GENEL - 11 Ekim 2018 Perşembe 15:28

Çorum Baro Başkanı Av. Altan Akpınar;

A
A
A
Çorum Baro Başkanı Av. Altan Akpınar;

Çorum Baro Başkanı Altan Akpınar, “Baro Başkanlığı ve yönetim kurulu üyeliği yaptığım dönemlerde siyasetin hep dışında kaldık.

Çorum Baro Başkanı Altan Akpınar, “Baro Başkanlığı ve yönetim kurulu üyeliği yaptığım dönemlerde siyasetin hep dışında kaldık. Meslekten ve hukuktan yana tavır aldık ve siyasete yön verdik” dedi.


Çorum Baro Başkanı Altan Akpınar, gazetecilerle bir araya gelerek hafta sonu gerçekleştirilecek olan baro seçimlerinde aday olmadığını açıklayarak, başkanlık süresince yaptığı çalışmalar hakkında bilgi verdi.


Çorum Barosu’nun varlığını Atatürk ilke ve devrimlerine bağlayan bir baro olduğunu kaydeden Akpınar, “Pusulamız hep insan hakları ve hukuk devletini göstermiştir. Dünden bugüne, bugünden yarına hep aynı şekilde olmuştur. Geçen dönem seçim öncesi son kez aday olduğumu ve bir daha aday olmayacağımı söylemiştim. Mahkeme kadıya mülk olmadığı gibi Baro Başkanlığı da bizlere mülk değildir. Zamanı geldiğinde bırakmak gerekir. Bizden sonra gelecek arkadaşların bayrağı en iyi şekilde ileriye taşıyacağına inanıyorum. Önümde iki dönem kuralı gibi bir yasal zorunluluk veya yorgunluk yoktur. Zamanı geldiği için bırakmak istedim. Seçilecek arkadaşların bugüne kadar sürdürdüğümüz yolda baroyu daha iyi noktalara taşıyacağına da inanıyorum. Baro seçimleri ülkemize, baromuza, hukuk camiasına hayırlı olsun adaylara başarılar diliyorum. Kazanan Çorum barosu olacaktır” ifadelerini kullandı.


’Akpınar’a TBB’de yeni görev’


Geçtiğimiz hafta Artvin’de Türkiye Barolar Birliği’nin bölge toplantısına katıldığını hatırlatan Akpınar, “Burada TBB Başkanı Metin Feyzioğlu başta olmak üzere oda başkanları ile vedalaşarak bir veda konuşması yaptım. Bundan sonra Başkanımız Metin Feyzioğlu, “Sen Başkanlığı bırakabilirsin ama biz seni bırakmıyoruz” diyerek TBB Eğitim Merkezi’nde Yürütme Kurulu üyeliği teklifinde bulundu. Bende bu onurlu görevi kabul ettim. Bundan sonra Çorum Barosu mesleki eğitim konusunda biraz daha avantajlı hale gelecektir” diye konuştu.


Türkiye Barolar Birliği’nin ülke genelindeki düzenlediği hukuk okuryazarlığı projesini ilk kez Çorum’da başlattıklarını anlatan Akpınar, proje kapsamında vatandaşlara kanuni haklarını en yalın dilde anlattıklarını ifade ederek, bu konuda da başarılı olduklarının altını çizdi.


Hizmet içi eğitim seminerlerine önem verdiklerini dile getiren Akpınar, Türkiye Barolar Birliği ve üniversitelerle işbirliği yaparak çok sayıda meslek içi eğitim semineri düzenleyerek stajyer avukat ve meslektaşlarını mesleki alandaki yenilikler ve mevzuatlar konusunda bilgilendirdiklerini söyledi.


