YEREL HABERLER - 14 Nisan 2012 Cumartesi 12:54

DİLEK YARIMADASI MİLLİ PARKI BAHARDA BİR BAŞKA GÜZEL

A
A
A
DİLEK YARIMADASI MİLLİ PARKI BAHARDA BİR BAŞKA GÜZEL

Türkiye`nin en önemli doğal mirasları arasında yer alan Kuşadası`na bağlı Güzelçamlı beldesindeki Büyük Menderes Deltası Dilek Yarımadası Milli parkı, baharın etkisini iyice göstermesiyle birlikte tüm güzelliğini ve çekiciliğini ortaya koymaya başladı.
Antik Dönem`deki ismiyle Mykale, şimdiki adıyla Samsun Dağı`nın Ege Denizi`ne doğru uzanan ve Dilek Yarımadası olarak adlandırılan harika coğrafyası, içinde barındırdığı bitki ve ve hayvan türleriyle öne çıkmaktadır. 1966 yılında Milli Park olan Kuşadası Dilek Yarımadası, sadece ülkemizin değil flora zenginliği açısından dünyadaki önemli doğa alanlarından birisi olma özelliğini de koruyor. Her yıl yerli-yabancı binlerce konuk, milli parkın akvaryum gibi denizine girmek için yaz günlerinde uzun kuyruklar oluşturarak, yer kapmak için uğraş veriyor. Diğer aylarda ise Milli Parkın kendi doğal sakinlerinden başka kimseyi görmek biraz zordur.
Yılın 12 ayında da farklı güzelliklerle dolu harika bir doğa alanı olan milli parkın en güzel zamanı doğanın canlandığı bahar aylarıdır. Bahar boyunca doğa tüm güzellikleriyle milli parka gelen konuklara renklerin müthiş armonisini sergiliyor. Akdeniz`den Kafkasya`ya kadar kıyılarda yayılım gösteren neredeyse tüm bitkilerin doğal olarak bir arada görüldüğü bir doğa hazinesi olan Dilek Yarımadası milli parkının en önemli özelliklerinden biri olan benzersiz bitki çeşitliliği, baharın gelmesiyle birlikte tüm güzelliğini ve canlılığını sergiliyor. Hem Dilek Yarımadası hem de Büyük Menderes Deltası`nın barındırdığı farklı ve çeşitli fiziksel özellikler, bitki örtüsünün de kısa mesafeler içerisinde farklı ve çeşitli olmasına yol açıyor. Bahar aylarında milli parka gidildiğinde, her köşede farklı renkte, farklı şekillerde doğanın harikalarını izleme fırsatı elde edilirken, milli parkın içine girildiğinde ise vahşi bir tabiatın hüküm sürdüğü hemen anlaşılır. Sürü halinde kalabalık ve gürültülü bir şekilde dolaşan vahşi doğanın kendini gösteren sakinlerini hemen fark edilir, Ormanın derinliklerinde, her ağacın üzerinde sizleri izleyen ve onları fark etmenizi bekleyen bir çift göz mutlaka bulunur.
Biyolojik çeşitliliğin zengin olduğu bu coğrafyanın karşı kıyısı olan Ege`nin öte yakasında, Yunanistan`ın Samos Adası`nda yaşayanlar milli parkın harika manzarasını hayranlıkla izler. Çok nadir görülen ve endemik birçok türün milli parkın coğrafyasında yetiştiği görülmektedir. Milli parktaki her bitki kendi yaşam alanını oluşturarak, tüm güzelliklerini sergileyip keşfedilmeyi beklemektedir. Dünyadaki botanik tutkunlarının mutlaka görmek istedikleri önemli doğa alanı olan milli park, renklerin en canlı olduğu bahar aylarında mutlaka görülmelidir. Her bitkinin rengi ve şekli bir ressamın tablosundan çıkmış gibidir. Farklı renklerin birlikte yaşadığı bu coğrafyadaki bitkilere, her geçen gün farklı çiçekler katılmaktadır.Önemli ve benzersiz bitki türlerinin olduğu Oluklu dere Kanyonu`nda her an sürprizlerle karşılaşmak olasıdır.
