DÜNYA - 13 Nisan 2012 Cuma 14:54

MERSİN TENİSÇİLERİNİN ``˜MERSİN OPEN` RÜYASI

A
A
A
MERSİN TENİSÇİLERİNİN ``˜MERSİN OPEN` RÜYASI

Mersin Tenis Kulübü Başkanı Ahmet Atakan, Mersin`in adını dünya tenisine duyurmak amacıyla Mersin Open düzenlemek için yola çıktıklarını belirterek, ``bu bir rüya ve biz bu rüyayı gerçekleştireceğiz`` dedi.
Mersin Tenis, Yelken, Yüzme ve Su Sporları İhtisas Kulübü`nün ev sahipliğinde düzenlenen Mersin ATP Challenger Tenis Turnuvası devam ediyor. Tenis Kulübü kortlarında, dünya sıralamasında derece yapmış sporcuların katılımıyla süren turnayı İHA muhabirine değerlendiren Mersin Tenis Kulübü Başkanı Atakan, 2013 Akdeniz Oyunları`nın Mersin`de yapılacağını anımsattı. Oyunların 15 günlük bir etkinliği kapsadığını ifade eden Atakan, burada önemli olanın, bu oyunlar için yapılacak olan tesislerin oyun bittikten sonra da şehrin ve Türk sporunun yararına kullanabilmesi olduğunu söyledi. Akdeniz Oyunları`nda tenis için Türkiye`nin en modern, en kapsamlı ve en güzel tesisleri yapılacağı için bu tesiste bir Mersin Open başlatarak Mersin`in adını dünyaya duyurmak düşüncesiyle yola çıktıklarını anlatan Atakan, ``Bu çerçevede bir Mersin Open organize edebilmek için adımızı yavaş yavaş dünya tenis camiasına duyuralım dedik. Bu da ancak şehrimizde uluslararası turnuvalar düzenleyerek oluyor. Bu bağlamda 3 tane uluslararası turnuvaya başvurduk. Hem Türkiye Tenis Federasyonu hem de Dünya Tenis Federasyonu`nun kabulü ile bu turnuvaları Mersin`de yapmaya hak kazandık. Mersin ATP Challenger, MTSO ITF Future ve MDTO ITP Future adları ile düzenleyeceğimiz bu üç turnuvanın bize bedeli 250 bin TL civarında olacak. Kamu kuruluşlarımız, odalarımız, sivil toplum örgütlerimiz ve özel şirketler sayesinde bu paranın tümünü topladık. Hepsine teşekkür ediyoruz``
Turnuvanın ilki olan Mersin ATP Challenger Turnuvası`nı 7 Nisan`da başlattıklarını dile getiren Atakan, turnuvaya dünya tenis sıralamasında dereceleri 100 ile 600 arasında olan 56 sporcunun katıldığını, Türk tenisinin en önemli ismi, dünya 122.`si olan Marsel İlhan`ın da turnuvada mücadele ettiğini kaydetti.
``AMACIMIZ MERSİN`İ TENİSİN BEŞİĞžİ YAPMAK``
Turnuvayı yapmaktaki amaçlarını da aktaran Atakan, ``Yarın Mersin Open yapacağız diye ortaya çıktığımızda Dünya Tenis Federasyonu, ``˜Bu Mersin de nereden çıktı` demesin, dünya tenisçileri ``˜Mersin neresi` demesin, yavaş yavaş Mersin ismine aşina olsunlar istedik. Bu turnuvaya 70 civarında sporcu katılıyor. Bunların 62`si yabancı, 14 değişik ülkeden sporcu var. Nitekim gelen sporcuların hepsi turnuvadan da Mersin şehrinden de çok memnunlar. Bizim amacımız, Mersin adını dünyaya tenisle duyurmak ve Mersin`i tenisin beşiği yapmak. Çünkü hem iklim olarak hem de ulaşım açısından Mersin tenis sporuna çok müsait bir şehir. Bir çocuk saat 16.30`da okuldan çıktıktan sonra 15 dakika içinde kortuna gidip antrenmanına başlayabiliyor. 11 ay dışarıda spor yapma imkanı var, bu da çok büyük bir avantaj. Onun için biz kararlıyız; hem Mersin`in adını teniste dünyaya duyuracağız hem de Mersin`i Akdeniz Oyunları için Mersin`de yapılan tenis tesisleri vasıtasıyla tenisin beşiği yapacağız ve çok başarılı sporcular yetiştireceğiz inşallah`` diye konuştu.
