KÜLTÜR SANAT - 13 Ocak 2022 Perşembe 12:25

Emekli astsubaylar "Kesişme: İyi ki Varsın Eren" filmini izledi

A
A
A
Emekli astsubaylar "Kesişme: İyi ki Varsın Eren" filmini izledi

Edirne Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği (TEMAD) üyeleri, Trabzon’un Maçka ilçesinde teröristlerin kurduğu hain pusuda şehit olan Eren Bülbül ve Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik’in yaşam öyküsünü anlatan "Kesişme: İyi ki Varsın Eren" filmini izledi.

Edirne Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği (TEMAD) üyeleri, Trabzon’un Maçka ilçesinde teröristlerin kurduğu hain pusuda şehit olan Eren Bülbül ve Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik’in yaşam öyküsünü anlatan "Kesişme: İyi ki Varsın Eren" filmini izledi.


Trabzon’un Maçka ilçesinde teröristlerin kurduğu pusuda şahadet şerbeti içen Eren Bülbül ve Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik’i konu alan film izlemek için toplanan TEMAD üyeleri, filmi izlerken duygusal anlar yaşadı. Eren Bülbül’ün doğum gününde 1 Ocak 2022 tarihinde vizyona giren TRT ortak yapımı “Kesişme, İyi ki Varsın Eren”, pandemi döneminde en büyük gişeyi yapan Türk filmi olmuştu.



"Şehitlerimiz ve kahramanlarımız olan bu tip yapımları önemsiyoruz ve destekliyoruz"


TEMAD Edirne İl Başkanı Aydın Bildiş, dernek üyeleri olarak Şehit Eren Bülbül ile Şehit Astsubay Ferhat Gedik’in hikâyelerinin konu alındığı filmi izlemek için bir araya gelmenin mutluluğu ve gururunu yaşadıklarını söyledi. Bildiş, "Bizler ömrünü vatanın birlik ve beraberliği için mücadele ederek harcamış bir camianın mensupları olarak konusu şehitlerimiz ve kahramanlarımız olan bu tip yapımları önemsiyoruz ve destekliyoruz. Bu filme gerek bizlerin camia olarak gerekse takip ettiğimiz kadarıyla kamuoyunun da gösterdiği ilgi ve alaka yapımcılara şu mesajı açıkça vermektedir. Bizlerin millet olarak uydurulmuş ve sahte kahramanların beyaz perdeye aktarılmasına ihtiyacımız olmadığını, kendi içimizden çıkan kahramanların ve bunların kahramanlıklarının beyaz perdede yeteri kadar yer tutacağını gösteriyor. Yapımcılardan da bu tip kendi değerlerimize önem verip bunları ön palda tutmalarını bekliyoruz" ifadelerini kullandı.



"Bu güzel filmin vizyona gelmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum"


Bildiş, "Meslek hayatımız boyunca gerek kıyafetiyle gerek davranışı gerekse duruşu ile hiç rastlamadığımız aslında var olmayan asker karakterlerinin gerçekmiş gibi canlandırılmasından da rahatsızlık duyuyoruz. Şundan mutluyuz ki salgın sürecinden önce daha kalabalık şekilde izlediğimiz Kore Gazisi Astsubayımızın yer aldığı Ayla filminde ve bu Kesişme iyi ki varsın eren gibi gerçek asker karakterinin olması gerektiği gibi ekranlara yansıtılmasını görmekten de mutluluk duyuyoruz. Bizler emekli astsubay camiası olarak kahraman gazilerimizi, şehitlerimizi ve gerçek asker duruşunu sergileyen bu tip milli yapımların her zaman yanında olmaya devam edeceğiz. Bu güzel filmin vizyona gelmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Şehit Eren Bülbül ve Şehit Astsubay Ferhat Gedik başta olmak üzere bu topraklar için canını hiçe sayarak şehit olan tüm askerlerimizi rahmet ve minnetle yad ediyorum" dedi.



"Gözyaşlarım ifade ediyordur"


Filmi izlerken çok duygulandığını ve gözyaşlarına hakim olamadığını ifade eden emekli astsubay eşi Sema Özgün, “Hayatın gerçeklerini anlatan bu filmi izlerken çok duygulandım. Söyleyecek söz bulamıyorum. Gözyaşlarım ifade ediyordur. Film çok güzeldi emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Bu topraklar için şehit olmuş ve canını vermiş tüm askerlerimizin ruhları şad olsun diyorum" diye konuştu.



