YEREL HABERLER - 01 Mart 2014 Cumartesi 18:24

Bakan Ala Diyarbakır’da

A
A
A
Bakan Ala Diyarbakır’da

İçişleri Bakanı Efkan Ala, bölge gezilerinin ikincisini Diyarbakır’a gerçekleştirdi. Bakan Ala, “Türkiye ne zaman kendi projelerini kendisi çözebilecek bir iradeyi ortaya koysa çeşitli engellemelerle karşılaşıyor. Bu siyasi istikrarı zedelemeye yönelik biz tabi millete ihanet olarak değerlendiriyoruz, millete yönelik girişimler olarak değerlendiriyoruz” dedi.
Yerel seçim çalışmaları kapsamında bölge gezilerine başlayan Bakan Ala, Batman’daki temaslarının ardından karayolu ile Diyarbakır’a geldi. Diyarbakır Valiliği’ni ziyaret eden Bakan Ala’yı, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Diyarbakır Valisi Mustafa Cahit Kıraç ve kurum müdürleri karşıladı. Valilik makamına geçen Bakan Ala, burada gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Diyarbakır’ın kendisine çok şey öğreten bir şehir olduğunu belirten Bakan Ala, kentin sokaklarını özlediğini, çünkü sokaklarının insanla konuştuğunu söyledi. Türkiye’nin sorunlarının çözme yöntemi olarak önüne sandığı koymuş olmasını en değerli kazanım olarak gördüğünü ifade eden Bakan Ala, Türkiye’nin içerisinde bunu hala anlamamış olanlar varsa öğreteceklerini, kabullenmemiş olanlara da kabullendireceklerini dile getirdi. İleri demokrasinin siyasi istikrarı sağlayacak olan yegane enstrüman olduğunu aktaran Bakan Ala, kendilerinin de ileri demokrasi hedefi koyduklarını belirtti. Bakan Ala, “Bu, kişi hak ve özgürlüklerinin garanti altına alındığı, örselenemeyeceği, devredilemeyeceği şuurunun artık yerleştiği, kamu görevlilerinin kendilerine emanet edilmiş olan, devletin kendilerine emanet edilmiş olan hak ve özgürlükleri, özel alanı, haberleşme özgürlüğünü koruma şuuruna erişmiş, onu yapamayanların sistemden ayıklandığı bir Türkiye’ye doğru yol alıyoruz. İçinde bulunduğumuz süreçte bu değerlerin ne kadar kıymetli olduğunu öğretecek çok vahim olumsuz maalesef tecrübeleri de edinerek bu yolda yürüyoruz. Bunları da Türkiye kararlılığı ile aşıp geçecektir. Bu siyasi istikrardır dediğimiz seçimler, seçimlerin en önemli sonucu. Bakınız etrafımızdaki ülkelere bizden daha çok yer altı kaynağı, petrolü, çeşitli doğalgazı ve piyasası olan yer altı kaynakları değerleri olan ülkelere onlar bizim gelişmişlik düzeyimizde henüz değiller, bizde olan siyasi istikrar yok, siyasi kazanım yok, demokrasi yok. Bu siyasi istikrarı zedelemeye yönelik biz tabi millete ihanet olarak değerlendiriyoruz, millete yönelik girişimler olarak değerlendiriyoruz. Gündemimizde devam ettiriyoruz ve inşallah sonuçlandıracağız” diye konuştu.
“HÜKÜMET OLARAK DA, DEVLET OLARAK DA, MİLLET OLARAK DA ÇÖZÜM SÜRECİNİN ANLAMINI KAVRAMIŞ VE GELECEĞİMİZE OLAN KATKISINI ANLAMIŞ DURUMDAYIZ”
Çözüm süreci ile ilgili değerlendirmelerde de bulunan Bakan Ala, çözüm sürecinin Türkiye’nin daha adının bile ortaya konduğu anda neleri başarabileceğini göstermiş olması bakımından çok önemli bir husus olduğunu kaydetti. Çözüm sürecine ilk adım atıldığı andan itibaren Türkiye’nin geleceğe başka bir hızla kanatlandığını vurgulayan Bakan Ala, “Bunu Diyarbakırlı vatandaşımız da, İzmirli vatandaşımız da, Türkiye’nin her bölgesindeki vatandaşımız da kendi evinde, hayatında ve ruhunda hissediyor. Bizde bunu mutlaka gerçekleştireceğiz, elimizden geleni hep birlikte 76 milyon olarak diyoruz buna ve bunun için de ne gerekiyorsa onu birlikte yapacağız. Hiç kimsenin annesi ağlamasın, hiç kimsenin evlerine ateş düşmesin, gençlerimiz bilgisayarlarla, alacakları siyasetteki inisiyatiflerle, yapacakları işlerle sadece ilimize, beldemize değil, bütün Türkiye’ye katkıda bulunsunlar, hatta bütün dünyaya katkı sunacak insanlarımız çıkabilir, çıkıyor içimizden. Hükümet olarak da, devlet olarak da, millet olarak da çözüm sürecinin anlamını kavramış ve geleceğimize olan katkısını anlamış durumdayız” şeklinde konuştu.
