GÜNDEM - 08 Ekim 2024 Salı 18:01

Eskişehir Gastronomi Derneği Başkanı’ndan festival alanı çağrısı

A
A
A
Eskişehir Gastronomi Derneği Başkanı’ndan festival alanı çağrısı

Eskişehir Gastronomi Derneği Başkanı Murat Arnik, düzenlenen festivalde 3 günde yaklaşık 50 binin üzerinde yerli ve yabancı misafir ağırlandığını vurgulayarak, "Eskişehir’de bu konuda bir eksiklik söz konusuydu ve bu festival bunu daha da gözler önüne serdi. Yerel yöneticilerimizin 12 ay boyunca kullanılabilir bir festival alanı oluşturması gerektiğine inanıyorum" dedi.


Eskişehir Gastronomi Derneği Başkanı Murat Arnik, kentte ilk defa düzenlenen gastronomi festivali hakkında bir açıklama yaptı. Başkan Arnik, açıklamasında, "Eskişehir Gastro Fest, geçtiğimiz hafta sonunda 4-6 Ekim tarihlerinde yeni bir heyecana sahne oldu. Şehrin ilk gastronomi festivali olma özelliğini taşıyan organizasyon Eskişehir’in geleneksel mutfak kültürünü tanıtmak ve gelecek nesillere aktarmak amacının yanı sıra kentin yeme-içme kültürünün sürdürülebilirliğinde önemli bir paya sahip olan gastronomi yatırımlarını ve gıda sektöründe ülkemizi başarıyla temsil eden Eskişehirli yiyecek, içecek sektöründeki yerel markaları, sektörün üretici firmalarını, kadın kooperatiflerini ve sektör tedarikçileri ile birlikte kentin tüm gastronomi paydaşlarıyla Eskişehir’de ilk kez bir araya getirerek Eskişehirliler’den ve farklı illerden festival için şehrimize gelen katılımcılardan tam not aldı. Festival yerel esnaf ve firmalar açısından memnuniyet verici oldu" ifadelerini kullandı.



"3 günde yaklaşık 50 binin üzerinde yerli ve yabancı misafiri ağırladık"


Eskişehir’de yılın 12 ayı sürekli kullanılabilecek bir festival alanına acil ihtiyaç olduğunu vurgulayan Başkan Arnik, "Sümer Park’ta düzenlenen Gastro Fest organizasyonu, 3 günde yaklaşık 50 binin üzerinde yerli ve yabancı misafiri ağırladı. Eskişehir’de bu konuda bir eksiklik söz konusuydu ve bu festival bunu daha da gözler önüne serdi. Yerel yöneticilerimizin 12 ay boyunca kullanılabilir bir festival alanı oluşturması gerektiğine inanıyorum. Bu alan, sadece gastronomi etkinlikleri değil, tüm festivaller için kullanılabilecek bir yer olmalı. Bu işleri yapan kişilerin siyasete alet edilmeden maddi ve manevi olarak her konuda desteklenmesi ve sahip çıkılması gerekiyor. Eskişehir’de yaşayan her kesimin şehrimizin ticareti ve turizmden gereken payı almamız için el ele vermesi gerekiyor. Gastronomi turizminin bilincine sahip çıkılması, yerel anlamda her alanda ve çeşitli festivaller yapmamız gerekiyor. Eskişehir kimliğinin tanıtılması için sektörde tüm kamu ve özel kuruluşlarla iş birliği yapmak, yüksek iletişimle ortak hareket etmek zorundayız" diye kaydetti.



"Eğer gastronomi turizmini geliştirirsek kazanan Eskişehir olacaktır"


Eskişehir Gastronomi Derneği Başkanı Murat Arnik, konuşmasını şöyle sürdürdü:


