GENEL - 13 Kasım 2018 Salı 09:14

Erzurumlu tiyatrocudan ‘Potor’ klip

A
A
A
Erzurumlu tiyatrocudan ‘Potor’ klip

Erzurumlu tiyatro oyuncusu Bilal Tavlak’ın son olarak yayınladığı ‘Potor’ klibi on binlerce kişi tarafından izlendi.

Erzurumlu tiyatro oyuncusu Bilal Tavlak’ın son olarak yayınladığı ‘Potor’ klibi on binlerce kişi tarafından izlendi.


Çektiği klipler binlerce kişi tarafından izlenen ve sosyal medyada kısa sürede yayılan Bilal Tavlak’ın son klibi ‘Potor’, büyük bir izlenme rekoru kırdı. Erzurum’da kış mevsiminde soğuktan korunmak için giyilen potor için çekilen klip, büyük beğeni topladı.


Bilal Tavlak’ın Jamaika asıllı Fransız sanatçı Willy William’ın “Ego” şarkısının görüntü ve müziğinden esinlenerek hazırladığı klip, yayınlandığı günden beri sosyal medyada en fazla beğenilen klipler arasında yer aldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep 2 çocuğun öldüğü ATV kazasının davasında karar çıktı Gaziantep’te, Hüseyin Akın ile Kerim Gündoğan’ın ölümüyle sonuçlanan ve otomobil sürücüsü tutuklu sanık Prof. Dr. Volkan Kılınçoğlu’nun yargılandığı ATV kazasına ilişkin davada karar duruşması görüldü. Karar duruşmasında sanık otomobil sürücüsü 3 yıl 7 ay 10 cezaya çarptırılarak tahliye edildi. Gaziantep’te Hüseyin Akın (14) ile Kerim Gündoğan’ın (14) ölümüyle sonuçlanan ATV kazasına ilişkin otomobil sürücüsü tutuklu sanık Prof. Dr. Volkan Kılınçoğlu’nun yargılandığı davada karar duruşması görüldü. Tutuklu sanık Volkan Kılınçoğlu, Gaziantep 10. Ağır Ceza Mahkemesinde "Taksirle birden çok kişinin ölümüne sebep olmak" suçundan 18 yıla kadar hapis cezası talebiyle yargılandığı duruşmaya da SEGBİS’le bağlandı. Duruşmada, sanık Av. H. Mehmet Balcı ve Av. Mehmet Sait Bozhüyük ile Hüseyin Akın’ın aile avukatları Av. Mutlu Can Dağlı, Av. Doğan Canbolat, Av. Mustafa Edip İzol ve Av. Gizem Kaleoğlu, Av. Suat Genç yanı sıra tanıklar da hazır bulundu. "Kazaya sebep olan kişinin ben olmadığım 5 raporla ortaya çıktı" Duruşmada savunmasını yapan tutuklu sanık Volkan Kılınçoğlu, "Kazaya sebep olan kişinin ben olmadığım 5 raporla ortaya çıktı. Hala tutuklu yargılanıyorum. Keşke bu kaza olmasaydı. Keşke ben oradan geçmeseydim. Bir önceki duruşmada bu ateş 3 eve düştü demiştim. Bunu burada tutuklu olduğum için söylemedim.2 çocuğunun ölmesine üzüldüğüm için söyledim. 7 aydır tutukluyum. İtiraz etmedim fakat raporlarda kusursuz olduğum belli olduğu için 9 Mart günü itiraz dilekçesi yazdım. Nitekim bu kazanın kusurlu tarafı ben olsaydım söylerdim. Ben bir profesörüm yalan söylemem. Alkol almadım alsaydım söylerdim. Sabah ameliyata girdim ve dezenfektan kullandım. Kana kaç saat sonra girer. Buradakilere tıp öğretecek değilim. Telefonla konuşmadım. Konuşsaydım zaten söylerdim. Kaza olduktan sonra gelen ambulanslar 2 çocukla ilgilendi. Daha sonra gelen ambulansı 10 dakika bekledik. Ambulans geldikten sonra hastaneye gitmemiz ise 10 dakika sürdü. Çocuklar üniversiteye götürüldüğü için beni başka bir hastaneye götürdüler. Doktorları çocuklara yardım