EKONOMİ - 28 Kasım 2014 Cuma 09:39

Ceylan Karavil Park Diyarbakır'ın Çehresini Değiştirdi

A
A
A
Ceylan Karavil Park Diyarbakır'ın Çehresini Değiştirdi

DİYARBAKIR (İHA) – Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin en büyük alışveriş merkezi olan Ceylan Karavil Park, 150 milyon dolarlık yatırımı ile kente gelmeyi düşünen yatırımcıların iştahını kabarttı. Ayda ortalama 1.5 milyon ziyaretçiyi ağırlayan Ceylan Karavil Park 4 bin kişiye de istihdam oluşturuyor. AVM Genel Müdürü Kenan Güneş, "Diyarbakır’da daha önce olmayan çok sayıda ulusal marka Ceylan Karavil Park bünyesinde kente giriş yaptı" dedi.
Karavil Grup ve Ceylan Grup ortaklığında hayata geçen Alışveriş Merkezi Kiralama ve Yönetimi Bilfinger Real Estate Türkiye tarafından yapılan Ceylan Karavil Park 150 milyon dolarlık yatırımla Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin en büyük alışveriş merkezi unvanını kazandı. 65 bin metrekarelik kiralama yöntemi ile Türkiye’de bulunan 345 AVM içerisinde 13. sırada yer alan Ceylan Karavil Park, Diyarbakır’da 4 bin işsizi iş sahibi yaparak önemli bir istihdam kapısı oluşturdu. 18 Haziran’da açılışı yapılan Ceylan Karavil Park, 6 ay içerisinde 6.5 milyon ziyaretçi tarafından gezilirken, Türkiye’nin en ünlü ses sanatçıları ile yazarlar da AVM’de sevenleri ile buluştu.
“DİYARBAKIR’A HAK ETTİĞİ DEĞERİ VERİYORUZ”
Ceylan Karavil Park Genel Müdürü Kenan Güneş, Karavil Grup ve Ceylan Grup ortaklığında hayata geçen, Alışveriş Merkezi Kiralama ve Yönetimi Bilfinger Real Estate Türkiye tarafından yapılan Ceylan Karavil Park’ın Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin en büyük alışveriş merkezi olarak hizmet verdiğini söyledi. Ceylan Karavil Park’ta perakende kiralanabilir alanın 65 bin metrekare olduğunu belirten Güneş, merkezlerinin 200 bin metrekare inşaat alınana sahip olduğunu ifade etti. Güneş, "Ceylan Karavil Park Türkiye sıralamasında yaklaşık 345 AVM içerisinde 13. sırada. Projenin yaklaşık 150 milyon dolara mal oldu. İstihdama baktığımızda, yüzde 100 doluluk oranı ile çalıştığımızda, 3 ve 5 yıldızlı otelinde hayata geçmesi ile birlikte 4 bin kişiye istihdam sağlanmış olacağız. 6 aylık süre içerisinde 6 milyon 500 bin kişi bizi ziyaret etti. Ziyaretçi sayısına baktığımızda bu istediğimiz bir rakam. Biz bunu buradaki etkinliklerimiz ile birlikte bu sayıyı daha da arttırmak niyetindeyiz. İnşallah bu sayıyı daha da üst noktalara çıkaracağız" diye konuştu.
"2015’TE HEDEF 16 MİLYON ZİYARETÇİ"
Önümüzdeki yıl yapılacak ve açılacak olan projeleri hakkında bilgi veren Güneş, "2015 yılıyla ilgili ilk olarak bölgenin ilk dev akvaryumunu hayata geçireceğiz. Bu büyük yatırımın bölgeye damga vuracağını düşünüyorum. 3 bin 400 metrekarelik bir alan üzerinde böyle bir yapıyı inşa ediyoruz. Bu bizim alışveriş merkezimize bir fark katacaktır. Bunun yanı sıra 3 ve 5 yıldızlı otelimizin çalışmaları devam ediyor. 2015 yılında 3 yıldızlı oteli açmayı hedefliyoruz. Biz çok farklı etkinlikler yapmaya başladık. Soner Sarıkabadayı mini konseri ve imza etkinliği ile başlangıç yaptık. Ünlü şair yazar Kahraman Tazeoğlu ile imza günümüz oldu. Aralık ayının ortalarında da Atiye konserimiz var. Biz etkinlik yaparken burada farklılığı hissettirmek istiyoruz. Artık İstanbul’da yapılan etkinliklerin üstüne bir şeyler katarak bölgeye de yansıtmak istiyoruz. Çünkü bölge ve Diyarbakır halkı her şeyin en iyisini hak ediyor. Alışveriş merkezimiz aynı zamanda bölgeye hitap ediyor. Bölgeden gelen ziyaretçilerimizin sayısı azımsanmayacak kadar fazla. 2015 yılındaki hedefimiz 16 milyon ziyaretçiyi alışveriş merkezimizde ağırlamak" şeklinde konuştu.
