GÜNDEM - 27 Aralık 2025 Cumartesi 13:28

Edirne’de tahliye sevinci kameralara yansıdı: Koşarak çıkıp röportaj arasına girdi

A
A
A
Edirne’de tahliye sevinci kameralara yansıdı: Koşarak çıkıp röportaj arasına girdi

Edirne’de cezaevinden koşarak çıkan bir mahkumun röportaj arasına girerek "Babalara selam" sözleriyle mutluluğunu haykırması, hem güldürdü hem duygulandırdı.


TBMM’de kabul edilen ve kamuoyunda 11’inci Yargı Paketi olarak bilinen düzenlemenin yürürlüğe girmesinin ardından Edirne Ceza İnfaz Kurumu’nda tahliyeler sürüyor. Tahliye anlarında yaşanan sevinç ise renkli görüntülere sahne oldu.


Cezaevinden tahliye edilen bir mahkum, sevinçle koşarak çıkarken yapılan röportajın arasına girerek mutluluğunu dile getirdi. Nefes nefese kalan ve büyük sevinç yaşayan vatandaşın sözleri yüzlerde tebessüm oluşturdu. Yaşanan bu anlar, cezaevi önünde bulunan diğer mahkum yakınları ve vatandaşları da gülümsetti.


Tahliye olan Ali Rıza Arslanhan, elinde eşyalarıyla dolu torbası ile koşarak kameraların önüne gelerek, "Bütün mahkumlara, babalara selam. Büyük büyükbaba selam. Ben Ali Rıza Arslanhan, sevinçliyim ve mutluyum. Yüce Rabbim herkesi ailesine kavuştursun. Mutluyuz, sevinçliyiz. Annem babam yok ama ailem var. Cumhurbaşkanımıza sevgiler, onan da selamı olsun. MHP lideri Devlet Bahçeli’ye selam olsun. Fethi Yıldız’a selamlar olsun" ifadelerini kullandı.


Öte yandan, tahliye olan bir başka vatandaş ise gençlere çağrıda bulunarak kötü alışkanlıklardan uzak durmaları gerektiğini söyledi. Vvatandaş, 3 çocuğuna kavuşacağı için büyük mutluluk yaşadığını ifade etti.


TBMM’de kabul edilerek Resmi Gazete’de yayımlanan "Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi" kapsamında Edirne Ceza İnfaz Kurumu’nda tahliyelerin devam ettiği öğrenildi.