Görev süresi boyunca Baro olarak yaptıkları çalışmalar hakkında da bilgiler veren Akpınar, şunları kaydetti; “Arabulucuk, uzlaştırmacılık, bilirkişi eğitimleri alanında sertifika programları düzenledik. Sosyal etkinliklere önem verdik. Meslektaşlarımızın kaynaşması ve tanışması amacıyla çok sayıda sosyal etkinliğe imza attık. Çünkü sayımız her geçen gün artıyor ve bu tür etkinliklerde meslektaşlarımızı bir araya gelerek tanışıp kaynaşabiliyor. Adli yıl açılışlarında hukuk devleti ve adalet vurgusu yaptık. Bu adli yıl açılışıta geçtiğimiz yıllarda verdiğim mesajlara baktım çok bir değişiklik olmadığı için avukat camiasının çok iyi bildiği sözlerle başladım. Duruşmalarda değişiklik olmazsa eski beyanlarımız tekrar ediyoruz diye söze başlıyoruz. Bu adli yıl açılışında inşallah mesleki açıdan ve hukuk devleti açısından güzel mesajlar verebiliriz.


Kuruluş yıldönümü resepsiyonları yaptık. Kadınlar günü nedeniyle kermesler düzenledik. Buradan elde etitğimiz gelirle bazı okullara kütüphane ve derslikler kurmanın yanı sıra ihtiyaç sahibi meslektalaralırımıza yardımcı olduk. Özel günlerde seminerler verdik. Anayasa değişikliği referandumunda toplumu bilgilendirici etkinlikler düzenledik. Çorum adliye sorununda yaşanılan sorunların çözüme kavuşmasında katkılarımız oldu. Diğer barolarla işbirlikleri yaptık. Mesleğe yeni başlayan avukatlara gereken desteği vermek amacıyla Genç Avukatlar Meclisini kurduk. Bu amaca ulaştık ve şuanda 130 üyesi var meclisimizin. Ulusal ve bölgesel toplantılar da Çorum barosu’nun adını Türkiye’ye duyurduk. Baromuza makam aracı kazandırdık. Staj eğitimlerine önem verdik”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Evsizlerin sokakta kalmasına müsaade edilmiyor Gebze ilçesinde gidecek yeri bulunmayan evsiz vatandaş, barınma ve konaklama merkezine yerleştirilerek sıcak yuvaya kavuştu. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin en önemli sosyal sorumluluk projelerinden biri olan Barınma ve Konaklama Merkezi, sokakta kalan evsizlere sahip çıkıyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ın, “Kocaeli’de kimse aç ve açıkta kalmayacak” talimatını büyük bir hassasiyetle yerine getiren Zabıta Dairesi Başkanlığı ekipleri, devriye sırasında rastlanılan veya gelen ihbarlar üzerine yerleri tespit edilen evsiz vatandaşları Barınma ve Konaklama Merkezi’ne götürüyor. Sıcak bir yuvaya hasret kalan vatandaşların ihtiyacını Barınma ve Konaklama Merkezleri ile sağlayan büyükşehir belediyesi, bu bağlamda Gebze’de evsiz bir vatandaşa sahip çıktı. Gebze Bölgesi Zabıta Amirliği ekipleri, gidecek yeri bulunmadığını tespit ettiği vatandaşı ekip aracıyla Gebze Mevlana Mahallesi’nde bulunan Barınma ve Konaklama Merkezi’ne götürdü. Sıcak yuvaya kavuşturulan evsiz vatandaş, kendisine sahip çıkan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür etti. İzmit ve Gebze’de faaliyet gösteren Barınma ve Konaklama Merkezleri yılın 12 ayında kapılarını evsiz vatandaşlara açıyor. Yatak, masa, dolap, battaniye gibi temel ihtiyaç malzemelerinin bulunduğu odalarda, banyo için 24 saat sıcak su imkânı sağlanıyor. Evsiz vatandaşlara 3 öğün sıcak yemeğin yanında temizlik ve sağlık hizmetleriyle ihtiyaç halinde psikolojik destek de sağlanıyor.
