SAĞLIK - 16 Ekim 2018 Salı 14:51

Dr. Mustafa Güveli: “Sapyoseksüel olmak sapıklık değil”

A
A
A
Dr. Mustafa Güveli: “Sapyoseksüel olmak sapıklık değil”

Psikiyatri Uzmanı Dr.

Psikiyatri Uzmanı Dr. Mustafa Güveli, Sapyoseksüelizmin özellikle son dönemde, sıklıkla karşımıza çıkan bir terim olduğunu belirterek, “İnsanlar modern zamanlarda duygusal ilişkilerini Kerem ile Aslı gibi, Ferhat ile Şirin gibi, Leyla ile Mecnun gibi yaşamıyorlar. Bir bakış, bir beğeniş, çoğu kere ilişkiye cinselliğe taşıyor ve tatmin edilmiş arzulardan sonra ne bir daha karşı tarafı görmek istiyorlar ne de aranmak. Oysa eski zamanlarda aşklar önce dış görünüşle başlasa bile çoğu zaman karşı tarafı düşünce, duygu ve sadakatle kendine bağlayan çiftler vardı. Ancak çağımız bireyleri hızlı tüketiciler haline getirdiği için, ilişkiler de hemen çabucak tüketilir oldu. İnternetten bir selamla başlayan konuşma kısa sürede yatağa kadar uzanıyor ve bitiyor. Tabii bu arada birbirinin zekâsı kültürel ve entelektüel alt yapısının bir değeri kalmıyor. Hal böyleyken kafanızın zekânızın da bir önemi pek olmuyor” diye konuştu.


“Ne giydiğiniz, kaç kilo olduğunuz, beden ölçünüzün ne olduğu, kaslarınızın gelişmiş olması bir de ekonomik durumunuz önem kazanıyor” diyen Psikiyatri Uzmanı Dr. Mustafa Güveli, “Dudaklarınızın dolgun olması, kalçanızın sıkı ve kalkık olması, memelerinizin iri ve diri olması ilişkinin cinsellik boyutu için yeterli oluyor. Bu hızla tüketilince yeni kaslı, janti ve cazibeli diğer insanları aramaya başladığınızda bir önceki unutulup gidiyor. Onun için bir gördüğünü bir daha görmek istemiyor insanlar. Anlattıklarım hem erkekler hem de kadınlar için geçerli. Olay cinsellik boyutuna indirgendiğinde birçok kişinin cinsel cazibe ve etkilenme araçları değişiyor. Kabataslak cinsel dürtülerin uyarılmasında etkili aktörleri yazarsak liste uzar gider ancak başlıcalarını gözden geçirelim. Etkili ve çekici güzellik, güzel konuşma, karşı tarafı tatmin edici davranışlar, entelektüel uyum, kültürel uyum gibi faktörleri sayabiliriz. Sayılan bu faktörlerin hangisi daha etkin bunu tartışmayacağım. Ancak hızlı tüketim toplumunda asıl tatminin geçici ve hızla tüketilen dış görünüş ve cazibe ile desteklenen birliktelik yerine zeka pırıltıları ve karşı tarafın entelektüel birikimin cazip geldiği beğeni unsurlarını tartışmak istiyorum” diye konuştu.


Sapyosexualitenin son zamanlarda tartışılmaya ve konuşulmaya başlayan bir kelime olduğunu kaydeden Psikiyatri Uzmanı Dr. Mustafa Güveli açıklamasını şöyle sürdürdü; “Entellektüaliteden hoşlanan ve buna bağlanan kişi için bir adlandırma. Latince kökenli bir adlandırma. Sapien ve sexulaitenin birleşmesinden oluşmuş. Sapien zeki demek Latincede. Ve sexulaite de hepimizin malumu cinsellik. Zekâsını, aklını sevmek ondan cinsel olarak etkilenmek olarak tanımlayacağımız bu kelime son zamanlarda “Ben senin zekanı sevdim” olarak tanımlayabileceğimiz bir hal aldı.


