EKONOMİ - 26 Eylül 2017 Salı 11:20

Çeltik üreticisi tedirgin

A
A
A
Çeltik üreticisi tedirgin

Çorum’un Osmancık ilçesinde çeltik hasat çalışmaları devam ederken, üretici kabuklu çeltik ve pirinçteki fiyat istikrarsızlığından tedirgin.

Çorum’un Osmancık ilçesinde çeltik hasat çalışmaları devam ederken, üretici kabuklu çeltik ve pirinçteki fiyat istikrarsızlığından tedirgin.


Osmancık çeltik üreticisi Yaşar Daşkın, bölgede çeltik hasat çalışmaların sürdüğünü belirterek, acil borcu harcı olan çeltik üreticisi piyasada halen tacir ve tüccarların belirlediği fiyatlarla pazarlık üslü satışların gerçekleştiğini bundan dolayı asıl üreticinin istemeyerek de olsa malı elinden çıkarmak zorunda kaldığını ve eli mahkum olduğunu savundu.


Piyasada kabuklu çeltik 1,60 ile 1,80 TL arasında satışların gerçekleştiğini belirten Daşkın, “Bugün çeltik üretici satışını gerçekleştirdiği 10 bin TL ürünü başlangıçtan itibaren tüm masrafları 7 bin TL’ye tekamül ettiği ve üretici çoluk çocuğuyla çalışmalarına rağmen cebine ancak 3 bin TL kalabiliyor. Çeltikte girdi maliyetleri çok yüksek. Gübre, ilaç, mazot, işçilik ve temel girdilerdeki pahalılığa bakıldığın da üreticinin mağduriyeti apaçık meydanda ve yetkililer bunun farkında olmaması mümkün değildir. Çeltik üreticisi göz göre göre mağdur ediliyor” diye konuştu.


Çeltik üreticisi Önder Bilgenç de Ardıç köyü mevkinde 120 dönüm çeltik ekimini gerçekleştirdiğini belirterek, maliyetli olan çeltiğe bu güne kadar 34 bin TL masraf ettiğini, çoğu masraf için kredi çekerek borçlandığını, yıllardır bu alanda çeltik ekimi yapıldığı için verimde düşüş olduğunu ve ürettiği çeltiğin masrafları çıkarıp çıkaramayacağından endişe duyduğunu belirtti.


Oda yöneticilerin çiftçileri zora koştuğunu savunan çiftçi Hüseyin Alkan’da, Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS) dosyaları 2017 yılı için bazı çiftçiler geciktiği için ilgililer kayıt yenilemeyi kabul etmediğini ve bundan yüzlerce üreticinin mağdur durumda olduğunu belirtti. Onlarca üretici dilekçe vererek işlerinin yoğunluğundan Ziraat Odalarına uğrayamadıklarını dilekçe ile belirtmelerine rağmen oda yöneticilerince kabul görülmediğini ifade ederek yetkililerden çiftçilerin içinde bulunduğu mağduriyetin giderilmesi için yardım beklediklerini söyledi.


