GÜNDEM - 09 Mayıs 2024 Perşembe 09:41

Mobbing milli bir meseledir

A
A
A
Mobbing milli bir meseledir

‘’Gönül Koyma Ülken İçin Gönlünü Koy’’ kampanyası kapsamında Erzurum Mobbing ile Mücadele Derneği, Koop-İş Erzurum Şube Başkanı Tarık Toğrul’ u ziyaret etti.


Mobbing ile Mücadele Derneği Başkanı Alcan, ’Mobbing ile Mücadele Derneği’nin 2010 Yılında kurulduğunu işyerlerinde çalışma barışının geliştirilmesi, iş ve çalışanın verimliğinin artırılması, pozitif işyeri ortamlarının çoğaltılması, mağdurlarının haklarının savunulması, mobbing ile mücadele edilmesi amacıyla çalıştıklarını ifade ederek, “Gelinen noktada çalışma yaşamında şiddet ve tacizin yoğun olarak yaşandığı toplumlardaki ülkelerin, geleceği güvenle bakması mümkün değildir. Bu coğrafyada toplumsal uzlaşmayı sağlamak, birbirine gönül koyan insanlar topluluğundan, ülkesi için gönlünü koyan bir topluma hızla dönüşmemiz gerekiyor. Hak, hukuk, adalet ve hakkaniyeti gözetmediğimiz sürece başarılı olmamız mümkün değildir” dedi.



İnsanı yaşat ki toplum yaşasın


Çalışma yaşamında şiddet, mobbingin, okullarda ise akran zorbalığı ülkemiz çalışma hayatı ve eğitim kurumlarının önemli bir sorunu olarak ortada durduğunu anlatan Mobbing ile Mücadele Derneği Başkanı Alcan açıklamasını şöyle sürdürdü; “Mobbing ile müstakil bir kanunun olmaması, beşeri sermayemizi yıpratmakta, onurlu çalışma hakkını ortadan kaldırmakta, çalışma hayatından kaynaklanan intihar ve cinayetlere sebep olmaktadır.



Mobbing milli bir meseledir


İşyerinde psikolojik taciz mobbing, bireysel bir saldırı olmayıp toplumun huzurunu doğrudan etkileyen bir saldırıdır. Bulling akran zorbalığı ise içinde zaman zaman fiziksel, ilişkisel, cinsel saldırılar olabileceği gibi daha çok mobbing benzeri psikolojik taciz taktikleri ile meydana gelebilmektedir. Çocuklar karşılaştıkları her fiziki ortamda (oyun alanları, sınıf, okul bahçesi, sokak, servis araçları, tuvalet koridor vb.) veya sanal ortamda birbirlerine karşı çok acımasız davranabilmektedirler. Akran zorbalığında saldırı türü de psikolojiktir. Maalesef başta sosyal hayat olmak üzere, çalışma yaşamı dâhil eğitim sektöründe şiddet kültürü her geçen gün artmaktadır.


Şiddetle Sivil Mücadele ve Sosyal Arabulucu olarak belirtmek isteriz ki ‘’ mobbing ve bulling kaotik bir ortam oluşturarak ortak kurum kültürünü yok etmekte, çatışma, çekişme, hizipleşme, kutuplaşma, ayrımcılığı; şiddeti artırmakta, toplumsal- sosyal izolasyon, depresyon, anksiyete, intihar eğilimleri gibi psikolojik sorunlar yaşanmakta ve geleceğimizin teminatı olan çocuklarımız bu durumdan olumsuz etkilenmektedirler.



“Mobbing insanlık suçudur gelin birlikte mücadele edelim”


İşyerlerinde çalışma barışının geliştirilmesi, onurlu çalışma hakkının korunması, deneyimli, birikimli insan kaynağımız olan beşeri sermayemizin ülkemiz adına her yaş grubunda doğru ve eğitilebilir kullanılması, pozitif işyeri ortamlarının çoğaltılması için Mobbing ile Mücadele Kanunu’na ihtiyaç var diyoruz. Şiddetle topyekûn mücadele etmeye yönelik toplumsal farkındalık ve duyarlılığı artırmak üzere sendikalarla eğitim ve bilinçlendirme çalışmaları yapmaya devam edeceğiz.”



Toğrul, “Gönül Koyma Ülken İçin Gönlünü Koy’’ kampanyasını destekliyoruz”


Koop-İş Erzurum Şube Başkanı Tarık Toğrul, ‘’Mobbing ile Mücadele Derneği Erzurum Başkanı Jale Hülya Alcan ve yönetim kurulu üyeleri İlim Gödekmerdan, Ayhan Türkez, Dr. Hilal Mola ve Prof. Dr. Kerem Karabulut’a şubemize yapmış oldukları ziyaretlerinde ile günümüzde büyük bir sorun haline gelen şiddet ve mobbing farkındalığı konusunda işverenlerimizin ve üyelerimizin bilinçlendirilmesi için birlikte yapabileceklerimiz eğitim çalışmalarını müşavere ettik. Mobbing ile Mücadele Derneği’ne, Erzurum ve çevre illerimizdeki mağdurlara vermiş oldukları destek ve Koop- İş Erzurum Şube Başkanlığı’na ziyaretlerinden dolayı Yeminli Şiddetle Sivil Mücadele Formatörü- Sosyal Arabulucu Öğr. Gör. Jale Hülya Alcan’a teşekkür ederiz’’ dedi.



