Şehitlik ziyaretinin ardından AK Parti İl Başkanlığı ve Erzurum Gazeteciler Cemiyetini ziyaret eden Bakan Tekin, daha sonra Recep Tayyip Erdoğan Fuar Merkezindeki programa geçti. Partililerin yoğun ilgi gösterdiği programa milletvekilleri, belediye başkanları, ilçe başkanları ve partililer yer aldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın selamını ve bayram tebriklerini ileten Bakan Tekin, Ramazan ayının, Ramazan Bayramı’nın, dini günlerin, milli günlerin ve milli bayramların kendileri, toplumları, milletleri için önemli günler ve değerler olduğunu söyledi. Bakan Tekin, milli birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç olan günlerde olduklarını ifade ederek, "Etrafımız ateş çemberi. Dünyada Gazze’den tutun Myanmar’a kadar Türkiye’nin desteğini ve yardımını bekleyen milyonlarca Müslüman var. Böyle bir ortamda milli birliğimizin hem bize hem ümmete maksimum faydasının olacağı bir dönemde bizler maalesef içeride bu milli birlik ve beraberlik duygusunu sabote eden bölücü, ayrıştırıcı ve ötekileştirici bir siyasetle karşı karşıyayız" dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı olarak ramazan ayının başında okullara bir yazı gönderdiklerini hatırlatan Tekin, okullarda milli birlik ve beraberlik duygusunu pekiştirecek ve bunu gelecek kuşaklara aksettirecek etkinlikler yapılmasını söylediklerini anlatarak ayrıştırıcı dil kullanan siyasi partinin temsilcilerinin o gün kendilerine itiraz ettiğini kaydetti. Tekin, "Biz cadılar bayramını yasakladığımız için itiraz ediyorsunuz. Niye ’cadılar bayramını yasaklıyorsunuz’ diye itiraz ediyorsunuz? Biz ramazanla ilgili genelge gönderiyoruz yine itiraz ediyorsunuz. Siz kimden yanasınız, milletten yana mısınız, milleti ayrıştırmak ve bölüştürmekten mi yanasınız? Bunu merak ediyorum" diye konuştu.
"Milleti sokaklara davet ediyorlar. Mübarek ramazan gününde hoşgörünün, milli birliğin ve beraberliğin en sert biçimde cereyan etmesi gereken günlerde milleti sokaklara davet ettiler" diyen Bakan Tekin, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Milleti sokağa davet ederek mi milli birliği ve beraberliği pekiştireceksiniz? Milli sermayeyle kurulmuş şirketleri boykot etmeye çağrılar, ne tuhaf değil mi? Gazzeli kardeşlerimize günlerdir zulmeden İsrail’i destekleyen firmaları boykota teşvik etmeyen siyasi partinin lideri, milli sermayeyi, Anadolu sermayesiyle kurulmuş şirketleri boykota davet etti. Ben anlamakta zorlanıyorum. Siyaset, siyasetçiler, siyasi partiler ülkemizi, demokrasiyi, hukuk devletini, milli birlik ve beraberliği hayata geçirmekle mükelleftir. Milletin birliğini, milletin beraberliğini bölmek ve parçalamakla uğraşmamalılar. İnşallah bu ramazan bu tür siyasetin son örneğini yaşamış oluruz."
Muhammet Ertuğrul Polat - Mehmet Emin Kızılca