"ÇÖZÜM SÜRECİNİN FAYDASINI GÖRDÜK"
Yaklaşık 2 yıldır devam eden çözüm sürecinin bölge ekonomisine çok büyük katkılarının olduğunu anlatan Güneş, "Bize çözüm sürecinin çok büyük faydası oldu. Alışveriş merkezimizin bünyesinde daha önce Diyarbakır‘da olmayan ulusal markalar yer aldı. Bu gelişimi aslında biraz da çözüm sürecine bağlayabiliriz. Zaten devam eden bir yatırımdı, hayata geçirilecekti. Bunun da farkını hissettik bu yatırımı hayata geçirirken. Diyarbakırlılar her şeyin en iyisine layık, bu yatırımların kalkınma için istihdam için çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Ümit ediyoruz ki bu süreç Tüm Diyarbakır ve bölge halkına huzur ortamı sağlar. Biz de sadece alışveriş merkezi olarak değil aynı zamanda bir yaşam merkezi olarak, Diyarbakır ve bölge halkı için sanatsal ve kültürel etkinliklere ev sahipliği yapmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Sosyal medyada gündem olan çift dünyaevine girdi Sosyal medyada yaptığı çağrıyla binlerin desteğini kazanan Kırgızistan Türkü Kutkeldi Eleman Uulu, konvoyu iptal etmesine rağmen düğün gününde Bursa’da yalnız kalmadı. Bursa’da 26 yaşındaki Kutkeldi Eleman Uulu ile Ayşe Sevim çifti, düğünlerinden günler önce sosyal medyada yaptıkları paylaşımla sosyal medyanın gündeminde geniş yer aldı. Kırgızistan Türkü olan Kutkeldi Eleman Uulu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "27 Aralık’ta düğünümüz var. Rica etsem gelip konvoyumuzda beni yalnız koymazsanız olur mu" ifadelerini kullandı. Uulu’nun ailesini çocuk yaşta kaybettiği ve Türkiye’de fazla yakınının bulunmadığının öğrenilmesi üzerine paylaşım kısa sürede yayıldı. Sosyal medya üzerinden iletişime geçen binlerce kişi, damat adayını yalnız bırakmamak için konvoya katılacağını belirtti. Beklediğinin çok üzerinde bir ilgiyle karşılaşan damat Uulu, oluşabilecek yoğunluğun trafikte güvenlik riskine yol açabileceğini düşünerek konvoy organizasyonunu iptal etti. İptal kararına rağmen Bursa’da onlarca aile, düğün günü konvoya katılarak genç çifti yalnız bırakmadı. Düğün günü yaptığı açıklamada sosyal medya üzerinden desteklerini iletenlere teşekkür eden damat Kutkeldi Eleman Uulu, "Sosyal medya üzerinden bir çağrıda bulundum. Sosyal medyanın büyük bir mecra olmasından dolayı çok fazla etkileşim oldu ve birçok kişi katılmak istedi. Bizler de güvenlik açısından oluşabilecek risklerden dolayı iptal etmek zorunda kaldık. Ama sağ olsunlar tanıdıklarımız gelip yanımızda oldu. Güzel dileklerini ileten herkese çok teşekkür ederiz" dedi. "Bu düğün Kırgız ve Türk halklarının kardeş olmasının bir ispatıdır" Düğünde genç çifti yalnız bırakmayan Kırgızistan İstanbul Başkonsolosu Chyngyz Toktobekov, "Kırgız ve Türk halklarının kardeş olmasının çok büyük bir ispatıdır bu düğün. Bu mutlu günü beraber paylaşmak için buradayız. Bizler de bugün burada damadımızı, gelin hanımı, aileyi ve ortamı gördük. Sosyal medyadaki paylaşımları gururla izledik. Haberi alır almaz ’bizim de orada olmamız lazım’ dedik. Bugün iki gencin beraber olması ülkelerimizin kardeşliğinin bir ispatıdır" ifadelerini kullandı. "Üzerimize düşen ne ise yapacağız" Sosyal medyadaki paylaşımları gururla izlediğini kaydeden Kırgız Cumhuriyeti Bursa Fahri Konsolosu Bilal Tutuş ise, "Kırgızistan Bursa Fahri Konsolosluğu olarak gençlerimizin yanlarında olduğumuzu, üzerimize düşen neyse gerekeni yapacağımızı belirttik. Daha sonra başkonsolosluğumuza ve büyükelçiliğimize konu ile ilgili bilgi verdik. Sağ olsunlar onlar da hemen konuya dahil oldu. Bizler ailemizin evine de ziyarette bulunduk. Bizleri çok güzel ağırladılar. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın selamını ve hediyelerini takdim ettik. İki ülke arasında yüzyıllardır süre gelen bir dostluk var. Biz aynı din, aynı dil ve aynı dine mensup milletleriz. Bu düğün de birlik ve beraberliğimizin bir nişanı" şeklinde konuştu.
