GÜNDEM - 03 Aralık 2025 Çarşamba 09:31

Uluslararası spor bilimleri kongresi Erzurum’da yapılıyor

A
A
A
Uluslararası spor bilimleri kongresi Erzurum’da yapılıyor

Uluslararası Spor Bilimleri Kongresinin 23.üncüsü, Atatürk Üniversitesi ve Erzurum Teknik Üniversitesi ev sahipliğinde yoğun bir katılımla başladı.


Spor bilimleri alanında Türkiye’nin en köklü ve en geniş kapsamlı akademik organizasyonları arasında yer alan kongre; yurt içi ve yurt dışından alanında uzman akademisyenleri, araştırmacıları, spor yöneticilerini ve öğrencileri bir araya getirdi.


Kongrenin açılış programına; Atatürk Üniversitesi Rektörü ve Kongre Başkanı Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu ile Erzurum Teknik Üniversitesi Rektörü ve Kongre Başkanı Prof. Dr. Bülent Çakmak, Bayburt Üniversitesi Rektörü ve Türkiye Üniversite Sporları Federasyonu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Türkmen, Türkiye-Kırgızistan Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. İsmet Altıntaş ile Spor Bilimleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Fikret Soyer’in yanı sıra çok sayıda akademisyen, spor uzmanı ve öğrenci katıldı.


Program, saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. Ardından protokol konuşmaları gerçekleştirildi. Konuşmalarda spor bilimlerinin gelişimi, akademik iş birliklerinin önemi ve bilimsel üretimin spora sunduğu katkılar vurgulandı.



Rektör Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu: "Erzurum’u dört mevsim sporun merkezi hâline getiriyoruz"


Açılışta konuşan Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, spor bilimlerinin artık yalnızca fiziksel performansla sınırlı olmayan, ileri teknoloji, nörobilim, biyomekanik ve veri analizine dayalı çok disiplinli bir yapıya kavuştuğunu belirterek üniversitenin bu alandaki güçlü konumuna dikkat çekti.


Rektör Hacımüftüoğlu, Spor Bilimleri Fakültesi ile birlikte Spor Bilimleri Uygulama ve Araştırma Merkezinin, Türkiye’nin en gelişmiş sporcu performans laboratuvarlarını bünyesinde barındırdığını vurguladı. Hareket analizi, egzersiz fizyolojisi, atletik performans ve nöropsikoloji laboratuvarlarında sporcuların en ince detayına kadar değerlendirilerek bilimsel veriler ışığında yönlendirildiğini ifade eden Hacımüftüoğlu, merkezin hem sporculara hem de akademik araştırmalara üst düzey katkı sunduğunu söyledi.



Erzurum’un dört mevsim spor potansiyeli vurgulandı


Konuşmasında Erzurum’un yalnız kış sporlarıyla değil, yaz sporları için de benzersiz bir coğrafi avantaja sahip olduğuna dikkat çeken Hacımüftüoğlu, şehrin 2000 metreyi aşan rakımı, temiz havası ve geniş antrenman alanlarıyla özellikle dayanıklılık sporlarında büyük bir potansiyel taşıdığını dile getirdi: "Yüksek irtifa spor araştırmaları merkezimizi hayata geçirmek üzere çalışmalarımız sürüyor. Erzurum’un sunduğu rakım avantajı; atletizmden bisiklete, futboldan bireysel dayanıklılık sporlarına kadar pek çok branş için değerli bir fırsat. Bu sebeple Erzurum’u dört mevsim sporun merkezi hâline getirmeyi amaçlıyoruz."



"Palandöken uluslararası bir marka"


Hacımüftüoğlu, Palandöken’in dünya çapında bir kayak merkezi olduğunu hatırlatarak, şehrin uluslararası organizasyonlara ev sahipliği yapma kapasitesine dikkat çekti: "Palandöken, dünyanın sayılı kayak merkezleri arasındadır. Modern tesisleri, nitelikli pistleri ve uluslararası yarışmalarda kendini defalarca kanıtlamış yapısıyla kış sporlarında tartışmasız bir markadır. Üniversite olarak bu potansiyeli bilimsel çalışmalarımız, sporcu analizlerimiz ve uluslararası iş birliklerimizle desteklemeye devam ediyoruz."



