GENEL - 06 Temmuz 2020 Pazartesi 08:58

Mangal kömürü üretmek için gece gündüz mesai yapıyorlar

A
A
A
Mangal kömürü üretmek için gece gündüz mesai yapıyorlar

Erzincan’da geçimlerini mangal kömüründen sağlayan işçiler, zorlu çalışma koşullarına rağmen gece gündüz mesai yapıyor.

Erzincan’da geçimlerini mangal kömüründen sağlayan işçiler, zorlu çalışma koşullarına rağmen gece gündüz mesai yapıyor.


Erzincan İliç’e bağlı Yakuplu Köyü’nde geçimlerini mangal kömüründen sağlayan mevsimlik işçiler, sabah odun toplayarak başladıkları mesailerini, odun kömürü için yaktıkları ateşin başında gece yarısına kadar devam ettiriyor. Nisan ayından bu yana günün ilk ışıklarıyla başlayan mesaileri gün boyu süren işçiler, ateş karşısında duman ve ise aldırış etmeden meşe odunundan kömür üretiyor.


Odunların yaklaşık 20 gün boyunca yakılmasıyla üretilen mangal kömürü, daha sonra satışa sunuluyor.


Şanlıurfa’dan aileleriyle ekmek parası için her yıl nisan ayı başında ilçeye gelerek çalışmaya başlayan mevsimlik işçiler, Yakuplu Köyü’ne yaklaşık 2 kilometre mesafedeki bir dağın eteğine kurdukları çadırda ekmek mücadelesi veriyor.


Atalarından gördükleri doğal yöntemlerle odun kömürü üreten işçiler, Orman İşletme Müdürlüğü’nün belirlediği bölgelerden elde ettikleri meşe odununu yakıp mangal kömürüne dönüştürüyor. Günün ilk ışıklarıyla mesaiye başlayan ve traktörlerle ormana ulaşmak için yolun bitimine kadar giden işçiler, yürüyerek meşelerin bulunduğu dağlık alanlara dağılıyor. Zorlu bir yürüyüşten sonra çalışma alanına gelen işçilerin kimi motorlu testereyle kimi ise balta yardımıyla mangallık kömür yapmak için meşe kesiyor. Kesilen meşeleri çadırların bulunduğu alanda kurdukları ocaklarda, 2 ila 3 hafta kontrollü şekilde ve başında nöbet tutarak yakan işçiler, daha sonra soğutma çalışması yapıyor. Bu işlemler sonucu oldukça meşakkatle elde edilen odun kömürleri, kamyonlara yüklenip alıcılarına götürülerek satışa sunuluyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Yağmurlu havalarda ıslanmak istemeyen depremzede Meriç’in sesini duyan sağlıkçı Havva’dan afetzede aileye sıcak yuva Hatay’da depremin ilk günlerinde enkaz altındaki vatandaşları yaşatmak amacıyla görev alan sağlıkçı Havva Aydanur Ertuğrul, yağmurlu havada bir daha ıslanmak istemeyen 9 yaşındaki Meriç Altunay ve ailesini sıcak yuvasına kavuşturmayı başardı. Kahramanmaraş merkezli depremlerde Hatay yerle bir olmuş, 25 bine yakın insan vefat etmişti. Afetin ilk saatlerinden itibaren Türkiye’nin dört bir yanından kurtarma ekipleri ve sağlık çalışanları bölgeye yardıma koşmuştu. Antalya İl Sağlık Müdürlüğü’nde görevli 38 yaşındaki Acil Tıp Teknisyeni Havva Aydanur Ertuğrul, asrın felaketinin ilk saatlerinden itibaren bölgedeki afetzede vatandaşları hayata tutundurmak için mücadele etti. Sağlık personeli Ertuğrul, depremin yaralarını sarmak için kurucusu olduğu Ülkem Kitap Okuyor Derneği aracılığıyla afet bölgesine 21 çadır okul açtı ve 7 bin 700’den fazla öğrenciye 100 binden fazla kitap ulaştırdı. ATT Ertuğrul, depreme Antakya ilçesi Karaali Mahallesi’nde yakalanan 9 yaşındaki Meriç Altunay ve ailesinin isteği üzerine afetzede aileye yuva yapabilmek için çalışma başlattı. Dernek aracılığıyla Altunay ailesine ev yaptırmayı başaran Ertuğrul, 2 odası ve 1 salonu olan evi Altunay ailesine teslim etti. "Yeterli maddi destek sağladığında yıl sonuna kadar 12 ev yapmayı istiyoruz" Ülkem Okuyor Derneği olarak 2’nci evi teslim ettiklerini ifade eden Ertuğrul, "Depremin 37’nci gününde çadır okul açmıştık. Bugün ev yaptığımız öğrencimiz de o çadır okula gelen ilk öğrencilerimizden biriydi. Talent ve Meriç okulu açtığımızda koşa koşa gelmişti. Bu enkazlar bir gün kalkıp Hatay normale dönecek dememize neden oldular. Biz 2 aydır ev yapıyoruz. Öğrencilerimiz ve depremzede çocuklarımızın yaşam koşullarını düzeltmeye dert edindik. Çadırda ve barakada yaşayan öğrencilerimize ev yaparak hak ettikleri yaşamları sürmelerini istiyoruz. Bu depremden en çok çocuklar etkilendi. 15 aydır baktıklarında enkaz görüyorlar. Çadırda yaşıyorlar. Deprem üzerine oyunlar kuruyorlar. O yüzden buradaki çocukların daha iyi yaşam koşullarından yaşamaları için emek veriyoruz. ‘Ülkem Okuyor Derneği’ olarak ev yapmaya devam edeceğiz. Haftaya 4 ve 5’inci evlerimizin temelini atacağız. Durmadan yorulmadan Hatay’daki son çocuğun yüzünü güldürene kadar güldürmeye devam edeceğiz. Yeterli maddi destek sağladığında yılsonuna kadar 12 ev yapmayı istiyoruz” dedi. "Yeni evim için çok heyecanlıyım ve çok mutluyum" Yeni evlerine kavuşan anne Esmeray Altunay, "Depremde evimiz yıkıldı. Çok kötü bir durumdaydık. Havva abla çocuklara mont ve ayakkabı getirmişti. Okula çağırdı. Oğlum Meriç’in doğum günüydü. O esnada Havva ablayı tanıdım. Eşimle beraber çadırdan suları dışarı atmaya çalışıyorduk. Ellerimiz, ayaklarımız ve çocuklar berbat bir haldeydi. Çocuklar sırılsıklamdı. Çocukların ayaklarında ne ayakkabı ne de çorap vardı. Yeni evim için çok heyecanlıyım. Çok mutluyum" ifadelerini kullandı.