Adana Apartmanlar arasında tarım yapmaya devam ediyor Adana’da bir kişi tarlasının etrafında her yer apartman olmasına rağmen tarım yapmaya devam ediyor. Vatandaşlarda tarlanın müteahhitlere verilmeyerek tarıma devam edilmesine destek verdi. Merkez Sarıçam ilçesine bağlı Mehmet Akif Ersoy Mahallesi’nde apartmanların arasında kalan bir tarla, sahibi tarafından yıllardır müteahhitlere verilmedi. Konutların yükseldiği bölgede tek başına kalan tarlaya son olarak patates ekildi. Tarla sahibinin arsasını satmama kararı, mahalle sakinlerinden de destek gördü. "Toprağın korunması gerekir" Mahalle sakini Fatoş Hayta, toprağın korunması gerektiğini belirterek, "Tarlanın yerinde beton yığını mı olsun?’ diye soruyorsanız, bence olmamalı. Artık nefes alacak bir şeyimiz kalmadı. Tarla sahibinin burayı satmaması çok doğru bir karar. Elbette apartman da gerekli, ancak toprağa da ihtiyacımız var. Zamanla bu toprağa çok daha fazla ihtiyacımız olacak. Bu yüzden buranın korunması gerekiyor. Sahibi kimse, lütfen satmasın" dedi. "Buldukları her yere bina dikiyorlar" Yakın zamanda yaşanan depremi hatırlatan Ahmet Demir ise şu ifadeleri kullandı: "Daha yeni depremi yaşadık. Buldukları her yere bina dikiyorlar. Bu gidişle sonumuz hayır değil. Tarla sahibi buraya patates ekmiş; doğrusunu yapıyor. Zaten üretmemiz gerekiyor. Ama tüketim ülkesine döndük. Tarla sahibine kimse ‘burayı sat’ diyemez. Halk olarak tüketime alıştığımız için üreten insanlar azınlıkta kalıyor." "Sosyal donatılar yapılabilir" Mahalleli Süllü Totuş ise tarlanın kamusal alan olarak değerlendirilebileceğini dile getirerek, "Belediye burayı kamulaştırıp halk için sosyal donatılar yapabilir. Buraların illa bina olması gerekmiyor. Konuta açılmıyorsa yeşil alan yapılabilir. Spor tesisi ve emekliler için dinlenme alanı oluşturulabilir" dedi.
