KÜLTÜR SANAT - 16 Haziran 2022 Perşembe 10:57

Hem doktor hem şair

A
A
A
Hem doktor hem şair

İlk kitabı “Dokunabilseydim Güneş’e” adlı şiir kitabını 4 yıl önce çıkaran 112 İl Ambulans Servisi Başhekimi Dr.

İlk kitabı “Dokunabilseydim Güneş’e” adlı şiir kitabını 4 yıl önce çıkaran 112 İl Ambulans Servisi Başhekimi Dr. Hülya Alkuş, ikinci şiir kitabının hazırlığını yapıyor. Ambulansta bile ilham alan Başhekim Alkuş, ilk kitabı için 56 şiir yazdı. İkinci şiir kitabını çıkartacak olmanın heyecanını yaşayan Alkuş, ’’İnsanlar hem doktor hem şair olduğumu öğrenince şaşırıyorlar” dedi.


“Dokunabilseydim Güneş’e” adlı şiir kitabıyla 2018 yılında edebiyat dünyasına giriş yapan Gaziantep 112 İl Ambulans Servisi Başhekimi Dr. Hülya Alkuş, ikinci şiir kitabına hazırlık yapıyor. Hem şair hem de doktor olma yönüyle öne çıkan Dr. Alkuş, ses getiren ilk kitabının ardından ikinci şiir kitabını çıkarmaya hazırlanıyor. Ortaokul sıralarında başlayan şiir aşkıyla birlikte şiir kitabı çıkarma hayali kuran Alkuş’un bu hayalini ikinci defa gerçekleştirmesine ramak kaldı.



İkinci şiir kitabı yolda


Yoğun ve yorucu meslek hayatına rağmen içindeki şiir ve edebiyat aşkı tükenmeyen Alkuş, ikinci şiir kitabının yolda olduğunu ifade etti. Çevresindeki kişilerin hem şair hem de doktor olduğunu öğrendikleri zaman kısa bir şaşkınlık yaşadığını söyleyen Alkuş, 112’de çalışmanın kendisini şiire daha da yakınlaştırdığını anlattı.



“Kelimeleri kağıda dökme isteği hep vardı”


Şiir yazmaya ortaokul sıralarında başladığını aktaran Alkuş, o günlerden bu yana kitapların kendisini daima heyecanlandırdığını söyledi. Törenlerde coşkuyla okunan şiirlerin, hayatına dokunan ve hatırladığı en güzel anılar olduğunu paylaşan Alkuş, “Tüm bu güzel hisler bende canlılık uyandırdı aslında; içimde bir şeyleri keşfetmemi sağladı ve beni yazmaya itti. Ortaöğretim sonrası lisede de aralıklı olarak mürekkep akıtmaya devam ettim. İçimde kelimeleri kâğıda dökme isteği hep vardı. Süreç böyle devam edince üniversitede şiirlerimin sayısının oldukça arttığını fark ettim. Bazı dergilere, antolojilere şiirler gönderdim. Tüm bu aşamalar beni kitabıma yaklaştırdı” dedi.



“Bir kitaba sahip olmak hep hayalimdi”


Bir kitaba sahip olmanın çocukluğunun ve gençliğinin hayali olduğunu sözlerine ekleyen Alkuş, “Bu çokça uzakta bir hedef gibi gelirdi hep. Ancak bunu ciddi manada yapmaya karar verdikten sonra şiirleri biraz daha profesyonel bir pencereden oluşturup saklama yoluna gittim. Kendimi artık sadece duygularımla, kelimelerimle yüzleşme adına değil de tüm eserlerimin kitaplaşacağı bir şair bir yazar olabilme çabasına yönelttim. Tabii hala kendime bu sıfatları koyamıyorum. İşte oldu demek o kadar da kolay değil” ifadelerini kullandı.



“Hem doktor hem şair olduğumu öğrenince şaşırıyorlar”


