SAĞLIK - 11 Mayıs 2024 Cumartesi 12:47

Uzmanından ’göz kuruluğu’ ile ilgili önemli açıklamalar

A
A
A
Uzmanından ’göz kuruluğu’ ile ilgili önemli açıklamalar

Şanlıurfa’da Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ali Şimşek, mevsimsel geçişlerin ve ekran başında zaman geçirmenin gözyaşı yetersizliği yani göz kuruluğu hastalığının en önemli nedenlerinden olduğunu söyledi.


Prof. Dr. Ali Şimşek, gözyaşı yetersizliği yani halk arasında bilinen adıyla ’göz kuruluğu’ hastalığı ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Şimşek, mevsimsel geçişlerin ve ekran başında zaman geçirmenin göz kuruluğu hastalığının en önemli nedenlerinden olduğunu belirtti. Şimşek, ayrıca çevresel faktörlerin ve hava kalitesinin de göz kuruluğu hastalığının başlıca nedenleri arasında yer aldığını ifade ederek, ekran başında zaman geçirme süresinin azaltılması gerektiğini vurguladı. Şimşek, "Göz kuruluğu hakkında gerçekten halk arasında bir yanlış tanımlama var. Göz kuruluğu, gözyaşı miktarının yetersizliğinden tutalım niceliğinde ve niteliğindeki yetersizliğe kadar değişen bir belirti ağıdır. Yani hem miktarı yetersiz olabilir hem de içindeki birleşenler yetersiz olabilir. Biz biliyoruz ki gözyaşı kanda nasıl bir kan tahlili yapıyorsak, proteinimiz bu kadar diyorsak, gözümüz içinde de proteinlerimiz var, bazı minarelerimiz var. Bunların yetersizliği gözler için işlevini bozuyor. Bu da göz kuruluğu nedenlerindendir. Bizim modern dönemde en sık nedenlerden bir tanesi de ekran başında fazla zaman geçirmemizdir. Özellikle göz kuruluğu miktarını artırmaya başlıyor. Özellikle çocuklarımız bile telefon başında saatlerce zaman geçiriyor. Bu da bir göz kuruluğu nedenlerindendir. Başka nedenlerimiz çevresel faktörler içindedir. Örneğin mevsim değişiklikleri, havanın ısınması, klimalı ortamda oturmamız, tozlu ortamda bulunmamız, rüzgarlı ortamda bulunmamız bunlar göz kuruluğunu artırıyor. Göz kapak problemlerimiz, göz kapak diplerinde iltihaplanması, bunlar göz kuruluğunu artıran nedenlerdir. Bir de en önemli nedenlerden bir tanesi belki de birçok kişi kullanıyor, kontak lensin yanlış kullanımıdır. Biz kontakt lensleri yanlış kullanırsak göz kuruluğuna neden olur. Bunu ya uzun süre kullanıyoruz ya doğru kontakt lens seçmediğimiz için bir neden oluyor. Göz kuruluğu adı üzerinde hasta bunu şu şekilde ’göz kapaklarım sanki gözüm kurumuş gibi’ der. Göz kapakları hareket ederken batma hissi tarif eder, ağrı eder. Hatta görme bulanıklığına kadar ilerleyen geniş bir semptom ağına sahiptir. İlk gelen hastayı tanımlıyoruz. Hasta ekran başında fazla zaman geçiriyorsa bunu dilimlere ayırıyoruz. Yani bunu azaltıyoruz. Hasta bulunduğu ortam klimalıysa bunu anlatıyoruz. Bu klimanın süresini kısaltmamızı veya değiştirmemiz gerektiğini söylüyoruz veya hasta bulunduğu ortam çok sıcaksa bu sıcaklığın göz kuruluğunu arttırabileceğini söylüyoruz. Onun dışında hastanın kapaklarında problem varsa, halk arasında kirpikli bir iltihabı, blefarit bir neden olabilir, onu biz tedavi ediyoruz. Antibiyotiklerle veya ilaçlarla tedavi ediyoruz. Mesela mevsim geçişleri bizde en önemli neden alerjik olacak. Biz buhar dönemindeyiz, polenler havada uçuşuyor, alerjimizi artırıyor. Eğer hastada alerjik bir neden varsa bunu tedavi etmeye çalışıyoruz. Hastada iltihabi bir olay varsa mutlaka tedavi ediyoruz ve buna rağmen eğer bu şikayetleri devam ediyorsa bazı merhemler veya jeller öneriyoruz. Mevsim geçişi bizim için çok önemlidir. İlkbahar dönemlerinde polenlerin havada uçuştuğu bir dönemde hastanın göz kuruluğu şikayetleri daha fazla oluyor. Çünkü üzerine alerji biner. Alerji bu göz kuruluğu semptomlarını artırır. Havaların sıcak olduğu dönemlerde gözyaşı buharlaşması fazla olur, göz kuruluğu fazla olur. Bence ekran başında fazla zaman geçirmeyelim. Özellikle çocuklarımız dahil. Bir de böyle bir şikayetimiz varsa önce çevresel faktörlerimizi iyi test edelim. Hekimimizle mutlaka beraber hareket edelim çünkü bu bir grup işi tek başına olacak bir iş değil, hekimimizle beraber doğru tanı koyalım ve tedavi için mücadele edelim" ifadelerini kullandı.



