POLİTİKA - 03 Aralık 2025 Çarşamba 14:56

Denizli’de 3 belediye 2 bin sokak hayvanı için 30 bin dönümlük yuva kuruyor

A
A
A
Denizli’de 3 belediye 2 bin sokak hayvanı için 30 bin dönümlük yuva kuruyor

Denizli’de sokak hayvanlarının yaşam şartlarını iyileştirmeye yönelik dev bir adım atıldı. Çardak Belediye Başkanı Ali Altıner, Bozkurt Belediye Başkanı Birsen Çelik ve Honaz Belediye Başkanı Yüksel Kepenek liderliğinde, üç ilçe belediyesi Türkiye’de bir ilke imza atarak güç birliği yaptı ve sokak hayvanlarını korumak amacıyla bir ‘kardeşlik protokolü’ imzaladı.



Bölgedeki sokak hayvanı sayısının yaklaşık 9 bin 600 olduğu belirtilirken, üç belediye bu sorunun çözümü için el ele verdi. Proje kapsamında, hayvanların aç kalmaması ve güvenli bir yaşam sürmesi hedefleniyor.



20 milyon TL bütçeli dev tesis


Toplam 30 bin dönümlük geniş bir arazi üzerine kurulacak olan tesis, 2 bin hayvan kapasiteli olacak şekilde planlandı. Doğal yaşam alanlarına yakın bir konseptle tasarlanacak olan koruma ve bakım alanının toplam maliyetinin 20 milyon TL olacağı ve bu bütçenin belediyeler tarafından tahsis edildi. Belediye yetkilileri, projenin sadece bir barınak değil, aynı zamanda sokak hayvanlarının doğalarına uygun yaşayabileceği bir ‘koru alanı’ olacağını vurguladı. Bu ortak girişim, yerel yönetimlerin sokak hayvanları konusundaki sorumluluğuna dair Türkiye’ye örnek teşkil edecek bir adım olarak değerlendiriliyor.



İmza töreninde açıklama yapan Honaz Belediye Başkanı Yüksel Kepenek, "İlçelerimizin sorunlarını hep birlikte çözmek için Bozkurt ve Çardak Belediye Başkanlarımız ile bir araya geldik. Belediyelerimizle birlikte Hem Türkiye’ye hem de ilimize örnek olacak 30 dönümün üzerindeki bir alanda tamamen modern bir tesis üzerinde hayvanların özgürce yaşayabildiği, beslene bileceği bir yer projesi hazırladık ve imzasını attık. Özellikle hayvanların acı çekerek ölmesi, sefalet içinde yaşaması hepimizi derinden üzüyordu. Hayvanseverlerimiz rahat olsun Honaz’da, Bozkurt’ta ve Çardak’ta sokak hayvanlarının canları güvende, sağlıkları güvende, beslenmeleri güvende artık. 20 milyonluk bir bütçe öngörüyoruz. Çevre ve Şehircilik ve İklim Bakanlığın İçişleri Bakanlığı’nın da bize getirdiği bilgiler 9 bin 600’e yakın sokak hayvanı olduğunu, bu popülasyonun gün geçtikçe azaldığını ama biz her şartta bu popülasyonun artışta olabileceğini düşünerek 2 bin hayvanlık bir alan oluşturduk. Ve biz Türkiye’nin sorunu olan, hatta dünyada da bu sorunla ilgili Türkiye’nin üç belediye olarak aslında bu bir anlamda kardeşlik protokolü de aynı zamanda" ifadelerini kullandı.