"UNESCO’nun 116 şehir arasında gastronomi alanındaki Şehirler Ağı’nda (UCCN) Türkiye’yi temsil eden şehirler arasında Eskişehir’in yer alması için tüm paydaşlarımız ile el ele vermemiz gerekiyor. Eskişehir lezzet adreslerinin, yerli ve yabancı turistlerin seyahat nedenlerinden biri olmasını sağlamak ve bu amaçla Eskişehir Gastronomi Haritasını oluşturmak, dijitalde yerli ve yabancı turistlerin ulaşabilmesini sağlamak için tüm STK’lar, valilik, belediye ve Eskişehir Turizm İl Müdürlüğü’nün el atmasıyla eğer gastronomi turizmini geliştirirsek kazanan Eskişehir olacaktır. Ülkemizin turizm geliri 2023’te bir önceki yıla göre yüzde 12 artarak yaklaşık 56 milyar dolar oldu. Toplam gelir içerisindeki yeme-içme harcaması ise yüzde 19 oranında artış gösterdi. Bu açıdan mutfak kültürü, gastronomi turizmi açısından çok önemli yer tutuyor."



"Çi börek, balaban köfte ve met helva dışında çeşitliliği çoğaltmamız ve alternatifleri daha da fazlalaştırmamız lazım"


Arnik, yıllık 56 milyar dolar olan gastronomi turizminden Eskişehir olarak gereken payı almak için projeler üretilmesi gerektiğine dikkat çekerek, "Eskişehir, 1 milyon nüfusu ile İç Anadolu Bölgesi’nin 4’üncü büyük ili. Nüfus çeşitliliği, öğrencileri de içinde barındırdığı için farklı bir mozaike sahip. Eskişehir mutfağı, dışarıdan göç aldığı için cumhuriyet döneminde Eskişehir dokusu ve medeniyetleriyle eski çağlardan bu yana Türkiye’nin tahıl ambarı ve hayvancılık sektöründe de Türkiye’nin lokomotifi olmuştur. Dolayısıyla dışarıdan almış olduğu göçlerle beraber Kafkas, Kırım, Balkan, Çerkes, Tatar, Yörük mutfağına sahiptir. Eskişehir’de çi börek, balaban köfte ve met helva dışında çeşitliliği çoğaltmamız ve alternatifleri daha da fazlalaştırmamız lazım. Burayı bir cazibe merkezi haline getirmemiz lazım ki şehrimize gelen yerli ve yabancı turistlerimiz ve misafirlerimiz günü birlik gelip gitmesinler. Burada en azından 2-3 gün konaklasınlar, bu sayede yerel halk ve şehrimizin ticareti turizmden daha fazla faydalansın" diye kaydetti.


Başkan Arnik son olarak, Eskişehirspor‘a mali desteğin de sağlandığı Gastro Fest’in hayata geçirilmesinde emeği olan tüm organizasyon ekibine ve yerel yöneticilere teşekkürlerini iletti.



