EĞİTİM - 24 Mayıs 2022 Salı 16:20

Üniversitelerde kalite yönetim süreçleri HKÜ’de masaya yatırıldı

A
A
A
Üniversitelerde kalite yönetim süreçleri HKÜ’de masaya yatırıldı

Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) Başkanı Prof.

Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) Başkanı Prof. Dr. Muhsin Kar ile YÖKAK Akademik Uzmanı Doç. Dr. Salih Bardakcı’nın konuşmacı olarak katıldığı, “Üniversitelerde Kalite Yönetim Süreçleri” paneli, Hasan Kalyoncu Üniversitesi (HKÜ) Kongre ve Kültür Merkezi’nde öğrencilerin ve öğretim elemanlarının yoğun katılımı ile gerçekleştirildi.


Moderatörlüğü HKÜ Rektörü Prof. Dr. Türkay Dereli tarafından gerçekleştirilen panelde, yükseköğretimde kalite ekseninde yaşanan sürdürülebilirlik ve benzeri gibi güncel gelişmeler de tartışılan konular arasında yer aldı. YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Muhsin Kar, panelde yaptığı konuşmada, “Yükseköğretim kalite güvencesi, üniversitelerimizin hesap verebilirlik, açıklık ve sürekli iyileşme anlayışı çerçevesinde temel fonksiyonları olan eğitim-öğretim, araştırma-geliştirme ve toplumsal katkı faaliyetlerini paydaşların beklentilerine ve amaca uygun bir şekilde yerine getirdiklerine ilişkin kamuoyuna verdiği güvencedir. Kalite güvencesi, üniversitelerimizin uluslararası görünürlüğünü artırmak, mezunların uluslararası dolaşımını ve denkliğini kolaylaştırmak ve istihdam edilebilirliklerine destek vermek açısından olukça önemlidir. YÖKAK olarak, uluslararası kalite güvencesi sistemleri ile uyumlu ve ulusal karakteristikleri dikkate alan bir anlayışla üniversitelerimizde kurumsal dış değerlendirme faaliyetleri yürütüyoruz” dedi.


’’Sürdürülebilir kalite için çalışıyoruz’’


HKÜ Rektörü Prof. Dr. Türkay Dereli ise panelde yapmış olduğu değerlendirmede, ’’Strateji ve Kalite Müdürlüğümüz, Kalite Komisyonumuz, Koordinatörlerimiz, Kalite Elçilerimiz ve kalite ile ilgili birimlerimiz başta olmak üzere, tüm akademik ve idari birimlerimizle; eğitim-öğretim, araştırma-geliştirme ve topluma katkı süreçlerinde hedeflerimize ulaşabilmek için sürdürülebilir bir kalite yönetim süreci çerçevesinde var gücümüzle çalışıyoruz. Sürdürülebilir kalite yaklaşımımızın olgunlaşması ve yaygınlaşması için gerekli çalışmaları yapıyoruz. Kurumsal Akreditasyon Programı için hazırlıklarımızı sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı.


