YEREL HABERLER - 27 Şubat 2012 Pazartesi 10:16

MAVİŞEHİR`E YENİ YOLLAR VE YENİ KÖPRÜLER

A
A
A
MAVİŞEHİR`E YENİ YOLLAR VE YENİ KÖPRÜLER

İzmir Büyükşehir Belediyesi, Karşıyaka Dudayev Bulvarı ile Mavişehir TOKİ konutları bölgesine yeni imar ve bağlantı yolları ile karayolu köprüleri yapımı için 15 Mart 2012 tarihinde ihale gerçekleştirecek.
Bu kapsamda Çiğli İstasyonaltı Mahallesi ile Karşıyaka Mavişehir Mahallesi arasında bulunan yeni yerleşim bölgesinde yeni imar ve bağlantı yolları ile bu bölgeden geçen Maltepe Deresi’nin üstüne 3 noktada karayolu köprüsü yapılacak. Bu bölgede oturan vatandaşların ulaşımlarını kolaylaştırmak için oluşturulan projeye göre 6525, 8291, 8291/1, 8293,8294, 8294/1 sokaklarda yeni imar yolları açılacak ve düzenlenecek. 6522 ve 6523 Sokak ile 6524 Sokak’ta ise yol ve kaldırım yenileme çalışmaları gerçekleştirilecek. Bölgeden geçen Maltepe Deresi’nin kestiği 8291, 8291/1 ve 8294/1 sokakların üstünde kesintisiz ulaşım için karayolu köprüsü inşa edilecek.
İhalenin sonuçlanıp yer tesliminin yapılmasının ardından 240 günde tamamlanacak projenin kente kazandırılmasıyla, bölgede oturan vatandaşlar daha rahat ulaşım olanaklarına kavuşacak.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Iğdır Iğdır’da 14 Mayıs Çiftçiler Günü kutlandı 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla Iğdır’da düzenlenen programda çiftçiler bir araya geldi. Iğdır Kültür Merkezinde Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla düzenlenen program, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayarak günün anlam ve önemine ithafen yapılan konuşmalarla devam etti. Iğdır’daki çiftçilerin bütün desteklerden yararlanmaları için çalıştıklarını belirten Iğdır İl Tarım ve Orman Müdürü Ahmet Tingiş, "İlimizde tarımsal hayvancılığın kalkınması bizim için önemli bir yer almaktadır. Bu çerçevede ilimizde tarımsal hayvancılığa yönelik destekleyici çalışmalarımız her yıl artarak devam etmektedir" dedi. Iğdır Valisi Ercan Turan, çiftçilerin değerinin bilinmesi gerektiğine vurgu yaparak Iğdır’da su kullanımının da hor kullanıldığına dikkat çekti. Vali Turan konuşmasında, "Kim ki üretiyorsa efendi olur, kim ki üretmiyorsa birine muhtaç olur el açar birisinin kölesi olur. Demek ki en önemli temel ihtiyacımız olan gıda ürünlerini üretenler üretmeyenlerin efendisi olur. Iğdır’da su sorunu yok Iğdır’da suyu kullanamama sorunu var. Türkiye’de ben birçok vilayette bulundum. Suyun bu kadar hor bu kadar vahşi bu kadar plansız kullanılan başka bir yer görmedim" dedi. Vali Turan, Iğdır’ın tarımsal su sorununa çözüm olacak Tuzluca Barajı’nın ihalesinin yapıldığı müjdesini de çiftçilere vererek, "20 yıldır yapılamayan Tuzluca Barajı’nın ihalesi yapıldı. Peki, sonra ne yapılacak? Ona bağlı olarak kapalı sulama sistemleri yapılacak. Iğdır’ın en önemli sorunu olan suyu kullanmama sorunu ortadan kalkacak" dedi. Program çiftçilere plaket takdimi ile sona erdi.