Erkekler ve kadınların cinsellik konusunda etkilendiği şeyler tabii ki farklılık göstermektedir. Erkekler cinselliği daha çok mekanik ve biyolojik bir ihtiyaç gibi görürken kadınlar bunu daha çok duygusal bir ihtiyaç gibi görürler. Bu şu demek değil elbette erkek hiç duygu katmaz işe. Biraz oranlamak ve genelleme yapmak gerekirse erkekler cinselliği yüzde 70 biyolojik ve mekanik bir şekilde yaşar yüzde 30 luk kısmı duygusaldır. Kadınlar oran nerdeyse tam tersidir. Yani biyolojik ihtiyaç yüzde 30 luk dilimde yer alırken yüzde 70 kadarı duygusaldır. Bazen bu nedenle erkekler sadece biyolojik bir süreç gibi yaşarken kadınlar duygusal tarafları tatmin olmadan cinselliği sadece biyolojik bir durum gibi yaşayamazlar. Bu oranlar kesin değerler değildir tabii ki. Ortalama insan davranışı olarak kabul edelim bunları. Bazen denge birbirine doğru değişebilir. Duygu tarafı ile cinselliği yaşayan erkekler olduğu gibi bedensel tarafın ağırlığı ile cinselliği yaşayan kadınlar da vardır. Cinselliğin ilk aşaması cinsel istektir. Bu isteğin oluşması için cinsel obje olarak kimin seçeceği cinsel tercihi ile alakalıdır. Bazı erkekler beden oranları mükemmel kadınlardan çok etkilenirken bazıları bunu önemsemez bile. Bazı kadınlar yakışıklı ve yapılı erkeklerden hoşlanır ama birçoğu için bu ikinci plandadır. Asıl olan ilgili, şefkatli, zeki, sorun çözen, keyf veren erkeklerdir. Karşı cinste cazibe unsurunu güzellik, yakışıklı olmak yani endamlı olmak dışında kıvrak zeka entelektüel birikim, sosyal statü olarak görenler için cuk oturan bir tanım sapyoseksüellik. İstek yüksek olursa uyarılma ve ardından gelen orgazm ve boşalma fazı da ciddi kaliteli ve son olarak da bedenen ruhen tatminkar bir ilişki yaşanır. Cinsel uyarılmayı dış görünüşle sağlayan kişiler için hep daha iyisi daha güzeli ve daha yakışıklısı varken gittikçe tatmin olma oranı azalan cinsel deneyimler yaşanır. Bir süre sonra farklı arayışların ve cinsel tatminsizliğin en temel sebeplerinden biridir bu. Oysa kafa ile yaşanan cinsellikte tatmin olma duygusu gittikçe artar ve değişen beden ölçüleri yada güzellik yakışıklılıktan bağımsız olarak tatmin olma oranı da artar. İşte burada sapyoseksüalite cinsellik kalitesi için aslında tatmin açısından oldukça önemli bir konuma gelmektedir. Sapyoseksüeller eğer uygun partneri bulurlarsa daha kaliteli ve tatminkar bir cinsellik yaşamış olurlar.”


Kadınların sapyoseksüel olduklarına dair yaygın bir kanaat olduğunu anlatan Psikiyatri Uzmanı Dr. Mustafa Güveli, “Tam tersinin bazı erkekler için geçerli olabileceğini düşünsekte erkekler büyük oranda cinsel uyaran olarak kadının dış görünüşü ve az miktarda zeka ve kabiliyetlerine bakarlar. Yani erkekler az sapyoseksül olup daha çok kadının dış görünüşünden etkilenirler. Kadınlar ise büyük oranda sapyoseksüel olup az miktarda dış görünüşten etkilenirler. Bu arada ekonomik şartları da unutmamak lazım tabi. Sonuç olarak kısa vadeli düşününce sapyoseksüel olmak çok akıl karı değil ama kanaatim odur ki; sapyoseksüalite insanın daha dingin, kaliteli ve tatminkâr bir cinsel yaşam elde etmesine yardımcı olacak bir durumdur. Yani merak etmeyin sapyoseksüel olmak sapıklık değil.” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Tedesco’dan Beşiktaş derbisinde 4 değişiklik Fenerbahçe Teknik Direktörü Domenico Tedesco, son oynadıkları Eyüpspor maçı 11’ine göre Beşiktaş derbisine 4 değişiklik ile çıktı. Ziraat Türkiye Kupası C Grubu ilk hafta maçında Fenerbahçe, evinde Beşiktaş ile karşılaşıyor. Fenerbahçe Teknik Direktörü Domenico Tedesco, ligde son oynanan Eyüpspor maçı 11’inden 4 değişikliğe gitti. Özel izinli olan kaleci Ederson’un yerine kaleyi Tarık Çetin devraldı. Fred, Anderson Talisca ve Jhon Duran’ın yerine ise Bartuğ Elmaz, Sebastian Szymanski ve Oğuz Aydın görev aldı. Fenerbahçe’nin 11’i Fenerbahçe mücadeleye; Tarık Çetin, Mert Müldür, Milan Skriniar, Jayden Oosterwolde, Levent Mercan, İsmail Yüksek, Bartuğ Elmaz, Sebastian Szymanski, Marco Asensio, Oğuz Aydın ve Kerem Aktürkoğlu 11’i ile başladı. Sarı-lacivertlilerde İrfan Can Eğribayat, Engin Can Biterge, Çağlar Söyüncü, Yiğit Efe Demir, Kamil Efe Üregen, Mustafa Serkan Kök, Haydar Karataş ve Alaettin Ekici ise yedek bekledi. Sarı-lacivertlilerde eksikler Sarı-lacivertliler, derbiye birçok oyuncusundan yoksun çıktı. Sakatlıkları bulunan Archie Brown, Nelson Semedo, Edson Alvarez ve Anderson Talisca’nın tedavileri sürüyor. Afrika Uluslar Kupası için ülkelerine giden Youssef En-Nesyri ve Dorgeles Nene’nin yanı sıra son oynanan lig maçı sonrası ailevi talepler doğrultusunda izin verilen Ederson ve Jhon Duran ile geçtiğimiz sezondan kart cezası bulunan Fred de takımı yalnız bıraktı. İrfan Can Kahveci, Cenk Tosun ve Rodrigo Becao’nun da kadro dışı durumları devam ediyor. Akademiden 4 isim kadroda Tedesco, takımdaki eksiklikler nedeniyle son 2 antrenmana altyapıdan oyuncuları da davet etti. Derbi hazırlıkları kapsamında A takımla çalışan Mustafa Serkan Kök, Haydar Karataş ve Alaettin Ekici, Beşiktaş maçının kadrosuna dahil edildi. Sarı-lacivertlilerin oynadığı son 2 maçta süre alan Haydar Karataş da derbide yedek kulübesinde yer aldı. Kerem Aktürkoğlu en uçta başladı Sarı-lacivertlilerde milli futbolcu Kerem Aktürkoğlu, siyah-beyazlılara karşı en uçta takımının gol umudu olarak başladı. Bu sezon hücumda genellikle sol kanat ve forvet arkasında oynayan Kerem; Youssef En-Nesyri, Talisca ve Jhon Duran’ın yokluğunda forvet mevkiinde görev aldı. Bartuğ Elmaz, ilk kez 11’de Fenerbahçe’nin 22 yaşındaki orta sahası Bartuğ Elmaz, derbiye 11’de başladı. Bu sezon Süper Lig’de 5 maçta süre alan Bartuğ, Beşiktaş maçıyla birlikte ilk kez 11’de şans buldu. Taraftarlardan Başkan Saran’a destek Geçtiğimiz günlerde ’uyuşturucu operasyonu’ kapsamında ifadesi alınan ve sonrasında adli kontrol şartıyla serbest kalan Fenerbahçe Başkanı Sadettin Saran’a tribünler destek verdi. Maraton Tribünü ile Okul Açık Tribünü’nün birleştiği noktaya üzerinde Saran’ın silüeti olan "Fenerbahçe Yıkılmaz" pankartı asıldı. Karşılaşmanın başlamasına kısa süre kala saha saha kenarından protokol tribününe ilerleyen Saran’a taraftarlar tezahüratta bulundu. Başkan Saran, yapılan tezahüratlara karşılık selamlayarak derbiyi izlemek üzere tribüne çıktı. Seremoni sonrası ise tüm tribünlerden, "Dik dur eğilme, Fenerbahçe seninle" tezahüratları yapıldı. Tribünlerden ’birliktelik’ mesajı Bu sezon lig ve Avrupa kupalarında dolu tribünlere oynayan Fenerbahçe’de tribünler Beşiktaş derbisinde de tıklım tıklım doldu. Maraton üst tribününe, "Biriz, Birlikteyiz, Şampiyon Olacağız!" pankartı asıldı. Öte yandan iki takımın futbolcuları müsabakaya, "Filistin yalnız değildir. 1 ocak 08.30 Galata" yazılı pankartla çıktı.
