İlkokul dönemlerinde çırak olarak bakır ustası olan babasının yanında bakırcılık mesleğini öğrenmek için çalışmaya başlayan Memik Bakır, babasından kalan baba mesleği yapmanın gururunu yaşıyor. Çocuk yaşlardan itibaren babasının atölyesinde babası ve kardeşi ile çalışmaya başlayan Bakır, gün geçtikçe işinde ustalaştı. Eskiyen bakır ürünlere yeniden hayat veren Bakır, babasının yarım asırdan fazla sürdürdüğü bakırcılık mesleğinde kendini iyice geliştirdi. Mesleğin son ustaları arasında yer alan Bakır, vefat edene kadar bakırcılık yapan babasından hatıra kalan mesleğinde 40 yılı geride bıraktı. Babasının vefatından sonra dükkanı devralan Bakır, sağlığı el verdiği sürece baba mesleğini sürdürmek istiyor. Babasından hatıra kalan dükkanında çekiç sesi eşliğinde mesleğini aşkla yapan Bakır, kaybolmaya yüz tutmuş mesleğini yaşatmaya çalışıyor. Sabahın erken saatlerinde açtığı iş yerinde ilk günkü heyecanla çalışan Bakır, unutulmaya yüz tutmuş baba yadigarı mesleğini devredecek çırak bulamamaktan yakınıyor. Çocuk yaşlarda başladığı baba mesleği olan bakırcılıkta yeni çırakların yetişmediğini ve mesleğe eskisi kadar yoğun ilgi olmadığını belirten Bakır, "50 yaşındayım. Meslek, baba mesleği, ve 10 yaşından beri bu işi yapıyorum. Farklı meslekler de icra ettiğimiz olmuştur. Fakat genelde bu mesleğin içerisindeyiz. Yıllardan beri de bu mesleği yapıyorum. Çocukluğumuzdan beri babamız bizi elimizden tutup getirdi. Allah kendisine rahmet eylesin. Babamın sayesinde bir meslek sahibi olduk. Bundan sonraki süreçte ise bizden sonra herhangi bir yetişen eleman yok. Malum her meslekte olduğu gibi arkamızdan gelen yok ve kimse yetişmiyor. Yetişen bir eleman topluluğu yoktur. Kolay kolay eleman yetiştiremiyoruz. Artık bundan sonra herhalde son nesil biziz. Ne olacağını bilmiyoruz. Elimizden geldiğince zanaatımızı icra etmeye çalışıyoruz" dedi.
Mesleğini severek yaptığını belirten Bakır, "Yeni ürünler üretmeye çalışıyoruz. Bakır işi gerçekten şu dönemde çok önem kazanmaya başladı. Bakırın önemli olduğunu kullanım yerlerinde de görüyoruz. Çaydanlık, ayran bardağı, su bardağı yapıyoruz. Bakır kullanım yerlerinde o kadar sağlıklı ki anlatmayla bitiremeyiz. Bakırın faydalı çok. Okula giderdik ve tatil dönemlerinde babamız bizi iş yerine getirirdi. Yanımızdaki kalfalarımızdan kalem tutmayı, çekiç sallamayı ve bakırı çizmeyi zamanla o dönemlerde öğrendik" şeklinde konuştu.
Babasından öğrendiği mesleğini babasından kalan dükkanda sürdürdüğünü belirten Bakır, "Baba mesleği olduğu için çalışıyoruz. Daha önce farklı mesleklerde çalıştım. Fakat bu saatten sonra en güzel işimiz bu ve baba mesleği olduğu için mesleğimizi severek yapıyorum. Çünkü farklı mesleklere yönelmek istemedik. Bakırın ne aşamalardan geçtiğini, bakırın nereden geldiğini, tornasını, tesviyesini ve kalayını, hepsini babamızdan öğrendik. Babamız bize sağ olsun mesleği öğretti" diye konuştu.
İbrahim Koçyiğit