Ankara Kızılay Başkanı Yılmaz: "2024 yılı kurban payı bedelimiz yurt içi ve Gazze için 11 bin 750, yurt dışı için 4 bin 300 lira olarak belirlendi" ANKARA (İHA) – Kızılay Başkanı Fatma Meriç Yılmaz, 2024 yılı kurban bedel fiyatının yurt içi ve Gazze için 11 bin 750 lira, yurt dışı için ise 4 bin 300 lira olarak belirlendiğini açıkladı. Kızılay tarafından gelenekselleşen, Kurban Bayramı’nda kesilecek olan her bir kurbanın toplumun tüm kesimlerine ulaşması amaçlanan ve "Kurban Bereketini Yıl Boyu Yaşatıyorsan Hilal Olsun Türkiye" sloganıyla yürütülecek olan 2024 Kurban Kampanyası Lansmanı Ankara’da bir otelde gerçekleştirildi. Türkiye dahil 21 ülkede 128 bin hisselik kurban kesmeyi hedefleyen Kızılay, Et ve Süt Kurumu iş birliğiyle hazırlayacağı kurban paylarını bu yıl 3 milyon 800 bin kişiye ulaştırmayı hedefliyor. Lansmana katılan Kızılay Başkanı Fatma Meriç Yılmaz, 2024 yılı kurban bedel fiyatının yurt içi ve Gazze için 11 bin 750 lira, yurt dışı için ise 4 bin 300 lira olarak belirlendiğini açıkladı. "Geçen yıl deprem bölgesinde 25 bin adet konserve dağıtımı gerçekleştirmiş olduk" Kızılay tarafından 2023 yılında yapılan faaliyetlere değinen Yılmaz, geçen yıl en fazla deprem bölgesini öncelik olarak gördüklerini ifade ederek, "Yurt içindeki kurbanları konserve yaparak dağıtıyoruz. Yurt dışında ise taze et şeklinde gerçekleştiriyoruz ama geçen sene bir değişiklik yaparak konteynerlere geçmiş depremzede aileler kendi kazanlarını kaynatabilsinler dedik. 2.75 kilogramlık şoklanmış paketler oluşturduk. Bu paketler oradaki küçük buzdolapların içerisine girebilecek paketlerdi. 25 bin adet dağıtım gerçekleştirmiş olduk" ifadelerini kullandı. Yılmaz, geçen yıl içerisinde Türkiye dahil 22 ülkede 106 bin hisseyi yurt dışındaki ihtiyaç sahiplerine taze et olarak ulaştırırken, yurt içinde ise 19 bin 600 hisseyi hem konserve hem de taze et şeklinde ulaştırdıklarını ve bu operasyonda toplam 2 milyon 900 bin kişiye hisse teslim ettiklerini kaydetti. "Bu yıl 128 bin hisseye ulaşmak istiyoruz" Bu yıl içerisinde 128 bin hisseye ulaşmak istediklerini açıklayan Yılmaz, "Kurban planlaması önceden yapılıyor. Bu rakamları belirlerken o organizasyonu en doğru şekilde yapabileceğimiz rakamlara ulaşmaya çalışıyoruz. Bu rakamlar yukarıya doğru bir miktar esneyebiliyor ama genelde yaşadığımız gerçeklik o rakama da ulaştığımızda mecburen kurban alımımız sona ermiştir demek zorunda kalıyoruz. Dolayısıyla son zamana bırakılmaması gerektiğinin altını çizmek istiyorum. Bu 128 bin hissenin 28 bin tanesini yurt içinde kesmiş olacağız. 100 bin tanesi ise yurt dışı operasyonlarımız için ayrılmış durumdadır" diye konuştu. "Kızılay olarak 3 milyon 800 bin kişiye ulaşmayı hedefliyoruz" Yılmaz, Kızılay olarak 3 milyon 800 bin kişiye ulaşmayı hedeflediklerine dikkati çekerek, "Operasyonu, Türkiye dahil olmak üzere 21 ülkede yapıyor olacağız. Geçen seneden farklı olarak Gazze’yi Türkiye’nin içine alarak buradan yöneteceğiz. Türkiye’de kesim ve dağıtımlarımız olacak. Türkiye’de bu sene yine konserve modelimize döndük. Başta Et ve Süt Kurumumuz olmak üzere konservelerimizi yaptıracağız ve yıl boyu bunları ulaştıracağız" dedi. "Son depremzede yuvasına kavuşup, yastığa başını huzurla koyana kadar deprem bölgesinden ayrılmayacağız" Deprem bölgesindeki ihtiyaç sahiplerini hiç yalnız bırakmadıklarını dile getiren Yılmaz, "Biz oradan hiç ayrılmadık. Son depremzede yuvasına kavuşup, yastığa başını huzurla koyana kadar da ayrılmayacağız. Kurban döneminde de yine onlarla beraber bazen kavurma yapacağız, bazen bayram şenlikleri yapacağız ve yine bayram kıyafetlerini dağıtacağız. Sizlerin emanetini de deprem bölgesine ulaştırmaya çalışacağız" şeklinde konuştu.
