SAĞLIK - 13 Temmuz 2025 Pazar 09:05

310 kiloluk hasta, sedyede geldiği hastaneden yürüyerek çıktı

A
A
A

Nefes almakta bile zorlanan ve yaşadığı zorlu günleri "Ölmek için Allah’a dua ettim" sözleriyle özetleyen hasta, kendi başına yürüyerek taburcu oldu.

Aydın’ın Nazilli ilçesinde yaşayan 49 yaşındaki Barış Yıldırım, 310 kilogramın üzerindeki kilosu nedeniyle uzun süredir yatağa bağımlı halde yaşamını sürdürüyor, nefes almakta ve konuşmakta dahi zorlanıyordu. Ancak hayatını değiştiren adım, Özel Denizli Tekden Hastanesi’nde Obezite Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Muhammed Raşid Aykota’nın gerçekleştirdiği tüp mide (laparoskopik sleeve gastrektomi) ameliyatıyla geldi.

Yıldırım, hastaneye getirildiğinde oturmak, hareket etmek, hayati faaliyetlerini sürdüremeyecek durumda hatta temel ihtiyaçlarını karşılamakta bile güçlük çekiyordu. 1 ay süren hazırlık sürecinin ardından, multidisipliner bir ekip çalışmasıyla ameliyata alındı. Ameliyat özel bariatrik ekipmanlar ve yüksek kapasiteli sistemlerle yapıldı. Operasyon sırasında özel ekipmanlar, yüksek taşıma kapasiteli sistemler ve tam donanımlı bir sağlık ekibi görev aldı. Kardiyoloji, dahiliye, anestezi, gastroenteroloji ve diyetisyenlerden oluşan ekip, süreci adım adım yönetti. Başarılı geçen ameliyat sonrası 310 kiloluk hasta yıldırım hızla toparlandı. Kendi başına ayağa kalktı, ilk adımlarını attı. Yıllar sonra yeniden yürüyebilen ve nefes almanın ne demek olduğunu hatırlayan hasta, taburcu olurken gözyaşlarına hâkim olamadı.

310 kiloluk hasta, sedyede geldiği hastaneden yürüyerek çıktı

Yaptığı obezite cerrahisi ameliyatları ile hem Türkiye’de hem de uluslararası platformlarda adından söz ettiren Doç. Dr. Muhammed Raşid Aykota, süreci şu şekilde anlattı:

"Barış Bey bize geldiğinde sadece 310 kiloluk bir bedeni değil, aynı zamanda ağır bir umutsuzluğu da taşıyordu. Nefes almakta güçlük çeken, hareket edemeyen bir hasta olarak yaşam mücadelesi veriyordu. Ancak biz ona baktığımızda gördüğümüz şey, bir hasta değil; hayata tutunmak isteyen güçlü bir insandı. Tüp mide ameliyatı, basit bir operasyon değil; detaylı hazırlık ve disiplin gerektiren bir süreçtir. Bir ay boyunca multidisipliner ekibimiz - kardiyoloji, dahiliye, anestezi, diyetisyen ve hemşirelerimiz titizlikle çalıştı. Bu sadece bir cerrahinin değil, bir ekip çalışmasının zaferidir. Ameliyat sonrası süreçte Barış Bey’in attığı her adım, sadece onun değil, bizim için de bir umut kaynağı oldu. Bugün onun kendi başına yürüyerek taburcu olması, hayata yeniden tutunması, biz sağlık çalışanları için en büyük ödüldür. Buradan benzer durumda olan herkese seslenmek istiyorum: Doğru yöntemler, kararlılık ve destekle bu sorunun üstesinden gelinebilir. Biz, sadece bedenleri değil, hayatları değiştirmek için buradayız. Barış Bey ve ailesinin bu süreçteki sabrı ve inancı için teşekkür ediyorum. Bu başarı, onların inancı ve ekibimizin emeğiyle mümkün oldu. Hep birlikte gösterdik ki; doğru zamanda doğru adımlar atıldığında, imkansız gibi görünen her şey mümkündür".

