GÜNDEM - 16 Aralık 2025 Salı 11:46

Bir garip yaş bilmecesi

A
A
A

Eskişehir'de yaşayan ve iddiasına göre kimlikte doğum tarihi yanlışlıkla 1 Temmuz 1912 yazıldığı için 113 yaşında gözüken Havva Koltuk, özellikle hastane işlemlerinde birçok problemle karşılaştığını belirtti.

Yakınları, Havva Koltuk'un 2 sene önce 92 yaşında vefat eden ablası Durkadın Karayılan'dan 19 yaş büyük olduğu, en küçük oğlunu ise 68 yaşında dünyaya getirdi anlattı.
Konya'nın Çeltik ilçesinden Eskişehir'in Odunpazarı ilçesi Emek Mahallesi'ne yakın zamanda taşınan Koltuk ailesinin en büyük üyesi Havva Koltuk'un doğum tarihi, resmi kayıtlara göre 1 Temmuz 1912 olarak görülüyor. Fakat Koltuk ailesi, Havva Teyze'nin hem görünüşü hem de 2 sene önce 92 yaşında vefat eden ablası Durkadın Karayılan'ın yaşı itibariyle bu doğum tarihinin doğru olmadığını iddia ediyor. Üç kardeşten ortancası olan Havva Koltuk'un 7 çocuğundan en küçüğü 45 yaşındaki Mustafa Koltuk'un kimlikteki yaşı temel alarak yaptığı hesabına göre, annesinin kendisini 68 yaşında dünyaya getirmiş olması gerektiğini aktardı.

Bir garip yaş bilmecesi

"Ben yaşımı bilmiyorum"

Havva Koltuk, "Eskişehir'e Konya'dan geldik. Ben yaşımı bilmiyorum. Ablamı kaybettim, ama onun da yaşını bilmiyorum. Hastaneye gittiğimde bakmıyorlar. Hastanede bana bakmalarını istiyorum. Dilim dönmüyor, kulak duymuyor, ne edeceğimi bilmiyorum" dedi.

Bir garip yaş bilmecesi

"Kimliğe göre annem 68 yaşında beni doğurmuş oluyor"

Havva Koltuk'un 7 çocuğundan en küçüğü Mustafa Koltuk, "Merhum teyzem normalde 90-95 yaşındaydı. Annem, teyzemin küçüğü. Dayım da annemin küçüğü. Yani annem, kardeşler arasından ortanca. Kimliğe göre annem 113 yaşında. Biz o doğum tarihinin yanlış olduğunu biliyoruz, nüfusta öyle yapmışlar. Teyzem büyük, annemin yaşı daha büyük. Hastaneye gittiğimizde zorluk çekiyoruz. Yaşı büyük olduğu için bakmakta zorlanıyorlar, 'Bugün git, yarın gel' diyerek bizi çok oyalıyorlar. Anneme dışarıdan bakıldığında 85-90 yaşında gibi gözüküyor, en azından ben öyle tahmin ediyorum. Bu konuyla ilgili bir akrabamızdan da tam yaş alamadık. Ne teyzem ne de dayım bilmiyordu. Ben 45 yaşındayım. Kimliğe göre hesap yapacak olursak, annem 68 yaşında beni doğurmuş oluyor. Acayip bir hesap. Toplam 7 çocuğu var; 3'ü oğlan, 4'ü kız. En büyüğümüz 60 küsur yaşında. Hastaneye gittiğimde annemle ilgilenilmesini istiyoruz, başka bir şey de istemiyoruz. Resmi yerlerde bizimle ilgilensinler" diye konuştu.

Bir garip yaş bilmecesi

"Kimlikte 1912 doğumlu diye geçiyor"

Emek Mahallesi Muhtarı Sibel Akıl ise, mahallesinde yaşayan 113 yaşındaki Havva Koltuk için şöyle konuştu;
"Kimlikte 1912 doğumlu diye geçiyor. Teyzemiz kâğıt üstünde 113 yaşında. Ablası 94 yaşındaymış, o hayatını kaybetmiş. Baktığımızda, teyzemiz abladan bile büyük. Ayrıca, bu hesaba göre 68 yaşında doğum yapmış oluyor. Bu düzeltilebilir mi artık, bilmiyorum."

