YEREL HABERLER - 13 Mart 2012 Salı 15:14

YOĞUN BAKIM ÜNİTESİ İLK HASTASINITABURCU EDECEK

A
A
A
YOĞUN BAKIM ÜNİTESİ İLK HASTASINITABURCU EDECEK

Kastamonu Dr. Münif İslamoğlu Devlet Hastanesi bünyesinde oluşturulan 13 yataklı 3’üncü basamak Yoğun Bakım Ünitesi’nin faaliyete geçmesiyle birlikte ilk hasta gördüğü tedavi sonrası yeniden hayata döndü.
İl Özel İdare tarafından finanse edilen ve yaklaşık olarak araç-gereçleriyle 1 milyon 500 bin TL’ye mal olan yoğun bakım ünitesi, burada tedavi gören bir hastayı sağlığına kavuşturdu. 07 Mart Çarşamba günü kalın bağırsağında kötü huylu tümör olmasından dolayı ameliyat olması gereken 83 yaşındaki Alif Halimoğlu, bir haftalık yoğun bakımdaki tedavisinin ardından taburcu olacak. Hastayı muayene eden Genel Cerrah Op. Dr. Erol Yalçın, “3’üncü basamak yoğun bakım sayesinde bu hastalar Ankara’ya gitmekten kurtuldu ve artık burada tedavi edebiliyoruz. Hastamız kalın bağırsağında tümör saptandı. Ameliyat olması gerekiyordu sonuçta. Kötü huylu bir tümör olduğu için bunun vücuttan alınması gerekiyordu. Fakat yaştan dolayı büyük endişelerimiz vardı. Yaşından dolayı kardiyoloji açısından yüksek dereceli bir ameliyat gerçekleştirecektik. Ayrıca yaşlılıktan dolayı hastanın tümör yanında sıkıntıları, problemleri, kalp rahatsızlıkları, tansiyon gibi sayabileceğimiz çok sayıda hastalıkta vardı. Bizde de yoğun bakım olduğu için hastamızı yoğun bakımda tuttuk ve çok iyi şartlarda baktık. Şuanda hastamız çok iyi ve bir aksilik olmazsa da yarın taburcu edeceğiz. Teyze yemek yiyebiliyor, tuvalete çıkabiliyor, kalkıp dolaşabiliyor kendisi, bir eksiği yok” dedi.
Kastamonu’da yoğun bakım ünitesinin olmaması durumunda burada ameliyat yapabilmeleri için bu riski alamayacaklarını açıklayan Yalçın, “Yoğun bakım olmasaydı bizim burada bu hastaya çok iyi bakım yapılamazdı ve hastamızı kaybetme riskimiz ise yüzde 20’nin üzerinde gerçekleşirdi. Ayrıca zaten yoğun bakım olmasaydı biz burada bu hastayı ameliyat edebilmek için bu riske girmezdik. Hastayı Ankara’ya sevk ederdik. Buda aileye ve hastayı büyük sorun ve eziyet oluşturuyordu” diye konuştu. Göğüs Cerrahi Uz. Op. Dr Atilla Özdemir ise, bir cerrah ve anestezi olarak bir olaya veya bir vakaya bakıldığı zaman risk guruplarının olduğunu belirterek şunları kaydetti:
“Biz vakayı hastayı ameliyat yapmak istediğimiz zaman bunu bir anesteziye gösteririz. Bu hasta bur şartlarda burada ameliyat yapılabilir mi? diye sorarız. Bugüne kadar bizim problemimiz bu tür hastalarda göğüs hastalıkları, kalp sorunları, ikinci hastalığı olan diyabet şekeri gibi sıkıntı ve problemleri bulunan hastaları 3’üncü basamak Yoğun Bakım olmadığından dolayı diğer illere sevk etmek zorunda kalıyorduk. Ama bugünden itibaren yoğun bakımı açtığımızdan dolayı başında da bir uzman hekim bulunduğu için 24 saat bu tür hastaları kendimiz bakacağız, hiçbir şekilde diğer illere sevk etmeyeceğiz. Burada hastanın her türlü işini ve ameliyatını kendimiz yapacağız ve evine sağ salim göndereceğiz.” 83 yaşındaki hasta Alif Halimoğlu da, kendisini muayene eden, sağlığına kavuşturan doktorlara teşekkür ederek şöyle konuştu:
“Beni muayene ederek sağlıma kavuşturan doktorlarımıza çok teşekkür ediyorum. Şuanda sağlığım çok iyi. Bana burada çok iyi baktılar. Buraya geldiğimi bile hatırlayamıyorum, kendimde bile değilmişim. Ama şimdi yarın inşallah yürüyerek taburcu olup sağlığıma kavuşmuş bir şekilde hastaneden ayrılacağım. Allah devletimize zeval vermesin. Herkesten Allah razı olsun.”