Milli Park Avrupa Konseyi tarafından ``Flora Biyogenetik Rezerv Alanı``, yani bitki örtüsü açısından soyu tükenmekte veya genetik çeşitliliği çok azalmakta olan bir canlı türü ya da topluluklarını korumaya yönelik uluslararası düzeyde koruma alanı olarak kabul edilmiştir. Bugüne kadar tespit edilebilen bitki türünün sayısı 804, keşfedilmeyi bekleyen kaç bitkinin olduğu ise bilinmemektedir. İyi bir gözlemci olanlar başlarını uzatarak kendisinin izlenmesini bekleyen doğanın harika çiçeklerini her an görebilir.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Türklerin tarih boyunca kullandığı alfabeler Denizli’de sergilendi DENİZLİ (İHA) – Denizli’de UNESCO’nun ilan etmiş olduğu Uluslararası Dünya Türk Dili Ailesi Günü kutlamaları kapsamında ‘Türklerin Tarih Boyunca Kullandığı Alfabeler’ sergisi düzenlendi. UNESCO Türkiye Milli Komisyonu koordinasyonunda düzenlenen "Türklerin Tarih Boyunca Kullandığı Alfabeler" sergisinin açılışı, İnsan ve Toplum Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yasemin Beyazıt ile Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nergis Biray tarafından gerçekleştirildi. Etkinlikte Türkler tarafından kullanılan ilk alfabe olan Köktürk alfabesinden günümüze kadar tarih boyunca kullanılan ve Türk devlet ve topluluklarının kullandıkları Latin ve Kiril alfabelerine kadar bütün alfabeler, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün "Türk milleti demek, Türk dili demektir. Türk dili Türk milleti için kutsal bir hazinedir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir; yeter ki bu dil şuurla işlensin." sözünün yazıldığı poster eşliğinde sergilendi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan programın açış konuşmasını Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nergis Biray gerçekleştirdi. Açış konuşmasının ardından İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları 3. sınıf öğrencisi Merve Aksakal "Türklerin Kullandığı Alfabeler" adlı sunumunu gerçekleştirdi. Sunumun ardından Türk dünyasının çeşitli bölgelerinden gelen öğrenciler ülkelerinin yöresel dans gösterilerini sergiledi. Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü öğrencisi Sholpan Bakhyt Kyzy Adilkhanova Özbekistan ve Karakalpakistan’ın, Danagul Khauyg Moğolistan’ın yöresel danslarını; Kazakistan Şakerim Üniversitesinden gelen Erasmus değişim programı öğrencileri Yenglik Mukhtar, Meruyert Altynbek, Dilnaz Sayatova, Arsen Serikuly, Shynggys Almat, Shakhnaz Kuanyshbayeva, Symbat Akataikyzy Kazakistan’ın geleneksel oyunu olan Kara Jorga’yı sergiledi. Serikbol Dolda tarafından ise Kazakistan’ın millî çalgısı olan dombıra ile müzik dinletisi gerçekleştirildi.
İstanbul Kağıthane’ye yeni sosyal ve sportif tesis kazandırılıyor Kağıthane Belediyesi, Yeşil Vadi Bisiklet ve Yürüyüş Yolu ile entegre şekilde planlanan yeni sosyal ve sportif tesisi ilçeye kazandırıyor. Yaklaşık 8 dönümlük alan üzerinde inşa edilen Yeşil Vadi 4. Etap projesiyle Kağıthane’ye yeni yeşil alanlar ve modern spor sahaları ekleniyor. Proje kapsamında basketbol sahası, voleybol sahaları ve padel sahasının yanı sıra yürüyüş yolları, sosyal tesis, çocuk oyun alanları ve 43 araç kapasiteli otopark yer alıyor. Tesisin, her yaştan vatandaşın spor yapabileceği ve sosyal yaşamını sürdürebileceği şekilde planlandığı belirtildi. Kağıthane Belediye Başkanı Mevlüt Öztekin, Yeşil Vadi’nin ilçenin önemli yaşam alanlarından biri haline geldiğini ifade ederek, yeni etapla birlikte spor ve dinlenme alanlarının artırıldığını kaydetti. Öztekin, vatandaşların modern tesislerde vakit geçirebileceğini, çocukların ise güvenli oyun alanlarında eğlenebileceğini belirtti. Projenin yakın zamanda tamamlanarak hizmete açılması hedefleniyor. Yeşil Vadi 4. Etap’ın tamamlanmasıyla birlikte bölge sakinleri; spor sahaları, yürüyüş alanları, çocuk oyun alanları ve sosyal donatılarıyla planlanan yeni bir sosyal ve sportif tesise kavuşmuş olacak. Kâğıthane Belediyesi, proje ile ilçenin yeşil alan kapasitesini artırmayı, vatandaşlara nitelikli spor ve dinlenme alanları sunmayı amaçlıyor.
