GENEL - 04 Şubat 2016 Perşembe 14:58

Doğalgaz Tasarrufunda Hayat Kurtaran Öneriler

A
A
A
Doğalgaz Tasarrufunda Hayat Kurtaran Öneriler

Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi Üyesi ve Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haydar Aras, kış soğuklarının etkili olduğu günlerde artan doğalgaz faturalarını düşürülme konusunda önemli tavsiyelerde bulundu.
Zamlanan doğalgaz faturalarıyla birlikte artan soğuklar yüzünden birçok hane yüzlerce lira doğalgaz faturasıyla karşı karşıya geldi. Faturalarda görünen yüksek meblağa ile birlikte insanlar, doğalgaz konusunda tasarruf arayışlarına girdi. Yüksek doğalgaz faturaları karşısında tasarrufa gitmek isteyen vatandaşlar için büyük önem arz önerilerde bulunan Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haydar Aras, yüksek ücretlerle gelen doğalgaz faturalarını düşürme konusunun insanların elinde olduğunu söyledi. Aras, küçük önlemlerle hem aile bütçesine hem de ülkenin enerjide dışa bağımlılığının azaltılmasına önemli katkılar sağlanabileceğini ifade etti.
“DOĞALGAZ FATURANIZDA DEĞİL ELEKTRİK FATURALARINDA DA YÜZDE 50’YE YAKIN TASARRUF ETMENİZ MÜMKÜN”
Prof. Dr. Haydar Aras, ülkedeki mevcut binaların yüzde 80’inin yalıtımsız olduğu göz önüne alındığında, konutlarda ısınmak için Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin 3 katı daha fazla enerji kullanıldığının ortaya çıktığını vurgulayarak, “Isı yalıtımı yaptırdığınızda sadece doğalgaz faturanızda değil aynı zamanda elektrik faturalarında da yüzde 50’ye yakın tasarruf etmeniz mümkün” ifadelerini kullandı.
“BİREYSEL ISINMADA YAPILAN HATALARIN BAŞINDA KOMBİYİ AÇIP-KAPATMAK GELMEKTEDİR”
Ayrıca Aras, bireysel ısınmada tüketicilerin yaptığı hatalara değinerek, “Tercih edilen kombileri kışın kullanırken öncelikle yapılan hataların başında kombiyi açıp kapamak gelmektedir. Öncelikle kombileri doğru kullanmaya özen göstermeliyiz. Kombi kullanımında çok sık yapılan hata ise kombiyi açıp kapatmaktır. Isıtma sezonun başladığı tarihten itibaren, ısıtma sezonun bitimine kadar kombinizi düşük sıcaklıkta sürekli açık kalması önerilen yöntemdir. Böylece kombinizin daha fazla gaz harcayarak ateşleme yapmasını engellemiş ve daha az gaz ile daha uzun süre kullanım sağlamış olursunuz. Kombiler, hane halkı evde iken normal sıcaklığa, dışarıya çıktıklarında veya gece uyuduklarında ise ekonomik moda alınmalıdır” şeklinde konuştu.
“FATURANIZDA YÜZDE 15 AZALMA OLACAKTIR”
Doğalgaz kullanımında tasarrufa giden insanlar için kombi bakımının da önemine değinen ESOGÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haydar Aras, “Kombinizin bakımını ve baca temizliğini yetkili servisine mutlaka yaptırmalısınız. Bu işlemi yaptırdığınızda göreceksiniz ki faturanızda yüzde 15 azalma olacaktır. Isıtma sezonunun başlangıcında periyodik olarak radyatör temizliğinizi ve kombi bakımınızı yaptırmayı ihmal etmemelisiniz” diye konuştu.
“GÜNEŞ IŞINLARINDAN DAHA FAZLA YARARLANIN”
Aras, radyatör kullanımı konusunda da önerilerde bulunarak, “Kesinlikle ısıtılan mahalde radyatörlerin önlerini ve üstlerini kapatılmamalısınız, bu tip eylemler ortamda ki sıcak hava akışını ve dağılımını engeller. Eğer yeni bir kombi alacaksanız mutlaka yoğuşmalı cihazları tercih etmelisiniz. Böyle bir tercih neticesinde yüzde 30 a varan tasarruf sağlayabilirsiniz. Eğer konutunuz merkezi sistemle ısıtılıyorsa öncelikle sitenin veya apartmanın ilk olarak ısı yalıtımını yaptırması ve akabinde ısı pay ölçer sistemine geçmesi faydalı olacaktır. Böylece ortak kullanım alanlarının dışında, ısınmak için sadece kendi dairenizin harcadığı doğalgazın bedelini ödemiş olursunuz. Güneş gören pencerelerin perdelerini açarak güneş ışınlarından daha fazla yararlanın, güneş çekildikten sonra perdeleri mutlaka kapatın. Kapalı perdeler ısı kaybını önemli ölçüde önler. Radyatörlerin ısı akışına engel olacak uzun perdeler kullanmayın” ifadelerine yer verdi.