Adana Adana’da 16’sı kadın 32 çiftçiye makine desteği Adana’da "Kırsal Dezavantajlı Alanlar Kalkınma Projesi" kapsamında 16’sı kadın 32 çiftçiye yüzde yüz devlet desteğiyle hamur yoğurma ve ceviz soyma makinesi verildi. Kırsal Dezavantajlı Alanlar Kalkınma Projesi (KDAKP) kapsamında 32 kadın ve erkek çiftçiye, hamur yoğurma makinesi ile ceviz soyma makinesi yüzde 100 devlet desteğiyle hibe edildi. Makine teslim programı, Adana İl Tarım ve Orman Müdürlüğü Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Programda konuşan İl Tarım ve Orman Müdürü Atilla Bayazıt, KDAKP’nin kentte 7 ilçede yer alan 8 Ekonomik Kalkınma Kümesinde (EKK) başarıyla uygulandığını belirtti. Bayazıt şöyle devam etti: "Bugün burada 16 kadın çiftçimize hamur yoğurma makinesi, 16 erkek çiftçimize ise ceviz soyma makinesi olmak üzere toplam 32 çiftçimize yüzde 100 hibe ile makine teslimi gerçekleştiriyoruz. Ceviz soyma makinesi desteğinden yararlanan üreticilerimiz, proje bölgesindeki ceviz üreticilerine ücret karşılığı hizmet sunarak aile bütçelerine katkı sağlama ve gelirlerini artırma imkânı elde edecektir. Kırsalda yaşayan kadınların ev içi iş yükünü azaltmaya yönelik faaliyetler KDAKP kapsamında ayrı bir önem taşımaktadır. Bu doğrultuda, kadınlarımızın gerek kendi hanelerinin gerekse çevre hanelerin hamur işi ihtiyaçlarını karşılamalarına katkı sağlamak amacıyla hamur yoğurma makineleri temin edilmiştir." Bayazıt, ayrıca 2025 yılı içerisinde KDAKP kapsamında kentte 7 ilçede toplam 463 üreticiye yaklaşık 45 milyon 500 bin TL hibe desteği sağlandığını ifade ederek, "Hibe programı kapsamında, toplam 32 çiftçiye 1 milyon 2 bin 800 TL tutarında hibe desteği sağlandı" dedi. Programın sonunda ceviz soyma ve hamur yoğurma makinesi almaya hak kazanan çiftçilere makine teslim belgeleri, Adana Vali Yardımcısı Abdullah Şahin, İl Tarım ve Orman Müdürü Atilla Bayazıt, Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan ve ilçe müdürleri tarafından takdim edildi.
İstanbul Arnavutköy’de kaçak döküm isyanı: "Her gece döküyorlar, doğa çöplüğe döndü" Arnavutköy’de, çayırlık alanların kenarına kamyonetle gelen kişiler kaçak döküm yaparak bölgeden uzaklaştı. O anlar cep telefonu kamerasına anbean yansıdı. Yıllardır bölgede hayvancılıkla uğraşan ve yaşanan olaya ilişkin konuşan Sedat Bingöl, "Her gece kamyonetlerle gelip buraya kaçak döküm yapıyorlar. Biz şikayet ediyoruz ama baş edemiyoruz. Sonra da bu atıkları ateşe veriyorlar. Daha önce çıkan yangında burası neredeyse yanıyordu. Hem çevre kirleniyor hem hayvanlarımız tehlikede" dedi. İstanbul’un Arnavutköy ilçesinde bulunan İmrahor Mahallesi’ndeki çayırlık alanlar, kaçak döküm yapan şahısların radarına takılmış durumda. Özellikle gece saatlerinde bölgeye gelen şahıslar doğayı adeta katlederek bölgeden uzaklaşıyor. Araziye kaçak döküm yapılan anlar bir vatandaşın cep telefonu kamerası tarafından görüntülenirken mahalle sakinleri ise yaşanan durumdan şikayetçi. "Biz şikayet ediyoruz ama baş edemiyoruz" Yıllardır bölgede hayvancılıkla uğraşan Sedat Bingöl, "Ben yaklaşık 17 yıldır burada hayvancılık yapıyorum. Her gece kamyonetlerle gelip buraya kaçak döküm yapıyorlar. Biz şikayet ediyoruz ama baş edemiyoruz. Zabıta geliyor, bize uyarı yapıyor ama döküm yapanlar geceleri gelip gidiyor. Sonra da bu atıkları ateşe veriyorlar. Daha önce çıkan yangında burası neredeyse yanıyordu. Hem çevre kirleniyor hem hayvanlarımız tehlikede. Yetkililerden bir an önce bu duruma müdahale etmelerini istiyoruz" dedi. Bölge halkı, özellikle dere kenarlarına yapılan bu kaçak dökümler yüzünden doğanın tahrip olduğunu, çayırlık alanların ve otlakların çöplüğe dönüştüğünü dile getirdi. Öte yandan, polis ve zabıta ekiplerinin görüntüler üzerine olayla ilgili inceleme başlattığı öğrenildi.