Yeri geldi, ölmek için dua ettim

Kilolarından yaşadığı zorlukları ve tüp mide ameliyatı olmak için karar verdiği zamanı anlatan hasta Barış Yıldırım ise "Bu kilonun altında sadece vücudum değil, ruhum da eziliyordu. Nefes almak bile işkenceydi. Eşim, oğlum, ailem Hepsi yanımdaydı ama ben kendimi her geçen gün biraz daha yok olurken hissediyordum. Yeri geldi, ölmek için dua ettim. Çünkü yaşadığım şey hayat değil, bir bekleyişti Sessiz, çaresiz bir bekleyiş. Sonra bir gün doktorumla tanıştım. O bana sadece tıbbi bilgiler anlatmadı, gözümün içine bakıp dedi ki: ’Birlikte değiştirebiliriz.’ İşte o anda ilk defa inandım. Bir umut doğdu içimde. Ameliyat kolay olmadı, süreç zorluydu ama ben bugün yürüyebiliyorum. İlk adımlarımı attığım gün, yıllardır ilk kez gerçekten yaşadığımı hissettim. Oğlumla birlikte dışarı çıktık Eşimle el ele yürüdük Bunlar küçük mutluluklar gibi görünebilir ama benim için bir ömre bedel. Benim gibi olan herkese söylemek istiyorum: Umutsuz olmayın. Obezite bir son değil. Mücadele edince, doğru insanlarla karşılaşınca, yeniden doğmak mümkün. Allah emeği geçen herkesten razı olsun" ifadelerini kullandı.

310 kiloluk hasta, sedyede geldiği hastaneden yürüyerek çıktı

"Oğlumuz bile babasıyla dışarı çıkamıyordu"

Zorlu süreçte hep kocasının yanında olan Arzu Yıldırım ise yaşadıkları sıkıntıları, "Barış yıllardır yatağa bağımlıydı. En çok da oğlumuz etkileniyordu. Henüz 23 yaşında; babasıyla dışarı çıkmamış, el ele yürümemiş bir genç. Bizim için bu sadece bir sağlık sorunu değil, ailece yaşadığımız bir yoksunluktu. Evde her şey sessizdi. Barış nefes almakta zorlandıkça biz de nefes alamıyorduk. Geceleri acaba sabaha çıkar mı diye uyanık beklediğimiz çok oldu. Oğlumuzun gözleri önünde yavaş yavaş kayboluyordu babası Ama o karanlık dönemi geride bıraktık. Dr. Aykota ve ekibi bize sadece bir ameliyat değil, bir hayat armağan etti. Barış şimdi yürüyebiliyor, nefes alabiliyor ve en önemlisi artık oğluyla birlikte dışarı çıkabiliyor. İlk kez baba-oğul birlikte yürüdüler Bu bizim için bir hayaldi. Ne kadar teşekkür etsek az" sözleriyle dile getirdi.

