YEREL HABERLER - 21 Nisan 2012 Cumartesi 13:57

BAŞKAN BAYRAM 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK ÇOCUK BAYRAMINI KUTLADI

A
A
A
BAŞKAN BAYRAM 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK ÇOCUK BAYRAMINI KUTLADI

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı`nın 92`inci yıldönümü nedeniyle Düzce Belediye Başkanı İsmail Bayram bir mesaj yayımladı. Başkan İsmail Bayram, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı gibi iki farklı kavramın bir arada kutlandığı dünyada tek ülkenin Türkiye olduğunu vurguladığı mesajında, sevgi ve barış temennilerinde bulundu.
Başkan Bayram mesajında şu görüşlere yer verdi:
``Milli devlet ve tam bağımsızlık ilkeleriyle birlikte Atatürk`ün devlet anlayışının temellerini oluşturan üçüncü ana ilke, milli egemenliktir. Milli egemenlik, devlet içinde en üstün buyurma kudreti olarak tanımladığımız ``˜egemenliğin`, millete ait olduğunu ifade eder. Büyük Millet Meclisi Hükümeti`nin gerçekte milli egemenliğe dayanan bir cumhuriyet olduğu açıktır. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dünyada hiçbir ülkede bulunmayan iki farklı unsuru bir araya getiren milli bir bayramdır. Bu bayram bir taraftan Türkiye Cumhuriyeti`nin temellerinin atıldığı, egemenliğin ilan edildiği anlamlı gün diğer taraftan `yarının büyükleri, geleceğin garantisi` çocuklar için bir şenliktir. Atatürk`ün Türk çocuklarına armağan ettiği bayram dünya çocukları arasında sevgi ve dostluk bağlarının geliştirilmesi ve tüm insanların barış içinde yaşayacakları bir dünyanın oluşmasına katkıda bulunmak için her yıl düzenleniyor. 23 Nisan`ın 92`inci yıldönümünün kutlandığı bugün bunun idrak edilmesinin onurunu yaşıyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutlar, sevgi ve barışın her zaman daim olmasını temenni ederim.``
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Duyarlı esnaf otomobili yanmaktan kurtardı Aydın’ın Efeler ilçesinde sürücüsünün park etmek istediği sırada otomobilde çıkan yangına esnaf yangın tüpüyle müdahale etti. Yaşanan panik güvenlik kameralarına yansıdı. Yangın, Kurtuluş Mahallesi 2021 sokak üzerinde saat 17.00 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, D.Ç. isimli sürücü, 35 HLM 87 plakalı otomobilini park ettiği sırada, aracının motor kısmında dumanların çıktığı gördü. D.Ç. panikle araçtan inerek çevresindekilerden yardım istedi. Vatandaşlar durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirirken bu sırada Mustafa Özdemir isimli esnaf, iş yerinde bulunan yangın tüpünü alıp yardıma koştu. Yangına ilk müdahaleyi yapan Özdemir araçtaki alevleri büyümeden söndürmeyi başardı. Kısa sürede olay yerine gelen Aydın Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı ekipleri de araçta gerekli kontrolleri gerçekleştirerek soğutma çalışması yaptı. Yaşananlar kamerada Yangının çıkış anı ve sonrasında yaşananlar, çevredeki iş yerlerinin güvenlik kameralarına anbean yansıdı. Görüntülerde park etme sırasında araçtan dumanların yükselmesi, esnafın yardıma koşması, yangına ilk müdahaleleri ve sonrasında yaşananlar yer aldı. "İnsanlık görevimi yaptım" Yangına ilk müdahale eden esnaf Mustafa Özdemir, "İş yerindeydim dışarıdan seslerinin geldiğini duydum. Kontrol etmek için dükkandan dışarı çıkıp sokağa baktığımda araçtan dumanların yükseldiğini fark ettim. Hararet yaptığını söylediler ama baktığımda yağ yanığı olduğunu gördüm. Arabanın altından alevler çıktığını tespit edince kaputu açıp yangın tüpü ile müdahalede bulundum. Çok şükür alevler büyümeden kontrol altına almayı başardık. Biz vatandaşlık görevimizi yaptık. Araç sahibine de geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum" diye konuştu.
