GENEL - 10 Nisan 2012 Salı 21:35

HANEFİ BOSTAN`DAN "ÖZÜR GRUBU TAYİNLERİ" AÇIKLAMASI

A
A
A
HANEFİ BOSTAN`DAN "ÖZÜR GRUBU TAYİNLERİ" AÇIKLAMASI

Türkiye Kamu Sen ve Türk Eğitim Sen İstanbul İl Başkanı M. Hanefi Bostan, ``Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer`in, özür grubu tayinlerini yılda bir defaya düşürmesiyle birlikte tayin bekleyen öğretmenlerimiz büyük bir mağduriyet yaşamıştır`` dedi.
Yazılı bir açıklama yapan Türkiye Kamu Sen ve Türk Eğitim Sen İstanbul İl Başkanı M. Hanefi Bostan, ``Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer`in, özür grubu tayinlerini yılda bir defaya düşürmesiyle birlikte tayin bekleyen öğretmenlerimiz büyük bir mağduriyet yaşamıştır. Türk Eğitim-Sen`in girişimleri ve Bakanlık önünde yaptığı etkili eylem neticesinde, Bakanlık bu yıla mahsus olmak üzere Şubat ayında özür grubu tayinlerinin bir kısmını yapmıştı. Ancak Bakan Dinçer`in özür grubu tayinlerinin bir kısmını yapıp, diğer özür grubu mağdurlarına aynı hakkı vermemesi, bu konuda verdiği sözü tutmaması büyük eleştiri almıştı`` ifadelerini kullandı.
Bakan Dinçer`i tüm feryatlara kulak tıkadığını iddia eden Bostan, ``Göreve gelir gelmez Teşkilat Kanununu değiştiren Bakan Dinçer, özür grubu tayinlerini yılda bir defaya düşürerek, tüm feryatlara kulak tıkadı. Bakan, özür gurubu tayinlerini eskisi gibi yılda iki defaya çıkarmak yerine, yine aynı açıklamayı yapmayı tercih etti. Dinçer özür grubu tayinleri ile ilgili son yaptığı açıklamada, bu konuda öğretmenlerin fedakârlık yapmak durumunda kalacaklarını ifade etti. Daha önceleri yılda iki defa yapılan özür grubu tayinlerini bir anda yılda bir defaya düşüren Dinçer ne yazık ki fedakârlığın f`sinden haberdar değil. Ailelerin parçalanmasına göz yummak nerede görülmüştür doğrusu merak ediyoruz`` dedi.
Bakan Dinçer`i, eğitim çalışanlarının hayatını zorlaştırmakla suçlayan Bostan, ``Bakan Dinçer`e soruyoruz: Göreve geldiğiniz günden bugüne öğretmenlerin, eğitim çalışanlarının hayatını zorlaştırmaktan başka ne yaptınız? Öğretmenlerin ek ödemelerinde artış yapılmazken, öğretmenler kamuda en düşük ücret alan meslek grubu haline getirilirken siz neredeydiniz? Öğretmenlerin maddi ve özlük haklarının giderek geriye götürüldüğünü, ek ödeme adaletsizliği nedeniyle büyük moral bozukluğu yaşadıklarını, yaptığınız açıklamalar neticesinde itibarlarının yerlerde süründüğünü biliyor musunuz? Anadolu`nun ücra yerlerinde büyük özveri ile çalışan öğretmenlerimiz size bir anlam ifade ediyor mu? Öğretmenlerimizin kuş uçmaz, kervan geçmez yerlerde öğrencilerine hem öğretmenlik hem analık-babalık yaptığını biliyor musunuz? Kendi paltosunu öğrencisine veren, maaşıyla öğrencisine defter kitap alan öğretmenlerin varlığından haberdar mısınız?`` sorularını yöneltti. Bakan Dinçer`den fedakarlık beklediklerini kaydeden Bostan, sözlerini şöyle sürdürdü:
``Sayın Bakan, tüm fedakârlıkları öğretmenler ve eğitim çalışanları yapıyor da, niye siz yapmıyorsunuz? Hükümet olarak siz de fedakârlık yapsanız: Mesela; elektriğe, doğalgaza ve diğer girdilere yapılan fahiş zamları göz önüne alarak eğitim çalışanlarının ve memurların maaşlarına yüzde 20 zam yapsanız; Öğretmenler, akademisyenler ve diğer çalışanların ek ödemelerine artış yapsanız; Ya da ``˜Milli Eğitim Bakanı olarak başarılı olamadım` diyerek, koltuğunuzu bıraksanız nasıl olur? Hem bir öğretmenin ailesini geçindirmek için hangi fedakârlıkları yaptığını, hangi koşullarda çalıştığını bilmiyorsunuz, hem de öğretmenlerden fedakârlık bekliyorsunuz.``
