POLİTİKA - 21 Nisan 2012 Cumartesi 14:31

BAKAN YILDIRIM, KÖPRÜ ULAŞIMINA FIRTINA ENGELİNİ YORUMLADI

A
A
A
BAKAN YILDIRIM, KÖPRÜ ULAŞIMINA FIRTINA ENGELİNİ YORUMLADI

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, fırtına nedeniyle Boğaz Köprüsü`nün geçici olarak ulaşıma kapatılmasının emniyet tedbiri olduğunu belirterek, "Köprü rezonansa girse üzerindeki yüzlerce araç ve binlerce insanın hayatını tehlikeye atamazdık. Bu köprünün güvenliği, emniyeti, sağlamlığı ile ilgili bir konu değil tedbirdir" dedi.
Bakan Yıldırım, Ekonomi Gazeteciler Derneği üyeleriyle kahvaltıda bir araya geldi. Kahvaltı sonrası gazetecilerle sohbet eden Bakan Yıldırım, yaptığı esprilerle salondakileri güldürdü. Gazetecilerin 3. köprü konusundaki sorularını yanıtlayan Yıldırım, "Birinci ve ikinci köprü geçişlerinde yakıttan ve iş gücünden 3.5 milyar TL kaybımız var. Köprülerdeki trafiği dikkate aldığınızda yakıt kaybı, beklemelerden kaynaklanan işgücü kaybını topladığınızda iki 3.5 milyar TL. Bazıları diyor ki 3. köprüye ne lüzum
var. İşte cevap burada. Köprü projesi 4.5-5 katrilyonluk bir proje. 1.5-2 senede kendini amorti edebilecek bir proje" dedi.
Bakan Yıldırım, 3. köprü projesi ile ilgili KDV istisnasını da uyguladıklarını belirterek, "Burada bir vergi kaybı yok. Adam 4 yılda yapacak. 4 yılda oraya 4 katrilyon harcayacak. 600-700 trilyon da KDV için bir finansman bulması lazım. Yani devleti fonlamak için ayrıca bir para bulacak. Bu finansman maliyetini yükseltiyor. İlave ediyor. Diyelim ki 10 yıl işletme süresi verdi. Oradaki KDV`lerden mahsup ediyor. O mahsuba gerek kalmayacak. Baştan diyoruz ki `bunu almıyoruz kardeşim` Bunu havalimanlarında
almıyoruz. Bunun anlamı yok. Bu tip büyük hacimli yatırımlarda bu uygulama doğru uygulama. Bunu eğitim yatırımlarına da sağlık yatırımlarına da yaygınlaştırıyoruz. Köprü işinde bütün bunları üst üste koyunca finanse edilebilir, daha kısa sürede yapılabilir hale geldi ve dolayısıyla teklif de geldi diyebiliriz. Daha ne çıkacak bilmiyoruz" ifadelerini kullandı.
"BOОAZ KÖPRÜSÜNÜN FIRTINA NEDENİYLE ULAŞIMA KAPANMASI BİR TEDBİRDİ"
Boğaz Köprüsü`nün fırtına nedeniyle ulaşıma geçici olarak kapatılmasını da değerlendiren Yıldırım, şunları söyledi:
"Köprülerin emniyetli çalışma şartları var. Belirli rüzgar yüküne kadar köprü çalışır. Belirli bir rüzgar yüküne ulaşıldıktan sonra emniyet için kapatmak mecburiyetindesiniz. Bu bir fizik kanunudur. Köprü rezonansa girse üzerindeki yüzlerce araç ve binlerce insanın hayatını tehlikeye atamazdık. Bu köprünün güvenliği, emniyeti, sağlamlığı ile ilgili bir konu değil tedbirdir. Bu tedbir havacılıkta da var. Belirli bir rüzgar olursa kalmak gibi. Bu tedbirler emniyete yönelik tedbirledir. Bundan ibaret."
"IRMAKTA OLUŞAN ÇUKURLAR KÖPRÜNÜN ALTINI OYMUŞ"
Bakan Yıldırım, Çaycuma`da çöken köprü ilgili sorular üzerine, "1951 yılında yapılmış bir köprü var. Daha sonra bu köprünün tabii ki kontrolleri sürekli yapıldı. Bakımları da yapılmış. Ve sonra talep üzerine 2009`da bir köprü daha yapmışın yan tarafında. Bu sefer aslında yeni yapılan köprü bütün trafiği idare edecek köprü. Birini geliş birini gidiş kullanmaya başlamışlar. Belediyeye devretmişiz yolu. Ama bakımları yine karayollarınca yapılmaya devam etmiş. Bu konu inceleniyor. İdari soruşturma ve adli
soruşturma devam ediyor. İlk tespitler şu. Irmağın çeşitli yerlerinden kum alındığı için çukurlar oluşmuş. Oluşan bu çukurlarda gelen suyun debisi bin metreküp saniyeye çıkmış. Saniyede bin tonluk yük geliyor yani. O oyuklar ilerleye ilerleye köprünün kazık kısmına gelmiş ve kazıkların oturduğu platformun altını 5 metreye kadar oymuş. Oyunca o kadar yük suyun çullanmasıyla beraber toptan çökme var. Malzemede herhangi bir şey yok. Demirler, betonarme sağlam. Halen şimdi bile kaldıramadılar kesemediler o