Bahadır Turgut – Emir Erten

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Çocuklarının boğazına bıçak dayayan o babaya tahliye İzmir’de boşanma aşamasındaki eşini görüntülü arayarak 3 yaşındaki çocuğunun boğazına ekmek bıçağı dayayan ve Türkiye’yi sarsan görüntüleriyle tutuklanan Şiyar Alpaslan, yargılandığı İzmir 18’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nce adli kontrol şartıyla tahliye edildi. Mahkeme, sanığın ev hapsi tedbiriyle serbest bırakılmasına karar verdi. Olay, Kasım 2024’te Burdur’da yaşayan resmi nikahlı eşi Fatma Alpaslan’ın cep telefonuna gelen görüntülü aramayla yaşanmıştı. Şiyar Alpaslan (32), telefonda tehditler savururken, 3 yaşındaki oğlu B.A.’nın boğazına ekmek bıçağı dayadı. O anları telefondan izleyen anne dehşeti yaşarken, görüntüler sosyal medyada infial uyandırdı. Çok sayıda paylaşımla olayı emniyet birimlerine duyurmaya çalışan kullanıcılar, cani babayla ilgili öfke mesajları paylaştı. Görüntülerin hızla yayılması sonrası Şiyar Alpaslan’ın İzmir’de ikamet ettiği ortaya çıktı. Karabağlar İlçe Emniyet Müdürlüğü Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Büro Amirliği ekipleri, cani babayı kısa sürede yakalayarak gözaltına aldı. Baba, emniyetteki işlemlerinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. İncelemelerin ardından çocuklar annelerine teslim edildi. Olayla ilgili hazırlanan iddianamede, Şiyar Alpaslan’ın eşine, "Çocuklardan hangisinin ölmesini istersin?" diye sorduğu, çocuğu yaraladığı ve bıçağı boğazına dayayarak "İçin yanıyor mu, boğazını keseyim mi, canlı canlı izlemek ister misin?" şeklinde tehditler savurduğu belirtilmişti. Görüntülerin yayılmasının ardından cani baba, İzmir’de kısa sürede yakalanarak tutuklanmıştı. Savcı, sanık hakkında ’Kasten yaralama’ ve ’Silahla tehdit’ suçlarından 6,5 yıla kadar hapis cezası istemişti. Öldürmeye teşebbüsten yargılandı Ocak ayında görülen davanın ilk duruşmasında sanık Şiyar Alpaslan hakkında tahliye kararı verilmiş ancak İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazı üzerine sanığın tutukluluğu devam etmişti. Mayıs ayında ise görevsizlik kararı verilerek dosya, eylemin ’Kasten öldürmeye teşebbüs’ suçu kapsamında değerlendirilmesi için ağır ceza mahkemesine gönderildi. İzmir Bölge Adliyesi’nin kararıyla sanığın ’Kasten öldürmeye teşebbüs’ suçlamasıyla İzmir 18’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmasına kesinlik kazandı. Son duruşmada çelişkili ifadeler Bugün İzmir 18’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasına tutuklu sanık Şiyar Alpaslan ve avukatlar katıldı. Mağdur Fatma C. ise SEGBİS aracılığıyla duruşmaya katıldı. Duruşmada çiftin geçtiğimiz hafta resmen boşandığı öğrenildi. Savunmasında eşinin kendisini aldattığını öne süren sanık Alpaslan, "Pişmanım, bir anlık öfkeyle sinirle ne yaptığımı bilmiyorum, bıçağı kesinlikle boğazına dayamadım" dedi. Mahkeme başkanının önceki ifadeleriyle çeliştiğini hatırlatması üzerine ise, "Bir anlık öfkeyle kendimi ve çocuklarımı öldürmek istedim" diyerek tahliye talebinde bulundu. "Benim de boğazıma bıçak