Bakan Dinçer`i eleştiren Hanefi Bostan, ``Türk Eğitim-Sen olarak Bakan Dinçer`in Bakanlık yönetme anlayışını kınıyoruz. Sayın Dinçer aynada kendine dönüp bakmadığı gibi, öz eleştiri de yapmamaktadır. Bu durum, Bakan`ın büyük bir eksikliğidir. Bir Bakan; empati (duygudaşlık) kurabilmeli, kendi personelinin yaşadığı sorunları yüreğinde hissedebilmelidir. Ancak Bakan Dinçer; bırakın personeline kulak vermeyi, onları görmezden gelmeyi tercih etmektedir. Anlaşılan Bakan Dinçer; bir gün bile eşinden, çocuğundan ayrı kalmadığı için öğretmenlerin yürek yangınına ortak olamıyor. Sağlık sorunu yaşamadığı için bırakın ayları, dakikaların bile ne kadar önemli olduğunun bilincine varamıyor. Akademisyen olmasına rağmen, akademik yaşamın önemini kavrayamamış olacak ki, öğrenim özrünü özür grubu tayinleri arasından çıkarmak için taslak hazırlıyor. Bu haliyle direksiyon hâkimiyeti olmayan bir şoföre benzeyen Dinçer, eğitimi icraatları ile tepe taklak etmiştir`` dedi.
Türkiye Kamu Sen ve Türk Eğitim Sen İstanbul İl Başkanı M. Hanefi Bostan sözlerini şöyle tamamladı:
``Şayet Bakan Dinçer, özür grubu tayinlerini yılda iki kez yapmazsa, öğrenim özrünü özür grubu tayinleri arasından çıkarırsa, sendika olarak giderek şiddetini artıran eylemler yapacağız. Bankacı eşlerinin kapsam dışı olduğunu iddia eden Bakan, sendikamız üyesi adına açılan davada, Batman İdare Mahkemesinin 2012/102 Esas sayılı ve 07.03.2012 tarihli kararı ile dava konusu işlemin yürütmesinin durdurulduğunu bilmelidir. Bu karar, eş durumu atamalarına kısıtlama getiren Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer`e ciddi bir ders olmalıdır. Sendika olarak yapılan her haksızlığı, her hukuksuzluğu dün ve bugün olduğu gibi, yarın da yargıya taşıyacağımız bilinmelidir.``
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Meclis üyesini sıkıştırıp, aracı yumrukladı… O anlar kamerada Bursa’da Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, trafikte yol verme tartışması sonrası saldırıya uğradı. İddiaya göre yol vermediği gerekçesiyle öfkelenen şüpheli sürücü, Bodur’u takip ederek aracına saldırdı. O anlar kameraya yansırken, şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Hamitler Mahallesi Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı üzerinde seyir halinde olan Özlem Bodur, yol verme meselesi nedeniyle tanımadığı bir sürücünün tepkisiyle karşılaştı. İddiaya göre şüpheli sürücü, bu nedenle trafikte Bodur’u sıkıştırarak sinkaflı el hareketlerinde bulundu. Sıkıştırma nedeniyle durmak zorunda kalan Bodur, bu sırada araçtan inen şahıs A.G.’nin saldırısına uğradı. Şüpheli önce aracın aynasını kırdı, ardından araca yumruk atıp olay yerinden uzaklaştı. O anlar kameraya yansırken, şüphelinin "Seninle görüşeceğiz, seni öldürürüm" şeklinde tehditlerde bulunduğu iddia edildi. Olay sonrası polis merkezine başvuran Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, maddi zarar oluşmadığını ancak hakaret ve tehditlere maruz kaldığını belirterek şikâyetçi oldu. Yapılan araştırmada söz konusu aracın sahibinin A.G. olduğu tespit edildi. Şüpheli A.G.’nin ifadesinde suçlamaların bir kısmını kabul ettiği öğrenildi. Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda adliyeye sevk edilen şüpheli A.G., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, olayın ardından AK Parti ve MHP’li milletvekillerinden ve Meclis üyelerinden Özlem Bodur’a destek mesajları geldi. Milletvekilleri, trafikte şiddetin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak sürecin yakından takip edileceğini ifade etti.
