ASAYİŞ - 12 Ekim 2020 Pazartesi 11:00

“Güvenlik korucularına yapılan maaş zammı ülkeyi fakirleştirmez, zenginleştirir”

A
A
A
“Güvenlik korucularına yapılan maaş zammı ülkeyi fakirleştirmez, zenginleştirir”

Anadolu Güvenlik Korucuları ve Şehit Aileleri Konfederasyonu Genel Başkanı Ziya Sözen, asgari ücret seviyesinde olan güvenlik korucu maaşlarına yapılacak zammın ülke ekonomisini fakirleştirmeyeceğini bilakis zenginleştireceğini kaydederek destek istedi.

Anadolu Güvenlik Korucuları ve Şehit Aileleri Konfederasyonu Genel Başkanı Ziya Sözen, asgari ücret seviyesinde olan güvenlik korucu maaşlarına yapılacak zammın ülke ekonomisini fakirleştirmeyeceğini bilakis zenginleştireceğini kaydederek destek istedi.


Anadolu Güvenlik Korucuları ve Şehit Aileleri Konfederasyonu Genel Başkanı Ziya Sözen, 2021 bütçesinin TBMM’de görüşülmeye başlanacağı bu günlerde güvenlik korucuları camiası olarak her yıl olduğu gibi büyük bir beklenti içerisine girdiklerini aktararak maaş konusunda çok uzun yıllardır, gelmiş ve geçmiş hiç bir hükümet beklentilerinin karşılayamadığını, korucuların maaşları zamanla enflasyon karşısında ve diğer kamu görevlilerinin maaşları karşısında erimiş ve hak etmediği bir şekilde asgari ücret seviyesine gerilemiş olduğunu söyledi. Devlet yetkililerinden destek beklediklerini vurgulayan Başkan Sözen, “Camiasından bin 800 şehit veren 3 bin gazi veren güvenlik korucuları olarak asgari ücret civarında maaş almamız asla doğru ve kabul edilir bir yaklaşım değildir. Bu yaklaşım biz güvenlik korucularının moralini ve motivasyonunu bozmaktadır. Bu durum bizleri üzmekte, rencide etmekte ve gelecekle ilgili umutsuzluğa itmektedir. 40 yıldır askerimiz ve polisimizle omuz omuza terörle ve teröristle mücadele eden kahraman camiamız bu haksızlığı hak etmemektedir. Korucularımızın asgari ücret düzeyinde maaşa muhtaç bırakılmaları sadece bizleri üzmemekte, aynı zamanda düşmanlarımız olan teröristleri ve onların destekçilerini de sevindirmektedir. Bizler aslında üzüntülerimizi ve içinde bulunduğumuz maddi zorlukları düşmanlarınızı sevindirmemek ve ailelerimizi, eşlerimizi ve çocuklarımızı daha çok üzmemek adına kelimelere dökemiyor, basın yoluyla ifade edemiyoruz. İçinde bulunduğumuz şartlar tahmin edilenin çok daha ötesinde kötü bir durumdadır. Güvenlik korucuları olarak ailelerimizi geçindiremiyor, onların temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor ve çocuklarımızı okutamıyoruz. Bir çok arkadaşımızın üniversite kazanan çocuklarını maddi imkansızlıklar yüzünden okula göndermediğine tanıklık ediyoruz. Bu durum hayatını ülkesi milleti devleti ve vatanın bölünmez bütünlüğü için ortaya koyan bir camiaya reva görülmemelidir. Şartlarımız ortada iken başta Cumhurbaşkanımız ve İçişleri Bakanımız olmak üzere sorumluluk makamında olan bütün devlet büyüklerimizi camiamıza sahip çıkmaya davet ediyoruz. Haklarımızı isterken amacımız asla kimseyi kırmak incitmek değildir ve olamaz. Bizler anamızın ak sütü gibi hak ettiğimizi düşündüğümüz haklarımızın verilmesini istiyoruz. Bu bağlamda maaşlarımızın aynı görevi aynı mevzide beraber yürüttüğümüz uzman çavuşlarımızın maaşlarına endekslenmesini istiyoruz. Ülkemizin