Mobbing milli bir meseledir

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Tokatlı çiftçi boru döşerken gelen sesin kaynağını öğrenince hayrete düştü Tokat’ta çiftçilik yapan ve kendini "Diplomalı Hıyarcı" olarak tanıtan Uğur Karahan ve eşi, Turhal’daki tarlalarında su borusu döşerken borunun içinde bir yılanla karşılaştı. Delikten yılanı gören Karahan, onu kurtarmaya çalışırken yılanın filtreye sıkışarak hayatını kaybettiğini anladı. Yaşadığı ilginç anları cep telefonuyla kayda alan Karahan, bu deneyimi doğanın dengesine dikkat çekerek paylaştı. Tokat’ın Turhal ilçesinde çiftçilikle uğraşan ve kendini “Diplomalı Hıyarcı” olarak tanıtan Uğur Karahan, eşiyle birlikte tarlaya su borusu döşemek için gittiklerinde ilginç bir olay yaşadı. Boruya delik açtıkları sırada içerisinden bir sürünme sesi duyan Karahan çifti, önce sesin bir sülükten geldiğini düşündü. Ancak, açtıkları delikten baktıklarında bir yılanın boru içerisinde gezindiğini gördü. Bir süre delikten bakan ve dilini uzatan yılan daha sonra gözden kayboldu. Yılanı kurtarmak isteyen Karahan, boruyu söktüğünde yılanın filtreye sıkıştığını fark etti. Kurtarma çabası sırasında yılanın kuyruğu Karahan’ın elinde kaldı ve yılanın hayatını kaybettiği anlaşıldı. Yaşadığı ilginç anları cep telefonu kamerasıyla kayda alan Karahan, olay sonrası duygularını paylaştı. “İlk defa yılanı bu kadar yakından gördüm” Yılanın filtreden geçmeye çalışırken öldüğünü söyleyen Uğur Karahan, “Namı diğer diplomalı hıyarcıyım. Sezonun açılmasıyla beraber tarla hazırlıklarımız başladı. Eşimle beraber tarlaya gittik. Boru döşemeye başladık. Borunun deliklerini delerken içinden sürünme sesi gelmeye başladı. İlk başta sülük sandım ama sülük bu kadar ses çıkartır mı diye bakarken deliğin içinden yılanın geçtiğini gördüm. Çok şaşırdım. İlk defa yılanı bu kadar yakından gördüm. Hatta delikten dilini falan çıkarttı. Evde acil işim çıktı. 10 dakika sonra geldiğimde yılan filtreden geçmeye çalışırken deliklerine sıkışmış, geri de dönememiş. Bu şekilde can vermiş. İnsanlar yılanı öldürmeye çalışıyor ama popülasyonu sağlaması açısından bence öldürmek yanlış. Bu yılan da zehirli yılana benzemiyordu. Yılanlar çekirge, fare ve kurbağaları yiyor. Bu şekilde rabbim bir zincir halkası oluşturmuş” dedi.
Balıkesir Edremit’te yeni geri dönüşüm projeleri hayata geçiyor Balıkesir’in Edremit Belediyesi ve Ekolojik Çevre Geri Dönüşüm Ltd. Şti. arasında gerçekleştirilen mekanik ön ayrıştırma sistemi ortak çalışması konulu toplantıda, hayata geçirilmesi planlanan projeler masaya yatırıldı. Toplantıya, Edremit Belediye Başkanı Mehmet Ertaş, Belediye Meclis Üyesi Coşkun Taşkın, Temizlik İşleri Müdürü İsmail Hakkı Akkoyun, Destek Hizmetleri Müdürü Emre Kıdanlı, Ekolojik Geri Dönüşüm Ltd. Şti. sahibi Senan Savcı ve Erkan Savcı, İşletme Müdürü Engin Sağdıç ve Çevre Mühendisi Gökçe Günerin katıldı. Toplantıdan önce, Başkan Mehmet Ertaş, 1. Sınıf Atık Getirme Merkezi’nde incelemelerde bulundu. Bu incelemeler sırasında merkezin işleyişi ve geri dönüşüm süreçleri hakkında detaylı bilgi aldı. Ertaş, merkezin geri dönüşümdeki rolünün önemine değinerek, "Bu merkez, atıkların doğru şekilde ayrıştırılması ve geri dönüştürülmesi açısından kritik bir öneme sahip. Buradaki çalışmalar, çevremizin korunmasına ve ekonomimize katkı sağlıyor" dedi. Toplantıda, en az 100 kişiye iş imkanı sağlanması, doğal kaynakların korunması, ekonomiye katkı sağlanması, çevresel etkilerin azaltılması, atık yönetiminin kolaylaştırılması ve geri dönüşümün teşvik edilmesi konularında yapılacak çalışmalar ele alındı. Edremit Belediye Başkanı Mehmet Ertaş, toplantının ardından yaptığı açıklamada, "Bu projeler hem istihdamı artıracak hem de çevremizi koruyarak ekonomimize önemli katkılar sağlayacaktır. Bu sayede hem çevresel hem de ekonomik anlamda büyük kazanımlar elde edeceğimize inanıyoruz. Edremit Belediyesi olarak sürdürülebilir bir gelecek için üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmekten gurur duyuyoruz" dedi.