SAĞLIK - 17 Mayıs 2022 Salı 18:08

Uluslararası adli hemşirelik kongresi ETÜ ev sahipliğinde başladı

A
A
A
Uluslararası adli hemşirelik kongresi ETÜ ev sahipliğinde başladı

Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) ev sahipliğinde, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi, Kırıkkale Üniversitesi ve Yozgat Bozok Üniversitesi paydaşlığında düzenlenen 6.

Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) ev sahipliğinde, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi, Kırıkkale Üniversitesi ve Yozgat Bozok Üniversitesi paydaşlığında düzenlenen 6. Uluslararası Adli Hemşirelik Kongresi başladı.


Adli hemşirelik alanının gelişimine katkıda bulunmak ve bu alandaki güncel gelişmeler ile deneyimleri paylaşmak, farklı disiplinlerde adli bilimler alanında çalışan profesyoneller arasındaki iletişim ve iş birliğini artırarak ülkemizdeki ve uluslararası düzeydeki bilim insanlarını bir araya getirmek amacıyla düzenlenen kongre, 16-18 Mayıs tarihleri arasında devam edecek.


Prof. Dr. Muammer Yaylalı Konferans Salonunda hibrit olarak düzenlenen kongreye ETÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, Yozgat Bozok Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Karadağ, Erzurum İl Emniyet Müdürü Levent Tuncer, Yakutiye Belediye Başkanı Dr. Mahmut Uçar, Erzurum Vali Yardımcısı Hamdullah Suphi Özgödek, Ankara Vali Yardımcısı Dr. Ayhan Özkan, ETÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Birol Soysal, Erzurum İl Jandarma Komutan Yardımcısı Albay Cengiz Polat, ETÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Elanur Yılmaz Karabulutlu, Yozgat Bozok Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevinç Polat, Kırıkkale Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı, Prof. Dr. Yurdagül Erdem ile çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı.


Kongrenin açılış konuşmasını yapmak üzere kürsüye çıkan ETÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Elanur Yılmaz Karabulutlu, sağlık çalışanlarının adli olaylarla sıklıkla karşılaştığını belirterek: “Dünyada ve Türkiye’de adli hemşirelik yeni bir kavram olmakla birlikte gelişimini sürdürmektedir. Ülkemizde adli hemşirelik yasal olarak tanımlanmamış ve görev tanımları da yapılmamıştır. Aynı zamanda bu alanda uzmanlaşmış hemşirelerin bulunmaması nedeniyle de adli vakaların değerlendirilmesi çoğunlukla acil veya klinisyen hemşireler tarafından yapılmaktadır” şeklinde konuştu.


Uzman olmayan hemşirelerin kanıtları tanımlama, toplama ve saklama prosedür ve teknikleri hakkında yeterli bilgiye sahip olamaması nedeniyle tedavi ve bakım sırasında kanıtların gözden kaçırılması, kaybedilmesi ya da yok edilmesi riski ile karşı karşıya kalındığını belirten Dekan Karabulutlu: “Bu nedenlerle ülkemizde, ulusal ve uluslararası ölçekte etik olarak adli olgulara bütüncül hemşirelik yaklaşımını uygulayabilecek, profesyonel liderlik ve sorun çözme becerilerine sahip uzman adli hemşireler yetiştirilmesine gereksinim duyulmaktadır. Bu kongrede ülkemiz için önemli sosyal sorunlar, dünyada adli hemşireliğin kuruluşu, adli hemşireliğin disiplinler arası rolü, farklı ülkelerde adli hemşireliğin gelişimi ve durumu, bazı durumlarda hemşirelerin karşılaştıkları etik ve yasal sorunlar ve adli olaylar, çocuk suçluluğu, şiddet, sosyal medya ve suç, dezavantajlı grupların sorunları, savaşlar ve göçün adli boyutu ile cezaevi hemşireliği gibi adli bilimlerle ilişkili birçok konu gençlerin de bakış açısını içeren bir oturum ile birlikte oldukça geniş bir yelpazede ele alınacaktır. Bu vesileyle Kongre bağlamında konuşacağımız, tartışacağımız bilimsel konuların adli hemşirelik boyutuyla profesyonel hizmet sunumunda yol göstermesini ve etkili uygulamalar için zemin oluşturmasını diliyor, kongrenin düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu.