ekonomik olarak çok zor günlerden geçtiğini gayet iyi biliyoruz. Ama şunu da net bir şekilde ifade etmeliyim ki; güvenlik korucularımıza verilecek maaş zammı ülkemizi fakirleştirmez, bilakis güvenlik korucularımızın ve ailelerinin hayır duasını alacağı için ülkemizi zenginleştirir. Kardeşliğimizi pekiştirir, terörle ve teröristle mücadelemizdeki azim ve şevkimizi artırır. Bu durum ülkemize kazandırır, teröristlere ve destekçilerine kaybettirir. TBMM’de bütçe görüşmelerinin yapılacağı bu günlerde HDP dışındaki bütün siyasi partilerden maaşlarımızın artırılması yönünde ciddi anlamda destek bekliyoruz. En büyük desteği oylarımızla meclise gönderdiğimiz iktidar partisine mensup bölge milletvekillerimizden bekliyoruz. Bölge milletvekilleri bu kapsamda beraber hareket etmeli, alacakları ortak kararı Cumhurbaşkanımıza ve İçişleri Bakanımıza ileterek maaşlarımızın artırılmasına öncülük etmelidirler. Bütçe görüşmeleri öncesi taleplerimizi kendilerine iletmek üzere Cumhurbaşkanımızla ve İçişleri Bakanımızla görüşmek istediğimizi bir kez daha ifade etmek istiyoruz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Sultangazi’de 75 yaşındaki diyaliz hastası kadının, araçtan inerken düşürüldüğü iddiası İstanbul’un Sultangazi ilçesinde özel bir diyaliz merkezinde tedavi gören 75 yaşındaki diyaliz hastası kadının, araçtan iniş sırasında düşürüldüğü iddia edildi. Bilinç kaybı yaşadığı belirtilen yaşlı kadının yoğun bakım ünitesinde tedavisi devam ederken oğlu, "Annem bilinç kaybı yaşıyor, bir iyileşme söz konusu değil. Servis, hastanenin bir parçasıdır. Sorumluluğun onlarda olduğunu düşünmekteyiz" dedi. İddiaya göre, 11 Aralık günü Sultangazi’de bulunan bir diyaliz merkezinde tedavi gören 75 yaşındaki Deste Maşa, araçtan inişi sırasında düşürüldü. Yaşlı kadın hemen ambulansla hastaneye kaldırıldı. Bilinç kaybı yaşadığı belirtilen kadının yoğun bakım ünitesinde tedavisine devam edildiği ifade edildi. "Annemizin düştüğü bize telefonla aranarak haber verildi" Annesi düştükten sonra kendisinin telefonla arandığını söyleyen Serdar Maşa, "Bize annemizin düştüğü söylendi. Annemiz düştükten sonra da acile kaldırıldı. Şu anda yaklaşık 13-14 gündür bilinç kaybıyla yoğun bakımda tedavisi devam ediyor" dedi. "Şahsi fikrimiz hastanenin bir sorumsuzluğunun olduğu yönündedir" Hastanenin sorumsuzluğunun olduğunu savunan Serdar Maşa, "’Anneniz düştü, acile sevk ediyoruz’ gibi bir bilgi verildi, bize detay verilmedi. Birkaç defa arama dışında herhangi bir iletişim söz konusu olmadı. Kasıt olduğunu söylemek için daha erken olayı takip ediyoruz. Ama deliller ışığında, şahsi fikrimiz hastanenin bir sorumsuzluğunun olduğu yönündedir. Hastane tarafından bize her seferinde refakatçi olacağına dair bir bilgi verilmedi. Servis, hastanenin bir parçasıdır. Sorumluluğun onlarda olduğunu düşünmekteyiz. Söylediğim gibi birkaç defa arandık, durumumuz onun haricinde bir iletişime geçilmedi" dedi. Konu hakkında şikayette bulunduklarını anlatan Maşa, "Son durum annem bilinç kaybı yaşıyor, bir iyileşme söz konusu değil" ifadelerini kullandı.
