GENEL - 29 Şubat 2012 Çarşamba 14:57

SAĞLIK BAKANI AKDAĞ`DAN NAKİLLERLE İLGİLİ AÇIKLAMA

A
A
A
SAĞLIK BAKANI AKDAĞ`DAN NAKİLLERLE İLGİLİ AÇIKLAMA

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, tartışılan organ nakillerinin Bilim Komisyonu’nda değerlendirileceğini belirterek, "Bunu bir polemik konusu haline getirirsek Türkiye’de yeni yeni gelişmeye başlamış olan organ nakli konusunda özellikle vericiler tarafındaki arzuyu azaltabiliriz" dedi.
Sağlık Bakanı Akdağ, Bakanlığa gelişinde gazetecilerin, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi ve Hacettepe Hastanesi’nde gerçekleştirilen yüz ve kol ve bacak nakli ameliyatlarıyla ilgili tartışmalar ve bugün gerçekleştirilecek Kompozit Doku Nakli Bilim Komisyonu toplantısı konusunda sorularını cevapladı. Organ nakliyle ilgili olarak, bu işin kurallarını koyma anlamında bilimsel ve etik komisyon oluşturduklarını belirten Akdağ, bu komisyonun Türkiye’de konuyla ilgilenen bilim insanlarından oluştuğunu bildirdi.
Komisyonda sadece nakil yapan cerrahların değil, etik alanındaki uzmanların da yer aldığını ifade eden Akdağ, bu uzmanlardan oluşan kurulun, daha önce bir yönerge hazırladığını anımsattı. Akdağ, ’Kompozit Doku Nakli Yönergesi çerçevesinde üniversitelerin bu işleri yapabilir’ dediklerini anlattı. Bu yönergenin üniversitelere belirli sorumluluklar verdiğine işaret eden Akdağ, "Her üniversite veya eğitim hastaneleri, özel hastanelere bunu yaptırmayı düşünmüyoruz, Bilimsel ve Etik Konseyi oluşturuyor. Bu
konseyin içende de 8-10 kişiden oluşan uzmanlar var. Komplikasyonlara karar veriyorlar. Akdeniz Üniversitesi ve Hacettepe’deki nakiller için süreç böyle işledi. Bu konseyin aldığı kararlar ve yaptığı nakiller bir rapor ile Bakanlığımıza sunuluyor" diye konuştu.
Kamuoyunun bilgisi dahilinde olduğu için Kompozit Doku Nakli Bilim Komisyonu’nun toplantısını öne aldıklarını belirten Akdağ, komisyonun her iki üniversitenin ön raporlarını değerlendireceğini söyledi. Akdağ şöyle konuştu:
"Bu toplantıda kamuoyuna yeterli ve detaylı bilgi vermeleri mümkün olmayabilir. Daha sonra bilgilendirecekler. Bu meselenin bir kaç boyutu var. Bunun bir boyutu, bu organların nakledildikleri aileleri korumamız lazım. Niçin yapıyoruz bu işleri. Bu insanların hayat kalitesi yükselsin diye. Birinci derecede onları korumak ve örselememek gerekir. Bu herkesin üzerine düşen bir vazife. Hem bu işlemi gerçekleştirenlerin, hem de medyamızın üzerindeki bir vazifedir. Bu işlerde vatandaşın özeline çok itina etmek
gerekir. Organ nakil bağışlayanların ailelerinin hatırasına ya da taleplerine de itina etmek gerekir. Bu ailelerin psikolojisi önemli. Bu kadar zor bir işe soyunmuş olan bilim insanları ve onlara yardımcı olan ekiplerin de psikolojisini düşünmek lazım. İnsanları kolayca polemiklerle suçlayıcı tavırların falan içine girmeyi doğru bulmuyorum."