YÖKAK Akademik Uzman Doç. Dr. Salih Bardakcı’nın YÖKAK Faaliyet Alanı ve Kurumsal Akreditasyon Programı başlığı adı altında yaptığı sunumun ardından, panel gerçekleştirilen soru-cevap bölümü ile sona erdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli "Sizi umreye götüreceğiz" yalanıyla vatandaşları 10 milyon TL dolandırdıkları iddia edilen şüpheliler: "Asıl mağdur biziz" Umre ziyaretine gitmek isteyen 412 kişiyi 10 milyon TL dolandırdığı iddia edilen turizm acentesi sahibi ve aracı şahıs tutuklandı. İlk ifadesi ortaya çıkan acente sahibi, "Vatandaşların uçuşlarının ertelenmesinden kaynaklı bütün ekip arkadaşlarımız ve bize güvenen insanlar mağdur olmuşlardır. Uçuş firması yetkilileri yerine biz gözaltına alındık" dedi. Romanlar Konfederasyonu Başkanı Ahmet Çokyaşar’ın (53) sahibi olduğu turizm acentesinin Kocaeli, İstanbul, Bursa, Sakarya, Balıkesir, Düzce gibi illerde umre ziyaretine gitmek isteyen yaklaşık 412 kişiyi yaklaşık 10 milyon TL dolandırdığı iddia edildi. Umreye gitme tarihinin geçmesi üzerine vatandaşlar şüphelilerle irtibata geçerek polis şikayette bulundu. Sakarya’da camide müşteriler ile yapılan toplantı sırasında Çokyaşar ve 4 şüpheli Sakarya’da gözaltına alındı. İfadesi alınan 5 şüpheli savcılık tarafından serbest bırakılmasına karar verildi. Ancak Bursa’da da yapılan şikayetler üzerine Bursa Cumhuriyet Savcılığı’nın talimatıyla Ahmet Çokyaşar ve aracı olduğu iddia edilen Ersoy Y. (50) serbest bırakılmadan gözaltı süreçleri devam etti. Diğer 3 şüpheli ise serbest bırakıldı. "Asıl mağdur olan biziz" Sakarya’dan SEGBİS aracılığıyla Bursa 2. Sulh Ceza Hakimliği’ne bağlanan şüpheliler, "Dini inanç ve duyguların istismarı suretiyle dolandırıcılık" suçundan ifade verdi. Suçlamaları kabul etmeyen Ahmet Çokyaşar, "Asıl mağdur olan taraf biziz, firma iki kere uçuşlarımızı iptal etti. Bilgiyi aldığımız an itibari ile emniyete suç duyurusu yaptık. Uçakları ertelenen yolcularımız ile görüşmek için Sakarya’ya gittik. Aynı suçtan dün Sakarya’da serbest bırakılmıştık ancak Bursa’daki vatandaşların yine suç duyurusunda bulunması üzerine 3 gündür gözaltına olduğumuz için müşterilerimizle irtibata geçemedik. Uçuş firması yerine bizler bugün buradayız. Vatandaşların uçuşlarının ertelenmesinden kaynaklı bütün ekip arkadaşlarımız ve bize güvenen insanlar mağdur olmuşlardır. Bu mağduriyetin ortadan kaldırılması için serbest kalmamız gerekmektedir. Uçuş firması yetkililerinin acil olarak gözaltına alınmasını talep etmekteyiz. Asıl bizler dolandırıldık. Bu olaydan dolayı çok üzgünüm, sizlerden yardım talep ediyoruz, biz bu sorunu çok kısa zamanda çözecek pozisyondayız. Öncelikle serbest bırakılmayı talep ederim” diye konuştu. "Biz tüm ücretleri uçuş firmasına yatırmıştık" Çokyaşar’ın savunmasına katılan müdafisi Av. Nurcan Özlen, "Müvekkilimiz uçuşların iptal edildiğini 30 Nisan tarihinde öğrenmiştir, bu haberi alır almaz firma hakkında şikayetçi olduk. Firma sahibi hem Sakarya’da yürütülen soruşturmada hem de Kocaeli’de yürütülen dosyada şüpheli konumundadır. Biz tüm ücretleri uçuş firmasına yatırmıştık. Müvekkilimin dolandırıcılık kasti söz konusu değildir. Aksine biz mağduruz” şeklinde konuştu. "Umreyi iyi bildiğim için insanlar benimle gelmek istedi" 29 senedir kamu personeli olarak görev yaptığını söyleyen Ersoy Y., "Ben de umreye gidecektim, orayı iyi bildiğim için insanlar benimle gelmek istedi. İnsanlar umreye gideceğimi duyunca beni arayarak, ‘Birlikte gidelim’ dediler. 12 kişi bana para verdi, ben de parayı yatırdım fakat Umre’ye gitmemize 2 gün kala uçuş firması uçuşun iptal olduğunu bildirdi. İtibarımdan dolayı bu 12 kişinin parasını hemen ödemek istiyorum yeter ki serbest kalayım. Öncelikle serbest bırakılmayı talep ederim, hakimliğiniz aksi kanaatte ise adli kontrol hükümlerinin uygulanarak serbest bırakılmamı talep ederim” ifadelerini kullandı. "Ersoy umreye gitmek istemeyenlerin paralarını geri iade etmiştir" Ersoy Y. müdafisi Av. Gizem Dirbisoğlu ise "Müvekkilim daha önce de bu turizm firması ile umreye gitmiştir. Ersoy umreye gitmek istemeyenlerin paralarını da geri iade etmiştir. Müvekkil mağdur durumdadır, tutuklanması ağır bir tedbir olacaktır. Fazla şikayetçi olduğu için herkes para verdiğini iddia etmiştir ancak müştekinin gerçeğe aykırı beyanları ile müvekkilin tutuklanması hakkaniyete aykırı bir durum olacaktır. Turizm firmasının yetkilisini müvekkilim vatandaşlara bildirmiştir, kendisi sadece aracıdır. Ersoy Y., bir kuruş dahi kar sağlamadan vatandaşların parasını turizm firmasına yatırmıştır. Maddi menfaat yoktur” dedi. İfadelerinin ardından 2 şüpheli, "Dini inanç ve duyguların istismarı suretiyle dolandırıcılık" suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.