İstanbul Türkiye e-ticarette seviye atladı: "Dijital dönüşüm, bizi bölgemizin lider ülkesi yapacak" Türkiye’de e-ticaret sektörü, dijital dönüşümle birlikte yalnızca büyüme değil, yönetim kalitesi odaklı yeni bir döneme giriyor. BirFatura CEO’su İbrahim Bayır, Türkiye’nin e-ticarette nicelikten çok nitelik kazandığını belirterek, "Türkiye e-ticarette sadece büyümüyor, olgunlaşıyor" dedi. Son 5 yılda Türkiye’de e-ticaret, satış hacminin ötesinde işletme yönetimi ve operasyonel kalite açısından önemli bir dönüşüm yaşadı. Sektörde rekabeti artık yalnızca satış adetleri değil; yönetim becerisi, müşteri deneyimi ve dijital altyapı belirliyor. BirFatura CEO’su İbrahim Bayır, Türkiye’nin e-ticareti doğru yöneten bir ülke olduğunu vurguladı. Pandemi döneminde hızla artan e-ticaret alışkanlıklarının, bugün işletmelerden daha profesyonel bir yönetim anlayışı talep ettiğini belirten Bayır, başarının yalnızca sipariş sayısıyla ölçülmediğine dikkat çekti. Bayır, "Hızlı teslimat, şeffaf müşteri hizmetleri, sorunsuz iade süreçleri ve dijital entegrasyon rekabetin ayrılmaz parçaları haline geldi. Hız başlangıçtı. Kalite ve yönetim becerisi artık oyunun kurallarıdır" dedi. 13 milyon e-fatura kesildi Kasım 2025 kampanya döneminde BirFatura üzerinden 13 milyonun üzerinde e-fatura kesildiğini açıklayan Bayır, geçen yıl aynı dönemde bu rakamın yaklaşık 10 milyon seviyesinde olduğunu ifade etti. Bu artışın e-ticaret hacmindeki büyümeyi gösterdiğini belirten Bayır, aynı zamanda işletmeler üzerindeki operasyonel yükün de ciddi şekilde arttığını vurgulayarak, "Kasım ayı adeta bir stres testidir. Dijital altyapısı sağlam olan işletmeler bu dönemde öne çıkıyor" diye konuştu. Müşteri deneyimi ve güven ön planda Türkiye’de e-ticaret tüketicisinin daha bilinçli ve seçici hale geldiğini ifade eden Bayır, müşterinin artık yalnızca ürünü değil, hizmeti ve güveni satın aldığını söyleyerek, "Markaya bağlanan müşteri, o markayı büyütür. Uzun vadeli başarı, sadakat oluşturan işletmelerin olacak" ifadelerini kullandı. "Dijital dönüşüm, bizi bölgemizin lider ülkesi yapacak" E-ticarette verinin en değerli unsur haline geldiğini kaydeden Bayır, doğru veri takibinin tedarik planlamasından nakit akışına, pazarlama verimliliğinden ürün stratejilerine kadar birçok alanı doğrudan etkilediğini ifade ederken veri odaklı yönetimin rekabet avantajı sağladığını da aktardı. Türkiye e-ticaretinin artık yalnızca iç pazara değil, bölgesel rekabete odaklandığını dile getiren Bayır, "Türkiye e-ticarette sadece büyümüyor; olgunlaşıyor. Bu dijital dönüşüm, bizi bölgemizin lider ülkesi yapacak" derken Türkiye’nin güçlü üretici altyapısı, genç nüfusu ve artan e-ticaret deneyiminin bu hedef için önemli avantajlar sunduğunu belirtti.