Uzmanından ’göz kuruluğu’ ile ilgili önemli açıklamalar

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum EDH Erzurum’un ulaşım problemlerini masaya yatırdı Erzurum’da son yıllarda özellikle iyiden iyiye hissedilen ulaşım sorunları Erzurum Düşünce Hareketi’nin odak noktası haline geldi. EDH tarafından Erzurum’un Ulaşım Problemleri” başlıklı bir rapor hazırlandı. Erzurum Düşünce Hareketi (EDH) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ertaş, bölgenin ulaşım problemlerinin şehrin turizm, ekonomi, kültür, nüfus, kalkınma ve uluslararası ilişkiler açısından potansiyelini tam olarak kullanmasını engellediğine dikkat çekerek Erzurum’un ve bölgenin kara, hava, tren ve deniz yollarının bölgenin sosyo-ekonomik ve kültürel kalkınmasını, nüfus ve nüfuzunu, ülkenin milli güvenliği gibi birçok meseleyi ilgilendirdiğini, bu konuda EDH Yönetim Kurulu Üyesi olup daha evvel MÜSİAD Başkanlığı da yaptığı dönemde konuya dair araştırmaları olan Hüseyin Bekmez başkanlığında bir çalışma grubu oluşturduklarını, EDH olarak meseleyi etraflıca analiz ettiklerini söyledi. Yaz ve kış turizm fırsatlarına sahip kendine has arazi jeopolitiğiyle, yol ve enerji koridorlarının kavşağında bulunmasıyla, tarihi kültürel varlığıyla, Anadolu’nun Asya’ya açılan kapısı olmasıyla öne çıkan Erzurum’da ulaşım konusunda büyük sorunların olduğuna dikkat çeken EDH Başkanı Ertaş, ulaşım sorunları bölgeye, kenara itilmişlik duygusu yaşattığını belirtti. “Ulaşım Eksiklikleri Gelişimi Olumsuz Etkiliyor” Hüseyin Bekmez başkanlığında hazırlanan EDH’nin “Erzurum’un Ulaşım Problemleri” başlıklı raporunda “Erzurum Havalimanı, özellikle kış turizmi için önem taşıyan bir destinasyon olmasına rağmen, ulusal ve uluslararası direkt uçuşların sayısının ve sıklığının sınırlı olması, bölgeye gelen turist sayısını olumsuz etkilemekte ve ekonomik kayıplara yol açmaktadır. Uluslararası bağlantı eksikliği, Erzurum’un küresel turizm piyasasındaki rekabet gücünü azalttığı gibi iş insanlarının ve yatırımcıların bölgeye ulaşımını zorlaştırarak ekonomik gelişmeyi sınırlamaktadır. Bu durum EİT 2025 Turizm Başkenti Erzurum’a yakışmamaktadır. Yetersiz kara yolu altyapısı, ticaret hacmini ve lojistik verimliliği düşürmektedir. Bunun sonucunda bölgedeki ekonomik faaliyetler yavaşlamakta ve maliyetler artmakta; kültürel ve sosyal etkileşimi sınırlanmış bölgenin, gelişimi olumsuz etkilenmektedir. Erzurum’u diğer büyük şehirlere bağlayan kara yollarının durumu ve kalitesi, doğu-batı otobanının yapılmamış olması, özellikle kış aylarında olumsuz hava koşulları nedeniyle sorunludur. Karayolu taşımacılığındaki bu zorluklar, hem yük taşımacılığında gecikmelere neden olmakta hem de seyahat güvenliğini azaltmaktadır. Erzurum’un deniz ulaşımı imkânları yok denecek kadar azdır ve demiryolu ağları da sınırlıdır. Bölgeye demiryolu ile yük ve yolcu taşımacılığının yetersizliği, lojistik ve ticaret açısından büyük bir dezavantaj oluşturmaktadır. Liman bağlantılarının eksikliği, Erzurum’un deniz ticaretine katılımını