YEREL HABERLER - 16 Şubat 2017 Perşembe 10:07

’250 haneye yetecek trafo, 130 haneli Üzümlü’ye yetmiyor’

A
A
A
’250 haneye yetecek trafo, 130 haneli Üzümlü’ye yetmiyor’

Bazı basın yayın organlarında 2 aydan bu yana elektriği olmadığı savunulan Diyarbakır’ın Dicle ilçesine bağlı 130 haneli Üzümlü köyündeki trafonun aktif olduğu, normal şartlarda 250 haneye yetebilecek güçteki bu trafonun aşırı boyutlara ulaşan kayıtdışı kullanım nedeniyle son bir ayda 2 kez yandığı belirlendi.
Bir siyasi partinin yerel yöneticileri tarafından ziyaret edilen Üzümlü köyünde 2 aydır elektrik olmadığı iddia edilmiş, bu iddia da bir medya organında yer almıştı. Bunun üzerine Dicle Elektrik Dağıtım tarafından yapılan araştırmada, söz konusu köyde bulunan 250 kV gücündeki trafonun aktif olarak çalıştığı ve köyde elektrik bulunduğu belirlendi.

250 haneye yetecek trafo var
Enerji şirketinden verilen bilgiye göre, Üzümlü köyünde 105’i aboneli, geri kalanı ise abonesiz olmak üzere 130 hane bulunuyor. Köyü besleyen 250 kV gücündeki trafo 250 haneyi besleyebilecekken, elektrik ile ısınmak için aşırı boyutta kayıt dışı elektrik kullanılması yüzünden trafoya normalin üzerinde yük biniyor. Oluşan aşırı yükü kaldıramayan trafo, son 1 ay içerisinde 2 kez yandı. Her defasında Dicle Elektrik Dağıtım tarafından yenisi ile değiştirilen trafonun koruma mekanizması olan termik şalterler ise sık sık atıyor. Bu durum da, köylülerin zaman zaman kısa süreli de olsa karanlıkta kalmasına sebep olabiliyor.