Dekan Karabulutlu’nun ardından kürsüye çıkan ve tüm hemşirelerin Hemşireler Haftasını kutlayarak sözlerine başlayan Rektör Çakmak ise konuyla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: “Tüm dünyada terör, insan kaçakçılığı, siber suçlar, yasadışı uyuşturucu, rüşvet, sahtecilik ve şiddet olmak üzere her türlü suç oranı maalesef hızla artmaktadır. Suçlara bağlı olarak yaşam ve fonksiyon kayıpları da artış göstermektedir. Her türlü suçun önlenmesi ve aydınlanmasının başarısı adli bilimler alanında çalışan nitelikli insan gücünün varlığına, uluslararası standartlarda olay yeri incelemesine, ayrıca olay yerinden mağdur, şüpheli ve tanık üzerinden toplanan delillerin çağdaş bilgi ve teknolojilerle analiz edilmesi ile doğrudan bağlantılıdır. Adli hemşirelik de adli bilimler alanında çalışan nitelikli insan gücü olarak önemli bir uzmanlık alanıdır. Adli hemşirelik, hemşirelik biliminin yasal prosedürlere uygulanmasıdır ve özel eğitim de gerektirmektedir. Adli tıp konularında özel eğitim almış hemşire sayısının artması, buna bağlı olarak adli konularda görev yapan sağlık kuruluşlarında Adli Hemşirelik Birimlerinin oluşturulması adaletin doğru ve hızlı gerçekleşmesine dolayısıyla toplum huzurunun sağlanmasına katkıda bulunacaktır. Kongremizin, adli hemşirelik ve adli bilimler alanında güncel bilgilerin tartışılarak bu alandaki gelişime katkıda bulunacak ortamı oluşturacağına ve katılımcılar arasında iletişim ve iş birliğini artıracağına olan inancım sonsuzdur. Kongrenin gerçekleştirilmesinde emeği geçenlere ve siz değerli katılımcılara teşekkür ediyor, hepinizi sevgi ve saygı ile selamlıyorum” diyerek sözlerini tamamladı.


Kongrenin paydaşları arasında yer alan Yozgat Bozok Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Karadağ ise adli hemşirelik biliminin dünya genelinde insanların yaşamlarını etkileyen suç ve şiddetle bağlantılı en güçlü iki sistemin "Sağlık" ve "Adalet" olduğunu belirterek: "Şiddet suçu ve beraberinde ortaya çıkan sorunlar pek çok disiplinin ilgi alanına girmekle birliktedir. Ancak hiçbir disiplin tek başına şiddet ve buna bağlı olarak ortaya çıkabilecek travmalarla baş etmede tam anlamıyla yeterli olamamakta ve bu konuda adli ekip iş birliğine ihtiyaç duymaktadır. Suç ve suçlunun arttığı günümüz dünyasında adli hemşirelik alanına ilgi duyan, mağdurlarla çalışan, mağdurların haklarını gözeten, suçlunun hak ettiği cezayı alması ve adaletin sağlanması konusunda çaba gösteren, adli ekibin bir üyesi olarak görev yapan tüm profesyonellere ve adli bilimler alanında eğitim alan lisan ve lisansüstü öğrencilerin yararına olacağına inandığım kongrenin hayırlı olmasını diliyor, çıktıların sorunlara çözüm olmasını temenni ediyorum" şeklinde konuştu.