etmek amacıyla aradım. Ben bir hekimim ve insanı yaşatmaya yemin etmiş bir doktorum. Benim tutuklu kalmama alkış çalan insanlar sizin buraya topladığınız insanlar. Görgü tanıkları önce çocukların yarış yaptığı konusunda ifade verdi. Daha sonra mahkemede ifadeler değişti. Hüseyin, ters yönden geliyordu. Ben bu videoyu ilk defa izledim ve görüyorum ki bana roket gibi çarpmış. Ters yönden gelen bir sürücüyü nasıl öngörebilirim. Keşke onların hızı daha yavaş olsaydı. Hüseyin Akın’ın çok fazla asli kusuru vardır. Kazanın oluşunda etkim yok" ifadelerini kullandı. Aileler en ağır cezayı istedi Sanığın savunmasına karşı savunma yapan maktul ailelerinin avukatı ve aileler ise sanığın asli kusurlu olduğunu iddia ederek en ağır cezayı alması gerektiğini ifade etti. Sanık, 3 yıl 7 ay 10 gün cezaya çarptırılarak tahliye edildi Savunmaların ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık otomobil sürücüsü Volkan Kılınçoğlu’na 3 yıl 7 ay 10 gün ceza vererek tahliye edilmesine karar verdi. Karar sonrası maktullerin aileleri mahkeme salonunda göz yaşı dökerken, bazı yakınları ise sinir krizi geçirdi. Olayın geçmişi Kaza, 12 Ekim 2023’te Şehitkamil ilçesi 15 Temmuz Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, üzerinde Kerim Gündoğan (14) ile Hüseyin Akın’ın (14) bulunduğu 27 MST 04 plakalı ATV’ye, Volkan Kılınçoğlu idaresindeki 27 ARB 190 plakalı lüks araç çarpıktan sonra ATV savrularak devrildi. Feci kazada ATV’nin üzerinde bulunan 2 çocuk ağır yaralandı. Gaziantep Üniversitesi Şahinbey Uygulama ve Araştırma Hastanesine kaldırılan 2 çocuk, tüm çabalara rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Olay sonrası lüks otomobil sürücüsü Prof. Dr. Volkan Kılınçoğlu tutuklandı.
Ankara 28 Şubat davasının görülmesine devam edildi Yargıtay’ın bozma kararı sonrası, emekli orgeneraller Orhan Yöney ile dönemin YÖK Başkanı Halil Kemal Gürüz’ün de içerisinde bulunduğu 16 sanığın yargılandığı 28 Şubat davasına devam edildi. Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, tutuksuz sanıklardan bazıları ile avukatları katıldı. Mahkeme Başkanı dava dosyasına gelen evrakı okumasının ardından tanık dinleneceğini söyledi. Duruşmada tanık olarak dinlenen dönemin Devlet Bakanı Namık Kemal Zeybek, 28 Şubat’ı ‘darbe’ olarak değerlendirmediğini söyledi. İdamla yargılandığını söyleyen Zeybek şunları söyledi: “12 Eylül’de hükümeti devirmek suçundan idamla yargılandım ve aklandım. 28 Şubat süreci diye adlandırılan bu süreçte bütün inancımla söylüyorum hiçbir şekilde darbe söz konusu değildir." “Tankların yürütülmesinin bir mantığı yok, gülünç geliyor” Zeybek, generallerin hükümet üzerinde bir baskısının mümkün olmadığını savunarak, "Sincan’dan tankların yürütülmesinin bir mantığı yok. Bu iddia bana gülünç geliyor. Sonradan tankların sıradan geçişi olduğunu öğrendik. O gün tankların Sincan’da yürümesiyle devletin değişmesinin hiçbir ilişkisi yok. O dönemin şartlarında eğer bir darbe düşüncesi olsaydı yapılırdı. Bunu kimse engelleyemezdi" ifadelerini kullandı. Söz