dayamıştı" Mağdur Fatma C. ise sürekli şiddete maruz kaldığını belirterek, "Ayrılmak istedim ama rıza gösterilmedi. Benim de boğazıma bıçak dayamıştı. Görüntülü aramayı açtığımda telefonu oğlumun önüne koyup, ’Çocuğun boğazını keseceğim, canlı canlı izle’ dedi" diyerek şikayetini yineledi. Şikayetçi avukatı, sanığın cezaevinden dahi Fatma C.’yi öldürmesi için annesini aradığını ve bu konuda yeni bir dava açıldığını mahkemeye bildirdi. Ev hapsi şartıyla tahliye kararı Savunma ve beyanların ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, Şiyar Alpaslan’ın ev hapsi şeklindeki adli kontrol talebiyle tahliyesine karar verdi. Dosyadaki eksikliklerin tamamlanması için duruşma 31 Mart’a ertelendi. Sanık, ’Kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan yargılanmaya ev hapsi tedbiri altında devam edecek.
İstanbul Esenyurt’ta toplu açılış şöleni: Dev projeler hayata geçirildi Esenyurt Belediyesi’nce hayata geçirilen Mimar Sinan Millet Bahçesi ile ilçenin yeni sosyal yaşam alanları düzenlenen törenlerle hizmete açıldı. Göreve geldiği günden bu yana ilçeye yönelik projeleriyle dikkat çeken Belediye Başkan Vekili Can Aksoy, yıllardır tamamlanamayan Mimar Sinan Millet Bahçesi’ni kısa sürede bitirerek Esenyurt’a 180 bin metrekarelik yeni bir yeşil alan kazandırdı. Aksoy ayrıca ilçede ilk olan Vatan Kitap Kafe, Millet Kıraathanesi ve Mescid-i Aksa Gençlik Merkezi’ni de vatandaşların hizmetine sundu. Açılışlara İstanbul Valisi Davut Gül, Esenyurt Kaymakamı Fatih Çobanoğlu, Esenyurt Belediye Başkan Vekili Can Aksoy ve ilçe protokolü katıldı. "Esenyurt’un bugünü dünden daha güzel" Törende konuşan İstanbul Valisi Davut Gül, Esenyurt’un yoğun nüfusuna rağmen güvenli ve yaşanabilir bir ilçe olduğunu vurguladı. Kaynakların etkin ve verimli kullanılmasının şehirlerin sorunlarını çözmede önemli olduğuna dikkat çeken Gül, "180 bin metrekareyi aşan yeşil alan, Esenyurt gibi yoğun yapılaşmanın olduğu bir ilçede son derece kıymetli. Esenyurt’un bugünü dünden daha güzel, yarını ise bugünden daha güzel olacak" dedi. Vatandaşlar 180 dönümlük yeşil alana kavuştu Belediye Başkan Vekili Can Aksoy ise Esenyurt’un en önemli sorunlarından birinin yeşil alan yetersizliği olduğunu belirterek, bu alanda yoğun bir çalışma yürüttüklerini ifade etti. Mimar Sinan Millet Bahçesi’nin tamamlanmasıyla birlikte ilçeye yaklaşık 180 dönümlük yeni bir yeşil alan kazandırıldığını söyleyen Aksoy, "Esenyurt değişiyor, dönüşüyor. Yeşil alanların yanı sıra sağlık, eğitim ve sosyal donatı alanlarında da önemli projeleri hayata geçiriyoruz" diye konuştu. Aksoy, Adliye Sarayı, Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesi, Engelliler Sarayı ile Kadın ve Çocuk Hastanesi projelerinin de tamamlanacağını müjdeledi. Millet Bahçesi etap etap hizmete giriyor BOTAŞ boru hattı güzergahı üzerinde Akçaburgaz Mahallesi’nden Selahaddin Eyyubi Mahallesi’ne kadar uzanan Mimar Sinan Millet Bahçesi’nin ilk etabında 103 bin 260 metrekarelik alanda yürüyüş ve bisiklet yolları, çocuk oyun alanları, fitness sahaları, evcil hayvan gezdirme alanları ile piknik ve