Çiftçi Mustafa Kökener ise çeltik hasatların devam ettiğini yabani domuz zararın yaşanmasına rağmen randıman bir önceki yıla göre fazla bir farkın olmadığını belirterek, Toprak Mahsulleri Ofisinin (TMO) bir an önce fiyatları belirleyerek, piyasayı tacir ve tüccarların elinde bırakılmaması ve çiftçinin önünü görmesini için yetkililerin konuya duyarlı olmasını istediklerini ifade etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kars Karslı vatandaştan duyarlı davranış Ermeni-Türk harbinde Kars’ta 1920 yılında şehit düşen Yüzbaşı Faik Bey’in mezarına duyarlı vatandaş tarafından önce bayrak dikildi, ardında da mezarın bulunduğu bölge temizlendi. Tarihi Benli Ahmet İstasyonu’nda dört tarafı duvarla çevrili olan Yüzbaşı Faik Bey’in mezarının anıt mezar haline getirilmesini isteyen vatandaşlar, mezarlıkta 5 ayrı mezarın bulunduğuna dikkat çekerek mezarın olduğu bölgenin koruma altına alınması gerektiğini veya buraya anıt mezar yapılmasını istedi. Kars’ın en işlek caddelerinden birisi olan Faikbey Caddesi’ne ismi verilen Yüzbaşı Faik Bey’in mezarının tarihi istasyonda bulunduğunu ifade eden vatandaşlar, "Kars ve civarının Ermenilerden geri alınması için yapılan harekat esnasında 12. Tümen, 36. Alay 1’inci tabur komutanı yüzbaşı Faik bey 14 Ekim 1920 tarihinde Ermeni-Türk harbinde, Berne (Koyunyurdu) Köyü’nün doğusundaki tepede birliğin başında olduğu sırada çarpışmalarda şehit düştü. Ben de her sene geliyorum. Otlarını temizliyoruz, bayrağını taktık. Her yıl bu ayalarda gelip buranın bakım ve onarımı yapıyorum" dedi. Duyarlı vatandaş daha sonra Yüzbaşı Faik Bey’in bulunduğu mezarın etrafını temizledi, mezarın üzerinde bulunan ağaç parçalarını ve istenmeyen otlarını topladı, mezarlığın içerisindeki bayrağı değiştirdi. Şehitlere dua eden vatandaş daha sonra bölgeden ayrıldı.
Antalya Eşinden para istedi, ’param yok’ cevabını alınca hayatı değişti, kendi işinin patronu oldu Kocası harçlık vermeyince kendi dükkanını açan kadın, 36 yıldır mesleğini icra ediyor. Antalya’nın Serik ilçesinde yaşayan Fahriye Altınkaynak, 36 yıldır hayali olan olan terzilik mesleğini sürdürüyor. Altınkaynak, terziliğe hobi olarak başladı. Eşinden bir ihtiyacı için bir miktar para istediğinde “Param yok” cevabını alan Altınkaynak, kendi iş yerini açtı. Evindeki el makinesi ve kumaşlarla birlikte dikiş, giyim üzerine açtığı küçük bir dükkanla geçimini sağlamaya başlayan Fahriye Altınkaynak (62), “Herkes bana, "Başaramazsın, yapamazsın, tek başına bir bayansın” dedi. Ben de yapabilirim dedim” dedi. Terzilik mesleğiyle çocuklarını okuttu İş yeri açtığı zaman müşteri gelmesi için konfeksiyonlara broşür ve kartvizit dağıttığını anlatan Fahriye Altınkaynak, mesleğinin çocukluk hayali olduğunu aktardı. Eşinin işine karşı gösterdiği tüm direnişlere rağmen, 36 yıllık zaman zarfında 3 çocuğunun üniversite öğrenimini tamamladığını açıklayan Altınkaynak, meslekte nasıl başarıya ulaştığını şu sözlerle ifade etti: "Mesleğim, çocukluk hayalim. Bu işe önce evde başladım. Fakat evde olmuyordu, eve gelen çocuklarıyla geliyordu, çalışma imkanım olmuyordu. Sonra çok acil bir para ihtiyacım oldu. Eşimden para istedim, ’Param yok’ dedi. Eşimin bana öyle demesi çok üzdü. Oturup düşündüm ve bir iş yeri açmaya karar verdim. Hemen araştırmaya başladım ve dikiş, giyim üzerine bir dükkan kiraladım ama hiçbir şeyim yoktu, sadece küçük bir el makinem vardı. Herkes bana, ’Başaramazsın, yapamazsın, tek başına bir bayansın’ dedi. Ben de ’Neden, ben de yapabilirim’ dedim. Evimdeki makinemi iş yerime getirdim. Broşürler, kartvizitler bastırdım. Bütün konfeksiyonları dolaşarak dağıttım. ’Yapılacak tadilat işlerinize talibim’ dedim. Evdeki kumaşlarımı getirdim, dükkanıma yerleştirdim, badana yaptım. Eşim şiddetle karşı çıktı, ’Yapamazsın, uğraşamazsın, otur evde yemeğini yap’ dedi. Ama ben kararlıydım. Çok ağır bir kelime kullandı. Eğer hayat müşterekse ve ben çalışmıyorsam, almakla mükelleftir kendisi. Almıyorsa, ben de bir şeyler yapma ihtiyacı hissettim. Kimseye muhtaç olmak istemedim. O kadar zor ki birilerine muhtaç olmak. Azmettim ve yavaş yavaş müşterilerim gelmeye başladı. Sonra eşimden ayrıldım." Kadınların hayatta her zaman üretken olması gerektiğini anlatan Altınkaynak, “Elimden geldiği kadar helalinden olsun diye gece gündüz, gece yarılarına kadar çalıştım. 3 çocuğum ve 8 torunum var. Oğullarım ve kızım üniversiteyi bitirdi ve hepsinin mesleği var. Torunlarımla mutluyum ve en güzeli bir işim var. Bir kadın, üretken ve karınca gibi olmalı. İlla ki, iş yeri açması gerekmiyor. Evde, tarlada, fabrika başka bir iş yerinde çalışsın ama üretsin. Kadınlar, kimseye muhtaç olmamalı, dimdik ayakta kalmalı” diye konuştu.