GENEL - 07 Mart 2012 Çarşamba 10:18

TÜRK SU ÜRÜNLERİ SEKTÖRÜ HİNDİSTAN PAZARINI GÖZÜNE KESTİRDİ

A
A
A
TÜRK SU ÜRÜNLERİ SEKTÖRÜ HİNDİSTAN PAZARINI GÖZÜNE KESTİRDİ

Hindistan’a, Türk balığı ihraç etmek için harekete geçen Su Ürünleri Tanıtım Grubu (STG), Asya Kıtası’nın en büyük su ürünleri fuarı olan Hindistan Uluslararası Su Ürünleri Fuarına çıkartma yaptı.
Su Ürünleri Tanıtım Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Vehbi Merzeci, STG Yönetim Kurulu Üyeleri Mustafa Bağcı ve Ufuk Atakan Demir’den oluşan STG heyeti, bu yıl 60’dan fazla ülkeden su ürünleri üreticilerini, işletmelerini, ihracatçılarını, ithalatçılarını ve işleme makineleri üreticilerini tek bir çatı altında toplayan Hindistan Su Ürünleri Fuarı’nda, Türk su ürünlerinin tanıtımını gerçekleştirdi. STG olarak yapılan tanıtım çalışmaları ile Hindistan pazarında Türk balığının bilinirliliğini üst
seviyeye çıkarmak istediklerini belirten STG Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Vehbi Merzeci, "Türk su ürünlerinin tanınırlığı ihracatı beraberinde getirecektir. Su ürünleri sektörü gelişmiş olan Hindistan’da, Türk su ürünlerinden çipura, levrek ve alabalık sadece Horeca sektöründe etkili olabilecek balık çeşitleri olarak görülmektedir" diye konuştu. Hindistan genelinde turizm sektörünün oldukça gelişmiş olduğuna dikkati çeken STG Yönetim Kurulu Üyesi Ufuk Atakan Demir ise, Avrupa’dan Hindistan’a önemli
sayıda turist gittiğini, bu etkenler sayesinde Türk su ürünlerinin Hindistan pazarında iyi bir yer edinebileceğinin göstergesi olduğunu kaydetti. Demir, "Hindistan tüm dünyaya karides ve kalamar ihraç ediyor. Bu yüzden pazarları iyi tanıyorlar ve ticarete hakimler. Hintli partnerlerle üçüncü ülkelerde pazarlama konusunda işbirliği yapılabileceği gibi, Hindistan’daki 4 ve 5 yıldızlı otellere Türk levrek ve çipurası satışı yapılabilir" dedi.
2011 yılında Türkiye’den Hindistan’a hayvansal ürünlerden sadece peynir altı suyu ve balmumu ihracatı gerçekleştirildi. STG’nin yürüteceği çalışmalarla, 2012 yılından itibaren Hindistan’a su ürünleri sektöründe de ihracat gerçekleştirilmesi hedefleniyor.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Trakya Üniversitesi’nin tarihi tren garına ücretli giriş kararı yargıdan döndü Trakya Üniversitesi Karaağaç Yerleşkesi’nde Lozan Anıtı, tarihi tren garı ve kara tren lokomotifinin bulunduğu alana ücretli giriş uygulaması yargı kararıyla durduruldu. Edirne Barosu tarafından açılan dava sonucunda Edirne Bölge İdare Mahkemesi, Trakya Üniversitesi Senatosu’nun Karaağaç Yerleşkesi için aldığı ücretli giriş kararını hukuka aykırı bularak, yürütmenin durdurulmasına hükmetti. Mahkeme kararında, söz konusu uygulamanın gecikmesinde sakınca bulunan bir durum oluşturduğuna da dikkat çekildi. Konuyla ilgili açıklama yapan Edirne Baro Başkanı Avukat Gökhan Karakoç, Karaağaç Yerleşkesi’nin tarihi ve toplumsal açıdan büyük önem taşıdığını belirtti. Karakoç, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu anlaşması olan Lozan Antlaşması’nın simgesi niteliğindeki Lozan Anıtı’nın da yer aldığı alanın ücretli hale getirilmesinin doğru olmadığını ifade ederek, "Bu alanı gezmek isteyen öğrencilerimiz, yurttaşlarımız ve Edirne’ye gelen misafirlerimiz ücret ödemek zorunda bırakılmıştı. Oysa tarih bilincinin ve toplumsal farkındalığın güçlenmesi için bu tür alanların ücretsiz olması gerektiğini düşünüyoruz. Herkesin bu alanlardan serbestçe faydalanabilmesi gerektiğine inanıyoruz" dedi. Edirne Barosu yönetimi ve Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu aracılığıyla Edirne İdare Mahkemesi nezdinde dava açtıklarını belirten Karakoç, mahkemenin üniversite yönetiminin kararını hukuka aykırı bularak, yürütmeyi durdurduğunu söyledi. Uzun süredir devam eden uygulama kapsamında Karaağaç Yerleşkesi’ne girişlerde öğrencilere 40 TL, yerli ziyaretçilere 80 TL, yabancı turistlere ise 120 TL ücret uygulandığı, yalnızca pazartesi günleri girişlerin ücretsiz olduğu öğrenildi. Mahkeme kararıyla birlikte Karaağaç Yerleşkesi’ndeki ücretli giriş uygulaması şimdilik durdurulmuş oldu.