6. Uluslararası Adli Hemşirelik Kongresi, 2 gün boyunca toplam 12 oturum ile devam edecek.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Trabzon Trabzon’da kaçak hafriyat sahasında heyelan alarmı Trabzon’un Yomra ilçesinde, geçmiş yıllarda kaçak hafriyat döküm sahası olarak kullanıldığı belirtilen alanda meydana gelen heyelan endişeye neden oldu. Yomra ilçesindeki Kaşüstü Mahallesi’nde 1311 Nolu Sokak üzerinde bulunan ve 2015-2019 yılları arasında bölgedeki inşaatların temel kazılarından çıkarılan hafriyatların döküldüğü alanda, yaklaşık 6 yıl sonra toprak kayması yaşandı. Heyelanın meydana geldiği bölgede çok sayıda konutun bulunması nedeniyle risk oluşurken, toprak kayması sonucu bazı sitelere ulaşımı sağlayan yollar ulaşıma kapatıldı. Olayın ardından bölgede güvenlik önlemleri artırılırken, yetkililer tarafından alanda inceleme başlatıldı. Edinilen bilgiye göre, söz konusu alanın geçmişte kaçak döküm sahası olarak kullanıldığı ve durumun daha önce Trabzon Büyükşehir Belediyesi’ne bildirildiği öğrenildi. Kaçak döküm yaptığı tespit edilen firmaya gerekli bildirimlerin yapıldığı, olayla ilgili hukuki sürecin ise devam ettiği belirtildi. Heyelanın ardından bölgede yeni bir risk oluşup oluşmadığının tespit edilmesi amacıyla teknik ekiplerin zemin etüt çalışmaları yapacağı öğrenildi. "Arkasındaki yerleşim yerlerindeki binalara bir zararın gelmeyeceğini düşünüyoruz" Yaşanan heyelan ile ilgili bilgiler veren Yomra Belediye Başkanı Mustafa Bıyık, kaçak döküm sahasına hafriyat döken firma ile ilgili hukuki sürecin devam ettiğini belirterek, "Kaşüstü mahallemizde meydana gelen heyelanlı alan 2015-2019 yılları arasında bölgede yapılan inşaat faaliyetleri döneminde hafriyatlarının döküldüğü bir sahadır. Büyükşehir belediyesine ait bir izinli döküm sahası olmaması vesilesiyle kaçak döküm alanı olarak söylenir. Burada sanırım yüzlerce araçlık bir malzeme var. Bu bölgede vatandaşların kullanmış olduğu yollar var. Aynı zamanda doğal gaz hattının geçtiği, su hatlarının geçmiş olduğu bir alan var. Aynı zamanda şu anda heyelanın olup da aşağıda inmiş olduğu alanda Kaşüstü mahallemizden hastaneye doğru yapılması planlanan yeni hastane yolunun olduğu güzergah var. Heyelanın oluştuğu alanın tahribatının giderilmesini bekliyoruz. Sonrasında da havaların biraz daha ısınmasının ardından alanda nasıl bir çalışma yapılacağını planlayacağız. Hafriyatın üzerine yapılmış olan yollar şu anda trafiğe kapatıldı. İnşallah kurumlarımızla birlikte ilgili çalışmaları yapacağız. Mahalleden bu sorunu ortadan kaldıracağız. Çünkü bu sorun yaklaşık 10 yıldır ilçemizin o bölgede olan ciddi bir sorunudur" ifadelerini kullandı.
Kayseri Başkan Bağlamış: "Yeni yılda da rekabet gücü artan bir Kayseri için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz" Kayseri Ticaret Borsası (KTB) Yönetim Kurulu Başkanı Recep Bağlamış, yeni yıl dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı. Kayseri Ticaret Borsası (KTB) Yönetim Kurulu Başkanı Recep Bağlamış, 2025 yılının son gününde yaptığı yazılı açıklamada, yeni yılın hayırlara vesile olmasını diledi. Başkan Bağlamış mesajında şu ifadelere yer verdi; "Yeni bir yıla girerken; 2026 yılının ülkemize, milletimize ve iş dünyamıza sağlık, huzur, bereket ve başarı getirmesini temenni ediyorum. Geride bıraktığımız yıl boyunca Kayseri Ticaret Borsası olarak; üreticilerimizin, tüccarlarımızın ve sanayicilerimizin yanında