YEREL HABERLER - 16 Mart 2012 Cuma 15:41

EĞİTİM-SEN ERCİŞ ŞUBESİ`NDEN `4+4+4`E VİZİTELİ TEPKİ

A
A
A
EĞİTİM-SEN ERCİŞ ŞUBESİ`NDEN `4+4+4`E VİZİTELİ TEPKİ

Eğitim-Sen Erciş Şubesi tarafından, temel eğitimin "4+4+4" şeklinde kademelendirilmesini öngören yasa teklifi protesto edildi.
Vanyolu Caddesi’nde toplanan Eğitim-Sen Erciş Şubesi’ne bağlı üyeler, basın açıklaması yaparak yasa teklifine karşı çıktı. Eğitim-Sen adına basın açıklamasını okuyan sendikanın Erciş Şube Başkanı İlhami Tekin, AK Parti hükümetinin zorunlu eğitimin kendi içinde kademelendirilerek 12 yıla çıkarması girişiminin bütün itirazlarına rağmen sürdüğünü belirterek, "AK Parti hükümeti, zorunlu eğitimin süresini artırma bahanesiyle temel eğitimi 4+4+4 şeklinde kademelendirerek, eğitim sistemini kendi siyasal ve
ideolojik amaçlarına uygun bir şekilde biçimlendirmek istemektedir. 12 yıl kademeli zorunlu eğitim tartışmaları, milyonlarca öğrenci başta olmak üzere tüm ülke nüfusunu yakından ilgilendirmektedir. Bu nedenle eğitim ve bilim emekçileri olarak bizlerin çocuklarımızın, öğrencilerimizin ve ülkenin geleceği açısından son derece önemli ve tehlikeli düzenlemeler içeren söz konusu yasa teklifine karşı sessiz kalmak, yaşananları ve gelecekte yaşanacakları kabul etmek mümkün değildir. Kanun teklifi, Meclis Milli
Eğitim Komisyonu’nda görüşülürken yaşanan kavga ve iktidar partisinin zorbaca tavırları, hükümetin düzenlemeyi yasalaştırmak için ne kadar kararlı olduğunu göstermektedir. Ancak meydan boş değildir. Bu düzenlemenin doğrudan muhatabı olan eğitim emekçileri, öğrenciler ve veliler olarak eğitimin piyasalaştırılması ve dinselleştirilmesi uygulamalarına karşı kitlesel duruşumuzu göstermeye kararlıyız" ifadelerini kullandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Düzce Bir gün değil her gün annelerin Düzce Belediyesi Sosyal İşler Müdürlüğü, Anneler Günü münasebetiyle dolayısıyla belediyenin hizmet götürdüğü vatandaşlara yönelik bir dizi ziyaret gerçekleştirdi. Düzce Belediyesi, sosyal hayata dair gerçekleştirdiği etkinlikler ve organizasyonlarla gönül belediyeciliğini her hizmeti ile gösterirken, önemli günlere yönelik yaptığı ziyaretlerle de gönüllere dokunuyor. Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü, bu doğrultuda Anneler Günü dolayısıyla müdürlüğün evde bakım, sıcak yemek ve temizlik hizmetleri ile yardımcı olduğu annelere yönelik bir dizi etkinlik planladı. Anneler günü için özel hazırlanan ekipler ilk olarak Yasemin Gürbüz’ü ziyaret etti. Kendilerini kapıda karşılayan Gürbüz’ün elini öperek anneler gününü kutlayan ve Başkan Dr. Faruk Özlü’nün selamını ileten ekipleri karşısında gören Gürbüz, “Başta belediye başkanımıza sonra aşçısından yemeği getiren şoföre kadar, beni yıkayan ve evimi temizleyen siz kızlarıma minnet borçluyum. Hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim. Çok memnunum. Her gelişinizde dua ediyorum. Haklarınızı helal edin” derken, ekiplerin bir sonraki durağı olan Havva Varol ise “Kimsem yok. Hep sizlerin yolunu bekliyorum. Belediyemize ve başkanımıza çok teşekkür ederim” cümleleri ile anneler gününü kutlayan ekiplerle samimi sohbet gerçekleştirdi. Ekipler, daha sonra sırasıyla müdürlük olarak ev temizliği hizmeti verdikleri Nermin Kara, Hacer Demir ile ev temizliğinin yanı sıra öz bakım ve sıcak yemek hizmeti götürülen Makbule Bayar’ı ziyaret ederek, anneler gününü kutladılar.