“KIŞ AYLARINDA ODALARDA ÇAMAŞIR KURUTMAYIN”
Öte yandan Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi Üyesi ve Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haydar Aras, insanların özellikle kış aylarında radyatör ve ısıtıcı kullanımında sık sık yaptığı hatalardan bahsederek, “Isıtıcınızın veya radyatörünüzün önüne veya üzerine kesinlikle eşya, mermer ya da çamaşır koymayın. Radyatörden çıkan ısı, arkasındaki duvarı ısıtır, ısı kaybını önlemek için radyatörün arkasına yalıtım levhaları yerleştirin. Yalıtımsız evde gerçekleşen kaybın yaklaşık yüzde 20’si tek camlı pencerelerden kaynaklanır, çift cam isi kaybını önemli ölçüde azaltır. Kapı ve pencere çerçevesi etrafındaki çatlakları onarın, hava sızıntılarını önlemek için pencere bandı ve sünger kullanın Kış aylarında odalarda mümkün olduğunca çamaşır kurutmayın” ifadelerini kullandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Giresun Pembe kimlikle 38 yıl yaşayan Kumral Bodur’un hayatı film oluyor Giresun’da nüfus memurunun yaptığı hatadan dolayı pembe kimlik verilen ve 38 yıl boyunca erkek olduğunu ispatlamaya çalışan 52 yaşındaki Kumral Bodur’un hayatı beyaz perdeye ilham kaynağı oldu. Yazar Aziz Nesin’in filmlere de konu olan “Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz” romanının ardından, nüfus müdürünün hatası nedeniyle nüfusa kadın olarak kaydedilen Kumral Bodur’un 38 yıl boyunca erkek olduğunu ispatlamaya çalıştığı hayat hikayesi de filme konu oluyor. Filim yapımcılarının kendisini aradığını anlatan Kumral Bodur, “Trajikomik bir film hikayesi için hayatımın bir film senaryosuna ilham kaynağı olmuş. Bununla ilgili filmin yönetmenliğini yapacak olan Abbas Karatekin ve Yapımcısı Ulaş Karadeniz beni aradılar ve projelerinden bahsettiler. Ben de olumlu yaklaştım. Önümüzdeki günlerde Giresun’a gelip senaryo yazımı için detaylı görüşmeler yapacağız” dedi. 15 hakim, 19 savcı değişmiş, kimliği değişmemişti Giresun’un Bulancak ilçesinde yaşayan 52 yaşındaki Kumral Bodur nüfus memurunun yaptığı hatadan dolayı nüfusa kadın olarak yazılmış ve pembe kimlik verilmişti. Ancak yapılan hatanın düzeltilmesi ise tam 38 yıl sürmüş bu süre içerisinde evlenip çocuk sahibi olmasına rağmen ne resmi evlilik yapabilmiş ne de çocuklarını nüfusuna yazdırabilmişti. Çocuklarını kardeşlerinin nüfusuna yazdıran Kumral Bodur, sigortalı bir işe girip çalışamamış ve askerlik görevini de yapamamıştı. 15 hakim, 19 savcının değiştiği hukuk mücadelesi ise tam 38 yıl sürmüştü. Kumral, mahkeme sürecinde yaşadığı psikoloji sorunlar nedeniyle aldığı hapis cezasını da, kadın kimliğiyle, erkek cezaevine girdiğinde ise yanlışlığın fark edilmesi sonucu cezaevinden dışarı çıkartılmıştı.
