YEREL HABERLER - 08 Mart 2012 Perşembe 16:12

HEM KURSİYERLERİNE "EŞİTLİK GÜÇTÜR" SEMİNERİ

A
A
A
HEM KURSİYERLERİNE "EŞİTLİK GÜÇTÜR" SEMİNERİ

Bartın Halk Eğitim Merkezi’ndeki kadın kursiyerleri Sağlık Müdürlüğü görevlileri tarafından "Eşitlik Güçtür" konulu seminer verildi.
HEM konferans salonunda düzenlenen seminere Bartın Halk Eğitim Merkezi Müdürü Mehmet Ali Ulus, , Müdür Yardımcısı Abdülkerim Durmaz, Sağlık Müdürlüğü Ruh Sağlığı Şube Müdürü Uzman Psikolog Ayşin Akdağ ve şube çalışanları ile Halk Eğitim Merkezi kurslarına giden bayan kursiyerler katıldı. Seminerde Uzman Psikolog Ayşin Akdağ "Toplumsal Cinsiyette Eşitlik", "İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi", "Kadının Statüsü", "Sağlık Etkileri" ve "Öğrenim Durumuna Göre Doğum Hizmetlerinden Yararlanma" gibi konularda bayan kursiyerleri bilgilendirdi. Sağlıklı kadının toplumdaki yerinin güçlendirilmesin büyük rolü olduğunu ve eğitimle kadının toplumdaki yerinin güçleneceğini, böylece kadın erkek eşitliğiyle güç birliğine ulaşarak güçlü ve büyük Türkiye hedefine ulaşılabileceğini belirten Uzman Psikolog Ayşin Akdağ, "Toplumda cinsiyet, toplumun verdiği roller, görev ve sorumluluklardır. Toplumun bireyi nasıl gördüğü, algıladığı, beklentileri ile ilgili bir kavramdır. Cinsiyeti doğa, toplumsal cinsiyeti kültür belirler. Erkek bebekler için mavi, kız bebekler için pembe patik bunun en iyi örneğidir. Erkeklerin toplumsal cinsiyetin getirdiği yükleri bulunmaktadır. Bunlardan bir kaçına örnek verecek olursak, aile geçimini sağlamak, uzun süre çalışmak, töre, erkekler ağlamaz ve onların bozulmaz makineler olma imajıdır" dedi.
TOPLUMSAL CİNSİYETTE EŞİTLİK
Sağlık Müdürlüğü Ruh Sağlığı Şube Müdürü Uzman Psikolog Ayşin Akdağ, cinsiyete bağlı ayırımcılık yapıldığını belirtti. Akdağ, "Karar verme, seçme, fırsatların kullanılması, kaynakların ayrılması ve kullanılması, hizmetleri elde etme süreçlerinde farklılık olmamasıdır. Bunun örneklerinden biri ise kadın hekimlerin bugün her yerde olmasıdır. Meslek örgütünde, sağlık ocağında, hastanede, evde, üniversitede, işyeri hekimliğinde, yönetimlerde olmasıdır. Son yıllarda kadınlara her alanda olduğu gibi siyasette de eşit koşullar sunuldu. Parlamentoda yüzde 17.7 kadın milletvekili var. Türkiye’de 4 bin belediye başkanından sadece 18’i kadardır. Türkiye’de cinsiyete göre bireylerin üzerinde kayıtlı gayri menkullerin oranı 2 bin 6’dır. Sağlık, herhangi bir sakatlık veya hastalığın olmaması değil, fiziksel, ruhsal ve sosyal yönden tam bir iyilik halidir. Sosyal yönden sağlıklı olmak ise fırsat eşitliği, özgürlük ve sağlık hizmetlerinden yararlanmaktır" diye konuştu.
SAĞLIK ETKİLERİ ÖNEMLİ
Sağlık Müdürlüğü Ruh Sağlığı Şube Müdürü Uzman Psikolog Ayşin Akdağ, sağlık etkilerinin kadında yerinin önemli olduğunu vurguladı. Akdağ şunları söyledi:
"Toplumsal baskı, hizmetten yararlanamama, madde bağımlığı, ölüm ve hastalıkların artması, psikolojik sorunları, cinsiyet seçimi, CYBH, enfeksiyonlar, istenmeyen gebelikler, isteyerek düşükler, anemi, malnutrison, kalp damar hastalıkları, kanserler, genital mütilasyon, şiddet, bazı ülkelerde nüfus, toplam doğurganlık hızı ve doğumda beklenen yaşam süresi, gelişmekte olan ülkelerde 14-55 yaş arası seçilmiş bazı hastalık nedenleri, cinsiyet ve yaş gruplarına göre trafik kaza ölümleri, okuma yazma bilmeyen kadınlar ile okuma yazma bilen kadınlar karşılaştırıldıklarında doğurganlık durumlarında gözle görülür farklılıklar vardır."