alan sanık avukatları, Adli Tıp Kurumundan (ATK) gelen raporu inceledikten sonra beyanda bulunmak için mahkeme heyetinden süre talep etti. Ardından ara kararını açıklayan mahkeme, sanık avukatlarına dosyaya sunulan ATK raporuna karşı yazılı beyanda bulunmaları için bir sonraki celseye kadar süre verdi. Duruşma 9 Eylül’de devam etmek üzere ertelendi. Olayın geçmişi Yargıtay 3. Ceza Dairesi, eski orgeneraller Çevik Bir, Çetin Doğan, Fevzi Türkeri, Ahmet Çörekçi, İlhan Kılıç, emekli korgeneraller Çetin Saner, Yıldırım Türker, Vural Avar ve Hakkı Kılınç, emekli koramiral Aydan Erol, emekli tümgeneraller Erol Özkasnak, Cevat Temel Özkaynak, Kenan Deniz ve emekli tuğgeneral İdris Koralp hakkında "hükümeti cebren vazife görmekten men" suçundan verilen müebbet hapis cezasını onamıştı. Aynı cezaya çarptırılan sanıklar Halil Kemal Gürüz, Erdoğan Öznal, Hayri Bülent Alpkaya ve Muhittin Erdal Şenel’in ise "yardım eden" sıfatıyla cezalandırılmaları gerektiği gerekçesiyle haklarındaki mahkumiyet kararını bozan Daire, haklarında "zaman aşımı" nedeniyle düşme kararı verilen sanıklar Orhan Yöney, Şükrü Sarıışık, İzzettin İyigün, Kamuran Orhon, Köksal Karabay, Altaç Atılan, Ersin Yılmaz, Şevket Turan, Yücel Özsır, Metin Yaşar Yükselen, Refik Zeytinci ve İbrahim Selman Yazıcı’nın ise diğer sanıklarla "gizli ittifakları"nın olduğu gerekçesiyle cezalandırılmalarını istemişti. Haklarında bozma kararı verilen 16 sanık, Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden yargılanmaya başlanmıştı.
Antalya Aynı puanda iki takımın şampiyonluk maçında taşlar ve soplar havada uçuştu Antalya’nın Demre ilçesinde oynanan ve galip gelenin Bölgesel Amatör Lig’e çıkacağı Beymelek Belediye Spor-Kaş Kınık Spor maçı, taraftarlar arasında çıkan olaylar nedeniyle başlamadan ertelendi. Konuk ekip taraftarlarının bulunduğu noktada saha tellerinin yıkılmasının ardından taş ve sopaların havada uçuştuğu olaylarda 1’i futbolcu 3 kişi yaralandı. Dün saat 15.30’da Süper Amatör Lig’in son müsabakasında liderlik için mücadele eden ve puanları aynı olan Beymelek Belediye Spor ile Kaş Kınık Spor, Demre Stadyumu’nda karşı karşıya geldi. Rakibini mağlup eden takımın Bölgesel Amatör Lig’e çıkacağı mücadelenin öncesinde, kale arkasında yer verilen Kaş Kınık Spor taraftarının olduğu kısımda olaylar başladı. Konuk ekibin taraftarları henüz bilinmeyen bir nedenden dolayı telleri yıktı. Bu sırada sahaya meşaleler ve taşlar atılmaya başlandı. Atılan taşların isabet ettiği 1’i futbolcu 3 kişi yaralandı. Yaralılar, ambulanslarla hastanede tedavi altına alındı. Adeta savaş alanına dönen saha dışında polis, jandarma ve çevik kuvvet ekipleri biber gazıyla tarafları ayırmaya çalıştı. Olaylar devam ederken, stada yakın kısımda meşalelerden çıktığı değerlendirilen yangın, itfaiye ekipleri tarafından söndürüldü. Atılan taşlar nedeniyle de bazı araçların camları zarar gördü. Kolluk kuvvetleri, iki ilçenin belediye ve kulüp başkanlarının da araya girmesiyle olaylar yatıştırılırken, maç ise ertelendi.