Amasya Amasyalı öğrenciler okulda ata tohumu ekip fide yetiştirdi Amasya’nın Taşova ilçesinde Emine Bursalı İmam Hatip Ortaokulu öğrencileri ve öğretmenleri okulda ektikleri ata tohumlarından fide yetiştirdi. Çileklerin ve diğer sebzelerin hasadı yapılırken ata tohumu domates fideleri de okul bahçesinde oluşturulan seraya dikildi. "Ata tohumlarını burada yetiştiriyoruz" Fen ve teknoloji laboratuvarında yetiştirilen ata tohumları, ‘Eğitimde Rehberlik ve Destekleme Modeli (ERDEM) Destek 2022 Programı’ çerçevesinde sağlanan 25 bin liralık destekle okul bahçesinde oluşturulan 25 metrekarelik seraya taşınarak öğrencilerin elinde toprakla buluştu. Çok heyecanlandıklarını belirten 7. sınıf öğrencisi Abdullah Ensar Sarıbaş, “Getirdiğimiz ata tohumlarını burada yetiştiriyoruz. Burada çilek, marul, maydanoz gibi bir sürü çeşit bitki bulunuyor” dedi. Arkadaşı Tuğçe Naz Aşık da, “Köyümüz uzak olduğu için git, gel yapamıyoruz. Okulumuzda bunun gibi sera olduğu için tarımdan da yararlanabiliyoruz. Laboratuvarda üretiyoruz. Sonra gelip buraya dikiyoruz” diye konuştu. "Amacımız akademik başarının yanı sıra evlatlarımızı hayata da hazırlamak" Çalışmanın öğrencilerinin gelişimi için fırsat olduğuna işaret eden Fen Bilimleri Öğretmeni Bayram Atalay, “3 sene önce kurulan serada çilek, domates, salatalık, karnabahar, roka yetiştiriyoruz. Çocuklara eğitim, öğretim faaliyetinin haricinde yaparak ve yaşayarak öğrenmeyi de öğretiyoruz” şeklinde konuştu. Amaçlarının akademik başarının yanı sıra evlatlarını hayata da hazırlamak olduğunu vurgulayan Okul Müdürü Ali Buğalı ise, “Son yıllarda küresel ısınmayla beraber gıdaya erişim konusundaki sıkıntıları göz önüne aldığımızda toplumumuzun üreten, kendi kendine yeten bir toplum olması açısından tarım faaliyetlerine yönelip her türlü sebze ve meyveyi yetiştirmeye çalışıyoruz. Onlara da örnek olmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
Ankara TESK Genel Başkanı Palandöken: “İş sağlığı ve güvenliği en temel haklardan biridir” İş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin sadece yasal bir zorunluluk değil insanın en temel haklarından biri olduğunu vurgulayan TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Ülkemizde, iş sağlığı ve güvenliği konusunda önemli adımlar atılmakla birlikte hala iyileştirilmesi gereken alanlar bulunmaktadır. İş sağlığı ve güvenliği en temel haklardan biridir” dedi. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası vesilesiyle yazılı bir mesaj yayınlayan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “ILO verilerine göre 2023 yılında Türkiye, ölümcül olmayan mesleki yaralanmalar bakımından dünyada 11. sırada, ölümlü iş kazası sayısı bakımından ise 15. sırada yer alıyor. İş kazaları üzerine veriler toplayan ve paylaşan İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin (İSİG) verilerine göre 2023 yılında en az bin 929 işçi hayatını kaybetti. Bir ülkede meydana gelen iş kazalarının sayısının azalması, o ülkenin iş sağlığı ve güvenliği açısından ne kadar başarılı olduğunun bir göstergesi olarak kabul edilmektedir. İş sağlığı ve güvenliği yönetiminin uygulanabilirliği ile iş kazalarının önceden engellenmesi oldukça önemlidir. Unutulmamalıdır ki her iş kazası önlenebilir nitelikte bir risktir ve bu konuda alınacak önlemler hayati önem taşır. Herkesin sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamına sahip olması, daha verimli ve mutlu bir işgücü oluşturmaya yardımcı olur” ifadelerini kullandı. İş sağlığı ve güvenliği konusunun seçenek değil zorunluluk olduğunu belirten Palandöken, “Çalışanların daha güvenli bir ortamda çalışmalarını sağlamak, hem işverenlerin hem de çalışanların ortak sorumluluğudur. İşverenlerin ve çalışanların iş sağlığı ve güvenliği konusunda bilinçlenmeleri, uygun ekipmanların kullanımı, risklerin değerlendirilmesi ve önleyici tedbirlerin alınması önemlidir. Sağlıklı çalışma ortamları oluşturarak, çalışanların daha mutlu, daha sağlıklı ve daha verimli olmalarını sağlamak hem işletmelerin hem de toplumun yararınadır. Esnaf ve sanatkarlar için iş sağlığı ve güvenliği konularına uyum sağlamak, yasal sorunlardan kaçınmak ve işletmelerini güvende tutmak açısından hayati öneme sahiptir. İşletmelerin itibarını korumak için düzenli olarak iş sağlığı ve güvenliği önlemleri alınmalı ve çalışanlara gerekli eğitimler verilmelidir. Bu vesile ile 4-10 Mayıs İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası’nda tüm işletmelere kazasız bir çalışma hayatı dilerken, bu konuda daha bilinçli, duyarlı ve sorumlu olmamız gerektiğinin altını çiziyorum” dedi.