Eskişehir Gastronomi Derneği Başkanı’ndan festival alanı çağrısı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Auckland City - Boca Juniors maçı gecikmeli tamamlandı 2025 FIFA Kulüpler Dünya Kupası C Grubu’nda Auckland City-Boca Juniors maçı olumsuz hava koşulları nedeniyle gecikmeli tamamlandı. Yeni Zelanda ekibi turnuvadaki ilk puanını Arjantin’in güçlü takımına karşı aldı. Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) ev sahipliğinde düzenlenen FIFA Kulüpler Dünya Kupası C Grubu’nda 3. ve son hafta maçları oynandı. Turnuvanın zayıf takımlarından olan Yeni Zelanda ekibi Auckland City, Arjantin temsilcisi Boca Juniors ile karşılaştı. Boca, müsabakaya beklendiği gibi üstün başlarken 26. dakikada öne geçti. Köşe vuruşu sonrası Di Lollo kafayı vururken direkten dönen topu kaleci Nathan Garrow çekmek istedi ancak başarılı olamadı ve top filelerle buluştu. Sarı-lacivertliler üst üste girdiği pozisyonları değerlendiremedi ve ilk yarı bu sonuçla tamamlandı. Auckland City, 52. dakikada beraberlik golünü buldu. Ceza sahasında Christian Gray kafayla topu ağlara gönderirken, takımı turnuvadaki ilk gol sevincini Boca Juniors’a karşı yaşadı. Bu golden kısa süre İsveçli hakem Nyberg, olumsuz hava koşulları nedeniyle maçı durdurdu ve iki takımın oyuncuları soyunma odasına girdi. Yaklaşık 50 dakika sonra, karşılaşma 55. dakikadan itibaren devam etti. Boca Juniors, 59’da Merentiel ile 2. golü buldu ancak VAR uyarısıyla pozisyonu izleyen hakem golden önce elle oynama belirleyerek golü iptal etti. Kalan dakikalarda sarı-lacivertlilerin etkili ataklarına karşı kaleci Garrow gole izin vermedi. İki ekip de sahadan birer puanla ayrıldı. Auckland City, turnuvada kalesinde 17 gol gördüğü grubu 1 puanla tamamlarken, Boca Juniors da 2 puanla Benfica ve Bayern’in ardından 3. oldu.
Sakarya Sakarya’da film sahnelerini aratmayan olay: Polisle çatıştı, bacağından vuruldu Sakarya’nın Adapazarı ilçesinde, kendisini polis ekiplerinin takip ettiğini fark eden, hakkında çok sayıda suç kaydı bulunan bir şüpheli, polisle girdiği çatışmada bacağından vuruldu. Kaçtığı motosiklet dükkanında silahı başına dayayarak intihar girişiminde bulunan ve saatlerdir teslim olmayan şahsı ikna etmek için ailesi bölgeye getirildi. Olay, akşam saatlerinde Sakarya’nın Adapazarı ilçesi Yenidoğan Mahallesi Harmanlık Sokak üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, hakkında çok sayıda suç kaydı bulunan Engin Ö. (53), Sakarya Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince takibe alındı. Polise ateş açtı, bacağından vuruldu Takibi fark eden Engin Ö., ekiplerden kaçmaya çalışırken yanında bulunan tabancayla ateş açtı. Polis ekiplerinin karşılık vermesiyle kısa süreli çıkan çatışmada Engin Ö. bacağından vuruldu. Buna rağmen kaçarak ateş etmeyi sürdüren şahıs, bölgede bir motosiklet dükkanına girdi. Dükkana giren şüpheli, bu kez elindeki tabancayı başına dayayarak intihar girişiminde bulundu. Bölgeye kısa sürede özel harekât polisleri dahil çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Olay yerinde güvenlik çemberi oluşturulurken, Harmanlık Sokak’ın çevresi araç ve yaya trafiğine kapatıldı. Çocukları ikna için getirildi Polis, şahsı ikna etmek için yakınlarına ulaştı. Kısa süre içinde Engin Ö.’nün çocukları, eşi ve ağabeyi olay yerine getirildi. Ailesi, şahsı ikna etmeye çalıştı. Aile üyeleri çelik yelek giydirilip, polis gözetiminde Engin Ö.’ye seslenerek teslim olması için ikna etmeye çalıştı. Polis ekipleri saatlerdir teslim olmayan şüphelinin teslim olması için çabalarını sürdürüyor.