Aydın Bir kişinin öldüğü kaçak define olayında 1 tutuklama Aydın’ın Efeler ilçesinde iddiaya göre define aramak için kaçak kazı yaparken girdiği tünelde mahsur kalan şahıs ekiplerin saatler süren arama çalışmasının ardından ölü olarak bulunurken, tünelin dışında bekleyen diğer şahıs ise jandarmadaki işlemlerinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, sabaha karşı Kalfaköy Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, define aramak için kaçak kazı yaptıkları iddia edilen şahıslardan biri açtıkları tünele girdi. Dışarıda kalan T.Y. (44) içerideki Sezer Ayhan (32) isimli arkadaşından uzun süre haber alamayınca durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye jandarma, AFAD, UMKE, Jandarma Arama Kurtarma Ekibi (JAK) yönlendirildi. Kısa sürede bölgeye gelen ekipler tünel içerisindeki Ayhan’a ulaşmak için çalışma başlattı. Yaklaşık 20 metre uzunluğundaki tünelin uzun ve dar olması ekiplerin çalışmalarını güçleştirirken, saatler süren kurtarma çalışmalarının ardından Ayhan ölü olarak bulundu. İzmir İl Afet Müdürlüğü’nden getirilen temiz hava besleme sistemi ile mahsur kaldığı tünelden ölü olarak çıkarılan Ayhan’ın cansız bedeni hastane morguna kaldırılırken, kesin ölüm nedeni yapılacak olan otopsinin ardından belli olacak. Tutuklandı Tünel dışında kalan T.Y. isimli şahıs jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen T.Y. çıkartıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Emre Belözoğlu: "Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var" Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, minimum 7-8 transfer yapılması gerektiğini söyledi. Trendyol Süper Lig’in 17. haftasında Kasımpaşa deplasmanda oynadığı Galatasaray’a 3-0’lık skorla yenildi. Mücadelenin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, "Galatasaray’a karşı yapabileceğimiz net bir şekilde detaylandırdığımız yerler vardı. Oyunu tutmak adına bence elinden geldiğince uygulamaya çalışan bir oyuncu grubum var. Oyunu 1-0 tuttuk. Galatasaray geçiş yaparken, topu kaptırdığınızda geçişe geçişte güçlü bir takım. Set hücumda güçlü bir takım. İki tarafı da çok iyi oynayabilen bir takım. Bunun hazırlığını yapmıştık. 1-0 giderken 65-70’te hamle yaptık. Hamlenin karşılığında da biraz daha cüretkar oynamaya çalıştık. Böyle olunca da biraz daha onların daha rahat alan bulmasını vesile oldu. Hücum anlamında isteklerimizi yapamadık. Defans anlamında belli alanlarda Galatasaray’ı sıkıştırdık. Oyuncularımın isteğini, arzusunu görebiliyorum. Devre beraber değişmemiz gerekiyor. Kasımpaşa ilk defa sahasında maç kazanmadan devreyi bitirdi. O yüzden takımımızda değişim kaçınılmaz gibi duruyor. Hemen yarından itibaren 3 gün antrenman yapacağız. 2 Ocak’ta kampa gideceğiz. Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var. İnşallah bunu yaparız" diye konuştu. Gelmeden önce kadroyla ilgili ekibiyle değerlendirme yaptığını ifade eden Belözoğlu, "Buna rağmen en iyisini yapmak için buradayız. Elinde bir kadroyu güçlendireceğimizi düşündüğümüz bir devre arası var önünde. Bence Kasımpaşa’nın bunu yapması gerekiyor. Kerem (Demirbay) iyi bir oyuncu. İsmi geçen oyunculardan biri de o. Topu tutmadan, yönlendirmede o benim istediğim oyunu ortaya çıkabilecek bu tarz oyunculara ihtiyaç var gibi görünüyor. Ceyhun Bey’le görüştük, başkanlarımızla görüştük. Takımın güçlenmesi adına bir şeyler yapabileceğimizi düşünüyorum. 