Akdağ, nakil yapan doktorlar arasında rekabet olduğu yönündeki haberlerin hatırlatılması üzerine, "Benim şahsi görüşüm, bu komisyonlar etik açından da bunları değerlendirecek, tek tek insanların düşüncelerini alarak bunu bir polemik konusu haline getirirsek Türkiye’de yeni yeni gelişmeye başlamış olan organ nakli konusunda özellikle vericiler tarafındaki arzuyu azaltabiliriz. Bilim insanlarımızın veya üniversitelerimizin ciddi bir moral ve motivasyon kazandığını biliyoruz. O moral ve motivasyonu
geriletebiliriz. İkna etmemiz lazım. Herkes emin olmalıdır. Bir yanlış yapılırsa, bu mutlaka karşılığını bulur. Ama yanlış yapılmış diye işin başında önyargılı davranmak da asla doğru olmaz. Hele bu meseleyi günlük bir polemik haline getirmek, bir tarafı masanın bir yanına alıp, karşı çıkanları bir yana alarak günlük tartışmaların içine çekmek bana göre, yararlı olmayacaktır. Bilim konuşurken kurullar ve komisyonlar halinde konuşalım. Tek tek herkesin düşüncesi farklı olabilir. Bizi doğru yere götürmez"
değerlendirmesinde bulundu.
Akdağ, nakillerin riskler saptanmadan yapıldığı iddialarının hatırlatılması üzerine ise şunları kaydetti:
"Akdeniz Üniversitesi’nde yapılan nakilde de bir bacak geri alındı. Bu mesele hususunda diyorum ki, bize bilim insanlarının, sadece cerrahları kastetmiyorum, konuyla ilgili bütün bilim insanlarının, işin etik tarafı da ve hukuk tarafı da dahil olmak üzere söylediklerine kulak vermek üzere bekleyelim ve bakalım bunlar ne söyleyecekler. Bu toplantıları bunun için yapıyoruz."
Kurul toplantısının nakillerden önce neden yapılmadığı sorusu üzerine Akdağ, nakillerden önce Bakanlığın kurulunun karar vermediğini anlattı. Akdağ, "İşin öyle bir usulü yok. Hiçbir organ naklinde öyle yapmıyoruz. Bu kurullar, etik ya da bilimsel Bakanlık kurulları, olayın genel kurallarını ortaya koyar. Onlar bu kuralları koydular zamanında. Bir yönerge hazırlandı. Üniversitelerimizin bu yönerge çerçevesinde bu hizmetleri vermiş olmasını bekliyoruz. İşin kuralı gereği kendi komisyonlarıyla,
konseyleriyle bu kararı verirler. Yaptıkları işler de daha sonra Bakanlığa, bu kurula gelir. Şu an yapılan bundan ibaret" diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Meclis üyesini sıkıştırıp, aracı yumrukladı… O anlar kamerada Bursa’da Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, trafikte yol verme tartışması sonrası saldırıya uğradı. İddiaya göre yol vermediği gerekçesiyle öfkelenen şüpheli sürücü, Bodur’u takip ederek aracına saldırdı. O anlar kameraya yansırken, şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Hamitler Mahallesi Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı üzerinde seyir halinde olan Özlem Bodur, yol verme meselesi nedeniyle tanımadığı bir sürücünün tepkisiyle karşılaştı. İddiaya göre şüpheli sürücü, bu nedenle trafikte Bodur’u sıkıştırarak sinkaflı el hareketlerinde bulundu. Sıkıştırma nedeniyle durmak zorunda kalan Bodur, bu sırada araçtan inen şahıs A.G.’nin saldırısına uğradı. Şüpheli önce aracın aynasını kırdı, ardından araca yumruk atıp olay yerinden uzaklaştı. O anlar kameraya yansırken, şüphelinin "Seninle görüşeceğiz, seni öldürürüm" şeklinde tehditlerde bulunduğu iddia edildi. Olay sonrası polis merkezine başvuran Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, maddi zarar oluşmadığını ancak hakaret ve tehditlere maruz kaldığını belirterek şikâyetçi oldu. Yapılan araştırmada söz konusu aracın sahibinin A.G. olduğu tespit edildi. Şüpheli A.G.’nin ifadesinde suçlamaların bir kısmını kabul ettiği öğrenildi. Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda adliyeye sevk edilen şüpheli A.G., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, olayın ardından AK Parti ve MHP’li milletvekillerinden ve Meclis üyelerinden Özlem Bodur’a destek mesajları geldi. Milletvekilleri, trafikte şiddetin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak sürecin yakından takip edileceğini ifade etti.