Ordu Tarım makineleri Ordu’nun her yerinde üreticilere destek veriyor Ordu Büyükşehir Belediyesi Tarım Makineleri Parkı, üreticilere kolaylık sağlamaya devam ediyor. Büyükşehir Belediyesi’nin sunduğu makineli tarım imkanından yararlanan üreticiler hem daha fazla alanda üretim yapma imkanı buluyor hem de ekonomik kazançlarını arttırıyor. Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler’in çabası ve gayretiyle halkın hizmetine sunulan Tarım Makineleri Parkı’ndan üreticiler faydalanmaya devam ediyor. Korgan ilçesinde fındık tarımının az yapıldığı bölgelerde patates üretimi yapan çiftçiler, Ordu Büyükşehir Belediyesi’nin makine parkından yararlanıyor. Bahar ayları ile patates ekimine başlayan üreticiler Ordu Büyükşehir Belediyesinin patates ekim makinesini kullanarak az maliyetle çok fazla alanda üretim yapıyor. Patates ekimini yapan üreticiler, hasat döneminde de Büyükşehir Belediyesinin tarım makinelerini kullanarak ürünlerini toplayabilecekler. Üreticiler uygulanmadan memnun Patates ekim makinesini kullanan Korgan Tatarcık Mahallesi’nden Yüksel Dere ve Yenipınar Mahallesi’nden İsmail Karabay, kısa sürede çok fazla alanda ekim yaptıklarını söylediler. Daha önceleri Tokat ve çevre illerden makine kiraladıklarını ve bu makinelerinde yetersiz kaldığını belirten üreticiler, Büyükşehir Belediyesi’nin makineleri ile tüm bu sorunların ortadan kalktığını vurguladı. Tarım makineleri sayesinde insan gücünü en aza indirerek hem ekonomik hem de zamandan çok önemli oranda tasarruf sağladıklarını dile getiren çiftçiler, tarım makineleri dolayısıyla Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler’e ve emeği geçen herkese teşekkürlerini ilettiler.
Samsun Uzm. Dr. Dost: “Çeşitli tedavi yöntemleri ile fobilerden kurtulmak mümkün” SAMSUN (İHA) – Psikiyatri Uzmanı Dr. Hilal Dost, fobilerin tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu söyleyerek, birçok tedavi yöntemi ile fobilerden kurtulmanın mümkün olduğunu ifade etti. Fobisi bulunan insanlar gündelik yaşantısında birçok cisimden ya da canlıdan endişe duyabiliyor. Travmatik ya da bilinçaltında olan uyaranlar tarafından da ortaya çıkabilen fobiler bazı insanları olumsuz etkilerken, Medicana Sağlık Grubu doktorlarından Psikiyatri Uzmanı Dr. Hilal Dost, hastalığın oluşumu ve tedavisi hakkında açıklamalarda bulundu. İnsanların birçok şeye fobisinin olabileceğini ifade eden Medicana International Samsun Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Hilal Dost, “Fobi, nesnel olarak ciddi bir korku ya da kaygı kaynağı olmayan bir durum ya da nesneye karşı aşırı bir korku, kaygı, endişe gösterme haliyle karakterize bir durumdur. Birçok şeye karşı fobi gelişebilir. Bunların bir kısmı durumsal olabilir. Örneğin; uçak fobisi, yükseklik fobisi, karanlık fobisi. Bazen de doğa olaylarıyla ilgili olabilir. Şimşekten korkma, gök gürültüsünden korkma, depremden aşırı derecede korkma gibi bir takım doğa olaylarından korkmayla ilgili olabilir. Öte yandan hayvan korkusu