Ankara HAK-İŞ’ten ’Sendikal Bakış Açısıyla Engelli Bireyler İçin Güçlü Bir Gelecek Çalıştayı’ HAK-İŞ tarafından ’Sendikal Bakış Açısıyla Engelli Bireyler İçin Güçlü Bir Gelecek Çalıştayı’ düzenlendi. HAK-İŞ tarafından ‘Sendikal Bakış Açısıyla Engelli Bireyler İçin Güçlü Bir Gelecek Çalıştayı’ düzenlendi. Çalıştay ile engelli bireylerin çalışma hayatı ve sendikal hayatta daha etkin olarak yer almasını amaçlandı. Programda açılış konuşması gerçekleştiren Aile ve Sosyal Hizmetler Bakan Yardımcısı Zafer Tarıkdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın engelli bireylere yönelik çalışmaların yönünü belirlediğini söyleyerek, bu vizyonun her bir vatandaşın fırsatlara eşit şekilde erişmesini ve toplumsal hayata aktif biçimde katılmasını esas almak olduğunu dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın anlayışı doğrultusunda hareket edildiğini vurgulayan Tarıkdaroğlu, son 23 yılda erişilebilirlikten bakım hizmetlerine, eğitimden istihdam teşviklerine, aile desteklerinden teknolojik çözümlere kadar pek çok alanda önemli adımlar attıklarını dile getirdi. Tarıkdaroğlu, yapılan hizmetlerin henüz yeterli olmadığını ifade ederek, "Hem kamuda hem özel sektörde engelli vatandaşlarımızın istihdamını artırmaya yönelik çalışmalarımız her geçen gün üzerine koyarak devam edecek. Gerek kamuya yaptığımız atamalarla gerek özel sektör teşvikleriyle engelli kardeşlerimizin iş gücüne daha da etkin biçimde katılmasına imkan sağladık ve bundan sonra da kararlılıkla daha güçlü bir şekilde sağlamaya inşallah devam edeceğiz" açıklamasında bulundu. "Engelli bireylerin üretimde daha etkin rol üstlendiği bir Türkiye hepimizin ortak idealidir" Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın yakın zamanda 2026-2028 dönemini kapsayan 2. Engelli Hakları Ulusal Eylem Planı’nı açıklayacağını da hatırlatan Tarıkdaroğlu, "Engelli bireylerin güçlendiği, hayatın her alanında daha görünür olduğu, üretimde daha etkin rol üstlendiği bir Türkiye hepimizin ortak idealidir. Bu ideal, sadece kurumlarımızla değil sendikalarımızın, sivil toplum kuruluşlarımızın, iş dünyamızın, akademimizin ve en önemlisi toplumun her bir ferdinin ortak sorumluluğudur" dedi. "Çalışma hayatındaki engellilerin temsilciliğini yapıyoruz" HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan ise, Konfederasyonu tarafından Engelliler Komitesi oluşturduklarını ve karşılarındaki zorlukların farkında olduklarını belirterek, öncelikli olarak çalışma hayatına giren engellilerin sendikalaşmaları, sendikal mücadelede yer almaları ve bütün makamlarda yer alabilmeleri konusunda taahhütleri olduğunu aktardı. Bu konuda aynı kararlılığı sürdürdüklerini ifade eden Arslan, çalışma hayatındaki engellilerin temsilciliğini yaptıklarını söyledi. Çalışma hayatında yer alamayan engellilerin sorumluluğunu da taşıdıklarını dile getiren Arslan, "HAK-İŞ olarak, engellilik meselesine farklı açıdan bakıyoruz. Engellilerimizin çalışma hayatına girmeleri konusunda devletin daha büyük destek ve teşvik etmesini istiyoruz. Aslında engelliler de bunu istiyor. Sosyal yardım yaparak onların evden çıkmalarının önündeki engellerin kaldırılması gerekiyor. Hem sosyal hayatımızda hem kent hayatında onların sokağa çıkabilecekleri altyapının oluşturulması, psikolojik olarak onların çalışma hayatının birer ferdi olarak yer almalarını teşvik edecek, sosyal yardımları da daha çok çalışma hayatında aktif olarak yer almaları durumunda daha fazla teşvik edilmelerini sağlamamız gerekiyor" şeklinde konuştu. Arslan, engellilerin çalışma hayatında yer almaları için ‘Emeğin engeli yok’ şeklinde bir yaklaşımları olduğunu söyleyerek, "Onun için ülkemizin, engelli yurttaşları sosyal hayatın, çalışma hayatının içerisine dahil edecek teşvikleri, düzenlemeleri yapması gerekiyor" değerlendirmesinde bulundu. HAK-İŞ ve bağlı sendikaların engelli vatandaşların çalışma hayatına katılımına ilişkin çaba sarf ettiğini söyleyen Arslan, "Türkiye Sakatlar Konfederasyonu başta olmak üzere ilgili bütün muhataplarla bunu tartışıyoruz. Dolayısıyla engellilik konusunun aslında tedbirlerle ortadan kaldırılacağına inanıyoruz" diye konuştu. Engellilerin kamuda çalışmak istemelerini anladığını belirten Arslan, "Ama engellilerin özel sektörde de gönül rahatlığıyla çalışabilecekleri bir anlayışı geliştirmemiz gerekiyor" diye konuştu. Bugün aynı zamanda Dünya İnsan Hakları Günü olduğunu hatırlatan Arslan, insan hakları konusunun bugün anlamını kaybettiğini belirterek, "Bütün insanlığın gözü önünde çocuklar, kadınlar, yaşlılar ve masum insanlar katledilirken bunu sadece bir film gibi seyretmenin utancını yaşıyoruz. Dünya İnsan Hakları Günü’nde insanlığın maalesef yerlerde süründüğü, öldürüldüğü, Gazze’de sadece çocuk ve kadınların değil, insanlığın katledildiği, insanlığın öldüğü bir dönem yaşıyoruz" ifadelerini kullandı.