Aydın Bir kişinin öldüğü kaçak define olayında 1 tutuklama Aydın’ın Efeler ilçesinde iddiaya göre define aramak için kaçak kazı yaparken girdiği tünelde mahsur kalan şahıs ekiplerin saatler süren arama çalışmasının ardından ölü olarak bulunurken, tünelin dışında bekleyen diğer şahıs ise jandarmadaki işlemlerinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, sabaha karşı Kalfaköy Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, define aramak için kaçak kazı yaptıkları iddia edilen şahıslardan biri açtıkları tünele girdi. Dışarıda kalan T.Y. (44) içerideki Sezer Ayhan (32) isimli arkadaşından uzun süre haber alamayınca durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye jandarma, AFAD, UMKE, Jandarma Arama Kurtarma Ekibi (JAK) yönlendirildi. Kısa sürede bölgeye gelen ekipler tünel içerisindeki Ayhan’a ulaşmak için çalışma başlattı. Yaklaşık 20 metre uzunluğundaki tünelin uzun ve dar olması ekiplerin çalışmalarını güçleştirirken, saatler süren kurtarma çalışmalarının ardından Ayhan ölü olarak bulundu. İzmir İl Afet Müdürlüğü’nden getirilen temiz hava besleme sistemi ile mahsur kaldığı tünelden ölü olarak çıkarılan Ayhan’ın cansız bedeni hastane morguna kaldırılırken, kesin ölüm nedeni yapılacak olan otopsinin ardından belli olacak. Tutuklandı Tünel dışında kalan T.Y. isimli şahıs jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen T.Y. çıkartıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Emre Belözoğlu: "Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var" Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, minimum 7-8 transfer yapılması gerektiğini söyledi. Trendyol Süper Lig’in 17. haftasında Kasımpaşa deplasmanda oynadığı Galatasaray’a 3-0’lık skorla yenildi. Mücadelenin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, "Galatasaray’a karşı yapabileceğimiz net bir şekilde detaylandırdığımız yerler vardı. Oyunu tutmak adına bence elinden geldiğince uygulamaya çalışan bir oyuncu grubum var. Oyunu 1-0 tuttuk. Galatasaray geçiş yaparken, topu kaptırdığınızda geçişe geçişte güçlü bir takım. Set hücumunda güçlü bir takım. İki tarafı da çok iyi oynayabilen bir takım. Bunun hazırlığını yapmıştık. 1-0 giderken 65-70’te hamle yaptık. Hamlenin karşılığında da biraz daha cüretkar oynamaya çalıştık. Böyle olunca da biraz daha onların daha rahat alan bulmasını vesile oldu. Hücum anlamında isteklerimizi yapamadık. Defans anlamında belli alanlarda Galatasaray’ı sıkıştırdık. Oyuncularımın isteğini, arzusunu görebiliyorum. Devreyle beraber değişmemiz gerekiyor. Kasımpaşa ilk defa sahasında maç kazanmadan devreyi bitirdi. O yüzden takımımızda değişim kaçınılmaz gibi duruyor. Hemen yarından itibaren 3 gün antrenman yapacağız. 2 Ocak’ta kampa gideceğiz. Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var. İnşallah bunu yaparız" diye konuştu. Gelmeden önce kadroyla ilgili ekibiyle değerlendirme yaptığını ifade eden Belözoğlu, "Buna rağmen en iyisini yapmak için buradayız. Kadroyu güçlendireceğimizi düşündüğümüz bir devre arası var. Bence Kasımpaşa’nın bunu yapması gerekiyor. Kerem (Demirbay) iyi bir oyuncu. İsmi geçen oyunculardan biri de o. Topu tutmada, yönlendirmede o benim istediğim oyunu ortaya çıkabilecek bu tarz oyunculara ihtiyaç var gibi görünüyor. Ceyhun Bey’le görüştük, başkanlarımızla görüştük. Takımın güçlenmesi adına bir şeyler yapabileceğimizi düşünüyorum. 