Mersin ve Türk tenisinin dünyadaki yeri konusunda da bilgi veren Atakan, Mersin takımının şu anda birinci ligde olduğunu, ancak Türk tenisinin dünya sıralamalarında daha geride olduğunu söyledi. Bunun nedenini, tesis ve antrenör eksikliği ile fazla sporcu olmamasına bağlayan Atakan, ``Fakat bu ara hızla kapanıyor. Çünkü işin başında çok iyi bir Tenis Federasyonu var. Biz de yavaş yavaş tenisi okullara sokmaya, bu tür organizasyonlar yaparak tenise ilgi uyandırmaya çalışıyoruz ki, bu daha geniş kitlelere yayılsın Mersin`de. Bunu da başaracağımıza inanıyorum. 75 milyonluk bir ülkede en azından 10 sporcuyu önümüzdeki 10 yıl içerisinde ilk 100`e sokarız diye düşünüyorum`` ifadelerini kullandı.
Akdeniz Oyunları için yapılacak tenis tesislerinin çok katkısı olacağına işaret eden Atakan, şöyle devam etti: ``Çünkü bu turnuvaları yapabilmek için önce gelip altyapınızı kontrol ediyorlar, altyapınız uygunsa izin veriyorlar. Her şey para değil. 1 milyon dolar ödüllü turnuva yapacaksınız diyelim, ilk sordukları soru ``˜nerede yapacaksın` oluyor. Yani parayı bulmanız önemli değil. Biz bu turnuvayı aldığımızda Kasım ayında gözetmen geldi, tesisi A`dan Z`ye inceledi. Eksiklerimizi söyleyerek ``˜Şubat`ta gelip bakacağım, eksikler tamamlanmışsa turnuvanızı onaylayacağım` dedi. Nitekim de öyle oldu. Şimdi Mersin`de bu tesisler yapılmıyor olsa biz bir Mersin Open`i hayal edemeyiz. Özellikle 2013`e hazırlık için yaptık bu turnuvayı. Hem dünya tenisi Mersin adını duysun hem dünya tenisçileri Mersin`i tanısın. Bu bir rüya ve biz bu rüyayı gerçekleştireceğiz inşallah.``
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Lisede teknolojik dönüşüm Oltu MTAL’de teknolojik dönüşüm başladı, atölyeler yeni nesil makinelerle donatıldı. Erzurum’un Oltu ilçesi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Metal Teknolojisi ile Mobilya ve İç Mekân Tasarımı alanlarında yaptığı büyük teknolojik yatırımla dikkat çekti. Okul bünyesindeki atölyeler, yeni nesil makinelerle yenilenerek öğrencilerin sektör standartlarında eğitim almasına imkân sağladı. "Çelik gibi irade, teknolojiyle buluştu" anlayışıyla hareket eden okul yönetimi, öğrencilerin hem teorik hem de uygulamalı eğitimlerini güçlendirdi. Toplam 13 yeni nesil makinenin kazandırıldığı atölyelerde artık ahşap ve metal alanlarında her türlü üretim yapılabiliyor. Okulda gerçekleştirilen yenileme çalışmalarını yerinde incelemek amacıyla Oltu Kaymakamı Mustafa Çelik, İlçe Milli Eğitim Müdürü İlhami Şahin ve Okul Müdürü Anıl Demircan atölyeleri ziyaret etti. Ziyaret sırasında meslek öğretmenlerinden makinelerin teknik özellikleri ve eğitimdeki kullanım alanları hakkında bilgi alındı. Yetkililer, yapılan yatırımlar sayesinde öğrencilerin iş hayatına daha donanımlı şekilde hazırlandığını belirterek, okulun üretken, geliştiren ve geleceği inşa eden bireyler yetiştirmeye devam edeceğini vurguladı. Öte