YEREL HABERLER - 05 Mart 2012 Pazartesi 08:50

ERZİNCAN TARIMI 2012 YILINA UMUTLA BAKIYOR

A
A
A
ERZİNCAN TARIMI 2012 YILINA UMUTLA BAKIYOR

Erzincan Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü Koordinasyon ve Tarımsal Veriler Şube Müdürlüğü 2011 yılında Erzincan genelinde gerçekleşen arazi kullanım istatistiklerini açıkladı. 2011 yılında da tarla bitkilerinin bitkisel üretim içerisinde ağırlığını koruduğu dikkat çekerken sebzecilik ve meyvecilik sektörü de gelişmeye devam etti. Yayınlanan istatistiki rakamlarla ilgili olarak konuşan Erzincan Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Ali Lek, 1.190.300 hektar yüzölçümüne sahip Erzincan’da 2011 yılında il yüzölçümünün yüzde 17’sinin işlenebilir tarım arazilerinden, yüzde 37’sinin çayır ve mera arazilerinden, yüzde 22’sinin orman ve fundalık arazilerden, yüzde 24’ünün ise tarıma elverişsiz arazilerden oluştuğunu söyledi. İl Müdürü Ali Lek, sözlerini şöyle sürdürdü: “İl genelinde 202.704 hektarlık alanı kapsayan işlenebilir arazi varlığımız söz konusudur. 2011 yılında bu arazi varlığımızın yüzde 50,8’inde tarla bitkileri, yüzde 1,6’sında sebze ürünleri, yüzde 1,8’inde meyve ürünleri yetiştirilmiştir. İşlenebilir arazi varlığımızın yüzde 10’una tekabül eden bir alan ise nadasa bırakılmıştır. İşlenebilir tarım arazilerimizin yüzde 35,8’i ise tarıma elverişli olduğu halde 2011 yılında kullanılmamıştır. İşlenebilir tarım arazilerinin ilçelere göre dağılımına baktığımızda ise en çok tarım alanına sahip ilçemiz 46.776 hektarla Merkez ilçemizdir. Yine çayır ve mera alanlarını incelediğimizde Merkez ilçe 106.285 hektarla en geniş mera alanına sahip ilçemiz olarak göze çarpmaktadır.2011 yılı istatistiklerini incelediğimizde tarla ürünleri yetiştiriciliğinin ağırlığını koruduğunu gözlemlemekteyiz. Tarla ürünlerinin ekiliş alanlarına baktığımızda ise buğday 474.000 dekar ekiliş alanıyla ilk sıradaki yerini korumaktadır. Diğer tarla ürünleri ekiliş alanları açısından arpa 188.000 dekar, yonca 87.600 dekar, şekerpancarı 68.600 dekar, kuru fasülye 58.800 dekar, korunga 45.000 dekar, fiğ 44.000 dekar, çavdar 21.000 dekar, ayçiçeği 17.000 dekar ve silajlık mısır 14.700 dekar şeklinde sıralanmaktadır.Son yıllarda büyük gelişme gösteren sebzecilik sektörüne baktığımızda ise ekiliş alanları açısından ilk sırayı 14.695 dekarlık ekiliş alanıyla domates almaktadır. Sebzecilikte ekiliş alanları açısından incelendiğinde sırasıyla taze fasülye 4.000 dekar, hıyar 3.600 dekar, biber 2.920 dekar, karpuz 2.470 dekar ve kavun 1.400 dekar şeklinde sıralanmaktadır. Meyvecilik sektöründe ise ilk sırayı 12.300 dekarı kaplayan alanıyla elma almaktadır. Meyvecilik sektöründe kapladığı alanlar açısından incelendiğinde sırasıyla 8.900 dekar alanda üzüm, 5.400 dekar alanda kayısı, 2.800 dekar alanda armut, 2.075 dekar alanda zerdali, 1.550 dekar alanda ceviz ve 1.475 dekar alanda ise kiraz yetiştiriciliği yapılmaktadır” diye konuştu.İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Ali Lek, bitkisel üretimde 2011 yılında dikkat çekici gelişmelerin yaşandığını kaydetti. İl Müdürü Lek sözlerini şöyle sürdürdü: “ 2011 yılı istatistiklerini incelediğimizde bizi çok sevindiren gelişmelerin yaşandığı bir gerçektir. Bunun karşılığında bizi üzen noktalar da yok değildir. Bizi üzen noktadan başlamak gerekirse bir nokta dikkat çekmektedir. Bu da tarıma elverişli olduğu halde kullanılmayan arazi varlığının oldukça yüksek oluşudur. Yaklaşık 72.000 hektarlık bir alan tarım arazisi olduğu halde maalesef kullanılmamaktadır. İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü olarak yaptığımız araştırmalarda kullanılmayan tarım arazilerinin özellikle Refahiye, Kemah, Üzümlü ve Tercan ilçelerinde yoğunlaştığını görüyoruz. Bu arazilerin kullanılmamasının birçok sebebi bulunmaktadır. Bu sorunlardan en önemlileri sıralamak gerekirse kırsal kesimdeki nüfusta yaşanan azalma, okullaşma oranının artması nedeniyle genç nüfusun başka sektörlerde istihdam ed ilmesi, miras hukukundan kaynaklanan sorunlar dikkati çekiyor. Biz müdürlük olarak bu alanda çalışmalarımızı yoğunlaştırmaya başladık. Bu alanların tekrar tarımsal üretime katkı sağlaması için proje üretme çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Önümüzdeki süreçte bu alandaki çalışmalarımız daha da netlik kazanacaktır. Tarım sektöründe Erzincan adına son derece sevindirici gelişmelerin yaşandığı da bir gerçektir. 2011 yılı istatistikleri değerlendirildiğinde Erzincan’da yeni yetiştiricilik alanlarının oluştuğu dikkat çekmektedir. Ayçiçeği yetiştiriciliği Erzincan genelinde yaygınlaşmaktadır. 2011 yılında 17.150 dekar alanı kapsayan bir üretim gerçekleştirilmiştir. Bakanlığımızın uyguladığı desteklemeler neticesinde yem bitkileri üretimi giderek gelişmektedir. Sebzecilik ve meyvecilik alanında umut veren gelişmeler söz konusudur. Erzincan bu alanda 2011 yılında ihracaatın kapılarını aralamıştır. Bu son derece büyük önem arz etmektedir. Bu alandaki yeni projeler 2012 yılında da devam edecektir.”