Yoğun meslek hayatı ile stresin duygularını yoğunlaştırdığını söyleyen Alkuş, üniversite sürecinde şiir yazmanın, kalemi eline alıp kelimeleri önüne dizmenin ruhunu dinlendirdiğini aktardı. Bunu hala devam ettirdiğini söyleyen Alkuş, “Mesleğim öyle kıymetli ki insan varlığının tüm fiziksel ve psikolojik durumlarına şahit oluyoruz; bu da kendimizi, insanlığı daha iyi tanımamızı sağlıyor. Özellikle gittiğim seminerlerde doktor olduğumu öğrendiklerinde insanlar şaşırıyor. Doğal olarak da nasıl diye merak ediyorlar. Onlara da cevapladığım gibi kimi zaman bu dengeyi kurmak zor olsa da kesinlikle denge çok güzel işliyor. Ambulansta ilham yakaladığım da olmuştur mesela. Aslında her şey tamamen alıcı gözle bakmakla ilgili, şair bakış açısını canlı tutabilmekle, kopmadan işlevsellikten. Tabii bazı durumlarda o ilhama fırsat veremediğim, vermediğim de oluyor” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Bulgaristan’daki direnişin sembolü ’Türkan Bebek’ unutulmadı Bulgaristan’ın Kırcaali şehrinde 1984 yılındaki asimilasyon girişimi sırasında çıkan olaylarda 1 buçuk yaşındayken annesinin kucağında katledilen totaliter rejim döneminde direnişin sembolü haline gelip, ’Türkan bebek’ olarak anılan Türkan Feyzullah, vefatının 41. yılında Edirne’de düzenlenen törenle anıldı. Asimilasyonun 41’inci yıl dönümü dolayısıyla Trakya Balkan Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği tarafından Eski Göçmen Evleri olarak adlandırılan bölgede Türkan Feyzullah bebeğin adını taşıyan parkta düzenlenen anma töreni yoğun katılımla gerçekleşti. Anma töreninde, 75. Yıl İlköğretim Okulu öğrencilerinin ’Türkan Bebek’ anısına okuduğu şiirler duygu dolu anlar yaşattı. Katılımcılar, şiirlerin okunması sırasında duygu dolu anlar yaşadı ve gözyaşlarına hakim olamadı. Çelenk sunumu ile başlayan anma töreninde protokol üyeleri ve vatandaşlar, Türkan Feyzullah’ın anısına yaptırılan heykele karanfil bıraktı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından günün anlam ve önemini belirten konuşmalara geçildi. "İnsanlık olarak hepimizin utanç duyacağı bir olay" Törende konuşan Edirne Valisi Yunus Sezer, "Aslında insanlık olarak hepimizin utanç duyacağı bir olay. Biz bu çocuklarımızı her sene bir milletin isminin ve kimliğinin değişmemesi için vermiş olduğu mücadeleyi anlatıyoruz ve bu mücadelede de hayatını kaybeden bir bebeği anlatıyoruz. Bunu anlatmak insanlık adına utanç vericidir. Bu Bulgaristan’da ya da dünyanın herhangi bir yerinde yaşansın, hepimiz için utanç verici bir olaydır. Burada sadece Türkan bebeğimizi değil, onunla birlikte Türklüğün kimlik mücadelesinde kaybettiğimiz birçok soydaşımızı da anıyoruz; birçok soydaşımız işkenceler nedeniyle yıllarca hapishanelerde kaldı, yerlerinden ve yurtlarından oldular. Bu tür törenler ve anma etkinlikleri ibret almak içindir. Allah bir daha Türkan bebek gibi bebeklerimizin ve insanların kimlikleri ya da dinleri nedeniyle insanlık dışı muameleye maruz kalmasını kimseye nasip etmesin" ifadelerine yer verdi. Aradan geçen zamana rağmen bu zulmü yapanların cezalandırılmadığını belirten Balkan ve Rumeli Türkleri Konfederasyonu Başkanı Sayın Sabri Mutlu, her platformda hukuki mücadeleyi sürdüreceklerini ve bu mücadeleden vazgeçmeyeceklerini ifade etti. Törende Trakya Balkan Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Cevat Güneş ve Edirne Belediye Başkan Yardımcısı Gökçe Onur Öktem de birer konuşma yaptı. Konuşmaların ardından 75.Yıl İlkokulu öğrencileri şiirler okudu. Katılımcılar şiir okunması sırasında duygularına hakim olamadı. Düzenlenen tören Türkan Bebek ve şehitler için dua edilmesinin ardından sona erdi.
Antalya Antalya’da milyonluk dolandırıcılık operasyonu Antalya’da polisin yaptığı operasyonda kendisini polis olarak tanıtıp 3 ayrı kişiden milyonlarca lira değerinde para ve ziynet eşyası dolandıran 10 şüpheli yakalandı, 7’si tutuklandı. Olayda 800 bin TL değerindeki bir araca ve şüphelilerin banka hesaplarındaki 940 bin 782 liraya el konuldu. Antalya Emniyet müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü’ne müracaat edip müracaatta bulunan M.A. ve eşi H.A. isimli müştekiler tanımadığı bir kişi tarafından arandığını, arayan kişinin telefonda kendisini polis olarak tanıttığını söyledi. Baskı altındaki yönlendirmelerle Kumluca ilçesinde sattırdıkları 2 dairenin parasını ve evde bulunan 235 gram külçe altın ile 8 adet çeyrek altın olmak üzere yaklaşık 10 Milyon TL paranın bir kısmını ikametine gelen şahsa elden teslim ettiğini söyleyen müştekiler bir kısmını ise şüphelilerin verdiği hesaplara gönderdiğini belirterek şikayetçi oldu. İhbarın ardından başlatılan projeli çalışmada Asayiş Şube Müdürlüğüne müracaatta bulunan A.B. isimli müştekinin de telefonda kendisini polis olarak tanıtan şahısların verdiği hesaplara 110 Bin TL para gönderdiğini beyan ederek şikayetçi olması üzerine, "Nitelikli Dolandırıcılık" olayını da aynı şüpheli şahısların gerçekleştirdiği tespit edildi. Şüphelilerin yakalanmasına yönelik Antalya merkezli 6 ilde düzenlenen eş zamanlı operasyonda 10 şüpheli yakalandı. Yapılan aramalarda şüphelilerden 12 adet cep telefonu ve 12 adet sim kart ele geçirilirken, suça konu olduğu değerlendirilen yaklaşık 800 bin TL değerindeki bir araca ve banka hesaplarındaki 940 bin 782 TL paraya el konuldu. ‘Nitelikli Dolandırıcılık’ suçundan adli makamlara sevk edilen 10 şüpheliden 1’i Cumhuriyet Savcılığınca serbest bırakılırken, 2’si hakkında adli kontrol kararı uygulandı, 7’si tutuklanarak cezaevine gönderildi.