Hane başı tüketim çok düşük
Dicle Elektrik Dağıtım’ın kayıtlarına göre köyde hane başı kayıtlı elektrik tüketimi, kayıt dışı kullanım sebebiyle normalin çok altında bulunuyor.
Bu sebeple toplam tahakkuk miktarı ancak normal tüketim yapan 10-15 hanenin tüketimi kadar olan köye, kayıt dışı kullanım tespit edilmesin diye son dönemlerde Dicle Elektrik Dağıtım sayaç okuma ekiplerinin sokulmadığı, bazı görevlilerin de bu yüzden darp edildiği öğrenildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kars Karslı vatandaştan duyarlı davranış Ermeni-Türk harbinde Kars’ta 1920 yılında şehit düşen Yüzbaşı Faik Bey’in mezarına duyarlı vatandaş tarafından önce bayrak dikildi, ardında da mezarın bulunduğu bölge temizlendi. Tarihi Benli Ahmet İstasyonu’nda dört tarafı duvarla çevrili olan Yüzbaşı Faik Bey’in mezarının anıt mezar haline getirilmesini isteyen vatandaşlar, mezarlıkta 5 ayrı mezarın bulunduğuna dikkat çekerek mezarın olduğu bölgenin koruma altına alınması gerektiğini veya buraya anıt mezar yapılmasını istedi. Kars’ın en işlek caddelerinden birisi olan Faikbey Caddesi’ne ismi verilen Yüzbaşı Faik Bey’in mezarının tarihi istasyonda bulunduğunu ifade eden vatandaşlar, "Kars ve civarının Ermenilerden geri alınması için yapılan harekat esnasında 12. Tümen, 36. Alay 1’inci tabur komutanı yüzbaşı Faik bey 14 Ekim 1920 tarihinde Ermeni-Türk harbinde, Berne (Koyunyurdu) Köyü’nün doğusundaki tepede birliğin başında olduğu sırada çarpışmalarda şehit düştü. Ben de her sene geliyorum. Otlarını temizliyoruz, bayrağını taktık. Her yıl bu ayalarda gelip buranın bakım ve onarımı yapıyorum" dedi. Duyarlı vatandaş daha sonra Yüzbaşı Faik Bey’in bulunduğu mezarın etrafını temizledi, mezarın üzerinde bulunan ağaç parçalarını ve istenmeyen otlarını topladı, mezarlığın içerisindeki bayrağı değiştirdi. Şehitlere dua eden vatandaş daha sonra bölgeden ayrıldı.
Antalya Eşinden para istedi, ’param yok’ cevabını alınca hayatı değişti, kendi işinin patronu oldu Kocası harçlık vermeyince kendi dükkanını açan kadın, 36 yıldır mesleğini icra ediyor. Antalya’nın Serik ilçesinde yaşayan Fahriye Altınkaynak, 36 yıldır hayali olan olan terzilik mesleğini sürdürüyor. Altınkaynak, terziliğe hobi olarak başladı. Eşinden bir ihtiyacı için bir miktar para istediğinde “Param yok” cevabını alan Altınkaynak, kendi iş yerini açtı. Evindeki el makinesi ve kumaşlarla birlikte dikiş, giyim üzerine açtığı küçük bir dükkanla geçimini sağlamaya başlayan Fahriye Altınkaynak (62), “Herkes bana, "Başaramazsın, yapamazsın, tek başına bir bayansın” dedi. Ben de yapabilirim dedim” dedi. Terzilik mesleğiyle çocuklarını okuttu İş yeri açtığı zaman müşteri gelmesi için konfeksiyonlara broşür ve kartvizit dağıttığını anlatan Fahriye Altınkaynak, mesleğinin çocukluk hayali olduğunu aktardı. Eşinin işine karşı gösterdiği tüm direnişlere rağmen, 36 yıllık zaman zarfında 3 çocuğunun üniversite öğrenimini tamamladığını açıklayan Altınkaynak, meslekte nasıl başarıya ulaştığını şu sözlerle ifade etti: "Mesleğim, çocukluk hayalim. Bu işe önce evde başladım. Fakat evde olmuyordu, eve gelen çocuklarıyla geliyordu, çalışma imkanım olmuyordu. Sonra çok acil bir para ihtiyacım oldu. Eşimden para istedim, ’Param yok’ dedi. Eşimin bana öyle demesi çok üzdü. Oturup düşündüm ve bir iş yeri açmaya karar verdim. Hemen araştırmaya başladım ve dikiş, giyim üzerine bir dükkan kiraladım ama hiçbir şeyim yoktu, sadece küçük bir el makinem vardı. Herkes bana, ’Başaramazsın, yapamazsın, tek başına bir bayansın’ dedi. Ben de ’Neden, ben de yapabilirim’ dedim. Evimdeki makinemi iş yerime getirdim. Broşürler, kartvizitler bastırdım. Bütün konfeksiyonları dolaşarak dağıttım. ’Yapılacak tadilat işlerinize talibim’ dedim. Evdeki kumaşlarımı getirdim, dükkanıma yerleştirdim, badana yaptım. Eşim şiddetle karşı çıktı, ’Yapamazsın, uğraşamazsın, otur evde yemeğini yap’ dedi. Ama ben kararlıydım. Çok ağır bir kelime kullandı. Eğer hayat müşterekse ve ben çalışmıyorsam, almakla mükelleftir kendisi. Almıyorsa, ben de bir şeyler yapma ihtiyacı hissettim. Kimseye muhtaç olmak istemedim. O kadar zor ki birilerine muhtaç olmak. Azmettim ve yavaş yavaş müşterilerim gelmeye başladı. Sonra eşimden ayrıldım." Kadınların hayatta her zaman üretken olması gerektiğini anlatan Altınkaynak, “Elimden geldiği kadar helalinden olsun diye gece gündüz, gece yarılarına kadar çalıştım. 3 çocuğum ve 8 torunum var. Oğullarım ve kızım üniversiteyi bitirdi ve hepsinin mesleği var. Torunlarımla mutluyum ve en güzeli bir işim var. Bir kadın, üretken ve karınca gibi olmalı. İlla ki, iş yeri açması gerekmiyor. Evde, tarlada, fabrika başka bir iş yerinde çalışsın ama üretsin. Kadınlar, kimseye muhtaç olmamalı, dimdik ayakta kalmalı” diye konuştu.