olmaya, tarım ve hayvancılık sektörümüzün gelişimi için var gücümüzle çalışmaya devam ettik. Şehrimizin ekonomik gücünü daha da ileriye taşıma hedefiyle, birlik ve dayanışma içerisinde önemli adımlar attık. Yeni yılda da sürdürülebilir üretimi destekleyen, katma değeri yüksek ve rekabet gücü artan bir Kayseri için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz. İnancımız odur ki; ortak akıl, güçlü iş birliği ve azimle aşamayacağımız hiçbir zorluk yoktur. Bu duygu ve düşüncelerle; başta üreticilerimiz ve üyelerimiz olmak üzere, tüm hemşehrilerimizin ve milletimizin yeni yılını en içten dileklerimle kutluyor, 2026 yılının sağlık, mutluluk ve bol kazanç getirmesini diliyorum."
Ordu Ordulu çiçekçi Karadeniz zekasını konuşturdu: Gül buketini ’karalahana’ ile süslüyor Ordu’da çiçekçilik yapan Mevlüt Kuvan, Karadeniz Bölgesi’nin yöresel ve sevilen tatlarından olan karalahanayı gül buketlerinde kullanıyor. Karadenizli zekasını kullanan çiçekçi, güller ile gönüllere, yemek yapılabilen karalahanalar ile de mideye hitap ettiklerini belirtiyor. Karadeniz Bölgesi’nin en sevilen ve yöresel lezzetlerinden olan karalahana, özellikle kış aylarında sofraların vazgeçilmez lezzetleri arasında yer alıyor. Çorba, dolma, kavurma ve turşu yapımında sıkça kullanılan karalahana, Karadenizli zekasını kullanan çiçekçinin elinde farklı bir boyuta taşındı. Altınordu ilçesinde 25 yıldır çiçekçilik yapan Ekrem Kuvan (42), gül buketlerinde kullanılan ve bir süre sonra çöpe atılan yeşil yapraklı bitkiler yerine bölgede yetişen karalahanayı kullanıyor. Karalahanalar bir yandan buketleri süslerken, bir taraftan da müşteriler tarafından yemek yapımında kullanılabiliyor. Karalahanalı gül buketlerinin bir özelliği ise fiyatının diğer buketlere göre daha uygun olması. "Herke kokina buketi yaparken, biz karalahana yapmak istedik" Çiçekçi Mevlüt Kuvan, Buketlerinde farklı tasarımlar yapmayı sevdiğini belirterek, "Yeni yıl geldi çattı, herkes kokina buketi yaparken, biz de değişiklik yapmak istedik ve Karadenizli olduğumuz için pancar ve gülden buket yapmak istedik. Değişiklik her zaman daha güzel ve alışılmışın önüne geçtik. Bu buketimiz ilgi görüyor, Karadenizli olmamız ayrıcalıklı olduğu için karalahana buketini şuanda insanlara tanıtıyoruz" dedi. "Karalahana çorbası içtiğim esnada bu fikri tasarladım" Bir akşam yemeğinde içtiği karalahana çorbası üzerine bu fikri tasarladığını kaydeden Kuvan, "Ertesi gün geldim ve iş yerimde karalahana buketini yaptım. Müşteriler ilgi gösteriyor. Karalahanamızı günlük alıyoruz ve günlük kullanıyoruz. İnsanlar buketi eve götürdükleri zaman gülleri vazoya, pancarı da çorba ya da dolma yaparak kullanabilirler. Bu sayede çöpe gitmeyecek hepsini kullanabilecekler" diye konuştu. "Bu buket ile evlerde karalahana pişecek" Gülün içerisine yeşil yapraklı bitkiler yerine karalahana kullandıklarını kaydeden Kuvan, "Kış aylarının vazgeçilmez çorbası karalahana. Aynı zamanda 4 mevsim de tüketilebilir. Kar yağdı ve pancarın bulunması gerçekten zor. Bu buket sayesinde evlerde karalahana da pişecek. İnsanlar yeni yılda kokina yerine buketi alabilir. Karalahana olan buketimiz diğer buketlere göre daha da ucuz. Bunların yanında soğan buketi, pırasa, limon ve havuçlu buketimiz de var. Soğan her yemekte kullanılıyor, kış geldi pırasa da oldukça fazla tüketiliyor. Hem buket olarak götürecekler, hem de eşler bunları yemek yapabilecekler" şeklinde konuştu. (SK