Ayrıca doktorlar, her türlü hastalıkları bulunan hastalara çağrıda bulunarak tedaviyi uzaklarda aramamalarını ve muayene için mutlaka Kastamonu Dr. Münif İslamoğlu Devlet Hastanesine gelmelerini önerdiler.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya "Kütahya Veli Buluşmaları" programının beşincisi gerçekleştirildi Kütahya İl Millî Eğitim Müdürlüğü koordinesinde yürütülen "Kütahya Veli Buluşmaları" programının beşincisi, Beylerbeyi Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Programa, Şehit Selim Cansız Anadolu İmam Hatip Lisesi ile bünyesinde bulunan İmam Hatip Ortaokulu velileri yoğun ilgi gösterdi. Programda velilere hitap eden İl Millî Eğitim Müdürü Mustafa Yılmaz, çocukların yalnızca akademik başarıyla değil; millî, manevi ve ahlaki değerlerle mücehhez bireyler olarak yetiştirilmesinin önemine dikkat çekti. Dijital çağın beraberinde getirdiği risklere değinen Yılmaz, ekranların ve sosyal medyanın oluşturduğu sahte rol modellere karşı aile, okul ve toplumun birlikte hareket etmesi gerektiğini vurguladı. Çocukların birer emanet olduğunu ifade eden Yılmaz, onların bir fidan gibi özenle yetiştirilmesi gerektiğini belirterek, zor zamanların birlik ve beraberlik içinde aşılabileceğini dile getirdi. Çocukların "Türkiye Yüzyılı" vizyonunun temel taşı olduğunu söyleyen Yılmaz, bu neslin ülkenin değerlerine, gelenek ve göreneklerine, dinî ve millî hassasiyetlerine sahip çıkan bireyler olarak yetişeceğini ifade etti. Konuşmasında, "Daha çok çalışmalı, daha çok yorulmalı ve sesimiz daha gür çıkmalı" vurgusu yapan Yılmaz; kar tanelerinin birleşerek çığları, yağmur damlalarının selleri oluşturduğu gibi, birlik olunduğunda güçlü olunacağını söyledi. Çocukları sosyal medyanın olumsuz etkilerinden ve sahte kahramanlardan korumanın ancak bu anlayışla mümkün olacağını ifade eden Yılmaz, çocukları kaybetme gibi bir lükslerinin olmadığını belirtti. Program, velilerin sorularını doğrudan iletebildiği soru-cevap bölümüyle devam etti. Velilerin eğitim süreçlerine ilişkin görüş ve taleplerinin dinlendiği buluşmada, karşılıklı fikir alışverişinde bulunuldu. Samimi bir atmosferde gerçekleştirilen program, aile-okul iş birliğinin güçlendirilmesine katkı sağlarken, katılımcı veliler tarafından memnuniyetle karşılandı.
Adana Alparslan Türkeş Üniversitesi Türkiye’nin en iyi 20 üniversitesi arasına girdi Adana Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (ATÜ), Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından hazırlanan "Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu-2025" göre, araştırma kalitesinden Ar-Ge yatırımlarına, erişilebilirlikten kütüphane kaynaklarına kadar 4 farklı alanda Türkiye’nin en iyi 20 üniversitesi arasında yer aldı. Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından hazırlanan "Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu-2025" yayımlandı. YÖK’ün Türkiye’deki tüm üniversiteleri 67 farklı göstergeye göre titizlikle değerlendirdiği kapsamlı rapor, ATÜ’nün yükselen grafiğini ve "Bilim ve Teknoloji" odaklı vizyonunu tescilledi. ATÜ, raporda öne çıkan şu temel göstergelerde Türkiye genelinde ilk 20 üniversite arasına girerek dikkatleri üzerine çekti. Yayınların atıf alma oranı, bilimsel üretkenliğin niteliğini simgeleyen bu kategoride ATÜ, yüzde 85,4’lük oranla Türkiye’nin en seçkin akademik kurumları arasında yer aldı. Ar-Ge’ye ayrılan bütçe oranında ise geleceğin teknolojilerine yatırım yapma kararlılığını gösteren ATÜ, bütçesinden Ar-Ge’ye ayırdığı yüzde 6,93’lük pay ile zirvedeki yerini korudu. Erişilebilirlik envanteri kategorisinde ise, "Engelsiz Üniversite" vizyonuyla hareket eden ATÜ, 156 erişilebilirlik envanter sayısı ile kapsayıcı kampüs anlayışında fark oluşturdu. Kütüphane kaynak çeşitliliğinde ise sesli kitap ve engelli dostu kaynak sayısı bakımından 329 bin 40 materyal ile bilgiye erişimde engelleri kaldıran ilk 20 üniversiteden biri oldu. Rektör Prof. Dr. Adnan Sözen: "Kalite odaklı büyümemizin tescili" Elde edilen başarıyı değerlendiren ATÜ Rektörü Prof. Dr. Adnan Sözen, üniversitenin araştırma odaklı bir ekosistem kurma yolunda emin adımlarla ilerlediğini belirterek, "YÖK 2025 Raporu’ndaki veriler, üniversitemizin sadece niceliksel değil, asıl önemlisi niteliksel bir gelişim içinde olduğunu göstermektedir. Özellikle yayınlarımızın atıf alma oranındaki yüksek başarı ve Ar-Ge bütçesine ayırdığımız pay, ’Bilim ve Teknoloji’ üniversitesi kimliğimizi akademik sahada ne kadar güçlü temsil ettiğimizin bir kanıtıdır. Bunun yanı sıra, kütüphane kaynaklarımızdan kampüsümüzün erişilebilirliğine kadar her alanda ’insan odaklı’ bir yönetim anlayışı benimsiyoruz. Hedefimiz, bu başarı çıtasını her geçen yıl daha da yukarı taşıyarak hem ülkemizin kalkınmasına katkı sunmak hem de öğrencilerimize dünya standartlarında bir akademik ortam sağlamaktır. Bu başarıda emeği geçen tüm akademik ve idari personelimizi gönülden kutluyorum" dedi.