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Manisa Oryantiringde fırtına gibi esti Mardin’de düzenlenen Türkiye Oryantiring Şampiyonası 2. Kademe yarışmalarında Manisa’dan katılan sporcular, bireysel ve takım kategorilerinde elde ettikleri 9 madalya ve 5 kupayla şampiyonanın en başarılı illeri arasında yer aldı. Mardin’de gerçekleştirilen Türkiye Oryantiring Şampiyonası 2. Kademe yarışmalarında Manisa, topladığı 9 madalya ve 5 kupa ile organizasyona damga vurdu. Türkiye’nin farklı bölgelerinden gelen sporcularla zorlu etaplarda mücadele eden Manisalı sporcular, hem bireysel hem de takım kategorilerinde elde ettikleri derecelerle dikkat çekti. Demirci, Soma ve Akhisar’dan yarışan sporcular, parkurlardaki yüksek tempoları, yön bulma becerileri ve motivasyonlarıyla Manisa’nın oryantiringdeki başarı geleneğini sürdürdü. Organizasyonda 5 farklı takım derecesi elde eden Manisa kafilesi, toplamda 9 madalya kazanarak şampiyonanın öne çıkan ili oldu. Bireysel derecelerde: Kadınlar 18 kategorisinde Sena Eraydın Türkiye ikincisi olurken, Erkekler 18 kategorisinde Yiğit Berk Kurular ve Hamza Güngör Türkiye ikinciliği elde etti. Erkekler 16 kategorisinde Tevfik Kerem Şenyurt ve Nazmi Mert Üner Türkiye ikincisi olurken, Kadınlar 18 kategorisinde Medinenur Gökcan Türkiye üçüncüsü olarak Manisa’ya önemli puanlar kazandırdı. Takım kategorilerinde ise: Demirci Kadınlar 18 Takımı Türkiye birincisi olmayı başarırken, Demirci Kadınlar 16 Takımı Türkiye ikincisi oldu. Soma Kadınlar 45 Takımı Türkiye ikinciliği elde ederken, Demirci Erkekler 18 Takımı Türkiye üçüncüsü, Akhisar Kadınlar 20 Takımı ise Türkiye üçüncüsü olarak organizasyondan kupayla ayrıldı. Manisa kafilesi, elde edilen başarıların ardından bir sonraki kademe yarışmalarına daha güçlü bir motivasyonla hazırlanacaklarını ifade etti.