Halil Aşkar - Murat Kocabaş

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Büyükçekmece Belediyesi’nden sosyal tesis ve anıt açılışı Büyükçekmece Belediyesi tarafından Demokrasi Parkı Çınaraltı Sosyal Tesisi ile Adalet ve Özgürlük Anıtı’nın açılışı yapıldı. Büyükçekmece Belediyesi tarafından Büyükçekmece Sahil’nde Demokrasi Parkı Çınaraltı Sosyal Tesisi açılışı ve Büyükçekmece Belediye Meclisi tarafından ilan edilen 2026 yılı Adalet ve Özgürlük Yılı kapsamında, ‘Adalet ve Özgürlük Anıtı’ açılış törenleri gerçekleştirildi. Törene, Büyükçekmece Belediye Başkanvekili Hakan Çebi, hakkında açılan soruşturma kapsamında görevden uzaklaştırılan ve cezaevinde tutuklu bulunan Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün’ün eşi Hatice Akgün ve çok sayıda vatandaş katıldı. İlk olarak Çınaraltı Sosyal Tesisi açılışı kurdele kesimi ile yapıldı. Ardından Adalet ve Özgürlük Anıtı açılışı gerçekleştirildi. Açılışta Hasan Akgün tarafından cezaevinden gönderilen mektup okundu. Açılış töreninde konuşan Büyükçekmece Belediye Başkan Vekili Hakan Çebi, "Büyükçekmece Belediye Meclisimizde aldığımız kararla 2026 yılını ‘Adalet ve Özgürlük Yılı’ ilan ettik. Bugün burada açılışınızı yaptığımız bu eser işte bu ortak değerlerin ortak vicdanın somut ifadesindir. Bu heykelin kanatları kapalıdır. Çünkü özgürlük her zaman uçmak değildir. Bazen dimdik ayakta durmak sabırla beklemek inandığın yoldan sapmamaktır. Bu heykel susmayanları vazgeçmeyenleri zor zamanlarda adalet talebini diri tutan halkın duruşunu temsil ediyor. Bu heykel özgürlükten ve halkın iradesinden yana olan herkesin simgesidir. Bugün burada bir de sandığımız var. Bu sandığa mektuplarınızı atarak kendi sesinizi kendi yüreğinizi umutlarınızı doğrudan bu meydanda görünür kılabilirsiniz. Bu sandık halkın iradesinin adalet ve özgürlük talebinin yaşayan bir simgesidir" dedi.
Düzce Düzce Belediyesi’nden musiki ziyafeti Düzce Belediyesi, Türk sanat müziğinin yaşayan efsanesi Amir Ateş’i sanatseverler ile buluşturdu. Konserde, Ayşe Taş şefliğindeki Türk Sanat Müziği Korosu ile birlikte sahneye çıkan Amir Ateş, sevilen bestelerini seslendirerek, sanatseverlere unutulmaz bir gece yaşattı. Türk musikisinin yaşayan en önemli bestekarlarından Amir Ateş’in birbirinden kıymetli eserleri, Ayşe Taş Sanat Akademisi Türk Sanat Müziği Korosu’nun icrasıyla Düzce’de sanatseverlerle buluştu. Prof. Dr. Erol Güngör Kültür Merkezi’nde düzenlenen konser, izleyenlere unutulmaz bir musiki gecesi yaşattı. Konsere; Vali Selçuk Aslan, Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü, Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir, Ayşe Taş Sanat Akademisi Korosu Başkanı Birgül Devrim, onur konuğu Amir Ateş ve eşi ile çok sayıda davetli katıldı. Ayşe Taş şefliğinde sahne alan koro, Türk sanat müziğinin yaşayan çınarı, son mevlidhan ve bestekar Amir Ateş’in hafızalara kazınan eserlerini seslendirdi. Sahneye davet edilen Amir Ateş koroya eşlik ederken, sanatseverler usta bestekârı canlı dinlemenin mutluluğunu yaşadı. Konserin ardından Düzce Valisi Selçuk Aslan ve Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü tarafından Ayşe Taş ve Amir Ateş’e çiçek takdim edildi. Programda konuşan Düzce Valisi Selçuk Aslan, Amir Ateş’i Düzce’de ağırlamaktan büyük gurur duyduklarını belirterek, "Amir Ateş hocamızı bugün Düzce’mizde misafir etme noktasında gösterdiği özveri ve ev sahipliği noktasında Sayın Başkanımız Dr. Faruk Özlü’ye teşekkür etmek istiyorum. Gelişen büyüyen bir Düzce’miz var, iddialıyız. Türkiye’de birçok sosyo ekonomik parametrede önde giden bir vilayetiz. Kültür sanat noktasında da Düzce Belediyemizin, sayın bakanımızın liderliğinde kültüre, sanata, estetiğe vermiş olduğu değer her türlü takdirin üzerinde ve alkışı hak eden bir değerdir. Ben tekrar Amir Ateş hocamıza vilayetimize hoş geldiniz diyor, emek veren Ayşe Taş hanımefendiye, Birgül Devrim Hanımefendiye ve koroda ve sazende heyette yer alan arkadaşlarımıza teşekkürlerimi sunuyorum" dedi. Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü ise Amir Ateş’i Türk sanat müziğinin günümüzde yaşayan en büyük ustalarından biri olarak nitelendirerek, "Hocamız yaşayan son hafız bestekar, çok kıymetli, çok değerli. Hocam Düzce’mize şeref verdiniz, sağ olun" ifadelerini kullandı. Ayşe Taş, Amir Ateş’in eserlerini seslendirmenin kendileri için büyük bir onur olduğunu vurgulayarak, sanata ve sanatçıya verilen destekten dolayı teşekkür etti. Geceye duygusal sözlerle katkı sunan Amir Ateş ise, Düzce’de bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Musikimizi seven, destekleyen insanlar oldukça Türk Sanat Müziği yeniden güçlenecek ve ülkemizin dört bir yanına yayılacaktır" dedi. Sanatseverlerin yoğun ilgisiyle gerçekleşen konser, izleyicilerden aldığı uzun süreli alkışlarla taçlandı. (ALI-