Konya İsmil GES projesi tamamlandı Konya’nın merkez Karatay İlçe Belediyesi’nin yenilenebilir enerji alanındaki önemli yatırımlarından biri olan İsmil Güneş Enerjisi Santrali (GES) projesinde yapım çalışmaları tamamlanarak tesis devreye alındı. Karatay’ın 5’inci Güneş Enerjisi Santrali olma özelliğini taşıyan proje, enerji üretimine başladı. İsmil Mahallesi’nde 105 bin metrekarelik alan üzerine kurulan ve devreye alınan projede, 6 MW kurulu güce sahip santral enerji üretimine başladı. 13 bini aşkın güneş paneliyle faaliyet gösteren proje, Karatay Belediyesi’nin enerji ihtiyacının 1,5 katını karşılayacak kapasiteye sahip. Milyonlarca liralık katma değer sağlanacak Projenin devreye alınmasıyla birlikte enerji üretimi başladı ve milyonlarca liralık ekonomik değer oluşturulması hedefleniyor. Bu sayede Karatay Belediyesi önemli ölçüde mali tasarruf sağlarken, fazla üretilen enerjiyle şehir ekonomisine katkı sunulacak. İsmil GES, karbon salınımını azaltarak çevre dostu enerji üretimine örnek teşkil edecek. Kılca: "Karatay’ın enerjisini güneşle inşa ediyoruz" İsmil GES’in hayırlı olmasını dileyen Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca, Karatay Belediyesi’nin enerji alanında kendi kendine yeten bir yapıya kavuşma yolunda emin adımlarla ilerlediğini ifade etti. Başkan Hasan Kılca, "Karatay Belediyesi olarak sürdürülebilir projelerle ilçemizin bugünü kadar geleceğini de planlıyoruz. Yenilenebilir enerji yatırımlarımızı, çevreye duyarlı şehircilik anlayışımızın temel unsurlarından biri olarak görüyoruz. Bugüne kadar hayata geçirdiğimiz dört güneş enerjisi santralimizle önemli bir tecrübe kazandık. İsmil Mahallemizde hayata geçirdiğimiz 5. Güneş Enerjisi Santralimiz ise bu alandaki en büyük yatırımımız olma özelliğini taşıyor. Yeni santralimiz ile tükettiğimiz enerji ihtiyacımızın 1,5 katını güneş enerjisinden karşılayacak bir kapasiteye ulaşmış olacağız" dedi. "Çevre dostu bir kaynak" Yenilenebilir enerji yatırımlarının Karatay’a sağladığı ekonomik ve çevresel katkılara da dikkat çeken Başkan Kılca, güneş enerjisinin belediyeler için stratejik bir kaynak olduğunun altını çizdi. Kılca, "Güneş enerjisi; hem yenilenebilir hem ekonomik hem de çevre dostu bir kaynak. Bu yatırımlarla sadece bugünün enerji ihtiyacını karşılamıyoruz; aynı zamanda belediye bütçemize uzun vadeli katkı sağlayacak, kaynaklarımızı daha verimli kullanacağımız bir altyapı oluşturduk. Enerji maliyetlerini azaltan, karbon salınımını düşüren ve çevreyi koruyan bu yatırımlarımızla Karatay’ı temiz enerji alanında örnek bir ilçe haline getirmeyi hedefliyoruz. GES projelerimiz, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir Karatay bırakma kararlılığımızın somut bir göstergesidir" diye konuştu.