“DİYARBAKIR’IN BENDEKİ ÖZEL YERİNİ HİÇBİR ZAMAN TARİF EDEMEM”
30 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerde Diyarbakırlıların kimi tercih ederse onu saygıyla selamlayacaklarını belirten Bakan Ala, “Ama arzu ederiz ki AK Parti hükümeti ile paralel projeleri olan, aynı hedefleri olan arkadaşlarımız burada yetki sahibi olsun. Belediyelerde de yetkilendirilsinler ve o ortak projeleri birlikte gerçekleştirelim. Zaten sayın bakanımız var burada, ama iki bakanı olmasından bir zarar çıkmaz bir şehre. Dolayısıyla ben Diyarbakır’ın bendeki özel yerini hiçbir zaman tarif edemem. Tabi insanın hayatında çeşitli çok önemli dönemler oluyor. İnsanın hayatını çok etkilemiş dönemler oluyor. Diyarbakır görevi de benim için böyle bir dönemdi. Onun için elimden bir şey gelse de keşke borcumun bir miktarını ödeyebilsem bu kadir şinas insanlara diye içimden geçirmiyor değilim. İnşallah bu fırsatı verirler” ifadelerini kullandı.
17 Aralık operasyonunda tutuklanan ve geçtiğimiz gün serbest bırakılan eski bakanlar Zafer Çağlayan ve Muammer Güller’in oğulları ile Rıza Sarraf’ın serbest bırakılmasına ilişkin bir soru üzerine Bakan Ala, “Ben konuları böyle spesifik olarak böyle çok detaylı ele alıp değerlendirmekten yana değilim. Türkiye’nin ortaya koyduğu bir vizyon var, bir yol haritası var. Buraya yönelik müdahaleler ve bu müdahalelere yönelik Türkiye’nin geliştirdiği tedbirlerdir benim konum. O bakımdan biraz önce söyledim, o çerçevede yolumuza devam ediyoruz. Ondan sonrası başka devlet kurumlarının işleridir” dedi.
Bir gazetecinin çözüm sürecinin tıkanıp tıkanmadığı ile ilgili sorusuna Bakan Ala, “Çok hızlı mesafe almak istiyoruz, yol almak istiyoruz. Ama Türkiye ne zaman kendi projelerini kendisi çözebilecek bir iradeyi ortaya koysa şimdi detaylandırmak için zaman bulamadığımız çeşitli engellemelerle karşılaşıyor. Bu sorunlar, bu engeller önümüze çıkarılmasa biz bu sorunu çok daha hızlı bir biçimde daha kapsamlı ve daha tatmin edici bir şekilde çözeriz. Çünkü buna yürekten inanıyoruz. Yani bunu politik bir dil olarak söylemiyoruz. İçimiz acıyor bu olaylardan dolayı, bu geçmiş olaylardan dolayı. Ben hiçbir kardeşimin, Türkiye’de herhangi birisinin hak ve özgürlüğünün garanti altına alınmadığını hissetmesini arzu etmem” diye cevap verdi.
Bakan Ala ve beraberindekiler, AK Parti Yenişehir Seçim Bürosu’nun açılışına katılacak.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Büyükçekmece’de kontrolden çıkan araç tırın altına girdi: 1 ölü, 2 yaralı Büyükçekmece’de gece saatlerinde kontrolden çıkan otomobil, seyir halindeki tırın altına girdi. Kazada araç içerisinde sıkışan 1 kişi hayatını kaybederken tırın ve kaza yapan aracın sürücüleri ise yaralandı. Kaza, saat 01.45 sıralarında Büyükçekmece E5 Karayolu Edirne istikametinde gerçekleşti. İddiaya göre kontrolden çıkan E.M. (42) idaresindeki 35 KH 1721 plakalı otomobil, E5 üzerinde seyir halinde olan S.G. idaresindeki 76 DE 334 plakalı tıra arkadan çarparak tırın altına girdi. Kazayı görenlerin ihbarı üzerine olay yerine polis, itfaiye ve sağlık ekipleri intikal etti. Kazada tır sürücüsünün yaralandığı öğrenilirken tırın altına giren otomobilin sürücüsü E.M. ve yan koltukta bulunan Ahmet Andırın (58) araç içerisinde sıkıştı. İtfaiye ekiplerinin kurtarma çalışmaları sonucu sürücü E.M. bulunduğu yerden yaralı şekilde kurtarılarak ambulansla hastaneye kaldırıldı. Sağlık ekipleri yan koltuktaki Ahmet Andırın’ın ise olay yerinde hayatını kaybettiğini tespit etti. Olay yeri inceleme ekipleri ve nöbetçi savcının incelemelerini tamamlamalarının ardından Ahmet Andırın’ın cenazesi ceset torbasına koyularak ambulansla en yakındaki hastane morguna götürüldü. İtfaiye ekiplerinin çalışması sonucu tırın altına sıkışan araç bulunduğu yerden çıkarılırken polis ekipleri kazayla ilgili inceleme başlattı.
