GÜNDEM - 05 Ağustos 2024 Pazartesi 10:12

Yabancı öğrenciler öğretmenlerini Türk geleneklerine göre evlendirdi

A
A
A
Yabancı öğrenciler öğretmenlerini Türk geleneklerine göre evlendirdi

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Türkçe Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde (TÖMER) öğretim görevlisi olarak çalışan Berrin Ar’ın düğününde, yaklaşık 40 farklı ülkeden Eskişehir’e gelerek eğitim gören öğrenciler, Türk kültürüne uygun şekilde kına yakarak eğlenceli dakikalar geçirdi.


Yaklaşık 40 farklı ülkeden Eskişehir’e gelerek Eskişehir Osmangazi Üniversitesi TÖMER’de Türkçe eğitimi alan öğrenciler, merkezde görevli Öğretim Görevlisi Berrin Ar’ın düğününe katıldı. Türk kültürünü ve adetlerini öğrenme aşamasında olan öğrenciler, Türk usullerine uygun yapılan düğünde kına yaktı ve dans etti. Öğretim görevlisi Berrin Ar ve eşi Çağatay Pamuk için de özel bir anın yaşandığı düğünde, renkli görüntüler ortaya çıktı.



“Kültürü birebir yaşıyorlar”


Eğitim verdiği öğrencilerinin kendi düğününde Türk kültürünü yaşayarak öğrenmesinden dolayı mutlu olduğunu belirten Berrin Ar, “Mutluyum. Çok güzel bir ana tanıklık ettiler. Bence Türkiye’de bir ilk. Hocalarının kına gecesini ve düğünlerini görüyorlar. Kültürü birebir yaşıyorlar” dedi.



“Yabancı öğrenciler de bizim kültürümüzü öğreniyor”


Damat Çağatay Pamuk ise düğünlerinde farklı bir anının oluşmasıyla mutluluk yaşadığını belirterek, “Çok mutluyuz, çok heyecanlıyız. Bugünlerde mutlu olduk. Yabancı öğrenciler de bizim kültürümüzü öğreniyor, görüyor ve mutlu oluyoruz” ifadelerini kullandı.



“Nijer’de prenses olarak yaşayan bir öğrencimiz hocamızın kınasını yaktı”


TÖMER’de eğitim alan öğrencilere derslerde anlatılan Türk geleneklerinin düğün esnasında tecrübe edildiğini belirten Eğitim Görevlisi Tuğçe Özdemir, “Burada bizim ESOGÜ TÖMER’de eğitim görevlisi olan Berrin Ar’ın düğününü gerçekleştiriyoruz. Ben kendim de ESOGÜ TÖMER’de öğretim görevlisiyim ama aynı zamanda düğün organizasyonunu yönetiyorum. Dans eğitimlerini ben verdim ve bunun arasına orada yer alan yabancı öğrencilerimizi de katmak istedik. Hatta Nijer’de prenses olarak yaşayan bir öğrencimiz hocamızın kınasını yaktı. Diğer öğrencilerimiz de kına tepsisini taşıdılar. Kına tepsisi nasıl başta döndürülür, kına yakımı nasıl gerçekleştirilir, kınanın bizde kıymeti ne, renklerin kıymeti ne? Bunların hepsini biz derslerde öğrencilerimize öğrettik. Burada uygulama fırsatı yakaladılar. Hem Berrin için hem de bizler için mükemmel bir anı oldu” dedi.



“Sadece Türkçe öğrenmekle kalmıyorlar, kültür kaynaşması yaşıyorlar”


Öğrencilerin eğitimlerinde Türkçe öğrenmekle birlikte Türk kültürünü de öğrendiklerini belirten Özdemir, şu ifadeleri kullandı:


“Şu anda net bir sayı veremesem de en az 40 ülkeden öğrencimiz oluyor her yıl. ESOGÜ TÖMER olarak çok kalabalık bir yapıya sahibiz. Hem Afrika tarafından hem Kazakistan’da, Türkmenistan’dan ve diğer ülkelerden birçok öğrencimiz bizimle birlikte ve hepsi bir arada kültürleştirmeyle bir Türk kültürünü öğrenmeye çalışıyorlar. Hem onlar bize kültür katıyor hem de biz onlara yansıtıyoruz. Sadece Türkçe öğrenmekle kalmıyorlar. Bizimle birlikte kültür kaynaşması yaşıyorlar ve böylelikle kalıcı bir Türkçe öğretimi gerçekleştirmiş oluyoruz.”