Ankara MHP Lideri Bahçeli: “Birkaç emniyet müdürünün açığa alınmasıyla geçiştirilemeyecek bir komplo devrededir” Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Birkaç emniyet müdürünün açığa alınmasıyla geçiştirilemeyecek bir komplo devrededir” dedi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu. Sözlerine 14’üncü Olağan Büyük Kurultayda kabul edilen yenilenmiş parti programının dış politikadaki temel esaslarına değinerek başlayan Bahçeli, “Bölgemizde ve dünyada barış ve istikrarı sürekli kılmak, uluslararası işbirliğini, karşılıklı saygı ve dostluğu yaymak ve geliştirmek, çok yönlü ve çok boyutlu bir diplomasi yürütmek suretiyle ülkemizin hak ve menfaatlerini her platformda korumak ve bu doğrultuda şahsiyetli bir dış politika izlemektir. Çevremizde barış, istikrar ve güvenlik odaklı “huzur kuşağı”nın oluşması, bütün ülkelerle karşılıklı saygı ve çıkara dayalı uzun vadeli dostane ilişkiler kurulması Milliyetçi Hareket Partisi’nin amacıdır” dedi. Uluslararası karar alma mekanizmalarının baştan ayağa revize edilmesi, artan reform çağrılarının mutabakata bağlanması küresel istikrarın tesisi bakımından artık ertelenemez bir mecburiyet olduğunu ifade eden Bahçeli, Birleşmiş Milletlerin her ne kadar dünya barışını ve güvenliğini sağlamak ve muhafaza etmek maksadıyla kurulmuş olsa da, zamanla bu tarihi pozisyonundan hızla uzaklaştığını söyledi. “Netenyahu yönetimi terör arıyorsa bir boy aynasına ilk elden bakmayı mutlaka tercih etmelidir” Küresel vicdanın Filistin halkının meşru mücadelesine destek verirken, İsrail’in saldırılarına bir nevi tepki gösterdiğini dile getiren Bahçeli, Filistin’in üyelik tasarısının Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda onaylanması karşısında İsrail temsilcisinin çıldırmış gibi Birleşmiş Milletler Şartı’nın bir kopyasını imha etmesi, kararın terör için bir ödül olduğunu ileri sürmesi Siyonist vandallığa uygun düşen bir saygısızlık ve seviyesizlik olarak kayıtlara geçmiştir. Netenyahu yönetimi terör arıyorsa, terörist görmek istiyorsa, soykırımcıları tanımak istediğindeyse bir boy aynasına ilk elden bakmayı mutlaka tercih etmelidir” ifadelerini kullandı. “Vaat edilmiş toprakların nihai hedefi Anadolu coğrafyasıdır” Refah’a yönelik kara operasyonun Gazze’nin dünyayla irtibatını kopardığını vurgulayan Bahçeli, “Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı’nın kapatılmasıyla insani yardımlar engellenmiş, açlık sorunu baş göstermiştir. Türkiye atılgan, ahlaklı, sabırlı ve akıl dolu cesur politikalarıyla Filistinli kardeşlerimizin duacısı ve destekçisidir. Türkiye çok büyük bir ülkedir. Vaat edilmiş toprakların nihai hedefi Anadolu coğrafyasıdır. Bugün Gazze’de boyun eğersek, bugün Kudüs’te susarsak, gelecekte son yurdumuzda çok çetin olaylar yaşanabilecektir. Gazze’yi savunmak demek, mesela Gaziantep’i savunmak demektir” şeklinde konuştu. Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerinin elbette hepimizin sahip çıkıp gerçeğe dönüştürmek için çalışacağımız milli bir vizyon hamlesi olduğunu kaydeden Bahçeli, eğitimden kültüre, sanattan spora, ulaştırmadan sağlığa, sanayiden teknolojiye, adaletten asayişe, savunmadan bilime, ekonomiden ticarete, turizmden alt yapı yatırımlarına, kısacası hayatın ve ülkenin her alanında yeni yüzyılın ruhuna müzahir hamlelerle dünyada muhkem bir mevkii kazanılacağına inandığını söyledi. “Batı’nın çürüyen toplum ve kültür yapısı adeta sahne almıştır” İsveç’in Malmö kentinde 25 ülkenin katıldığı ve 68’incisi yapılan 2024 yılı Eurovision şarkı yarışması insanlığın nasıl bir tehditle yüz yüze kaldığını fazla söze gerek bırakmadan belgelendiğini dile getiren Bahçeli, “Bu arada İsrailli şarkıcıya itirazlar yoğun olsa da, sonuç alınamamıştır. Sanattan daha çok siyasi içerikli bahse konu yarışmanın ahlaki çöküş propagandasına dönüşmesi, erkekle kadın arasında kalmış üçüncü bir türün tedavüle çıkması kokuşmuşluğun boyutlarını göstermesi bakımından ibret levhası olmuştur. Marjinalliğin dozajı korkunç düzeylerdedir. Batı’nın çürüyen toplum ve kültür yapısı adeta sahne almıştır” dedi. Milli Eğitim Bakanlığı marifetince hazırlanan “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli”ni yeni yüzyılın milli eğitim çatısı olarak değerlendiriyor, samimiyetle desteklediklerini söyleyen Bahçeli, “Mesnetsiz eleştirilerin iyi niyetten yoksun olduğu kanaatindeyiz. Modelde; ‘Bir ayağı geçmişte duran eğitimin diğer ayağının insanlık geleceğine ufuklar açan kapı’ olarak vurgulanmasının neresi yanlıştır? ‘Milli ve manevi değerler manzumesi ile maddi gelişmenin zirvesini hedefleyen yolculukta temelin değişmeyen milletimiz” olduğuna dönük tespitin sakıncalı bir yanı var mıdır” diye konuştu. Milli Eğitim Bakanını ve söz konusu modelin hazırlığında emeği geçen herkesi kutlayan ve başarılar dileyen Bahçeli, Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine gelecek Öğretmenlik Meslek Kanununda yapılacak değişiklik teklifini de yürekten destekleyeceklerini belirtti. Eyüpsultan’da yaşanan, bir okul müdürünün katledildiği elim hadiseyi ve öğretmenlere yönelik her neviden şiddeti lanetlediklerinin altını çizen Bahçeli, faillere tutuksuz yargılama yerine doğrudan tutuklama tedbirinin uygulanacak olmasını da son derece adil, isabetli ve yerinde gördüklerini dile getirdi. “Bizi doyuran çiftçilerimizin doyması için ÖTV ve KDV sorununa neşter vurulmalıdır” Sabahın erken saatlerinden akşamın geç saatlerine kadar ekmeğinin peşinde olan çiftçilerinin yüzünün gülmesi, ceplerine para girmesi, muhannete muhtaç düşmemelerinin hedefleri olduğunu aktaran Bahçeli, Toprağında çift süren, umutla biçerdöverin tarlasına gelmesini bekleyen, sabırla çaresizliklere direnen çiftçilerimize ne versek, ne yapsak yetersizdir. Tarımsal üretimdeki girdi fiyatlarının yüksekliğine bağlı sorunların gün geçtikçe büyümesi köylülerimizin, çiftçilerimizin başlıca şikâyetidir. Bir litre mazotun satış fiyatının yaklaşık yüzde 38’inin vergilerden oluştuğu göz önüne alındığında, tarımsal üretimin sürdürülmesinin ve sorunun köklü çözümünün tarımda kullanılan mazottaki ÖTV ve KDV’nin kaldırılmasına bağlı olduğu da görülecektir. Bizi doyuran çiftçilerimizin doyması