sınırlamıştır ve uluslararası ticarette rekabet gücünü azaltmıştır.” denildi. “Karadeniz bağlantı tünellerinin tamamlanması lazım” Pekmez, demiryolu taşımacılığının yetersizliğinin bölgesel ekonomik entegrasyonu zayıflattığını ve büyük ticaret merkezlerine erişimi zorlaştırdığını belirterek, “Bu sorunlar, Erzurum ve bölgesinin kalkınma hedeflerine ulaşmasını ve uluslararası arenada daha rekabetçi olmasını zorlaştırmaktadır. Ulaşım altyapısının iyileştirilmesi, bu problemlerin çözülmesi açısından kritik önem taşır. Bu problemler, Erzurum ve bölgesinin kalkınma hedeflerine ulaşmasını ve uluslararası alanda daha rekabetçi olmasını zorlaştırmaktadır. Ulaşım altyapısının iyileştirilmesi, bu problemlerin çözülmesi açısından kritik önem taşıyabilir. Kara ulaşımında Güneydoğu’yu Karadeniz’e bağlayan Erzurum-Bayburt yol güzergâhında bulunan Kop tüneli 2012’de başlamış ve üç yıl içinde tamamlanacağı bildirilmişti. Ulaştırma Bakanı 2021’de tünelde inceleme yapmış ve 2022’de tünelin hizmete gireceğini beyan etmişti. Karadeniz’i güneye bağlayan diğer yol güzergâhındaki Dallıkavak ve Kırık tünellerinin 10 yıldır bitirilememesi, 2017’de temeli atılan Çirişli tünelinin bitmemesi, Erzurum-Muş üzerinden Bitlis-Van yol güzergâhını 50 km kadar kısaltacak Tekman yolundaki tünelin projelendirilmesi ve yapılmasının yılan hikâyesine dönmesi; velhasıl Erzurum’un kuzey-güney bağlantı yollarını gerçekleştirilecek hiçbir tünelin bitirilip hizmete açılmaması Erzurumluda “Çevre illerde hızla yapılan alternatif güzergâhların öncelenip Erzurum yolları pasif ulaşım ağı içerisinde mi kalacak?” endişesini doğurmuştur.” dedi. “Demiryolları sadece yük değil insanda taşımalı” Denizin altından tüp geçitle Marmaray’ı çalıştıran, deniz üzerine hava limanları yapan, baraj inşaatlarında sayısız su tünelleri açan hükümetin Erzurum tünellerini bir an evvel bitirmesini beklediklerini anlatan Bekmez, “Basra Körfezi’nden güney illerimize kavuşan Kalkınma Yolu’nun Karadeniz bağlantısı muhakkak tarihi kavşak ve gümrük şehri Erzurum üzerinden geçirilmelidir. Ülkemizin her bölgesi otoban ağlarıyla örülmüşken Ankara-Kars otobanının halâ yapılmamış olması; mevcut kara yolda ulaşımın kasaba, köy, ilçe ve şehir gibi meskûn mahallerde 30-40 km gibi düşük hızlarda akması ve ağır trafik cezalarıyla seyahat ve ulaşımın konforunun bozulması, yük taşımacılığının ağır aksak devam etmesi merkeze uzak bölgemizin önemli ulaşım problemidir. Demiryolu taşımacılığı (yolcu ve yük taşımacılığı) tek hat üzerinden yapılmakta, ağır yük tonajları demir yolunu bozmaktadır. Hat yenileme çalışmaları bölgemizde, en son on dört yıl evvel gerçekleşmiş, geçen sürede bozulan hatlar hız limitlerinin çok düşük olmasına neden olmaktadır. Demiryolu taşımacılığı olması gerekenden çok daha uzun sürmektedir. Demiryollarımızda yük taşımacılığının ve yolcu taşımacılığının farklı hat üzerinden yapılması gerekmektedir.” şeklinde konuştu. “Erzurum-Erzincan hızlı tren alt yapı çalışmaları başlamalı” Bakü-Tiflis-Kars hattının