17 maçın minimum 8-9 galibiyet çıkarabilecek bir takım inşa edeceğiz. Şikayet edecek durumda değilim. Şikayet etmemeliyim bu kadroya geldiysem. Bugün planlarımızın bazıları tuttu, bazıları tutmadı. Karşımıza güçlü bir takım vardı" şeklinde konuştu. "Elimde peynir, domates varken, kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli" Elindeki kadroyla iyi işler çıkarmaya çalıştığını vurgulayan Emre Belözoğlu, "Elindeki malzemeyle en iyi lezzeti çıkarabilecek oyunu yapmak durumundayım. Elimde peynir, domates varken, ben sadece peynirli domatesli en güzel pizzayı yapmalıyım. Kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli. Bu işin gerçeği budur. Teknik adamlar bir şeyleri konuşurken biraz daha gerçekçi yaklaşmalılar. Ben burada elimdeki mevcutla bile en iyi neyi yapabilirim, bunun derdindeyim Ofansif anlamda kesinlikle değişmemiz gereken, gelişmemiz gereken yerler var" ifadelerini kullandı. Her çalıştırdığı takımın kendisinde tecrübe olduğunu aktaran Belözoğlu, "Elimizdeki güce göre en lezzetlisini yapmak zorundasınız. Ankaragücü’yle yaşadığımız süreç tamamen bence hakemlerin organize ettiği bir süreçti. Antalyaspor, geçen sene bence yine ligin en sıkıntılı kadrolarından bir tanesiydi ama bence iyi iş çıkardık. Lige çok iyi başladık. 4 maçta 9 puan aldık. Camia mutsuz, 4 maçın 4’ünü de kazanmamız gerekiyor diyorlardı. Ben o yüzden bıraktım. Çünkü bazen ülkede gerçeklerle karşılaşmak istemeyen bir grupla karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Gerçekçi bakacağız. Bunları tecrübe olarak görüyoruz. Teknik adamlık kariyerimde iyi de gitse kötü kötü de gitse hedeflerimden vazgeçmeden yoluna devam edeceğim. Bu bir tecrübe. Hep böyle bakarım" diyerek sözlerini tamamladı.
Eskişehir Aynı anda aynı caddede 4 kaza: Başka kaza olmasın diye çaba gösterdiler Eskişehir’de yağmurun etkisiyle aynı yolda aynı anda toplam 4 ayrı kaza meydana gelirken, çekici bekleyen sürücüler diğer araçların kaza yapmaması için yoğun çaba gösterdi. Bir otomobilin duvara çarptığı kazada 1 kişi yaralanırken, aracını pert eden oğluna kızan baba, "Gece vakti burada ne işin var?" diyerek tepki gösterdi. Odunpazarı ilçesi Yenikent Mahallesi Zümrüt Caddesi üzerinde aynı anda 4 ayrı kaza meydana geldi. Edinilen bilgilere göre ilk kazada, Mustafa S.K. (19) idaresindeki 06 BM 8846 plakalı otomobil, yağmurdan dolayı kayganlaşan yolda kontrolden çıktı. Virajı alamayan otomobil, yol kenarındaki duvara çarptı. Kullanılamaz hale gelen araçta bulunan 4 arkadaştan B.E. isimli şahıs kazada yaralanırken, sürücü haricindeki 2 kişi kaza mahallinden uzaklaştı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. B.E. isimli yaralı, ilk müdahalesinin ardından Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırıldı. Aracı pert eden oğluna kızdı Kazanın ardından şoka giren araç sürücüsü Mustafa S.K. (19) kullanılamaz hale gelen aracı üzülürken, olay yerine gelen yakınları arkadaşını, "Cana geleceğine mala gelsin" diyerek sakinleştirmeye çalıştırdı. Mustafa S.K.’nın olay yerine gelen babası Mustafa K. ise, "Gece vakti burada ne işin var?" diyerek oğluna tepki gösterirken, diğer aile ferleri bu kez de babayı sakinleştirmeye çalıştı. Aynı yolda kaza yapan sürücülerden diğer araçlara örnek hareket Öte yandan, aynı cadde üzerinde bahse konu kazaya sadece 300 metre uzaklıkta 3 ayrı kaza meydana geldi. 2 araç ve 1 motosiklet daha kontrolden çıkarak şarampole devrildi. Bahse konu 3 kazada da yaralanan olmadı. Motosiklet sürücüsü kalkıp yoluna devam ederken, şarampole saplanan 39 FB 525 plakalı otomobil ve 65 HC 935 plakalı kamyonet sürücüleri çekici beklerken, diğer sürücüleri kaza yapmamaları için uyardı.