Kayseri Kayseri’de müteahhitten vurgun iddiası Kayseri’de bir grup vatandaş, ev satma vaadiyle kendilerini dolandıran müteahhidin yurtdışına kaçtığını iddia ederek yetkililerden yardım istedi. Kayseri’de iddiaya göre, müheahhit A.K., vatandaşlardan ev satma vaadiyle para alarak evlerini teslim etmedi. Ev alma hayaliyle birikimlerini müteahhide kaptıran bir grup vatandaş, inşaatın satış ofisi önünde toplanarak tepki gösterdi. Suç duyurusunda bulunduklarını söyleyen vatandaşlar, yetkililerden de kendilerine yardım etmelerini istedi. Mağdur Hülya Işık, "Burada görünen dağın ön yüzü. Arka yüzü de var. Bu insanlar dişinden tırnağından artırdığı her şeyi verdi. Kimisi çöp dökerek, kimisi temizlik yaparak, kimisi askeriyede ve emniyette kurşunun karşısında para kazanarak bu insanlara verdiler. Burada bulunan ve bulunmayan insanlar gerekli mercilere suç duyurusunda bulundular. Şerefiniz, haysiyetiniz, onurunuz varsa buraya gelin ve insanların haklarını verin. Battıysan battım, çıktıysan çıktım diyeceksiniz. Biz devletimizden bize yardımcı olmalarını istiyoruz. Biz hakka da, hukuka da güveniyoruz. Biz bu insanların paralarımızı ve tapularımızı geri vermesini istiyoruz. Hangi deliktelerse çıksınlar ve insan gibi bu insanların mağduriyetini gidersinler. Bu insanlar yüzünden benim babam 1.5 yıl içerisinde kanser oldu. Babamın yatalak halini gördüğü halde bizim hiçbir şeyimizi vermedi ve sürekli kandırdı. İki cihanda da elimiz yakanızda" dedi. Yıldız Diler ise, "Hepimiz şikayetçiyiz. Herkes çalışarak iki kuruşunu peşinat olarak verdi. Nitelikli dolandırıcılık yapıyorlar. Biz kurumlarımızdan yardım bekliyoruz. Hepimiz mağduruz. Dolandırdığı kişinin sayısı 2 bin kişinin üzerinde. Ben 600 bin TL peşinat verdim. Malların hepsini satmış ve kaçmış. 2025’in sonunda teslimatı vardı ama hiçbir şeyim yok" diye konuştu.
Yalova Gözaltına alınan Güllü’nün kızı ve arkadaşının avukatlarından açıklama Yalova’daki evinin terasının penceresinden düşerek hayatını kaybeden ünlü sanatçı Güllü’nün ölümüyle ilgili soruşturma çerçevesinde, İstanbul’da gözaltına alınan sanatçının kızı ve arkadaşının avukatları açıklama yaptı. 28 Eylül 2025 tarihinde Yalova’nın Çınarcık ilçesi Harmanlar Mahallesi Vali Akı Caddesi üzerindeki apartmanın 5’inci katındaki kapalı terasta ünlü şarkıcı Güllü (52), kızı ve arkadaşıyla eğlendiği sırada pencereden düşerek hayatını kaybetmişti. Güllü’nün ölümüyle ilgili Yalova Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma çerçevesinde, fiziki ve teknik takibe alınan Tuğyan Ülkem Gülter, arkadaşı Sultan Nur Ulu ile beraberindeki 2 kişi valizlerini hazırlayıp yurtdışına kaçmak için hazırlanırken İstanbul’da gözaltına alındı. "Kasten adam öldürme" suçlamasıyla gözaltına alınan Tuğyan Ülkem Gülter ve Sultan Nur Ulu’nun Yalova Emniyeti’ndeki işlemleri devam ederken şüphelilerin avukatları gazetecilere açıklamada bulundu. Avukat Aycan Sevsay, "Kamuoyunun da bildiği üzere müvekkillerimiz dün gece itibari ile gözaltına alınmışlardır. Bu sabah itibarıyla da dosyaya gizlilik kararı getirilmiştir. Bu nedenle bilirkişi raporu ile ses analiz raporunun dosyaya girip girmediğini bilemiyoruz. Uzun bir bekleyişin sonunda müvekkillerimiz ile emniyette görüşmelerimizi sağladık. Kendileri bu aşamadan sonra ifade için savcılığa sevk edilecekler. Dosyayla ilgili gereken açıklamayı savcılık da yapmıştır. Beklenen raporlar dosyaya girdikten sonra biz de gerekli açıklamayı yapacağız" dedi. Avukat Rahmi Çelik ise, "Müvekkilimin net bir şekilde kaçma şüphesi yoktur. Bu hususu özellikle belirtmek istiyoruz. Müvekkilimin barınacak yeri olmadığından geçici süreliğine arkadaşının evine gitmiş gitmiştir konu bundan ibarettir" ifadesini kullandı.