sadece yük taşımacılığı için değil yolcu taşımacılığı için de kullanılmasını beklediklerini ifade eden Pekmez, “Ayrıca Batı Trakya Türklerine her türlü insan hakları ihlallerini yapan, Türkiye sınırını ve Ege denizini silahlandıran Yunanistan’a, yıllardır terör örgütlerini destekleyen ABD’ye ve Türkiye düşmanı birçok Avrupa ülkesine her türlü ulaşım serbest iken dünyanın en fakir ülkelerinden biri olup sınır kapıları kapalı olan Ermenistan’a kapıların açılması, kara ve tren yolunun aktif hale getirilmesi hem Azerbaycan’a ve Türk dünyasına ulaşımı kısaltmış ve kolaylaştırmış olacak hem de Erzurum’un da içinde bulunduğu Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi’nin kalkınmasını hızlandıracaktır. Aynı şekilde yük ve yolcu taşımacılığında Horasan-Ağrı-İran demiryolu bir an evvel faaliyete geçirilmeli, İran ile gümrük antlaşmaları yapılmalıdır. Hızlı trene en çok uzak şehirler ihtiyaç duyar. T.C. Demiryolları Sivas-Erzincan hızlı tren alt yapı çalışmalarını başlamıştır. Erzurum-Erzincan hızlı tren alt yapı çalışmalarının da aynı zamanda başlamasını beklemekteyiz.” diye konuştu.
Kayseri Kayseri Büyükşehir; TBB Dergisi’ne örnek oldu Kayseri Büyükşehir Belediyesi; belediyelerin çatı kuruluşu olan Türkiye Belediyeler Birliği’nin (TBB) süreli yayını olan İller&Belediyeler Dergisi’nde TBB Başkanı Yücel Yılmaz’ın ifadesi ile ‘hayata geçirilen iyi uygulamalara’ örnek teşkil etti. Kayseri’de olduğu kadar farklı illerde de yankı uyandıran proje, faaliyet ve yatırımları ile gündeme gelen Kayseri Büyükşehir Belediyesi, uzmanlar, akademisyenler ile kurum ve kuruluşların yayınlarına konu oluyor. Bu çerçevede Türkiye’de belediyelerin çalışmalarına destek olan, belediyeciliğin ve yerel hizmetlerin gelişmesine yardımcı olacak konularda, rehberlik etmek, danışmanlık hizmeti vermek, uygulamada karşılaşılan sorunlarla ilgili görüş oluşturmak, belediyelerin menfaatlerini korumak ve bu amaçla gerektiğinde dava açmak gibi önemli görevleri üstlenen TBB’nin süreli yayınında Kayseri Büyükşehir Belediyesi iyi uygulama örneği kapsamında yer aldı. Kayseri Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Daire Başkanlığı tarafından gerçekleştirilen ‘Özel Gereksinimli Bireyler İçin Afet Hazırlığı’ konulu seminer ile TBB’nin İller&Belediyeler Dergisi’nin son sayısında yer alan Büyükşehir Belediyesi, TBB Başkanı Yılmaz tarafından şu sözlerle ifade edildi; “Dergimiz yeni sayısında Kayseri’den Antalya’ya ülkemizin farklı şehirlerinde hayata geçirilen iyi uygulamalara yer vererek belediyelerimizin dirençlilik, çevre, enerji verimliliği ve sosyal çalışmalarını duyurmaya da gayret ettik.” TBB’nin dergisi İller&Belediyeler, ‘Deprem ve Acil Durum Planlamaları’ ana temalı son sayısında, 5 şehrin belediyesi ‘İyi Uygulama’ teması ile yer aldı. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Konya Büyükşehir Belediyesi, Antalya Büyükşehir Belediyesi, Beylikdüzü Belediyesi’nin yer aldığı ‘İyi Uygulamalar’ bölümündeki 5 ilden birisi de Kayseri Büyükşehir Belediyesi oldu.