için ÖTV ve KDV sorununa neşter vurulmalıdır” dedi. Dün açıklanan “Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi”yle eşzamanlı olarak, Türkiye ekonomisinde düzelme yaşandıkça, enflasyon canavarının boğazı sıkıldıkça ve döviz piyasalarında hedeflenen istikrar sağlandıkça bundan çiftçilerinin de kazançlı çıkacağını ve onların da rahata ve feraha ulaşacağını ifade eden Bahçeli, çiftçilere verilen gübre ve mazot desteğinin bütçe imkanları dahilinde yükseltilmesinin dilekleri olduğunu söyledi. “Birkaç emniyet müdürünün açığa alınmasıyla geçiştirilemeyecek bir komplo devrededir” Emniyet ve yargı içine yuvalanmış soysuz ve kripto çetelerinin yeniden Türkiye üzerinde hesap yaptığını vurgulayan Bahçeli, Bu kan içen vampirlerin aklını başına alması, etrafımızda iftira ve ihanet duvarı örmeye kalkışmalarının ağır sonuçları olacağını bilmeleri, akıbetleri için 15 Temmuz gecesine dikkatle bakmaları ikaz ve ihtarımdır. Ayranımızı kabartmasınlar, sabrımızı taşırmasınlar. Maşa kullanıp sütre gerisine saklananların hepsini takip ediyoruz. Olan biten tüm kanun dışı irtibat ve ilişki ağlarının farkındayız. Birkaç emniyet müdürünün açığa alınmasıyla geçiştirilemeyecek bir komplo devrededir, nitekim hedef Milliyetçi Hareket Partisi, AK Parti, Cumhur İttifakı ve son tahlilde Türkiye’dir” diye konuştu. Gizli tanık ifadeleriyle şerefli isimleri karalama kumpasını ve tecelli eden millet iradesini gölgeleme arayışını himaye eden ve buna hizmetkarlık yapan kimselerin hain ve haşaşi olduğunun altını çizen Bahçeli, emniyet, yargı ve medya uzantılarının tepesine binilmesinin gerektiğini söyledi. 9’uncu yargı paketinde, casusluk suçu ilgili yeni düzenlemeden rahatsız olanların çok iyi araştırılıp incelenmesi gerektiğini vurgulayan Bahçeli, Yurt içinden ve yurt dışından hain FETÖ’cülerin, onlara sözcülük yapan satılmış, devşirilmiş sözde gazetecilerin bedel ödemesi yakın ve kaçınılmaz olduğunu dile getirdi. Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun stratejisinin milli tarih ve milli kültür hazinesinden mülhem bir Türk harikuladesi olduğunu belirten Bahçeli, “Hiç kuşkunuz olmasın ki, milli birliğin temeli milli şuurdur. Mustafa Kemal Paşa’nın Türk milletine dayanarak başlattığı Kurtuluş Savaşı asırlar boyunca damıtılan Türklük şuurundan ilham, irade, itibar ve güç almıştır. Bugün için ulaşılan sonuç, Mustafa Kemal Paşa’nın söylediği gibi, “Asırlardan beri çekilen millî felaketlerin hazırladığı uyanıklığın eseri ve bu aziz vatanın her köşesini sulayan kanların bedelidir’ ifadelerini kullandı. Türk milletinin ve Türk gençliğinin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutlayan Bahçeli, “105 yıl evvel Samsun’a çıkarak Türk tarihinin akışını değiştiren Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere; Milli Mücadele kahramanlarımıza ve muhterem şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmetler diliyor, aziz hatıralarını hürmetle, minnetle ve şükranla anıyorum. Hepinizi saygılarımla selamlıyor, başarılarla dolu bir hafta geçirmenizi temenni ediyorum” diyerek sözlerini sonlandırdı.
