EĞİTİM - 28 Eylül 2017 Perşembe 12:03

Sogotra’da bitki hayatı ve biyoçeşitliliğin korunması konferansı

A
A
A
Sogotra’da bitki hayatı ve biyoçeşitliliğin korunması konferansı

2017-2018 Eğitim-Öğretim Yılı’nın başlamasıyla birlikte Düzce Üniversitesi Orman Fakültesiyle özdeşleşen Konferanslar Serisi, “Sogotra’da Bitki Hayatı ve Biyoçeşitliliğin Korunması” adlı programla yeniden başladı.

2017-2018 Eğitim-Öğretim Yılı’nın başlamasıyla birlikte Düzce Üniversitesi Orman Fakültesiyle özdeşleşen Konferanslar Serisi, “Sogotra’da Bitki Hayatı ve Biyoçeşitliliğin Korunması” adlı programla yeniden başladı.


Yemen’in Sogotra adasındaki Edinburg Kraliyet Botanik Bahçesi’nde görev yapan Ortadoğu Bitkileri Araştırma Merkezi Flora Araştırma Bölüm Başkanı Dr. Sabina Knees’in sunum yaptığı konferansa; Düzce Üniversitesi Orman Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Necmi Aksoy, Orman Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Derya Eşen, öğretim elemanları ve öğrenciler katıldı.


Sürdürülebilir bir hayat için doğal yaşamın önemine değinen Dr. Sabina Knees, araştırma bölgesi olarak Sagotra’yı seçmesinde, bölgenin yüzde 40’a varan endemik bitki çeşitliliğinin etkili olduğunu dile getirdi. Bu alanda tropikal iklimin etkili olduğunu ve coğrafi yapısından dolayı da çevresine göre mikro klima özelliklerinin görüldüğünü ifade eden Dr. Sabina Knees, adada sarp kayalıklarda yetişen ejder ağaçları gibi birçok endemik bitki çeşidinin yer aldığını da sözlerine ekledi.


Konferansın sonrasında Flora Araştırma Bölümü Başkanı Dr. Sabina Knees’e yaptığı başarılı çalışmalar ve sunumu için; Orman Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Derya Eşen tarafından teşekkür belgesi takdim edildi. Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Necmi Aksoy tarafından da Düzce Üniversitesi’ne ait tanıtım materyalleri davetli konuşmacıya hediye edildi.


Düzce Üniversitesi Orman Fakültesi Herbaryumu’ndaki bitki örneklerini de inceleyen misafir konuşmacı Dr. Knees, şehirdeki köknar ormanlarını da inceleyerek ziyaretini sonlandıracak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çanakkale 3 yıl sonra böbrek nakliyle sağlığına kavuştu Çanakkale’de, 3 yıl önce böbrek yetmezliğine yakalanan 41 yaşındaki Turan Cinislioğlu, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Organ Nakli Merkezinde gerçekleştirilen böbrek nakliyle tekrar sağlığına kavuştu. Çanakkale’de yaşayan Turan Cinislioğlu (41) 3 yıl önce hipertansiyona bağlı böbrek yetmezliği nedeniyle Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesine başvurdu. Diyalize girmeye başlayan Cinislioğlu, nakil için sıra bekledi. Cinislioğlu’na, Bursa’da trafik kazası sonucu hayatını kaybeden bir kadının ailesi tarafından bağışlanan böbreği başarılı bir şekilde nakledildi. Organ naklinin ardından sağlığına kavuşan Cinislioğlu’nun diyalize girme ihtiyacı kalmadı. ÇOMÜ Organ Nakil Merkezi Müdürü Prof. Dr. Cabir Alan, Turan Cinislioğlu’nun 3 yıl önce hipertansiyona bağlı böbrek yetmezliği tablosuyla hastanelerine başvurduğunu ve diyalize alındığını belirterek, "Ülkemiz şartlarında böbrek yetmezliğinin en önemli nedeni hipertansiyon ve diyabettir. Turan Beyde böbrek yetmezliği gelişince hem diyalize başladı hem organ nakli için sıraya girdi. 3 yıl önce merkezimize kayıt oldu. Bu süre zarfında biz kendisini 3 kere çağırdık ama uygun böbrek bulunmadı. 10 gün önce Bursa’da motosiklet kazası sonrası beyin ölümü gerçekleşen bir hastanın yakınları organlarını bağışlama kararı aldı. Organlardan bir tanesi de merkezimize uygun görüldü. Sağlık Bakanlığından gelen listede de Turan Bey ikinci sıradaydı. İlk hasta uygun olmadığı için. Turan Bey’in uygunluk testi de pozitif gelince kendisine böbreği naklettik. Ameliyatın onuncu günü idrar çıkışı 2 litrenin üzerinde. Böbrek fonksiyon değerleri de normale yaklaştı. Şu an itibarıyla Turan Bey’in artık diyalize girme ihtiyacı kalmadı. Günlük hayatını, iş hayatını eskisi gibi normal yoldan devam edebilecek" dedi. Organ naklinin ardından sağlığına kavuşan Turan Cinislioğlu, "Rahatsızlanarak ambulansla hastaneye geldiğim bir gün böbreğim alınmıştı. Cabir Hoca’yı tavsiye etmeleri üzerine Organ Nakli Merkezine başvurumu yaptım, bekliyordum. Ameliyattan korkuyordum ama ağrı sızı hissetmiyorum. Sağlığıma kavuştum Cabir Hoca’ya her gün dua ediyorum. Herkesi organ bağışçısı olmaya davet ediyorum. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesine, ÇOMÜ Hastanesine, Prof. Dr. Cabir Alan’a, hemşirelere tüm çalışanlara teşekkür ediyorum" diye konuştu.