Elazığ Keban Baraj Gölünde bir ilk: Su üzerinde 9 saatte 200 kilometre yol yaptılar Elazığ’da iki gezgin Fırat Nehri üzerinde yer alan Türkiye’nin en büyük baraj gölü olan aynı zamanda sulama, elektrik üretimi ve turizm gibi alanlarda önemli bir role sahip olan Keban Baraj Gölü üzerinde 9 saatte yaklaşık 200 kilometre seyahat ederek hem tarihi yapıları ve su üzerinde ve çevresindeki yaban hayatını görüntüledi hem de Elazığ ve çevresi için ekonomik, sosyal ve kültürel açıdan önemli olan göl üzerindeki dikkat çekti. Elazığ’da araştırmacı yazar Aygün Çam ve su sporları ile ilgilenen gezgin Vahit Dartay, Keban Baraj Gölünün potansiyelini göstermek amacıyla Elazığ’ın Palu ilçesinden Erzincan’ın Kemaliye ilçesinde tekne ile su üzerinde yolculuk yaptı. Palu’nun Baltaşı köyünden başlayan yolculuk yaklaşık 200 kilometre ile 9 saat sürdü. Baraj Gölünün başta Elazığ olmak üzere çevre iller için özellikle ekonomik ve turizm açıdan önemine dikkat çekmek isteyen gezginler, sırasıyla Baltaşı, İçme köyü, Yurtbaşı ve oradan da Tunceli’nin Pertek ve Çemişgezek ilçe sınırlarından su üzerinde yolculuk etti. Seyahat süresi boyunca dağ keçileri, keklik ve yılkı atları gibi birçok yaban hayatını görüntüleyen gezginler, Elazığ’ın Palu ilçesinde sabah saat 09.00’da başlattıkları yolculuklarını Erzincan’ın Kemaliye ilçesinde sonlandırdı. Bu seyahat ile daha önce hiç gidilmemiş tarihi yapılar olan başta Rabat Kilisesi ve batık köyler olmak üzere birçok alan da görüntülendi. ’’9 saat süren yolculuğumuz boyunca su üzerinde 180 kilometre yol kat ettik’’ Hayatının en özel yolculuklarından birini gerçekleştirdiğini dile getiren Çam, ’’Farkındalık oluşturmak için Palu ilçe merkezinden başlayan Keban Baraj Gölü, gezimiz, Palu Baltaşı köyünden başladık ve Kemaliye ilçe sınırlarına kadar geldik. Yaklaşık 9 saat süren yolculuğumuz boyunca su üzerinde 180 kilometre yol kat ettik. Bizler, Keban Baraj Gölü üzerinde yolculuk yapan en uzun yolculuğu gerçekleştirdik. Bu yolculuk esnasında birçok zorluklarla karşılaştık. Çok meşakkatli bir yol olmasına rağmen inanılmaz bir coğrafya ile karşılaştık. Dağ keçileri, yılkı atları, ayılar, türlü kuşlar, balık türleri ve tarihi yapılar gibi birçok yapıyı da gördük. Bunu gerçekleştirmemizdeki amaç ise özellikle Elazığ’ın sahip olduğu Keban Baraj Gölü ve üzerindeki potansiyelinin ne kadar yüksek olduğunu bundan mütevellit potansiyeli olan baraj gölünün üzerinde su sporlarının da bir o kadar eksik olduğuna dikkat çekmek istedik” dedi. Su sporları ile uğraşan aynı zamanda gezgin olan tekne kaptanı Vahit Dartay ise ’’9 saattir suyun üzerindeyiz. Çok yandık ve hava da kararmak üzere. Bu kadar büyük bir su havzasının olduğu alanda su sporlarının yapılmaması ve bu suyun değerlendirilmemesi bizleri üzüyor. Bunu da gündeme getirmek için bir yolculuk gerçekleştirdik. Daha güzel yerleri gezip görmek ümidiyle görüşmek üzere” diye konuştu.