dinlenme alanları yer alıyor. İkinci etapta ise 77 bin 500 metrekarelik alanda spor sahaları ve geniş yeşil alanlar bulunuyor. İlçenin ilk emekliler kıraathanesi açıldı Serhan Tirit Camii yanında yer alan ve Diyanet İşleri Başkanlığı’na tahsis edilen 8 bin 220 metrekarelik tesis, Mescid-i Aksa Gençlik Merkezi olarak hizmet vermeye başladı. Merkezde gençlerin ilmi, kültürel ve sosyal faaliyetlerle bir araya gelmesi amaçlanıyor. Recep Tayyip Erdoğan Parkı içerisinde açılan Vatan Kitap Kafe, uygun fiyatları ve ders çalışma alanlarıyla gençlerden yoğun ilgi görürken, aynı parkta yenilenen Millet Kıraathanesi ise özellikle emekli vatandaşlar için yeni bir buluşma noktası oldu. Vali Gül gençlerle buluştu Açılışların ardından Vali Davut Gül, Başkan Vekili Can Aksoy döneminde yapımı tamamlanan Cemil Meriç Kütüphanesi’nde gençlerle bir araya geldi. "Gençlik ve Kariyer Buluşması" kapsamında düzenlenen programda Vali Gül, gençlere eğitim ve kariyer yolculuklarına ilişkin tavsiyelerde bulundu.
Denizli Hisarcıklıoğlu; "DSO dünyanın en iyi ilk üç odası arasına girmeyi başardı" Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, Denizli Sanayi Odası’nın (DSO) ev sahipliğinde düzenlenen istişare toplantısında Denizli iş dünyasının talep ve sorunları dinledi. DSO’nun kentin marka değerini artırdığını belirten Hisarcıklıoğlu; "DSO, 3 ay önce Avustralya’da düzenlenen Dünya Odalar Yarışmasında ’Yeşil Dönüşüm’ projesi ile onlarca ülkeyi geride bıraktı. Dünyanın en iyi ilk üç odası arasına girmeyi başardı" dedi. TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, Denizlili iş insanlarıyla bir araya geldi. DSO’nun ev sahipliğinde DSO Müjdat Gezer Toplantı Salonunda düzenlen Denizli İş Dünyası İstişare Toplantısına TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, DSO Başkanı Selim Kasapoğlu, DTO Başkanı Uğur Erdoğan ve iş dünyası temsilcileri katıldı. DSO Başkanı Selim Kasapoğlu, yaptığı açılış konuşmasında "DSO kurumsallaşmış kültürü güçlü geçmişiyle iftihar eden bir odadır. İlk kez odamızda oluşturulan yüksek istişare kurulumuz oldu. Çalışmalarımızı onlarla birlikte değerlendirerek devam ettiriyoruz. Yönetim kurulumuz, meclisimiz, komisyonlarımız ve üyelerimizle birlikte bin 300 üye ile devraldığımız üye sayısını üç yılda 2 bin 100’ün üzerinde çıkardık. TOBB ve odalarımızın etki alanını geliştirdikçe hizmet kalitesini yükseltip çeşitliliğini artırdıkça tüm toplumun ortak yararına kalıcı sonuçlar oluşturuyor. TOBB çatısı altında şura toplantılarıyla müşterek istişare toplantılarıyla, sahadaki sorunları filtresiz biçimde en yetkili bürokratlara ve karar alıcılara ulaştırıyoruz. Bu sürece katkı sunan Türkiye Odalar Borsalar Birliği’ne bu süreçte emek harcayan o günkü başkanımız Başkanım Müjdat Keçeci’ye ve Meclis Başkanımız Mehmet Tosunoğlu’na ve tüm yönetim kurulu üyelerine ve meclis üyelerine buradan tekrar teşekkürlerimi sunuyorum" dedi. "DSO, Denizli’nin marka değerini büyütüyor" DSO’nun çalışmalarını taktir ettiğini belirten TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, "TOBB olarak, Buldan, Sarayköy ve