Bilimsel paylaşımlar spor bilimlerine değer katıyor


Kongre Başkanı ve Erzurum Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak ile programdaki diğer konuşmacılar, spor bilimlerinin disiplinler arası niteliğine ve uluslararası akademik dayanışmanın gerekliliğine dikkat çekti. Kongrede sunulacak bildirilerin, yeni araştırma alanlarına zemin oluşturacağı belirtildi.


Uluslararası Spor Bilimleri Kongresi; spor bilimlerinde güncel yaklaşımların tartışıldığı, yeni araştırmaların tanıtıldığı ve uluslararası iş birliklerinin geliştirildiği kapsamlı bir akademik platform olarak büyük ilgi gördü. Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hacımüftüoğlu, kongrenin düzenlenmesine katkı sunan tüm kurum ve akademisyenlere teşekkür ederek sözlerini tamamladı.


Program, plaket takdiminin ardından fotoğraf çekimiyle sona erdi.



Uluslararası spor bilimleri kongresi Erzurum’da yapılıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Kümeste yaşamaya mahkum edilen çocuklar kurtarıldı Ankara’da amcaları ve yengeleri tarafından kümeste yaşamaya mahkum edilen biri engelli 3 kardeş kurtarıldı. Ankara’da yengeleri ve amcaları tarafından kümeste yaşamaya mahkum edilen engelli Adnan ve kardeşleri, sosyal medya fenomeninin yayınladğı video ile durumun ortaya çıkmasının ardından kümesten kurtarıldı. Suriye uyruklu ailenin 4 çocuğuna kendi evinde baktığı, biri engelli olan 3 yeğenini de güvercinlerin ve tavukların olduğu kümese attığı ortaya çıktı. Mahalledeki bir vatandaş, olayı fark etmesinin ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na, Ankara Valiliği’ne ve sosyal medya fenomenine ihbarda bulundu. Fenomenin dün akşam saatlerinde çocukları kümesten çıkarttığı video, sosyal medyada gündem oldu. Yenge ve amcaya çocuklara bakmaları için maaş bağlandığı ancak çiftin çocuklara bakmadığı iddia edildi. "Yukarıya alıyorlar, sonra akşamları bu kümes gibi yere atıyorlar" Sosyal medya fenomenine ve bakanlığa kümeste kalan çocuklar için ihbarda bulunan Volkan Altınışık, engelli Adnan ve iki kardeşinin kümeste kaldığını 28 Kasım’da öğrendiğini belirtti. Ardından Valiliğe ve bakanlığa da haber verdiğini söyleyen Altınışık, aynı zamanda "Ankara Abisi" isimli sosyal medya fenomenine de ihbarda bulunduğunu dile getirdi. Altınışık, "Bu çocuklar burada yatıyor kümes gibi bir yerde. Yengesine maaş bağlamışlar, düzenli olarak her ay maaş veriyorlarmış. Dedim ki ‘Bu kadın buna bakmıyor. Bakıyorum diye sizi kandırıyorlar, yukarıya alıyorlar, sonra akşamları bu kümes gibi yere atıyorlar’ diye kendilerine söyledim" şeklinde konuştu. "Para alıp bakacağını söylüyor ama bakmıyor" Çocuklara mahallelinin yardım ettiğini ama kendilerinin durumu yeni öğrendiğini aktaran Altınışık, "Bu konunun devamlı takipçisiydim. Şimdi soğukta yatıyorlar. Vicdanen dayanamıyordum artık. Yapacağım bir şey yoktu. Ankara Abisi’ni aradım. Ankara Abisi de hemen ilgilendi, videoları attım. Hemen geldiler. Onların da hazır kurulu bir evleri vardı, oraya yerleştirdiler. Ondan sonra Sosyal Hizmetler geldi dün. Çocukları oradan da aldılar. Tabii almaları gerekiyordu. Adnan engelli olduğu için bakıma ihtiyacı vardı. Zaten yengesinin dört tane çocuğu var. Dört kardeş de bunlar. 