İstanbul Bakan Şimşek: ‘‘Enflasyon düşüyor ve düşmeye devam edecek’’ Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ‘‘En büyük önceliğimiz enflasyonu düşürmek. Hedefimiz gelecek sene enflasyonu yüzde 20’nin altına düşürmek. Enflasyon düşüyor, düşmeye devam edecek Hükümetimizin nihai amacı kapsayıcı büyümeyi ve adil gelir dağılımını sağlamak’’ dedi. Halkbank Gençİz Gençlik Zirvesi’nin ikincisi, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in katılımıyla gerçekleşti. Bakan Şimşek, yaptığı konuşmada Türkiye’nin uyguladığı ekonomi programa ilişkin bilgi verdi. Enflasyon rakamları hakkında bilgi paylaşan Şimşek, ‘‘En büyük önceliğimiz enflasyonu düşürmek. Enflasyonda 2025 yılını büyük ihtimalle yüzde 31 seviyelerinde bitireceğiz. Enflasyon düşüyor ve düşmeye devam edecek’’ dedi. ‘‘Nihai amacımız kapsayıcı büyümeyi ve adil gelir dağılımını sağlamak’’ Hükümetin nihai amacının kapsayıcı büyümeyi ve adil gelir dağılımını sağlamak olduğunun altını çizen Şimşek, ‘‘Nihai amacımıza ulaşmak için yapısal dönüşümü başarmamız gerekiyor. Cumhurbaşkanımız liderliğinde bu programı uyguluyoruz. Bu programın üç evresi var; birinci evre makro risklerin yönetimi, ikinci evrede mali disiplini tesis ettik cari açığı düşürdük, kur korumalı mevduat mekanizmasından çıktık enflasyon düşmeye başladı. Üçüncü evre ise kazanımların pekiştirildiği tek haneli enflasyonun kalıcı olduğu, cari açığın sorun olmaktan çıktığı, verimlilik ve rekabet gücünün artması için reformların hızlandığı dönem olacak. Üçüncü evreye gelecek sene geçiyoruz’’ şeklinde konuştu. Temel mallarda enflasyonun yüzde 20’nin altına düştüğünü hatırlatan Şimşek, ‘‘Gıda enflasyonu yüzde 27 civarı. Buna rağmen manşet enflasyon yüzde 31. Çünkü Türkiye’de kira, eğitim ve hizmet enflasyonu hala yüksek seyrediyor. Hizmet enflasyonu yüzde 97’den yüzde 44’e kadar düştü. Bunu düşürmek için deprem bölgesinde konut inşa ediyoruz 350 bin konutu teslim ettik. Gelecek sene 600 bin konut teslim edilecek. Sosyal konut projeleri devam ediyor, kentsel dönüşüm projelerini uyguluyoruz. Bütün bunları bütçeden yapıyoruz. Türkiye’deki öğrencilerin yüzde 90’ı devlet okullarına gidiyor. Yüzde 10’un gittiği özel okullarda ise yüksek rakamlar görüldü, oralarda da makul fiyatlar görülecek’’ ifadelerini kullandı. ‘‘Kamuda tasarruf çabası var ve sonuç alıyoruz’’ Önümüzdeki dönemde kamu maliyesinde önemli reformlar planladıklarını dile getiren Şimşek, ‘‘Bütçe açığımız deprem nedeni ile milli gelire oranı yüzde 5’e çıkmıştı. Bütçe açığımız bu sene yüzde 3’e düştü, gelecek senelerde daha düşük seviyelere düşüreceğiz. Tasarruf konusunda kamu giderlerini kontrol altına almada başarılı olduk. 10 yıllık ortalamaya göre bu harcamaların (kamu giderleri) bütçeye oranı yüzde 4,6. Biz geçen sene yüzde 3,1’e indirdik, bu sene 3’ün de altında olacak. Kamuda tasarruf çabası var ve sonuç alıyoruz’’ sözlerini ifade etti. KKM’nin de 143 milyar dolar azaltıldığını da ifade eden Şimşek, "Türkiye’nin bilançosunda 250 milyar doları aşan bir iyileşme var" dedi. Altın ithalatına ilişkin de bilgi paylaşan Şimşek, ‘‘Altın ithalatı sadece sanayide kullanmak için yapılmıyor. Altın bir portföy tercihidir, saygı duyuyoruz. Vatandaşımızın ithal ettiği altınları bir kenara bırakırsak Türkiye’de cari açık kalmıyor. Osmanlı’nın son 100 yılına da baksanız, Türkiye’nin ilk 100 yılına da baksanız en büyük darboğaz döviz darboğazıdır. Cari açıkla ilişkilidir. İlk defa biz yapısal olarak biz bu sorunu aşma noktasındayız’’ ifadelerini kullandı. ‘‘Yatırım yapılabilir kategoriye doğru hızla ilerlemeye devam edeceğiz’’ Bakan Şimşek Merkez Bankası rezervlerinin arttığına da dikkat çekerken, ‘‘Çünkü her an bir takım şoklarla karşı karşıya kalabiliriz. Bu nedenle rezerve ihtiyaç var. Biz net rezervlerimizi son 2 yılda programımız dahilinde 118 milyar dolar artırdık. Kur korumalı mevduatı 143 milyar dolar azalttık, bitiyor 400 milyon dolar kaldı vadesini bekliyoruz. Türkiye’nin bilançosunu 250 milyar dolar iyileştirdik. Türkiye’nin risk pirimi son 7,5 yılın en iyi seviyesine geldi. Son 2 yılda Türkiye’nin risk pirimi 472 baz puan düştü. Bize benzer ülkeler 49 baz puan düştü. Türkiye’nin kredi notu en az 2 kademe artırıldı. Yatırım yapılabilir kategoriye doğru hızla ilerlemeye devam edeceğiz’’ açıklamasında bulundu. Türkiye’nin milli gelirindeki artışa da değinen Şimşek, ‘‘2002’de dünya ekonomisinde 21’inci sıradayken şimdi 16’ıncı sıradayız. Satın alma gücü paritesinde 16’ıncı sıradan 11’inci sıraya yükseldik’’ diye konuştu.