"Zor geçen eski günlerimiz aklıma geldi"


"Eşlerimiz görev yaptığı zamanlarda bizler de her zaman yanlarında olarak bugünleri gördük" ifadelerini kullanan Sevil Kırış, "Filmi duygulanarak ve heyecanlanarak izledim. Eşimizin yanında bizler de her zaman bu duyguları yaşadık. Çoğu bölümlerini ağlayarak izledim. Zor geçen eski günlerimiz aklıma geldi. Eşlerimizin görev yaptığı zamanlarda bizler de her zaman yanlarında olarak bu günleri gördük. Çok güzel çekilmiş bir film. Canlandırılan bu film eskiden yaşadıklarımızı anlatmaktadır" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Ankara’da selin neden olduğu hasar günün aydınlanması ile ortaya çıktı Ankara’da gece sağanak sonrası meydana gelen selin yol açtığı hasar havanın aydınlanması ile ortaya çıktı. Meydana gelen sel nedeniyle yollarda göçükler oluşurken, su basan birçok ev ve dükkan kullanılamaz hale geldi. Sel sularına teslim olan birçok otomobilde de hasar oluştu. Ankara’da günlerdir etkisini sürdüren kuvvetli sağanak ve fırtına, dün gece de kentte yaşamı olumsuz etkiledi. Şehrin birçok noktasında yollar sular altında kaldı. Durma noktasına gelen trafik sebebiyle uzun araç kuyrukları oluştu. Sağanağın bilançosu ise havanın aydınlanması ile belli oldu. Yenimalle ilçesi Detevler Mahallesi’nde saatlerce süren yağış nedeniyle evleri ve dükkanları su basarken, içerideki eşyalar kullanılamaz hale geldi. Otoparklarda mahsur kalan otomobillerin birçoğunda da hasar oluştu. Çöken yollar sebebiyle sürücüler alternatif güzergahları tercih etmek zorunda kalırken, yayalar ise su basan yollarda güçlükle ilerledi. Ekipler tarafından geceden itibaren çalışmalar aralıksız sürdürülürken, vatandaşlar da kendi imkanları ile ev ve iş yerlerindeki suları tahliye etmeye çalıştı. “Ortalık su içerisindeydi” Ayhan Özenç adlı vatandaş, “Yağmur başlamıştı, fırtına ile birlikte hızlandı. Çok şiddetliydi. Yollar su içerisindeydi. Aşağıya indiğimde ortalık su içerisindeydi. Arabalar suya batmıştı. Kapıcımız su baskınından dolayı canını zor kurtardı. Eşyaları mahvoldu. Otomobiller motorlarına kadar ıslandığı için pert hale geldi. İtfaiye ve belediye ekipleri geldi, suları çektiler” dedi. “Afet durumuna gelecek kadar hasara neden oldu” Mağdurlardan Kenan Çiftçi, “Yağmurun bu kadar şiddetli olacağını düşünmüyorduk. 10 saniye içerisinde bütün otoparkımız sular içerisinde kaldı. Afet durumuna gelecek kadar hasara neden oldu. Araçlar kullanılamaz hale geldi. Apartman görevlimizin evi kapı boyuna kadar suya battı, eşyaları kullanılamaz hale geldi. Dükkanlar da aynı şekilde oldu. İtfaiye ekipleri tespit çalışmalarını yapıyor. Şu an için beklemedeyiz” diye konuştu. “Tesisatın tamamen yenilenmesi gerekiyor” Aracı kullanılamaz hale gelen Mevlüt Tutuş, “Arabam suyla dolmuştu. Araçlar garajda olduğu için mahsur kaldı. Yollardan tahliye edilen sular buraya doldu. Aracım şu anda kullanılamaz halde. Hiçbir aksamı çalışmıyor. Motoru tamamen su almış. Tesisatın tamamen yenilenmesi gerekiyor. Sular motor seviyesini geçmiş. Şimdilik beklemedeyiz. Gelişen durumlara göre hareket edeceğiz” diye konuştu.
Elazığ Aytar, kabri başında anıldı Elazığ’ın yetiştirdiği milli atlet merhum Ahmet Aytar, vefatının 32. yıldönümünde Asri Mezarlıkta kabri başında, Gençlik ve Spor İl Müdürü Abdulsamet Eren, kurum müdürleri ve personelin katıldığı törenle anıldı. 1922 yılında Elazığ’da dünyaya gelen ve 1951 yılında Mısır’ın İskenderiye kentinde yapılan Akdeniz Oyunlarında Türkiye’ye maraton dalında ilk altın madalyayı kazandıran milli atlet Ahmet Aytar, vefatının 32. yılında kabri başında dualarla anıldı. Kariyerinde 8 defa Türkiye Maraton Şampiyonluğu bulunan Aytar, 1 Mayıs 1992 yılında vefat etmişti. Elazığ Gençlik ve Spor İl Müdürü Abdulsamet Eren yaptığı açıklamada, ’’Uzun yıllar boyunca ilimizi atletizm alanında gururla temsil edip, ülkemize Akdeniz Oyunları Şampiyonasında atletizm alanında ilk altın madalyayı getiren sporcumuz Merhum