8 tane çocuğa kadın da bakamaz bir nevi ama para alıp bakacağını söylüyor ama bakmıyor" ifadelerini kullandı. "İnşallah sıcak bir yuvaları olur" Kümeste sadece Adnan’ın kalmadığını, diğer kardeşlerinin de orada yaşadığını dile getiren Altınışık, "Şimdi bunların annesi yok, babası yok. Babası Suriye’ye kaçmış, annesi burada başkasıyla evlenmiş. Ben ihbarda bulundum. Artık değerlendirdiler, sağ olsun her kurum ilgilendi, geldiler. İnşallah sıcak bir yuvaları olur. Tek dileğimiz bu. Sadece engelli Adnan kalmıyordu. Adnan’ın kardeşi vardı dedi. "Çocuklar yedi senedir burada kalıyormuş" Altınışık, ailenin Suriye uyruklu olduğunu anlatarak, "Yenge kendi çocuklarına tabii yukarıda bakıyordu, bunlar burada kalıyordu. İşte karınları aç oluyordu. Yemek getiriyordum, bir şeyler getiriyordum. Çocuklar yedi senedir burada kalıyormuş. Ben buraya yeni geldim, bir sene oldu. Arka taraf yıkılıp bu taraf açılınca ben bunları görmeye başladım bu taraftan. Daha önce görsem daha önce müdahale ederdim ben bu olaya" diye konuştu. "Biz gelirken çocukları içeri alıyordu, biz giderken çocukları atıyordu" Mahalle sakinlerinden Suna Niga ise, "Üç senedir sağdan soldan yardım getiriyorum çocuklara. Ama yenge bakmıyordu. Yenge alıyordu, kendi çocuklarına giydiriyordu, Adnanlara giydirmiyordu. Biz gelirken çocukları içeri alıyordu, giderken atıyordu, yani öyle oluyordu. Yengeyle amcayı yakaladılar sonra neden atıyor diye" açıklamasında bulundu.
Hakkari VEDAŞ’ın ihmali can ve mal güvenliğini tehdit ediyor: Yüksekova’nın kalbi tehlike saçıyor Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde, özellikle Okullar Bölgesi’nin en işlek noktası olan İpekyolu üzerindeki elektrik direklerinin durumu, adeta faciaya davetiye çıkarıyor. Yıllar önce Vangölü Elektrik Dağıtım A.Ş. (VEDAŞ) tarafından düzensiz bir şekilde bırakılan bu eski direkler, hem yayaların ve öğrencilerin can güvenliği için ciddi bir tehlike oluşturuyor hem de bölgeyi "görüntü kirliliğine" boğuyor. İpekyolu’nda, özellikle öğrencilerin ve velilerin yoğun olarak kullandığı Okullar Bölgesi’nde yer alan eski elektrik direkleri, bakımsızlıkları nedeniyle her an devrilme ve kazaya neden olma riski taşıyor. Direklerden sarkan kablolar ve derme çatma yapı, bölgedeki can ve mal güvenliğini doğrudan tehdit ederken, Yüksekova’nın bu en önemli aksı estetik açıdan da kabul edilemez bir tablo sunuyor. "Faciaya dönmeden önlem alınmalı" Günün her saatinde insan yoğunluğunun yaşandığı bu kritik noktada, vatandaşlar kazaların "an meselesi" olduğunu belirterek yetkililere acil önlem çağrısı yaptı. Can güvenliğinin tehlikede olduğunu vurgulayan lise öğrencisi Melis Çelik, yaşadığı endişeyi şöyle dile getirdi: "Burada okul okuyorum, sürekli buradan gelip geçiyorum. İnanın, her gidişimiz ve gelişimiz tehlike altında. İnşallah kısa sürede önlem alınacak. Ayrıca acayip bir görüntü kirliliği var, bunu bitirmek gerekiyor." Bölgede ikamet eden ve çocukları bu yolu kullanan bir diğer vatandaş Kemal Gümüşgöz ise duruma sert tepki gösterdi: "Ben de burada oturuyorum ve 5 öğrencim var, onlar da buradan gergin gelip geçiyor. Allah korusun, birinin başına bir tel düşerse faciaya döner! Onun için derhal önlem alınmalı, hem de acil. Bu durum aynı zamanda büyük bir görüntü kirliliğine sebep oluyor. Bu kadar da olmaz artık, önlem alın". Yüksekova halkı, VEDAŞ ve ilgili kurumların, bir felaket yaşanmadan bu tehlike saçan direkleri modern ve yer altına alınmış sistemlerle değiştirmesini talep ediyor.