yandan Bilişim Teknolojileri Alanı atölyesi de yenilenerek 10 adet yeni nesil bilgisayar okul bünyesine kazandırıldı. Oltu MTAL geleceğin yükselen değeri Atölyelerin modern makinelerle donatılmasında emeği geçenlere teşekkür edilirken, Metal Teknolojisi Alanı için alınan makineler şu şekilde sıralandı: Lazer Kaynak Makinesi, Argon (TIG) Kaynak Makinesi, Plazma Kesme Makinesi, Punta Kaynak Makinesi, Mobilya ve İç Mekân Tasarımı Alanı için alınan makineler ise şöyle: Kenar Yapıştırma Makinesi, Planya Makinesi, Şerit Testere Makinesi, Yatay Delik Makinesi, Kalınlık Makinesi, Freze Makinesi, Sütunlu Dikey Matkap, Çoklu Delik Makinesi, Ahşap Lazer Kesim Makinesi, Okul Müdürü Anıl Demircan yapılan 4,5 milyona alınan ve Yapılan yatırımlarla Oltu Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, bölgenin mesleki eğitimdeki önemli merkezlerinden biri olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.
İzmir Gazeteci Yazar Gökhan Çelik’ten yeni roman: ’Hilal Birliği’ Gazeteci ve yazar Gökhan Çelik, aynı zamanda Türkiye Atıcılık Federasyonu As Başkanı olarak görev yaparken, edebiyat alanındaki üretkenliğini de yeni romanıyla sürdürüyor. Çelik’in dokuzuncu romanı olan "Hilal Birliği" okurla buluşarak raflardaki yerini aldı. 42. İstanbul TÜYAP Kitap Fuarı ile birlikte satışa çıkan Hilal Birliği, tarihin gölgelerinde kurulmuş, varlığı hiçbir zaman kayıtlara geçmemiş gizli bir teşkilatın izini sürüyor. Roman, bir milletin hafızasında saklı kalmış, susarak hükmeden ve her dönemde varlığını koruyan bir aklın hikâyesini merkezine alıyor. 1990’lı yılların karanlık sokaklarında bir müzisyenin cebine bırakılan gizemli bir mektupla başlayan hikâye; geçmiş ile geleceği, birey ile devleti, hakikat ile sırrı iç içe geçirerek ilerliyor. Alparslan Türkeş’ten Turgut Özal’a, Muhsin Batur’dan Adil Erdem Bayazıt’a, Barış Manço’dan Necip Hoca’ya uzanan gerçek isimler, romanda tarih sahnesinin perde arkasındaki taşıyıcılar olarak yer alıyor. Yeni eserini okuyucularının beğenisine sunmanın heyecenını yaşadığını ifade eden Çelik, şöyle devam etti: "Hilal Birliği, hayal ile gerçeğin arasındaki en ince çizgide yürürken, okuru yalnızca bir hikâyeye değil bir sorgulamanın içine davet ediyor. İlk satırdan itibaren okur, sanki kendi cebine bırakılmış bir mektubun çağrısıyla baş başa kalıyor ve şu soruyla yüzleşiyor: ’Ben gitmeli miyim?’ " Yeni romanıyla tarihsel derinliği, politik arka planı ve güçlü kurgusuyla, okuru hem düşünmeye hem de hatırlamaya çağıran Çelik, bunu "Çünkü bazı sırlar anlatılmaz; ancak hak edenin kulağına fısıldanır." şeklinde ifade ediyor. Önceki romanları Gökhan Çelik, daha önce "Türk Mülkünün Nizamı: Nizamülmülk", "Ahi Evran", "Denizlerin Tufanı: Piri Reis", "Çaka Bey - Beni Denizlere Gömün", "Fatih Zamanı: Veladet", "Şahzade - Hükümdarlık Satracı", "Kurt Gecesi: İmparatoryum" ve "Kıbrıs Baskını" adlı romanlara imza atmıştı.