Ahmet Aytar aynı zamanda, ilimizi temsilen katıldığı 1944, 1948, 1949, 1951, 1952, 1954, 1956 ve 1960 yıllarında yapılan Türkiye Maraton Şampiyonalarında birincilik elde ederek, 8 defa Türkiye Maraton Şampiyonu olmuştur. Ahmet Aytar ismi daha önce merkezdeki salonumuza verilmişti, salonun yıkılmasıyla bir müddet Ahmet Aytar meydanı olarak anıldı. Belediyemizin Kent Meydanı Projesi devam ettiğinden Belediye Başkanı Şahin Şerifoğluları spor kamuoyuna yaptığı açıklama ile stadyum yanında yapılan 3000 kişilik spor salonuna isminin verileceğini açıkladıktan sonra Valimiz Dr. Ömer Toraman’ın onayı ile Ahmet Aytar ismi Bakanlığımıza teklif edildi ve şu anda salonumuza yeniden Ahmet Aytar ismi verildi. Vefatının 32. yıl dönümünde kabri başında dualarla andığımız milli atletimize Allah’tan rahmet yakınlarına ve sevenlerine başsağlığı diliyorum’’ dedi.
Erzurum Vali Çiftçi’den 1 Mayıs mesajı Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi, 1 Mayıs Emek Ve Dayanışma Günü vesilesiyle bir mesaj yayınladı. Vali Çiftçi, mesajında emeğiyle varlık bulan, maddi ve manevi değer üreten, alın teri döken ve helal kazanç peşinde koşan tüm çalışanların "1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü"nü kutladığını ifade ederek, “Hayatın dengesi olarak sayabileceğimiz emek; alın teri döken, helal kazanç ile hem kendi geçimini sağlayan hem de milletimizin kalkınması ve refahı için çalışan emekçi kardeşlerimizin temel hayat prensibini oluşturmaktadır. Çünkü bizim inancımızda ve medeniyetimizde çalışmak; bir işe emek vermek, müstesna bir yere sahiptir. Zahmet çekmenin rahmete işaret olduğuna inanılarak, "Emek olmadan yemek olmaz." anlayışıyla hareket edilir. Nitekim Peygamber Efendimiz (S.A.S.) "Hiç kimse elinin emeğinden daha hayırlı bir kazanç yememiştir." buyurmaktadır. Bu anlayışla bizler de çalışanlarımızın mutluluğunu, ülkemizin müreffeh geleceğini aydınlatan bir meşale olarak görüyoruz. Devlet olarak çalışanlarımızın ve işçi kardeşlerimizin emeklerinin karşılığını tam almaları, çalışma şartlarının daha da iyileştirilmesi, hak ettikleri yaşam standardına kavuşmaları, iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için var gücümüzle çalışıyoruz. Üreten elleri ve çalışkan yürekleriyle milletimiz ve devletimiz için çok büyük bir değere sahip olan emekçi kardeşlerimiz, dayanışmanın ve birlikte çalışmanın timsalidir. Çalışanlarımızın fedakârlıklarıyla maden ocaklarından atölyelere, tarlalardan fabrikalara, kooperatiflere kadar icra edilen her faaliyette el emeği, göz nuru, alın teri ile hizmet ederek Türkiye’mizin ekonomik alanda büyümesine katkı sağlamaktadır. Daha müreffeh bir ülke olma yolunda işçinin alın teri kurumadan hakkını veren, işçi kardeşlerimizin özverili çalışmalarını takdir eden, çalışanlarının sorunlarını dile getirmesini sağlayan ve bu sorunların çözümüne ışık tutarak İşçi-işveren kaynaşmasına vesile olan işverenlere de ihtiyacımız olduğunun bilincindeyiz. Hakkaniyetli bir çalışma ortamı sunarak çalışanlarının emeğini karşılıksız bırakmayan işverenlerimizin artması temennisiyle devletimiz, helal kazanç politikasıyla sermayesini yöneten işverenlerimizi de göz ardı etmemekte, çeşitli desteklerle onlara kol kanat germektedir. "Ekmeği, öğrendim, sonra ekmeğin bolca üretilmesi gerektiğini, sonra da ekmeği hakça bölüşmenin, bolca üretmek kadar önemli olduğunu öğrendim." diyen Hz. Mevlana’nın anlayışıyla bir araya gelerek iş bölümüne bağlı olarak çalışıp, refah ve bolluğumuzun artmasına vesile olan tüm emekçi kardeşlerimiz, üretimin en önemli unsurudur. Tüm dünyada işçi ve emekçiler tarafından kutlanan 1 Mayıs’ın birlik ve beraberliğimizi pekiştirmesini, hakkaniyetli bir çalışma ortamına vesile olmasını ve kardeşçe uzak bir bayram havasında geçmesini temenni ediyorum. Bu vesileyle tüm emekçi kardeşlerimize aileleriyle birlikte sağlıklı, huzurlu, mutlu bir yaşam diliyor, çalışma hayatlarında başarılar niyaz ediyorum.” dedi.