- 07 Kasım 2019 Perşembe 10:13

(Özel) 80 ülkeden 450 farklı kadim enstrüman arşivi var

A
A
A
(Özel) 80 ülkeden 450 farklı kadim enstrüman arşivi var

Müzik öğretmeni Volkan Yaran, 17 yıl içerisinde aralarında hayvan derisi ve kemiklerinden de üretilen, 80 farklı ülkeden 450 farklı kadim enstrümandan oluşan bir arşiv oluşturdu.

Müzik öğretmeni Volkan Yaran, 17 yıl içerisinde aralarında hayvan derisi ve kemiklerinden de üretilen, 80 farklı ülkeden 450 farklı kadim enstrümandan oluşan bir arşiv oluşturdu. Yaran, Trakya Üniversitesi Müzik Öğretmenliği öğrencilerine ‘Dünya çalgılarından ezgiler’ isimli bir konferans vererek, eşsiz bir müzik ziyafeti sundu.


Müzik Öğretmeni Volkan Yaran, dünyanın 80 ülkesinden topladığı 450 çalgıdan oluşan arşivinin bir bölümüyle Edirne’de konser verdi. Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü daveti üzerine Mehmet Akif Ersoy Konferans Salonunda, müzik öğretmeni adayı gençlerle buluşan Yaran, ‘Eser örneklemeleriyle dünya çalgılarından ezgiler’ isimli bir konferans ve atölye çalışması gerçekleştirdi.



Kültürler, çalgılarda yaşıyor


İHA’ya kadim arşivinin hikayesini anlatan Yaran, Hindistan’dan Çin’e, Himalayalar’dan Tibet’e, Afrika’dan İran’a 80 farklı ülkeden 450’i aşkın kadim entrümandan oluştuğunu, Edirne’de de Türk Müziği ve Dünya’nın farklı müzik kültürlerini müzik öğretmeni adaylarına tanıtarak icra edeceğini söyledi. Yaran’ın arşivi içerisinde; ‘ukulele’, ‘santur’, ‘parmak curası’, ‘lavta’, ‘rebap’ ve ‘dede sazı’ gibi enstrümanlar da bulunuyor.



“Arşivimi daha da geliştirmek istiyorum”


12 yıldır müzik öğretmenliği yaptığını ve daha öğrenci yıllarında bu arşivi hazırlamaya başladığını anlatan Volkan Yaran, “17 yıllık zaman diliminde 80 ülkeden 450’yi aşkın çalgıyı arşivledim. Bu çalgıları ülkeleri dolaşıp tek tek edinmedim. Elbette böyle bir hayalim var ama şu an bu çalgıları yurt dışına giden yakın dostlarım, müzisyen hocalarım, sanatçı dostlarım bana getirdi. Bir kısmını da zaman zaman antika pazarlarından temin ettim. Bu arşivimi daha da geliştirmek istiyorum” dedi.



“Müziğin özü daha yerelde”


Müzisyen Yaran, genç müzisyenlere ve müziğe gönül verenlere bir de tavsiye de bulunarak, “Bence müziğin özü daha yerelde, daha etnik. O yüzden bence günümüzde çabuk üretilen ve tüketilen müziklere değil de bir yaşanmışlığı bir kültürü olan eski var olan müziklerle, çalgılarla ilgilenmelerini öneririm” diye konuştu.


Trakya Üniversitesi Müzik Öğretmenliği Bölümü üçüncü sınıf öğrencisi Ezgi Kamar da, “Daha önce hayatımızda hiç görmediğimiz çalgıları canlı dinleme fırsatı yakaladık. Gerçekten beni çok etkiledi. Çok güzel bir etkinlik oldu benim için” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Eski Bulgaristan Başbakanı Denkov: “Vatandaşlık başvurularının bir an önce değerlendirilmesi hususunda çalışmaya hazırız” Eski Bulgaristan başbakanları Nikolay Denkov ve Kiril Petkov, Bursa’daki Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği’ni (BAL-GÖÇ) ziyaret etti. İki ülke arasındaki ilişkilerin ele alındığı toplantıda vatandaşlık başvuru süreci ve geçmişte yaşanan asimilasyon politikaları sorunu konuşuldu. Eski Bulgaristan başbakanları Nikolay Denkov ve Kiril Petkov, bir dizi ziyaret için Bursa’ya geldi. Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği yönetimini ziyaret eden Denkov ve Petkov, yapılan görüşmede iki ülke arasındaki ilişkileri ele aldı. BAL-GÖÇ Genel Başkanı Prof. Dr. Emin Balkan, Bulgaristan göçmeni Türklerin sıkıntılarını dile getirirken en çok şikayetlerden birinin Bulgaristan vatandaşlığı başvurusunda yaşanılan zorlu süreç olduğunu söyledi. Bu konu hakkında çalışma yapılmasını dilediklerini belirten Balkan, geçmişte Türklere asimilasyon uygulayanların yıllardır ceza almadığını da ifade etti. "Başvuru sürecinin zorluğu dijitalleşmemekten kaynaklanıyor" Bulgaristan vatandaşlığındaki başvuru sürecinin sadece Türklere yönelik bir sorun olmadığını, tüm dünyadan benzer şikayetler aldıklarını aktaran eski Bulgaristan Başbakanı Nikolay Denkov, “İnsanların yapmış olduğu vatandaşlık başvurularının bir an önce değerlendirilmesi hususunda çalışmaya hazırız. Fakat bunun sadece Türkiye’ye yönelik bir durum olduğunu düşünmeyin. Biz aslında Bulgaristan’ın bütün dünyadaki konsolosluklarında benzer şikâyetleri alıyoruz. Bütün dünyadaki Bulgar vatandaşları, özellikle vatandaşlık şikayetlerini bizlere iletmekteler. Bu problemin dijitalleşme sıkıntısından kaynaklı olduğunu düşünüyoruz ve bu hizmetleri gerçekleştirme sürecinin gereksiz bazı konularla uzatıldığı gibi bir inanış oluşuyor. Bu konuda çalışıp bir an evvel dijitalleşme ve süreçlerle ilgili belirli bir süre içerisine alınarak halledilmesi gerektiğini düşünüyoruz” şeklinde konuştu. “Benim ailem de bu sıkıntıları yaşadı” 80’lerde Türklerin yaşadığı sıkıntıları kendi ailesinin de yaşadığını belirten Kiril Petkov ise, “Yaşanan olaylardan sonra neden hala ceza alan yok diye sordunuz. Bu insanlar benim aileme de bu sıkıntıları yaşattığı için beni de kişisel olarak incitmekte ve hala ben de bunu sorguluyorum. Bu süreçte aslında yapmak istediğimiz şey insanların belirli bir siyasi oluşum tarafından kullanılmasını engellemek. Çünkü onlar siyasi faaliyetlerini insanlara yardım için kullanmaktan ziyade kendi çıkarları için kullanıyorlar. Biz buradaki kurumlarla beraber, siyasi oluşumlarla beraber yolsuzluk zincirinin sona erdirilmesi için mücadele ediyoruz. Bunun değiştirilmesini istiyoruz. Bu şekilde kapsamlı bir demokratikleşme süreci sağlayabiliriz. Bunlar geleneksel yöntemlerle gerçekleştirilebilecek bir şey değil. Biz bunları yenilikçi bir yolla yapmak istiyoruz” dedi.