Babadağ’da yaptırdığımız okulların açılışlarını gerçekleştirdik. Denizli Merkezefendi’deki okulun açılışını da 2022’de yapmıştık. Acıpayam ve Tavas’ta yaptığımız okulların açılışını da bir dahaki geldiğimizde yapacağız inşallah. Böylece sizlerin talebiyle toplamda 6 okulu, Denizli’mize kazandırmış olduk Şimdi de Sanayi Odamızın ev sahipliğinde bir araya geldik Sizlerle istişare etmek istedik DSO hepimizin gurur duyması gereken bir noktada. DSO Dünya yıldızlama listesi Akredite’sinde 5 yıldıza sahip. Devamlı çalışıyor, üretiyor ve Denizli’nin marka değerini büyütüyor. Denizli Model Fabrika, Denizli Sanayi Odamızın öncülüğünde hayata geçirildi. İşletmelerimize, verimlilik ve dijital dönüşüm gibi alanlarında, önemli katkılar sağlıyor. Sanayicilerimize, çağın gerektirdiği üretim teknikleri ve dijital dönüşüm konusunda yol gösterici bir rol üstleniyor. Odamızın Mesleki İşbirliği Projesi, sanayi-eğitim iş birliği modelini, sistematik bir yönetim yapısına kavuşturuyor. Biz de YÖK ile protokol yaparak, Odalarımızın MYO’lara hamilik yapmaya başlamalarını sağladık. DSO’da bu konuda önemli bir adım attı. Pamukkale Üniversitesi, Çardak OSB ve Denizli Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu’na hamilik yapıyor. Denizli, Metal, makine, döküm, kablo, elektrik-elektronik ve tekstil gibi çok geniş bir üretim kültürüne sahip. İşte Odamız, Denizli sanayisinin, savunma ve havacılık ekosistemine entegrasyonu için de adım atıyor. Böylece, Denizli’de, ileri teknoloji üretime geçilmesine de öncülük etmiş oluyor. Denizli’nin rekabet gücünü ve marka değeri artıracak, tüm bu çalışmalarınızla gurur duyuyorum. Böylesi çağdaş ve vizyoner yaklaşımlarından dolayı, Odamızı, Başkanımızı, Yönetim Kurulunu, Meclisimizi, Genel Sekreterimizi ve ekibini yürekten tebrik ediyorum" ifadelerini kullandı. "DSO Dünya 3.’sü" DSO’nun Yeşil Dönüşüm Projesi ile elde ettiği başarıyı tebrik eden TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, "DSO, 3 ay önce Avustralya’da düzenlenen Dünya Odalar Yarışmasında ’Yeşil Dönüşüm’ projesi ile onlarca ülkeyi geride bıraktı. Dünyanın en iyi ilk üç odası arasına girmeyi başardı. Bu ödül, hem Denizli’nin, hem de, Türk oda sisteminin, küresel ölçekte ulaştığı itibarı da gösteriyor. Denizli SO’mız, yeşil dönüşümde dünyanın ilk üç odasından biri seçilerek, ülkemize ve bizlere, bir büyük gurur daha yaşattı. Bu başarı, Türk özel sektörünün azminin, vizyonunun ve birlik ruhunun da eseridir. Selim Kasapoğlu başkanımızla ve ekibiyle, bir kez daha iftihar ettim. Kendilerine tekrar yürekten tebriklerimi sunuyorum" şeklinde konuştu. "Denizli’de yaşanan sorunları çözüm bulmak için el birliği ile çalışıyoruz" Denizlili iş dünyasının yaşadığı sorunları gerekli bakanlık ve kurumlara ilettiklerini ve iletmeye devam edeceklerini ifade eden TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, "Son birkaç ay zarfında, Merkez Bankası Başkanıyla, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmazla, Hazine-Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’le, daha pek çok Bakanlıkla bir araya geldik. Selim