Samsun Karacan: “Eczacıların önemi pandemi ve depremlerde görüldü” Samsun Eczacı Odası Başkanı Onur Ferhat Karacan, eczacıların üstlendiği kritik rollerin, önce pandemide ardından büyük deprem felaketlerinde net bir biçimde görüldüğünü söyledi. Bilimsel eczacılığın 185’inci yıl dönümü olan "14 Mayıs Bilimsel Eczacılık Günü", Samsun’da eczacılar tarafından Atatürk Anıtı’ndaki törenle kutlandı. Anıta çelenk sunumu ile başlayan tören, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunması ile devam etti. Daha sonra söz alan Başkan Onur Ferhat Karacan, eczacıların insan sağlığı açısından çok önemli bir görev ifa ettiklerini belirtti. “Eczacıların önemi pandemi ve depremlerde görüldü” Çok kritik bir görev üstlendiklerini ifade eden Başkan Karacan, "Ülkemizde modern eczacılığın temellerini oluşturan ilk eczacılık sınıfının kurulduğu ve ilk eczacılık dersinin verildiği tarih olan 14 Mayıs 1839’dan bugüne tam 185 yıl geçti. İlacın üretiminden hastaya ulaştırılmasına kadar geçen her aşamada, yetkinlik sahibi 50 bini aşkın meslektaşımızla, 185 yıldır aklın ve bilimin yolundan şaşmadan halkımızın en yakın sağlık danışmanı olmaya devam ediyoruz. Sağlığı ve sağlıklı hayat hakkını savunuyoruz. O nedenle bu yılki Eczacılık Haftamızın temasını ’Eczacı Varsa Hayat Var’ olarak belirledik. Meslektaşlarımızın üstlendiği kritik roller, önce pandemide ardından büyük deprem felaketinde hem ulusal hem de uluslararası platformlarda çok daha net biçimde görüldü. Çünkü eczacı varsa ilaç ve sağlığa ilişkin diğer ürünlere güvenli erişim var, etkili sağlık danışmanlığı var, sağlık kuruluşlarında etkin ve kaliteli hizmet var, güvence var, emek var, dayanışma var” dedi. “Sağlıkta tasarruf olmaz” Açıklanan tasarruf tedbirlerine de değinen Karacan, “Bir süredir gündemde olan kamudaki tasarruf tedbirlerine ilişkin çalışmaları mali disiplinin sağlanması, yüksek enflasyonun dizginlenmesi açısından gerekli buluyoruz. Ancak sosyal güvenlik açıklarını kapatmak, enflasyon hedeflerini tutturmak adına toplum sağlığını olumsuz yönde etkileyecek hiçbir tasarruf tedbiri alınmamalıdır. Halk sağlığını koruma gayretindeki bir meslek grubunun temsilcileri olarak bu uyarıyı yapmayı görev biliyoruz ve diyoruz ki; sağlıkta tasarruf olmaz. Bilimsel eczacılığın 185’inci yıl dönümünde bütün meslektaşlarımızın 14 Mayıs Bilimsel Eczacılık Günü’nü kutluyorum” diye konuştu. Bu yılki törene Ondokuz Mayıs Üniversitesi Eczacılık Fakültesinin ilk öğrencileri de beyaz önlükleri ile katıldı. Törene ayrıca Samsun Sağlık İl Müdürü Uzm. Dr. Mustafa Uras, OMÜ Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yavuz Kürşad Daş, Sosyal Güvenlik Kurumu(SGK) Samsun İl Müdürü Ünal Kaya, Samsun Tabip Odası Başkanı Dr. Sema Aydoğdu ve eczacılar katıldı.