Edirne’de tahliye sevinci kameralara yansıdı: Koşarak çıkıp röportaj arasına girdi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AK Parti İstanbul Milletvekili Ensarioğlu: "Gençler, uyuşturucu peşinde koşuyor, buna bir çare bulmamız lazım" AK Parti İstanbul Milletvekili Mehmet Selim Ensarioğlu, "Gençler uyuşturucu kullanıyor. Hep beraber bunu bitirelim. Büyük tehlike var önümüzde. Ama bu olaya bir çare bulmamız lazım" dedi. AK Parti İstanbul Milletvekili Ensarioğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile görüşmesinin ayrıntılarını anlattı. Ensarioğlu, "Hem geçmiş olsun dileklerimi iletmek için hem de barış sürecinin başlatılmasına verdiği destekten dolayı teşekkür ettim" dedi. Ensarioğlu, "Terörsüz Türkiye" süreci hakkında, "Cumhurbaşkanımız ve Bahçeli’nin çabalarıyla ve desteğiyle bu barış süreci başladı ve bana göre çok iyi gidiyor. Halk rahatladı" dedi. Uyuşturucu konusunda da Bahçeli ile konuştuklarını aktaran Ensarioğlu, "Gençlerin hepsi uyuşturucu peşinde koşuyor demiyorum. Ama iş peşinde koşarken, ekmek kazanmaya çalışırken o tuzaklara düşecektir. Ben çok büyük bir tehlike gördüm. Bahçeli’yle bunu görüştüm. İnsana eğitim vermeliyiz. Gençler eğitim görmeli veya meslek olarak yetişmeli" dedi. Tarım ve Orman Bakanı ve DSİ Genel Müdürü’nü ziyaret ettiğini söyleyen Ensarioğlu, "265 bin hektar arazi sulanıyor. Ilısu Barajı buna göre 2 milyon 200 bin hektar arazi sulanıyor. Herkes bu kısma iyi baksın. Bu iki defa sulanırsa o araziler, yani su gittiği zaman, 2 verim verecek en azından. 4 milyon 500 bin hektar arazi sulanacak. Biz hem o gençlere bir iş imkanı sağlarız. Ben bunu da bir hesapladım. 600 bin civarında iş imkanı doğar orada. Bizim dönemimizde 90’lı yıllarda 22-23 milyon insan köyde üreticiydi. Şu anda toplam köylerde kalan nüfus 4-5 milyon. Ve onun yüzde 90’ı da yaşlı kesimidir. Üreticide kalmadı. Şu anda 10-11 milyon buğday kadar üretilebiliyor. Öbürünü dışarıdan satın alıyoruz. Bunlar hem üretici olsa, hem işsizlik giderilmiş olur, hem özel sektörü o bölgeye çekip yatırım yapabiliriz. Oraya tabii otobanları götürmek lazım, hızlandırmak lazım. 10 yılda olacakla bir yılda yapalım. Çılgın bir parayla bir de yılda yapalım" ifadelerini kullandı. Ensarioğlu şunları kaydetti: "Ülkemizin geleceği için, gençlerimizin geleceği için. Gençlerimiz en büyük sermayemizdir. Bunlar için el atıp, çalışmamız lazım. Önce gençlere ümit verelim. Yani ümitsiz olmasınlar. Sanat okulları yaygınlaştırılsın. Çok kısa sürede ailenin gelirine katkıda bulunuyor. Ve mezun oluyor, diploma alıyor, sertifika alıyor. Yani altı ay daha, dokuz ay. Bunun yanında yatırım okulları da yapılabilir. Yeni yetişenler orada okur. Köye sağlık ocakları, ortaokullar yapmalıyız. Asfalt yapmalıyız. Küçük köyler 3 bin nüfusu bulduğu zaman belediye olmuştu. 10 yıl önce 3 bin 216 belediyemiz vardı. Şimdi bin 700- bin 600 düşürüldü. O küçük yerlerin hepsine belediyeymiş gibi asfaltını yap, ortaokulu yap, sağlık ocağını yap ki hakikaten efendi olsun. Bir de biz bu köylüye yılda iki defa verim alması, sulamayla tamam. Ama enerji indirimi, vergi indirimi, sigorta, işçi sigortası hiç almamalıyız ki cazip hale gelsin. Para kazansın. Köye gitsin para kazansın. Yoksa diyecek beni sen şehirde oturuyorsun beni köye geri mi gönderiyorsun." Leyla Zana’ya yönelik tezahürata ilişkin Ensarioğlu, "Bahçeli çok üzüldü. Dedi ki ’tarihini hatırlamıyorum. Bir tarihte İstanbul’da Beşiktaş’a gittim. Koyu bir Beşiktaşlıyım. Gittim orada böyle benzeri onun gibi tezahürat yapıldı. Oradaki takımlar yani. Takımlar argo konuşmalar. Ya ben rahatsız oldum bir daha da gitmedim’. Bu seneyi aile yılı ilan ettik. Aile dedin, namus dedin, ana dedin, kadındır. Kadının Kürt’ü, Türk’ü yoktur. Evladı olan ana anadır, evladı olan anne anadır. Yani benim için Cumhuriyeti’nin elleri de Diyarbakır’ın elleri de benim anamdır. Ben ellerini öperim. Hangi akıllı aklı, hangi edepli? Evine giderse karının, kızının yüzüne nasıl bakarsın. Kızın sana dese baba sen bir kadına küfür et. O kadın burada değil. O kadın milletvekili değil. Kızına, karına nasıl anlatırsın bunu" diye konuştu.