kadar sağlam. Ama altta toptan çökme var. Birdenbire o kazık sistemi sel alıp götürünce çöktü" diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Ankara merkezli 9 ilde dolandırıcılık operasyonları: 25 tutuklama Kendilerini polis ve savcı olarak dolandırıcılık yapan çeteye yönelik Ankara merkezli 9 ilde gerçekleştirilen operasyonlarda 28 şüpheli yakalandı, 25’i tutuklandı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Dolandırıcılık ve Sahtecilik Bürosu koordinesinde Asayiş Şube Müdürlüğü Dolandırıcılık Büro Amirliği ekiplerince yürütülen çalışmalar kapsamında kendilerini polis ve savcı olarak tanıtarak vatandaşları dolandıran şüphelilere yönelik geniş çaplı çalışma başlatıldı. Soruşturma kapsamında şüphelilerin dolandırıcılık eylemlerini örgütlü, planlı ve görev paylaşımı içinde gerçekleştirdikleri tespit edildi. Şüphelilerin; mağdurlarda panik oluştururarak para ve altınlarını aldıkları ve yakalanmamak amacıyla şapka ve maske takarak kılık değiştirdikleri belirlendi. Şüphelilerin bazı mağdurları banka hesaplarına para yatırmaya yönlendirdikleri, yatırılan paraların kısa süre içerisinde çekilerek şüphelilerin kontrolüne geçirildiği tespit edildi. Elde edilen deliller doğrultusunda 16 Aralık tarihinde Ankara merkezli, İstanbul, Kocaeli, Bursa, Samsun, Tokat, Şanlıurfa, Adana ve Elazığ illerinde eş zamanlı operasyon düzenlendi. Operasyon kapsamında 28 şüphelinin tamamı yakalandı. Yakalanan şüpheliler, işlemlerinin ardından adli makamlara sevk edilirken, 28 şüpheliden 25’i tutuklandı, 3’ü adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Bursa Meclis üyesini sıkıştırıp, aracı yumrukladı… O anlar kamerada Bursa’da Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, trafikte yol verme tartışması sonrası saldırıya uğradı. İddiaya göre yol vermediği gerekçesiyle öfkelenen şüpheli sürücü, Bodur’u takip ederek aracına saldırdı. O anlar kameraya yansırken, şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Hamitler Mahallesi Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı üzerinde seyir halinde olan Özlem Bodur, yol verme meselesi nedeniyle tanımadığı bir sürücünün tepkisiyle karşılaştı. İddiaya göre şüpheli sürücü, bu nedenle trafikte Bodur’u sıkıştırarak sinkaflı el hareketlerinde bulundu. Sıkıştırma nedeniyle durmak zorunda kalan Bodur, bu sırada araçtan inen şahıs A.G.’nin saldırısına uğradı. Şüpheli önce aracın aynasını kırdı, ardından araca yumruk atıp olay yerinden uzaklaştı. O anlar kameraya yansırken, şüphelinin "Seninle görüşeceğiz, seni öldürürüm" şeklinde tehditlerde bulunduğu iddia edildi. Olay sonrası polis merkezine başvuran Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, maddi zarar oluşmadığını ancak hakaret ve tehditlere maruz kaldığını belirterek şikâyetçi oldu. Yapılan araştırmada söz konusu aracın sahibinin A.G. olduğu tespit edildi. Şüpheli A.G.’nin ifadesinde suçlamaların bir kısmını kabul ettiği öğrenildi. Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda adliyeye sevk edilen şüpheli A.G., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, olayın ardından AK Parti ve MHP’li milletvekillerinden ve Meclis üyelerinden Özlem Bodur’a destek mesajları geldi. Milletvekilleri, trafikte şiddetin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak sürecin yakından takip edileceğini ifade etti.