Samsun Ziraat Türkiye Kupası: Samsunspor: 2 - Eyüpspor: 1 (Maç sonucu) Ziraat Türkiye Kupası B Grubu ilk hafta maçında Samsunspor, Eyüpspor’u 2-1 mağlup etti. Maçtan dakikalar (İlk yarı) 68. dakikada Holse’nin pasında kaleyi karşısına alan Mouandilmadji’nin şutunda meşin yuvarlak az farkla üstten auta çıktı. 82. dakikada çalımlarla ceza sahasına giren Mendes’in şutunda top sağdan dışarı gitti. 90. dakikada defansın arkasına atılan ara pasa hareketlenen Berke Baran’ın şutunda top filelerle buluştu. 2-1 Stat: Samsun Yeni 19 Mayıs Hakemler: Ömer Faruk Turtay, Murat Ergin Gözütok, Kerem İlitangil Samsunspor: Alpert Posiadala, Joe Mendes, Toni Borevkovic, Rick van Drongelen, Logi Tomasson (Deniz Şeker dk. 76), Antoine Makoumbou (Eyüp Değirmenci dk. 88), Soner Aydoğdu, Carlo Holse (Muhammet Akyüz dk. 88), Emre Kılınç (Soner Gönül dk. 46), Tahsin Bülbül (Polat Yaldır dk. 62), Marius Mouandilmadji Yedekler: Efe Üstün, Efe Törüz, Zeki Yavru, Polat Yaldır Teknik Direktör: Thomas Reis Eyüpspor: Jankat Yılmaz, Talha Ulvan, Berhan Şatlı, Gilbert Mendy, Ömer Ceyhan, Ömer Kara, Eren Aydoğdu (Talha Akkaya dk. 46), Deniz Aydoğdu (Ömer Uğurlu dk. 88), Ömer Ay (Berke Baran dk. 80), Christ Sadia (Burak Işık dk. 69), Metehan Altunbaş Yedekler: Kerim Yerlikaya, Levent Deniz, Rıdvan Canıbek, Samet Kalan, Yunus Tuzluoğlu, Emir Yalçın Teknik Sorumlu: Umut Eskikök Goller: Mouandilmadji (dk. 10), Soner Aydoğdu (dk. 33) (Samsunspor), Berke Baran (dk. 90) (Eyüpspor) Sarı kartlar: Holse (Samsunspor), Ömer Ay (Eyüpspor)
Ankara TBMM’deki istismar soruşturmasında 5 sanık hakkında 16 yıl 6’şar aya kadar hapis talebiyle iddianame hazırlandı Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından TBMM’deki stajyer öğrenciye yönelik istismar iddialarına ilişkin başlatılan soruşturma çerçevesinde 5 sanık hakkında "çocuğa karşı cinsel taciz" ve "sarkıntılık yapmak suretiyle çocuğun cinsel istismarı" suçlarından 16 yıl 6’şar aya kadar hapis istemiyle iddianame hazırlandı. İddianame Ankara 57. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame kapsamında, 18 yaşından küçük 4 mağdurenin TBMM’de stajyer olarak bulundukları dönemlerde Meclis lokantasında çalışan Halil İ.G., Durmuş U., İbrahim B., Ramazan Ç. ve Recep S. tarafından taciz edildikleri iddiası üzerine Ankara İl Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğüne başvuruda bulunmalarının ardından soruşturma başlatıldığı hatırlatıldı. İddianamede, mağdurelerin ifadeleri sonrasında 5 sanığın gözaltına alındığı, Halil İ.G., Durmuş U., İbrahim B. ve Recep S.’nin tutuklandığı Ramazan Ç.’nin ise adli kontrolle serbest bırakıldığı anlatıldı. İddianamede, mağdurelere yönelik, kamu görevi ve hizmet ilişkisinin sağladığı kolaylıktan faydalanmak, eğitici öğretici yükümlülüğü olan kişilerden olması nedeniyle bahse konu zincirleme şekilde çocuğa karşı nitelikli cinsel taciz suçunun işlendiği ifade edildi. Sanıkların, ayrıca mağdurelerle iş yeri ve iş dışında davranışlarıyla sarkıntılık düzeyinde cinsel istismar suçunu işledikleri anlatıldı. Adı geçen sanıklar hakkında, "sarkıntılık yapmak suretiyle çocuğun cinsel istismarı" ve "çocuğa karşı cinsel taciz" suçlarından 16 yıl 6’şar aya kadar hapis istemiyle iddianame hazırlandı. İddianame, Ankara 57. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.