olabilir. Kedi fobisi, köpek fobisi, kuş fobisi, örümcek fobisi, yılan fobisi gibi ya da kan vermek, enjeksiyon yaptırmak, iğne yaptırmak gibi durumlarda da fobik belirtiler görebiliyoruz” dedi. Anksiyete ve fobi arasındaki farklar Yaygın olarak görülen anksiyete ile fobi arasındaki farkları aktaran Uzm. Dr. Hilal Dost, “Yaygın anksiyete bozukluğunda daha çok günlük olaylarla ilgili endişe halinden bahsediyoruz. Kişinin sağlığıyla ilgili, yakınlarının, sevdiklerinin sağlığıyla ilgili ya da gün içindeki stres faktörleriyle ilgili yoğun bir kaygı, endişe halinden bahsediyoruz. Ama fobide, korkulan uyaranla yani fobik nesneyle ya da fobik durumla karşılaştığımızda olan bir kaygıdan ve endişeden bahsediyoruz. Yani yaygın anksiyete bozukluğu dediğimiz şey daha genele yayılmış bir tablo iken, fobide daha ziyade fobik nesneyle karşılaşıldığında olan bir anksiyete ya da panik tepkisinden söz edebiliriz” diye konuştu. Fobilerden profesyonel destek almadan kurtulmak mümkün mü? Destek almadan fobilerden kurtulmanın mümkün olup olamayacağını değerlendiren Uzm. Dr. Dost, “Burada en önemli şey fobi ile kademe kademe yüzleşmek. Şimdi bu yüzleşmeyi de bazen kişi kendi başına yapmaya çalıştığında birdenbire kendini yoğun bir fobik uyaranla bir arada bulduğunda kaygı, panik duygusu daha çok artıyor ve bu panik duygusuyla beraber kaçınma davranışları, o fobik nesneden bir an önce uzaklaşma davranışları daha çok pekişiyor. O yüzden bu maruziyet tedavisi için aslında aşamalı bir plana ihtiyaç var ve bu aşamalı planın yapılmasında da bir ruh sağlığı uzmanıyla beraber çalışmak aslında çok daha etkili ve faydalı olacaktır” şeklinde konuştu. “Çeşitli tedavi yöntemleri ile fobilerden kurtulmak mümkün” Fobilerden kurtulmanın çeşitli tedavi yöntemleri olduğunu vurgulayan Dost, şunları söyledi: “Kişi, fobik uyaranla karşılaştığında yoğun bir korku ve kaygı hissettiği için bir an önce bu duygudan kurtulmak ve bu nesneden uzaklaşmak için yoğun bir istek ya da yoğun bir dürtü hissedebilir. Tedavisine baktığımızda bu fobi neden kaynaklanıyor, bir psikiyatrist eşliğinde önce buna bakmamız lazım. Herhangi bir travmatik yaşantı var mı bu fobinin gelişmesiyle ilgili ya da nasıl geliştiği ile ilgili konuşmakta fayda var. Ya da bunu arttıran çeşitli faktörler var mı bunların değerlendirilmesinde fayda var. Fobinin nedeni anlaşıldıktan sonra genel anlamda tedavi çok birbirine benzer. Esas olarak da korkulan durumla yüzleşmeye dayalı tedavi yöntemleri mevcut. Bir travma varlığı varsa eğer geçmişte özellikle bir travma eşlik ediyorsa EMDR (bir ruhsal tedavi yöntemi) yönteminden fayda görülebilir. Bunun haricinde herhangi bir travma yoksa tespit edemediğimiz bilişsel davranışçı terapi dediğimiz bir yöntem oldukça işe yarıyor. Bu terapide kişinin fobik uyaranla yavaş yavaş adım adım yüzleşmesi önce terapist eşliğinde sonra gerekirse yalnız başına duruma göre planlanarak korkulan uyaranla yüzleşmesi ve duyarsızlaşmasına dayanan tedavi yöntemleri mevcuttur.”