Yabancı öğrenciler öğretmenlerini Türk geleneklerine göre evlendirdi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Düzce Bitki biyolojik çeşitliliğinin korunmasında botanik bahçelerinin önemi vurgulandı Düzce Üniversitesi Ziraat Fakültesi tarafından düzenlenen Ziraat Fakültesi Konferansları serisinin üçüncüsünde, Bölgesel Kalkınma ve Bitki Biyolojik Çeşitliliğinin Korunmasında Botanik Bahçeleri "Hortus Botanicus" konusu ele alındı. Düzce Üniversitesi Orman Fakültesi Öğretim Üyesi, Süs ve Tıbbi Bitkiler Üretim Uygulama ve Araştırma Merkezi (DÜSTİBAM) Müdürü Prof. Dr. Necmi Aksoy’un konuşmacı olarak katılım sağladığı programa; Düzce Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Aybike Ayfer Karadağ ile öğretim üyeleri ve öğrenciler yoğun ilgi gösterdi. Botanik bahçelerinin (Hortus Botanicus) tarihi gelişimiyle ilgili bilgiler vererek sunumuna başlayan Prof. Dr. Necmi Aksoy, biyoçeşitliliğin ex situ (yerinde olmayan) korumasında hayati rol oynadığının altını çizdi. Botanik bahçelerinin, bilimsel araştırma, koruma, sergileme ve eğitim amacıyla belgelenmiş bitki koleksiyonuna sahip olan canlı bitki müzeleri olduğunu da sözlerine ekledi. Botanik bahçelerinin, yerel-bölgesel ve ulusal ölçekte sosyo-ekonomik kalkınma için stratejik bir yaklaşım olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Aksoy, bu merkezlerin gelecek nesillere bırakılabilecek en kıymetli bilimsel miraslardan biri olduğunu vurguladı. Düzce Üniversitesi Süs ve Tıbbi Bitkiler Botanik Bahçesi’nin, Batı Karadeniz Bölgesi’nin en önemli bitki biyolojik çeşitlilik merkezlerinden biri olduğunu dile getiren Prof. Dr. Necmi Aksoy, başta Düzce ili olmak üzere bitki biyolojik çeşitliliğinin korunması üzerine yapılan bilimsel araştırmalara ve eğitim çalışmalarına ev sahipliği yaptığını belirterek katılımcılardan gelen soruları da yanıtladı.
Hakkari İçişleri Bakanlığı’ndan Hakkari’ye 45 yeni hizmet aracı İçişleri Bakanlığı tarafından Türkiye genelinde emniyet ve jandarma teşkilatlarının kullanımına sunulmak üzere temin edilen 9 bin 200 araçtan 45’i Hakkari’ye gönderildi. Yeni Mahalle’de bulunan Fatih Kışlası’nda düzenlenen törene; Vali Ali Çelik’in yanı sıra vali yardımcıları, Cumhuriyet Başsavcısı Burak Hazinedaroğlu, İl Jandarma Komutanı Cafer Öz, İl Emniyet Müdürü Atilla Ayata, İl Sağlık Müdürü Hamdullah Kaya, kurum müdürleri ile asker, polis ve sağlık personeli katıldı. Vali Çelik, Türkiye genelinde güvenlik birimlerine toplam 9 bin 200 aracın teslim edildiğini belirterek, bu araçlardan 45’inin Hakkari’ye tahsis edildiğini söyledi. Hakkari’nin coğrafi yapısına dikkat çeken Çelik, ilin yüzde 89’unun dağlık alanlardan oluştuğunu belirterek, "Coğrafyanın getirdiği zorluklarla mücadele eden bir şehirde yaşıyoruz. İçişleri Bakanlığımızın başlattığı çalışma kapsamında Hakkari’mize toplam 45 araç tahsis edilmiştir. Bu araçları İl Jandarma Komutanlığımıza, İl Emniyet Müdürlüğümüze ve İl Sağlık Müdürlüğümüze teslim ediyoruz" dedi. Yeni araçlarla birlikte güvenlik ve acil müdahale hizmetlerinde önemli bir hızlanma sağlanacağını vurgulayan Çelik, şehir merkezinde ortalama 6 dakika, kırsal bölgelerde ise 15 dakika olan olaylara intikal süresinin daha da kısalacağını ifade etti. Araçlar, İl Müftüsü Hüseyin Okur’un yaptığı duaların ardından ilgili birimlere teslim edildi.