Kasapoğlu Başkanımız da, Denizli’yi temsilen, sanayinin ortak sorunlarını, kapsamlı bir şekilde, Cevdet Yılmaz’a ve ilgili tüm Bakanlıklara aktardı. Özellikle de tekstil ve hazır giyim sektörünün durumunu, ayrıntılı şekilde sundu. Sektörün karşı karşıya olduğu rekabet sorunlarını da aktardı. Ayrıca, reel sektörde ilave tedbirlere ihtiyaç olduğunu da söyledik. Bunlar nelerdi, özetlemek gerekirse; En önemli konumuz finansmana erişim dedik. Özellikle de KOBİ’lerin finansmana erişimleri kolaylaştırılmalı. Sizlerin talebiyle KGF kefaletli Nefes Kredilerini başlattık. Üyelerimizi, 80 milyar liralık düşük faizli krediye ulaştırdık. Denizli’de de 873 üyemiz 1,2 milyar TL’lik kredi kullanmış oldu. Öte taraftan, enflasyondaki gerilemeyle birlikte, Merkez Bankası politika faizi düşüyor Bunun aynı şekilde ticari kredi faizlerine yansıması gerekiyor. Ayrıca, krediye ulaşımı kolaylaştırmak üzere, ticari kredi kartları da dahil, nakdi kredi artışı sınırlayan düzenlemeler kaldırılmalı. Merkez Bankası’nın döviz dönüşüm desteği uygulaması, hem yeterli gelmiyor, hem de şartları çok ağır. İhracat yapan üyelerimizin, beşte birinden azı, buna ulaşabiliyor. Bu uygulama daha basit hale dönüştürmeli, miktarı ve süresi de artırılmalı. Özel sektörün KDV alacakları meselesine de artık bir çözüm sağlanmalı. En azından 2026 başından itibaren yıl sonlarında iadesi sağlanmalı. Emek yoğun sektörlerdeki imalatçılara yönelik, istihdam koruma desteği sağlanmıştı. Biz de bu desteğin, sektörün tamamına yaygınlaştırılmasını talep etmiştik, Hükümetimiz bunu dikkate aldı ve 2026 için bu desteği 3 bin 500 liraya yükseltti. Büyük ölçekli firmalarımızı da dahil etti" diye konuştu. "İstihdamlarını koruyabilmeleri için, kısa çalışma ödeneği devreye alınıp, aktif şekilde kullanılmalı" Tekstil, hazır giyim, deri ve mobilya olmak üzere, emek yoğun sektörlere ek destekler sağlanması gerektiğini vurgulayan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, "Mevcut istihdamlarını koruyabilmeleri için, kısa çalışma ödeneği devreye alınıp, aktif şekilde kullanılmalı. Zira bunlar, ülkemize istihdam ve döviz kazandıran sektörlerin başında yer alıyor. Neredeyse 100 yıllık bir emekle, mücadeleyle ve sıfırdan kurdukları girişimleriyle, bugünlere geldiler. Onları kendi başlarına bırakamayız, yılların emeğini terk edemeyiz. Sektörlerdeki firmalarımızın her biri, ülkemizin milli değeridir. Korunmayı ve desteklemeyi hak etmektedir. Doğru politikalarla desteklendiği durumda, bu sektörlerimiz, geçmişte olduğu gibi, önümüzdeki dönemde de, dış açığın ve işsizliğin en önemli panzehiri olacaktır. Öte taraftan, uzakdoğu’dan gelen ve başta Çin olmak üzere çoğu dampingli ithalatın yol açtığı, haksız ve yıkıcı rekabetle de karşı karşıyayız. Özellikle Çin’e yönelik, muhakkak kapsamlı bir tedbir paketi ve stratejimiz olmalı. İşgücü piyasası reformuyla istihdam artışı cazip hale dönüştürülmelidir. Asgari ücret desteği, asgari ücretteki artışa paralel şekilde yükseltilmelidir. Şirketleri kayıt dışına yönlendiren, Kanunen Kabul Edilmeyen Gider uygulaması kaldırılmalıdır" dedi.