Sağlık Müdürlüğü Ruh Sağlığı Şube Müdürü Uzman Psikolog Ayşin Akdağ’a Halk Eğitim Merkezi kursiyerleri tarafından seminer sonrasında çeşitli hediyeler verildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın BARÜ’de kampüsteki hayvanlar için yaşam merkezi oluşturuldu Bartın Üniversitesi (BARÜ) Kutlubey Yerleşkesi’nde kampüs içinde yaşayan hayvanlar için "Hayvan Yaşam Merkezi" kuruldu. Bartın Üniversitesinde (BARÜ) kampüs içinde yaşayan hayvanların güvenli ortamlarda yaşamlarını sürdürebilmeleri amacıyla "Hayvan Yaşam Merkezi" kuruldu. Kutlubey Yerleşkesi’nde 400 metrekarelik alana inşa edilen merkez, BARÜ Doğa ve Hayvan Kulübü öğrencileri ile akademik ve idari personelin iş birliğiyle oluşturuldu. Böylece BARÜ, Öğrenci Yaşam Merkezi ve Engelsiz Yaşam Alanı’ndan sonra oluşturduğu Hayvan Yaşam Merkezi ile sosyal, erişilebilir ve kapsayıcı kampüs çalışmalarına bir yenisini daha ekledi. Hayvan Yaşam Merkezi’nde incelemelerde bulunan BARÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akkaya, kulüp yetkililerinden yürütülen çalışmalar hakkında bilgi aldı. Rektör Akkaya, hayvan dostu kampüs çalışmalarına devam ettiklerini vurgulayarak "Hayvanların beslenme ve barınma ihtiyaçlarını daha düzenli ve kontrollü şekilde sağlamak için Doğa ve Hayvan Kulübümüz ile birlikte sürdürülebilir bir model oluşturduk. Kampüs içinde yaşayan hayvanlarımızın güvenli ve doğal bir ortamda yaşamlarını sürdürebilmeleri amacıyla bir yaşam merkezi inşa ettik. Akademisyenlerimiz, öğrencilerimiz ve Bartın esnafımızın katkılarıyla oluşturduğumuz bu projenin, diğer üniversitelerimize örnek olmasını temenni ediyorum. Başta kulüp danışmanı Doç. Dr. Lale Özdemir Şahin olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi.
Kars Kars Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği’ne birinci derece tarımsal örgüt belgesi Kars’ta hayvancılık alanında faaliyet gösteren Kars Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından verilen "Birinci Derece Tarımsal Örgüt Belgesi" almaya hak kazandı. Kars Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yürütülen tarımsal amaçlı örgütlerin derecelendirilmesi programı kapsamında "Birinci Derece Tarımsal Örgüt Belgesi" almaya hak kazandı. Belge, Kars Tarım ve Orman İl Müdürü Enver Aydın tarafından Birlik Başkanı Eren Alp’e takdim edildi. Belgeyle birlikte Kars Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği’nin kurumsal yapısı, üretici temsil gücü ve tarımsal faaliyetlerdeki yeterliliği resmiyet kazanmış oldu. Birliğin, aldığı belge sayesinde destekleme programları ve projelerde daha etkin rol alması bekleniyor. Kars’ta ilk kez bir tarımsal örgütün birinci derece statüye ulaşması, hayvancılık sektörü açısından önemli bir başarı olarak değerlendirildi. Belge takdim töreninde konuşan Kars Tarım ve Orman İl Müdürü Enver Aydın, Kars’ın tarım ve hayvancılıktaki stratejik önemine dikkat çekti. Aydın, "Kars, tarım ve hayvancılığın başkenti konumunda. 