Denizli’de 3 belediye 2 bin sokak hayvanı için 30 bin dönümlük yuva kuruyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu El emeği ürünlerini Filistinliler için satışa sundular Bolu’da Gazze için düzenlenen hayır panayırı yoğun ilgi gördü. El emeği ürünlerin satışından elde edilen gelir Filistin’e bağışlanacak. Bolu’nun Mudurnu ilçesinde Filistin’e destek amacıyla düzenlenen "Gazze Yararına Hayır Panayırı" programı, Atatürk Meydanı’nda sabah saatlerinde vatandaşların yoğun ilgisiyle başladı. Mudurnu İlçe Müftülüğü tarafından organize edilen panayırda ilçe halkı el emeğiyle hazırladığı hamur işleri, yöresel tatlar, başörtüleri, kıyafetler ve köy ekmeklerini tezgahlara yerleştirerek satışa sundu. Panayırdan elde edilecek tüm gelir, Gazze’de yaşanan insanlık dramına destek olmak üzere Filistin’e gönderilecek. Mudurnu halkının büyük duyarlılıkla katıldığı etkinliğe yalnızca ilçe sakinleri değil, Bolu merkezden ve çevre illerden gelen vatandaşlar da destek verdi. Gün boyu devam etmesi planlanan panayır, hem yardım hem dayanışma hem de birlik mesajı verdi. "Filistinli kardeşlerimizin yararına panayır düzenliyoruz" Mudurnu İlçe Müftülüğü olarak Filistinlilerin yararına panayır düzenlediklerini belirten Mudurnu İlçe Müftüsü Mücahit Dural, "Hocalarımız güzel bir organizasyon yaptı. Vatandaşlarımız ellerinden geleni yapmaya gayret ediyor. Burada nakdi olarak da yardımcı olmak isteyenler var. Mudurnulu vatandaşlarımızı da buraya bekliyoruz. Panayır akşam saatlerine kadar devam edecek. Güzel neticeler çıkarıp, Mudurnu halkı olarak güzel bir destek vermek istiyoruz" diye konuştu.
Muş Muş’ta 86 yaşındaki Rüstem dede 50 yıldır sadece çay ve gofretle yaşamını sürdürüyor Muş’un Kırköy beldesinde yaşayan 86 yaşındaki Rüstem Balık, yaklaşık yarım asırdır yalnızca çay ve gofret tüketerek hayatına devam ediyor. Muş’un Kırköy beldesinde yaşayan 86 yaşındaki Rüstem Balık, yaklaşık 50 yıldır yalnızca çay ve gofretle beslenerek yaşam mücadelesini sürdürüyor. Dört yıl önce eşini kaybeden Balık, kendi el emeğiyle yaptığı evde tek başına hayatına devam ediyor. Yaklaşık yarım asır önce geçirdiği mide rahatsızlığının ardından yemek yiyemeyen Rüstem dede, bu süreçten sonra yalnızca çay ve gofret tüketmeye başladı. Günde iki gofret yiyerek yaşamını sürdüren Balık, günün büyük bölümünü evinde geçiriyor. Yıllardır aynı beslenme düzeniyle sağlığını koruyan Rüstem dede, durumu duyanların ise hayretler içinde kalıyor. Tek başına yaşamını sürdüren 86 yaşındaki Rüstem Balık, ilerleyen yaşına rağmen çay ve gofretle hayata tutunmaya devam ediyor. Köy sakinleri tarafından zaman zaman ziyaret edilen Rüstem dede, azmi ve yaşam mücadelesiyle dikkat çekiyor. Mide rahatsızlığı nedeniyle yaklaşık 50 yıldır yemek yiyemediğini söyleyen Balık, yiyebildiği tek şeyin çay ve gofret olduğunu belirterek, "Ben Rüstem Balık. 86 yaşındayım. Askerden geldikten sonra mide rahatsızlığı nedeniyle yaklaşık 50 yıldır yemek yiyemiyorum. Yiyebildiğim tek şey çay ve gofret. Bu evde tek başıma kalıyorum, yanımda kimse yok. Geceleri de sobanın başında oturup çay içiyorum" dedi. Rüstem’in öz yeğeni olduğunu belirten Hüseyin Dinçer, dayısının yaklaşık 50 yıldır çay ve gofret dışında hiçbir şey tüketmediğini söyleyerek, "Rüstem Balık benim öz dayımdır. 50 seneden beri çay ve gofret dışında hiçbir şey yiyip içmiyor. Çay ve gofretle nasıl yaşadığını bizler de hayretle izliyoruz. Bu, Cenab-ı Allah’ın takdirinden başka bir şey değil. 50 senedir hiç ekmek bile yememiştir. İnsan bir gün bir şey yemese nasıl yaşar, anlamıyoruz; onun bu şekilde yaşaması bambaşka bir durum. Şimdi yokuşa vursa dağa çıkar; hiçbir şey yemediği hâlde hâlâ yürüyüp tırmanabiliyor. Bu takate, bu kuvvete bakınca insanlar gerçekten hayret ediyor" ifadelerini kullandı.