Kayseri MHP Kayseri Milletvekili Ersoy’un 2025 yılı faaliyet raporu Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kayseri Milletvekili Baki Ersoy, 2025 yılında TBMM’ye 174 soru önergesi verdi. MHP Kayseri Milletvekili Baki Ersoy’un 2025 yılı toplam faaliyet raporu belli oldu. Rapora göre, Ersoy’a 23 bin 245 talep iletildi. Yine Ersoy tarafından 316 kez TBMM Genel Kurulunda, 191 kere de Plan ve Bütçe komisyonunda olmak üzere toplam 507 kez Kayseri’nin adı anıldı. 27. Dönem 33. ve 28. Dönem de 21 konuşma olmak üzere, TBMM Genel Kurulunda toplamda MHP grubu adına 55 konuşma gerçekleştirilirken, 27. Dönem 66. ve 28. Dönem de 29 konuşma, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda toplamda 95 konuşma gerçekleştirildi. Ersoy, 27. Dönem 57. ve 28. Dönem de, 117 olmak üzere toplamda 174 soru önergesi verdi. Ersoy tarafından Kayseri’nin ilçeleri için verilen önergelerin içerikleri şu şekilde: "(Özvatan) Kayseri’nin Özvatan ilçesine kapalı spor salonu ve halı saha yapılması talebine ilişkin, Develi ve Özvatan ilçelerinin yatırım teşvik bölgesi kapsamına alınması talebine ilişkin, Pınarbaşı ve Özvatan ilçelerinde bulunan bazı halı sahaların yenilenmesine ilişkin 3 soru önergesi verildi. (Bünyan) Kayseri’nin Bünyan ilçesindeki derelerin taşmasını önlemek için yürütülen çalışmalara ilişkin, Bünyan Stadyumu’nun ışıklandırılmasına ilişkin, Bünyan ilçesindeki bazı mahallelerin sulama desteği talebine ilişkin, Bünyan ilçesinde spor kompleksi yapılması talebine ilişkin, Bünyan ilçesine rehberlik ve araştırma merkezi kurulması talebine ilişkin 5 soru önergesi verildi. (Develi) Kayseri’nin Develi ilçesinde bulunan ve hakkında yıkım kararı verilen bir bölgeye ilişkin, Develi Ve Özvatan ilçelerinin yatırım teşvik bölgesi kapsamına alınması talebine ilişkin, Develi ilçesinde yer alan tarihi yapıların koruma altına alınması ve restorasyonuna yönelik çalışmalara ilişkin, Develi ilçesinde bulunan mera arazilerinin satışa çıkarılmasına ilişkin, Develi ilçesinde bulunan ve hakkında yıkım kararı verilen bir bölgeye ilişkin, Develi ilçesinde inşası devam eden okul binalarına ilişkin 6 soru önergesi verildi. (Hacılar) Kayseri’nin Hacılar ilçesinde sağlık hizmetine erişimin kolaylaştırılması talebine ilişkin, Hacılar ilçesine tam kapasiteli bir sağlık merkezi açılması ve kadrolu doktor atanması talebine ilişkin 2 soru önergesi verildi. (Kocasinan) Kayseri’nin Kocasinan İlçesi Erkilet Bulvarı’nda iki kişinin hayatını kaybettiği trafik kazasının gerçekleştiği yerde alınacak önlemlere ilişkin, Kocasinan ilçesinde yapılması planlanan spor salonu ve yarı olimpik yüzme havuzu projesine ilişkin 2 soru önergesi verildi. (Pınarbaşı) Kayseri’nin Pınarbaşı ilçesine açık ve kapalı spor alanları yapılması talebine ilişkin, Pınarbaşı ve Özvatan ilçelerinde bulunan bazı halı sahaların yenilenmesine ilişkin, Pınarbaşı ilçesinde bulunan Karamanlı Göleti’nde meydana gelen deformasyonlara ilişkin, Sarız ve Pınarbaşı ilçelerindeki besicilerin sorunlarına ilişkin, Pınarbaşı Devlet Hastanesi’nin ana giriş kapısının açılması talebine ilişkin, Pınarbaşı ilçesine bağlanan yollara ilişkin 6 soru önergesi verildi. (Sarıoğlan) Kayseri’nin Sarıoğlan ilçesinde bulunan spor tesislerine ilişkin, Akkışla-Sarıoğlan entegre ilçe hastanesi yapımına ilişkin 2 soru önergesi verildi. (Sarız) Kayseri-Kahramanmaraş karayolunun Sarız Yedioluk Köyüne alt geçit yapılması istemine ilişkin, Sarız Ve Pınarbaşı ilçelerindeki besicilerin sorunlarına ilişkin, Sarız ilçesinde bulunan yolların iyileştirilmesi talebine ilişkin 3 soru önergesi verildi. (Talas) Kayseri’nin Talas ilçesi Cebir Mahallesi’nde bulunan Kurt Deresi’nin taşmasına karşı alınacak tedbirlere ilişkin, Talas