600 binin üzerinde büyükbaş hayvan varlığımızla ülkemizin hem besilik dana hem de süt ve süt ürünleri ihtiyacının önemli bir kısmını karşılıyoruz. Bu noktada Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği, üye sayısı ve yaptığı çalışmalarla çok kıymetli bir sivil toplum kuruluşudur. Bakanlığımızın yeni yönetmeliğiyle tarımsal örgütlerin derecelendirilmesi yapılıyor. Bu kapsamda birinci derece belge alan örgütlerin üyeleri, desteklemelerden ve kredi imkanlarından daha avantajlı şekilde yararlanıyor. Kars’ta ilk kez bir birliğimiz bu başarıyı elde etti. Bu hem Kars hayvancılığı hem de üreticilerimiz adına son derece önemlidir. Ülke genelinde bu yıl 105 örgüt bu kapsama girdi, bunlardan biri Kars Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği oldu. Gurur duyuyoruz" dedi. Kars Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Eren Alp ise elde edilen başarının ortak bir emeğin sonucu olduğunu belirtti. Alp, "Kars, hayvancılığıyla var olan bir il. Biz göreve geldiğimiz günden itibaren birliğimizi daha güçlü hale getirmek için çalıştık. Bu başarı; sadece Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği’nin değil, Kars üreticisinin ve Tarım İl Müdürlüğümüzün de başarısıdır. Birinci derece örgüt olmanın çok önemli avantajları var. Birliğimize üye üreticilerimiz kamu bankalarında kullandıkları kredilerde yüzde 10 faiz indiriminden yararlanacak. Ayrıca süt ve buzağı destekleriyle birlikte üreticilerimiz yaklaşık 1.000 TL’ye varan ek destek alacak. Bu, doğrudan Kars ekonomisine giren bir kazançtır. Merkez Birliği yönetiminde yer almamız, Kars’ın hayvancılıkla ilgili sorunlarını doğrudan bakanlığa iletmemiz anlamına geliyor. Masada artık Kars’ın bir koltuğu var. Ayrıca bu yıl 172 bin küpeleme yaparak Türkiye genelinde ikinci sıraya yükseldik. Bu başarı sahada çalışan personelimizin ve kurumlarımızın koordineli çalışmasının sonucudur" diye konuştu. Konuşmaların ardından program hatıra fotoğrafının çekilmesiyle sona erdi.
Ağrı Ağrı’da doğum günü pastası faciası: Üniversite öğrencisi hayatını kaybetti Ağrı’da yumurtaya alerjisi bulunan üniversite öğrencisi Remziye Horuz (25), doğum günü için arkadaşlarının aldığı pastayı yedikten sonra geçirdiği alerjik reaksiyon sonucu tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Edinilen bilgilere göre, Abdurrahim Arvasi Kız Yurdu’nda kalan Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Mütercim ve Tercümanlık Bölümü 4. sınıf öğrencisi Remziye Horuz’a arkadaşları 2 Aralık’ta doğum günü sürprizi yapmak istedi. İddiaya göre, il merkezindeki bir pastaneye giden iki öğrenci, arkadaşlarının yumurtaya alerjisinin bulunduğunu belirterek yumurta içermeyen pasta siparişi verdi. Doğum günü kutlaması sırasında pastadan yiyen Horuz, kısa süre sonra fenalaştı. Arkadaşlarının durumu fark etmesi üzerine Ağrı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan genç öğrenci, aynı gece yoğun bakım ünitesine alındı. Horuz, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen yoğun bakımdaki yaşam mücadelesini kaybetti. Olayla ilgili Ağrı Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında, pastanede çalışan Y.A. (41) ve F.Y. (32) gözaltına alındı. Ayrıca olay günü alınan pasta numunesinin yumurta bileşeni içerip içermediğinin tespiti amacıyla İstanbul İl Tarım Müdürlüğü Laboratuvarı’na gönderildiği öğrenildi. Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İlhami Gülçin de yayımladığı taziye mesajında, "Üniversitemiz Mütercim ve Tercümanlık Bölümü 4. sınıf öğrencisi Remziye Horuz’un, geçirdiği gıda alerjik reaksiyonu sonucu tedavi gördüğü yoğun bakımda hayatını kaybettiğini derin bir üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Merhumeye Allah’tan rahmet; ailesine, yakınlarına, arkadaşlarına ve üniversitemiz camiasına başsağlığı diliyorum. Mekânı cennet olsun" ifadelerine yer verdi. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.