Erzurum Bu müzede 250 bin böcek ve 20 bin kurutulmuş bitki örneği sergileniyor Atatürk Üniversitesi’nde kurulan Biyoçeşitlilik Bilim Müzesi’nde, yaklaşık 60 yılda toplanan 250 bin böcek örneği, 20 bin kurutulmuş bitki çeşidi bulunuyor. Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, üniversitede yapılması planlanan çalışmaları değerlendirmek ve gündem maddelerini görüşmek üzere rutin olarak gerçekleştirdikleri Senato ve Yönetim Kurulu Toplantısının bu haftaki oturumunu, Biyoçeşitlilik Uygulama ve Araştırma Merkezimizde gerçekleştirdiklerini ifade ederek, “Toplantı öncesinde ise Biyoçeşitlilik Uygulama ve Araştırma Merkezimiz bünyesinde kurulan ve yaklaşık bir yıldır misafir kabul eden Biyoçeşitlilik Bilim Müzemizin resmi açılışını yönetim ekibimiz, senato ile yönetim kurulu üyelerimiz ile birlikte yaptık. Doğu Anadolu başta olmak üzere Türkiye’den ve dünyanın dört bir yanından 60 yılda toplanan 250 bin birey, 10 bin türden oluşan ve özenle muhafaza edilen koleksiyonumuzu ziyaret etmeye tüm vatandaşlarımızı yanlarına minik yavrularımızı da alarak bekliyoruz.” şeklinde konuştu. “Aynı zamanda araştırma merkezi” Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı, "Uluslararası iş birliğiyle ülkemize ait bilimsel materyalleri, Atatürk Üniversitesinin sahip olduğu koleksiyonlarla bir araya getirerek merkezimizi hayata geçirdik. Göreve geldiğim ilk günden itibaren kurulması yönünde yoğun bir gayret gösterdiğimiz bu merkezin bugün geldiği nokta bizler için gurur vesilesine dönüştü. Türkiye’de alanında bir ilk olan müzede aynı zamanda araştırma merkezi de bulunuyor. Müzede binlerce numune var. Burada bölgemiz ve ülkemiz için hayırlı çalışmalar olacaktır" dedi.
Ağrı Ağrı İl Müftüsü Şafak: “İsrail bir avuç Müslümana karşı zulmediyor” Ağrı İl Müftüsü Necati Şafak, Gazze’de yaşanan soykırım nedeniyle, İsrail’i güçlü kılan süper güçler değil Müslümanların duyarsızlığıdır, açıklamalarında bulundu. Gazze’de yaşanan zulümden dolayı üzüntüsünü dile getiren Ağrı İl Müftüsü Şafak, " İsrail 7 milyon yahudi nüfusa sahip. Halbuki müslümanlar 2 milyar nüfusa sahip. Bugün müslümanlar tükürseler İsrail’i tükürüğünde boğar" ifadelerini kullandı. Müftü Şafak, “Gazze’de ki müslüman kardeşlerimiz zulüm altındadır. Şu zamanlarda da bu zulüm o kadar artmıştır ki artık insanlar açlıktan, susuzluktan, sefaletten ölmeye hastalıktan ölmeye başlamışlar. Bundan dolayı biz oradaki kardeşlerimizin üzüntüsünü sıkıntısını paylaşıyoruz. Onlara gerekli desteği, yardımı zulmü durduracak desteği sağlayamamanın da üzüntüsü içerisindeyiz. Ama bu acıyı hissediyor olmak ondan sonra en azından duamız da destek olmak da önemli bir destektir bizim açımızdan. Şu mübarek günlerde duaların kabul edildiği mübarek zamanlarda duamız, yalvarışımız, yakarışımız Gazze’deki kardeşlerimiz için. İsrail zulmünü durdursun az olmalarına rağmen dünyanın en süper güç diye ifade edilen Amerika’sından, İngiltere’sinden ve en iyi donanımlı silahlarla bir avuç müslümana karşı zulmeden İsrail’i de Rabbim kahrı perişan eylesin duamız budur” dedi.