17 maçın minimum 8-9 galibiyet çıkarabilecek bir takım inşa edeceğiz. Şikayet edecek durumda değilim. Şikayet etmemeliyim bu kadroya geldiysem. Bugün planlarımızın bazıları tuttu, bazıları tutmadı. Karşımıza güçlü bir takım vardı" şeklinde konuştu. "Elimde peynir, domates varken, kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli" Elindeki kadroyla iyi işler çıkarmaya çalıştığını vurgulayan Emre Belözoğlu, "Elindeki malzemeyle en iyi lezzeti çıkarabilecek oyunu yapmak durumundayım. Elimde peynir, domates varken, ben sadece peynirli domatesli en güzel pizzayı yapmalıyım. Kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli. Bu işin gerçeği budur. Teknik adamlar bir şeyleri konuşurken biraz daha gerçekçi yaklaşmalılar. Ben burada elimdeki mevcutla bile en iyi neyi yapabilirim, bunun derdindeyim. Ofansif anlamda kesinlikle değişmemiz gereken, gelişmemiz gereken yerler var" ifadelerini kullandı. Her çalıştırdığı takımın kendisine tecrübe olduğunu aktaran Belözoğlu, "Elimizdeki güce göre en lezzetlisini yapmak zorundasınız. Ankaragücü’yle yaşadığımız süreç tamamen bence hakemlerin organize ettiği bir süreçti. Antalyaspor, geçen sene bence yine ligin en sıkıntılı kadrolarından bir tanesiydi ama bence iyi iş çıkardık. Lige çok iyi başladık. 4 maçta 9 puan aldık. Camia mutsuz, 4 maçın 4’ünü de kazanmamız gerekiyor diyorlardı. Ben o yüzden bıraktım. Çünkü bazen ülkede gerçeklerle karşılaşmak istemeyen bir grupla karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Gerçekçi bakacağız. Bunları tecrübe olarak görüyoruz. Teknik adamlık kariyerimde iyi de gitse kötü de gitse hedeflerimden vazgeçmeden yoluma devam edeceğim. Bu bir tecrübe. Hep böyle bakarım" diyerek sözlerini tamamladı.
Eskişehir Aynı anda aynı caddede 4 kaza: Başka kaza olmasın diye çaba gösterdiler Eskişehir’de yağmurun etkisiyle aynı yolda aynı anda toplam 4 ayrı kaza meydana gelirken, çekici bekleyen sürücüler diğer araçların kaza yapmaması için yoğun çaba gösterdi. Bir otomobilin duvara çarptığı kazada 1 kişi yaralanırken, aracını pert eden oğluna kızan baba, "Gece vakti burada ne işin var?" diyerek tepki gösterdi. Odunpazarı ilçesi Yenikent Mahallesi Zümrüt Caddesi üzerinde aynı anda 4 ayrı kaza meydana geldi. Edinilen bilgilere göre ilk kazada, Mustafa S.K. (19) idaresindeki 06 BM 8846 plakalı otomobil, yağmurdan dolayı kayganlaşan yolda kontrolden çıktı. Virajı alamayan otomobil, yol kenarındaki duvara çarptı. Kullanılamaz hale gelen araçta bulunan 4 arkadaştan B.E. isimli şahıs kazada yaralanırken, sürücü haricindeki 2 kişi kaza mahallinden uzaklaştı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. B.E. isimli yaralı, ilk müdahalesinin ardından Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırıldı. Aracı pert eden oğluna kızdı Kazanın ardından şoka giren araç sürücüsü Mustafa S.K. (19) kullanılamaz hale gelen aracı üzülürken, olay yerine gelen yakınları arkadaşını, "Cana geleceğine mala gelsin" diyerek sakinleştirmeye çalıştırdı. Mustafa S.K.’nın olay yerine gelen babası Mustafa K. ise, "Gece vakti burada ne işin var?" diyerek oğluna tepki gösterirken, diğer aile ferleri bu kez de babayı sakinleştirmeye çalıştı. Aynı yolda kaza yapan sürücülerden diğer araçlara örnek hareket Öte yandan, aynı cadde üzerinde bahse konu kazaya sadece 300 metre uzaklıkta 3 ayrı kaza meydana geldi. 2 araç ve 1 motosiklet daha kontrolden çıkarak şarampole devrildi. Bahse konu 3 kazada da yaralanan olmadı. Motosiklet sürücüsü kalkıp yoluna devam ederken, şarampole saplanan 39 FB 525 plakalı otomobil ve 65 HC 935 plakalı kamyonet sürücüleri çekici beklerken, diğer sürücüleri kaza yapmamaları için uyardı.