ilçesinde yer alan yamaçlı deresinin taşması sonucu oluşan mağduriyetlerin giderilmesine ilişkin, Talas öğretmenevinin bakım ve onarımı için talep edilen ödeneğin akıbetine ilişkin, Talas Sosyal Hizmet Merkezi binasının kapasite ve fiziki koşullarının iyileştirilmesi talebine ilişkin, Talas ilçesinde yapılması planlanan öğrenci yurdu projesine ilişkin 5 soru önergesi verildi. (Tomarza) Kayseri’nin Tomarza ilçesindeki yol yapımına ilişkin, Tomarza ilçesinde Mayıs ayı sıcaklığının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesinden dolayı zarara uğrayan çiftçilerin zararlarının giderilmesi önerisine ilişkin 2 soru önergesi verildi. (Yeşilhisar) Kayseri’nin Yeşilhisar ilçesine bağlı Başköy Mahallesi’nde hatalı tapu tespit çalışmaları yapıldığı iddiasına ilişkin, Yeşilhisar ilçesinde bulunan Derebağ Şelalesi’nin giriş ücretine ilişkin, Yeşilhisar ilçesinde bulunan bir mahallede mobil ağ erişiminde yaşanan zorlukların giderilmesine ilişkin 3 soru önergesi verildi. (Akkışla) Akkışla-Sarıoğlan entegre ilçe hastanesi yapımına ilişkin, Akkışla ilçesindeki sağlık hizmetleri altyapısına ilişkin 2 soru önergesi verildi."
İstanbul Yenidoğan Çetesi davasının görülmesine devam edildi İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmal sonucu ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın 7’nci duruşması görüldü. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’ne yönelik düzenlenen 2. dalga operasyona ilişkin geçtiğimiz günlerde iddianame hazırlanmıştı. Çete lideri olduğu ileri sürülen Fırat Sarı ile birlikte hareket ettikleri belirlenen şahıslara yönelik hazırlanan iddianame ana dava ile birleştirilmişti. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nce adliyenin konferans salonunda görülen duruşmaya, 6’sı tutuklu bir kısım tutuksuz sanık ile tarafların avukatları hazır bulundu. Bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ise duruşmaya, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. Duruşma, yoklamaların alınmasının ardından sanıkların savunmaları ile başladı. Davada sanık sayısı 61 oldu Duruşmada, dava dosyasına eklenen evraklar okunduğu sırada, dosyadan ayrılan iki davanın ana dava ile birleştirildiği ve sanık sayısının böylece 61’e yükseldiği öğrenildi. Savunma yapan tutuklu sanık Şeyhmus Çelik, "Opara bebek, Fırat Sarı tarafından Birinci Hastanesi’ne gönderildi ve Hakan Doğukan Taşçı tarafından teslim alındı. Fırat Sarı tutuklanmadan önce saçsız bir insanken, soruşturma sonrası peruk takmıştır. Opara bebek Beylikdüzü Medilife Hastanesi’ne sevk edildi. Ben hastanede olmadığım gün Opara bebek ex oldu. Bunu diğer sanıklarda belirtmiştir. Hakan Doğukan Taşçı ve diğer sanıklar arasında geçen konuşmamada bebeğin ben hastanede yokken öldüğü bellidir. Ben bebekleri öldürmedim bu bellidir. Tahliyemi talep ediyorum" dedi. Tutuklu sanık Rıza Keykubad’ın eşi tutuksuz sanık Hilda Keykubad da savunmasında, "Ben mesleğimin gerekliliğini en iyi şekilde yaptım. Evimi, eşimi, çocuğumu ihmal ettim ama hastalarımı ihmal etmedim. Hayatım boyunca, polis, adliye görmedim. Onurumla yaptığım mesleğimi ihmalden yargılanıyorum. Burada olmaktan utanıyorum, hicap duyuyorum, utanıyorum. Ben imzaladığım her evrakı ölen bebeklerin defin işlemleri tamamlansın diye, tedaviye gelen bebekler de iyileşsin diye imzaladım. Kaya bebek geldiğinde ben hastanede çalışmıyordum. Bebek Kaya hayatını kaybettikten sonra çalışmaya başladım. Bebek Kaya’nın ölüm belgesini doktorlar imzalamadı. Ben de bebek ortada kalmasın, evrakları eksik olmasın diye defin işlemleri için kendim imzaladım evrakları ve aileye teslim ettim. Bu aile şehir dışından gelmişti’’ diye konuştu. Mahkeme, duruşmayı yarın saat 10.00’a erteledi.