilendi. Yangının yerleşim yerlerine sıçrama ihtimalini düşünmüyoruz ama hava rüzgarlı, tüm birimlerle müdahale devam ediyor. Kamu, özel sektör, kişi ve kurum söndürme çalışmalarına canla başla destek veren herkese teşekkür ediyorum” dedi.
Ankara Irak’ın kuzeyine düzenlenen hava harekatı ile 25 hedef imha edildi Milli Savunma Bakanlığı Irak’ın kuzeyinde bulunan Gara, Kandil ve Asos bölgelerindeki terörist hedeflerine hava harekatı düzenlendiğini ve 25 hedefin vurulduğunu açıkladı. Milli Savunma Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, PKK/KCK ve diğer terörist unsurları etkisiz hale getirerek Irak’ın kuzeyinden Türkiye’ye yönelik saldırıları bertaraf etmek ve hudut güvenliği sağlamak maksadıyla Birleşmiş Milletler Anlaşması’nın 51’inci maddesinden doğan meşru müdafaa hakkı doğrultusunda Irak’ın kuzeyinde bulunan Gara, Kandil ve Asos bölgelerindeki terörist hedeflerine hava harekatı düzenlendi. İcra edilen hava harekatıyla Bölücü Terör Örgütü (BTÖ) tarafından kullanılan ve içerisinde sorumlu düzeyde teröristlerin de bulunduğu değerlendirilen mağara, sığınak, barınak, depo ve terör örgütünün kullandığı tesislerden oluşan 25 hedef imha edildi. Bakanlıktan yapılan açıklamada terörle mücadelede kararlılık vurgusu yapılarak, “Asil milletimizin bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri, geçmişte olduğu gibi bugün de ülkemizin ve milletimizin beka ve güvenliği için terörle mücadeleye son terörist etkisiz hâle getirilinceye kadar azim ve kararlılıkla devam edecektir. Bu harekat sırasında; masum insanların, dost unsurların, tarihî ve kültürel varlıklar ile çevrenin zarar görmemesi için her türlü tedbir alınmıştır” ifadelerine yer verildi.