Şanlıurfa Uzmanından ’göz kuruluğu’ ile ilgili önemli açıklamalar Şanlıurfa’da Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ali Şimşek, mevsimsel geçişlerin ve ekran başında zaman geçirmenin gözyaşı yetersizliği yani göz kuruluğu hastalığının en önemli nedenlerinden olduğunu söyledi. Prof. Dr. Ali Şimşek, gözyaşı yetersizliği yani halk arasında bilinen adıyla ’göz kuruluğu’ hastalığı ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Şimşek, mevsimsel geçişlerin ve ekran başında zaman geçirmenin göz kuruluğu hastalığının en önemli nedenlerinden olduğunu belirtti. Şimşek, ayrıca çevresel faktörlerin ve hava kalitesinin de göz kuruluğu hastalığının başlıca nedenleri arasında yer aldığını ifade ederek, ekran başında zaman geçirme süresinin azaltılması gerektiğini vurguladı. Şimşek, "Göz kuruluğu hakkında gerçekten halk arasında bir yanlış tanımlama var. Göz kuruluğu, gözyaşı miktarının yetersizliğinden tutalım niceliğinde ve niteliğindeki yetersizliğe kadar değişen bir belirti ağıdır. Yani hem miktarı yetersiz olabilir hem de içindeki birleşenler yetersiz olabilir. Biz biliyoruz ki gözyaşı kanda nasıl bir kan tahlili yapıyorsak, proteinimiz bu kadar diyorsak, gözümüz içinde de proteinlerimiz var, bazı minarelerimiz var. Bunların yetersizliği gözler için işlevini bozuyor. Bu da göz kuruluğu nedenlerindendir. Bizim modern dönemde en sık nedenlerden bir tanesi de ekran başında fazla zaman geçirmemizdir. Özellikle göz kuruluğu miktarını artırmaya başlıyor. Özellikle çocuklarımız bile telefon başında saatlerce zaman geçiriyor. Bu da bir göz kuruluğu nedenlerindendir. Başka nedenlerimiz çevresel faktörler içindedir. Örneğin mevsim değişiklikleri, havanın ısınması, klimalı ortamda oturmamız, tozlu ortamda bulunmamız, rüzgarlı ortamda bulunmamız bunlar göz kuruluğunu artırıyor. Göz kapak problemlerimiz, göz kapak diplerinde iltihaplanması, bunlar göz kuruluğunu artıran nedenlerdir. Bir de en önemli nedenlerden bir tanesi belki de birçok kişi kullanıyor, kontak lensin yanlış kullanımıdır. Biz kontakt lensleri yanlış kullanırsak göz kuruluğuna neden olur. Bunu ya uzun süre kullanıyoruz ya doğru kontakt lens seçmediğimiz için bir neden oluyor. Göz kuruluğu adı üzerinde hasta bunu şu şekilde ’göz kapaklarım sanki gözüm kurumuş gibi’ der. Göz kapakları hareket ederken batma hissi tarif eder, ağrı eder. Hatta görme bulanıklığına kadar ilerleyen geniş bir semptom ağına sahiptir. İlk gelen hastayı tanımlıyoruz. Hasta ekran başında fazla zaman geçiriyorsa bunu dilimlere ayırıyoruz. Yani bunu azaltıyoruz. Hasta bulunduğu ortam klimalıysa bunu anlatıyoruz. Bu klimanın süresini kısaltmamızı veya değiştirmemiz gerektiğini söylüyoruz veya hasta bulunduğu ortam çok sıcaksa bu sıcaklığın göz kuruluğunu arttırabileceğini söylüyoruz. Onun dışında hastanın kapaklarında problem varsa, halk arasında kirpikli bir iltihabı, blefarit bir neden olabilir, onu biz tedavi ediyoruz. Antibiyotiklerle veya ilaçlarla tedavi ediyoruz. Mesela mevsim geçişleri bizde en önemli neden alerjik olacak. Biz buhar dönemindeyiz, polenler havada uçuşuyor, alerjimizi artırıyor. Eğer hastada alerjik bir neden varsa bunu tedavi etmeye çalışıyoruz. Hastada iltihabi bir olay varsa mutlaka tedavi ediyoruz ve buna rağmen eğer bu şikayetleri devam ediyorsa bazı merhemler veya jeller öneriyoruz. Mevsim geçişi bizim için çok önemlidir. İlkbahar dönemlerinde polenlerin havada uçuştuğu bir dönemde hastanın göz kuruluğu şikayetleri daha fazla oluyor. Çünkü üzerine alerji biner. Alerji bu göz kuruluğu semptomlarını artırır. Havaların sıcak olduğu dönemlerde gözyaşı buharlaşması fazla olur, göz kuruluğu fazla olur. Bence ekran başında fazla zaman geçirmeyelim. Özellikle çocuklarımız dahil. Bir de böyle bir şikayetimiz varsa önce çevresel faktörlerimizi iyi test edelim. Hekimimizle mutlaka beraber hareket edelim çünkü bu bir grup işi tek başına olacak bir iş değil, hekimimizle beraber doğru tanı koyalım ve tedavi için mücadele edelim" ifadelerini kullandı.