Ankara AJet’in Ankara-Erzincan seferi yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara’ya geri döndü AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara Esenboğa Havalimanına geri döndü. Edinilen bilgilere göre AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan Boeing 737 tipi uçakta bomba ihbarı yapıldı. Ankara Esenboğa Havalimanından saat 23.55’te kalkan uçak, ihbar nedeniyle yaklaşık 40 dakika sonra Ankara Esenboğa Havalimanına döndü. Yolcuları tahliye edilerek güvenli bölgeye alınan uçakta güvenlik güçleri tarafından arama yapıldı. Yarım saat süren incelemenin ardından ihbarın asılsız olduğu öğrenildi. Uçakta bulunan yolculardan Murat Bozdelen ise o anları, “AJet firmasından Erzincan için biletimizi aldık. Saat 23.55’te bindik. Biz 40 dakikada indiğimizi sandık. Bize bilgilendirme yapılmadı. İndikten sonra sadece, kadınlar ve çocuklar çıksın, dediler. Biz de internete girip öğrendik ki bomba ihbarı varmış. Sonra buraya geldik, mağdur olduk. Bana kalsa ben biletin parasını isterim ama öyle bir şey yapmıyorlar. 7 gün bekletiyorlarmış” şeklinde anlattı. Uçakta bulunan başka bir yolcu Ayhan Akkaya ise “Saat 12’ye beş kala bindik. Uçak Ankara’ya geri indi. Bize hiçbir şey söylenmedi. 2 saat uçağın içerisinde bekledik. Yetkililerden cevap alamadık. Biz neden beklediğimizi sorduk. Pilot bey bilgi verecek, dediler ama bilgi veren olmadı. Güvenlik güçleri silahları ile gelince biz tedirgin olduk zaten. İlk önce bayanları aldılar. Sonra bizi aldılar. Buraya getirdiler bizi ama burada da yetkili bulamıyoruz” dedi.
Bayburt Bayburt’ta basit yaralama suçunda taraflar TSK’ya bağış yapma şartıyla uzlaştılar Bayburt’ta ’Basit Yaralama’ suçunda taraflar Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) 10 bin lira bağış yapılması noktasında anlaştılar, dosya mahkemeye intikal etmeden çözülerek kapatıldı. K.A ve B.N.K isimli iki arkadaş dışarıda vakit geçirdikleri sırada araçla yanlarına gelen H.A ve R.A isimli şahıslar tarafından darp edildiler. Darp edildikleri iddiasıyla emniyete başvuran iki arkadaş H.A ve R.A’dan şikayetçi oldular. Mağdurların şikayeti üzerine şüpheliler H.A ve R.A hakkında ’Basit Yaralama’ suçundan soruşturma başlatıldı. Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosyadaki suçun uzlaştırmaya uygun bir suç olduğu belirlendi, dosya Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosuna gönderildi. Uzlaştırma bürosu ekipleri, mağdur taraflarla uzlaşma şartlarını görüşmek için bir araya geldiler. Mağdur K.A ve B.N.K, TSK’ya bağış yapılması şartıyla şüphelilerle uzlaşacağını uzlaştırma bürosu ekiplerine bildirdiler. K.A’nın ve B.N’K’nın uzlaşma talebini kabul eden şüpheliler, TSK’ya 10 bin lira bağışta bulundular. Uzlaştırma Bürosu görevlilerinin titizlikle yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosya mahkemeye intikal etmeden, çözüme kavuşturularak kapatıldı. Bununla birlikte, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, taraflarla görüşme sağlayan uzlaştırmacılara titiz çalışmalarından ötürü teşekkür ederek, kişi onarıcı adalet anlayışına hizmet etme gayreti içerisinde olduklarını, kamuya yararlı edimleri Uzlaştırma Bürosu ekipleriyle birlikte gerçekleştirdiklerini ve çalışmaların özenle yürütüldüğünü vurguladı.