Ankara TBMM Başkanvekili Buldan: "Eşit ve demokratik bir yaşamı inşa etmek parlamentonun önünde duran en önemli gündem maddesidir" TBMM Başkanvekili Pervin Buldan, "Hukukun üstünlüğünü, temel insan haklarını ve demokratik bir toplumu esas alan demokratik yasalarla ve toplumsal mutabakata dayalı yeni bir toplumsal sözleşmeyle eşit ve demokratik bir yaşamı inşa etmek parlamentonun önünde duran en önemli gündem maddesidir. Bu tarihî sorumluluk için mesai yapmak en büyük temennimdir. Kalıcı bir barış, bugün ülkemizin ve yakın bölgemizin, tüm Orta Doğu’nun en acil ihtiyacıdır" dedi. Buldan, TBMM Genel Kurulu açılışında konuştu. Buldan, cezaevinde tutuklu olan milletvekilleri Eş Başkanlar, Baladiye Başkanları’nı andı. Buldan, TBMM’nin kıymetli bir üyesi olan Sırrı Sürreyya Önder’i kaybettiklerini kaydederek, "Bugün öncelikle Sırrı Süreyya Önder’i huzurunuzda bir kez daha rahmetle, en içten duygularımla ve minnettarlığımla saygıyla anıyorum. Sırrı Başkan, demokratik, adil, çoğulcu bir yönetim anlayışıyla, hakikati her zaman ince bir zekâyla ortaya koyan mizahi üslubuyla alışılagelmiş siyasetten farklı bir tarzı meclis zemininde mümkün kıldı, siyasetin yasa yapmaktan daha fazlası olduğunu gösterdi bizlere, siyasetin esas olarak insanlara ulaşabilme, diyalog kurabilme sanatı olduğunu tüm hüneriyle hepimize gösterdi, herkesi ortak duyguda, hissiyatta birleştirmeyi başardı. Çatışma ve kavga için sarf edilen sözler onun lügatinde zarar ziyandı. Söz onun dilinde eşsiz bir muhabbetin mücevherleriydi. Onun hakikatle buluşan sözü yıkmak için değil, onarmak ve yapmak içindi. O, bu meclise ötekileştirilenlerin, ezilenlerin sesini, mutlunun mutsuza olan borcunu, hakikati, hakkaniyeti taşıdı ve bu meclise aslında halkı taşıdı. O bir şifacıydı, bu ülkenin en derin, en çok kanayan yaralarını çok iyi biliyordu ve bu yaralara bir çare olunması için çabalıyordu. Bu nedenle barışa çok inandı, barışın tarafında durdu, barış için yürüdü; çok kıymetli bir barış emekçisiydi. ’Barış, soylu bir çabadır ama iyilik değildir. Bir hayat felsefesi olarak barışı savunmak gerekir.’ derdi. Barışı nasıl savunduğunun en yakın tanığıyım. Her zaman için çok cesur, çok samimi, çok emektar, çok fedakârdı. Kimsenin ölmeyeceği bir barış imkânı için yüreği elinde mücadele verdi. Barışı kendi yaşamından öncelikli tuttu. Kıymetli dostum ve yol arkadaşımdan bu görevi bu şekilde devralmak benim için duygu yüklü, çok ağır bir durum fakat onun bıraktığı yerden devam etmek, onun bizlere bıraktığı birlikte yaşam ve barış iradesini sürdürmek için çaba içinde olmak benim için bir onurdur. Bu görev benim için bir makam değil, bir emanettir. Onun barış hayali benim yolumdur ve onun anısı yolumuza her daim ışık tutacaktır. Ben dostluğuna, yol arkadaşlığına, demokrasi ve barış mücadelesine omuz verdiği her anına huzurlarınızda sonsuz teşekkürler ediyorum; ruhu şâd olsun, devri daim olsun" şeklinde konuştu. Buldan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sayın milletvekilleri, değerli halkımız; ben de bu kürsüye vekâlet ederken demokratik ilkelere bağlılıkla, tarafsız ve eşitlikçi bir tutumla yol alacağım. Gayretim, halk iradesinin gerçek manada parlamento zemininde tecelli etmesi üzerine olacaktır. Ülkenin dört bir yanından tüm farklılıkların, başta kadınların, ezilenlerin, yok sayılanların sesinin bu zeminde yükselmesi ve duyulması için çaba sarf edeceğim. Her siyasi düşüncenin, her fikrin kendisini özgürce ifade edebilmesi için çoğulculuğu ve katılımcılığı esas alan bir anlayış içerisinde olacağım. İçinden geçtiğimiz bu zorlu süreçte ülke ve bölge barışının inşa edilmesi adına Türkiye Büyük Millet Meclisinin üzerine düşen tarihî sorumluluğu yerine getirmesi elbette ki elzemdir. Ortak vatanda 86 milyonun geleceğini yakından ilgilendiren onurlu bir barışı sağlamak istiyoruz. Bu temelde, hukukun üstünlüğünü, temel insan haklarını ve demokratik bir toplumu esas alan demokratik yasalarla ve toplumsal mutabakata dayalı yeni bir toplumsal sözleşmeyle eşit ve demokratik bir yaşamı inşa etmek parlamentonun önünde duran en önemli gündem maddesidir. Bu tarihî sorumluluk için mesai yapmak en büyük temennimdir. Kalıcı bir barış, bugün ülkemizin ve yakın bölgemizin, tüm Orta Doğu’nun en acil ihtiyacıdır. Bundan hareketle, barış ikliminin kalıcılaşması ve demokratik çözüm sürecinin güvenli bir zeminde ilerleyebilmesi için hukuki ve siyasi zeminde atılması gereken temel adımların en önemli adresi tabii ki Türkiye Büyük Millet Meclisidir."