GÜNDEM - 24 Temmuz 2024 Çarşamba 15:06

Gaziantep Sağlık Turizmi Çalıştayı’nın açılışı yapıldı

A
A
A
Gaziantep Sağlık Turizmi Çalıştayı’nın açılışı yapıldı

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Gaziantep Valiliği ve İl Sağlık Müdürlüğü iş birliğinde sağlık turizmi alanında önemli adımların atılması amacıyla düzenlenen Gaziantep Sağlık Turizmi Çalıştayı’nın açılışı yapıldı.


Çalıştayda Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Gaziantep Vali Yardımcısı Muhammet Önder, İl Sağlık Müdürü Dr. Beytullah Şahin, SANKO Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Güner Dağlı ve Gaziantep Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ayşe Balat konuşmacı olarak yer aldı.


Biz hedefleri olan bir şehiriz


Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, burada yaptığı konuşmada Gaziantep’in iddialı bir şehir olduğuna vurgu yaparak şunları söyledi:


“Biz hedefleri olan bir şehiriz. Biz İpek Yolunu ve Baharat Yolunu kalkınma yoluna dönüştürmüş bir şehiriz. Bu noktada ortaya koyduğumuz Gaziantep Modeli’nden bahsetmekte yarar var. Bu model, günümüz dünya şartlarına görmezden gelemeyeceğimiz bir çalışma anlayışını içeriyor. Dünya hasta ve gergin. Çünkü biz ekonomiyi ekolojiye çeviremedik. 70’li yıllarda eğer Paris Antlaşması yapılmış olsaydı; bu kadar buzullar erimezdi. İnsanlık dünyada bu denli hoyratça yaşayamazdı.”


“Pandemide sağlıkta dönüşümde ne kadar başarılı olduğumuzu gördük”


“Sağlıkta dönüşümde ne kadar başarılı olunduğunu pandemi sürecinde gördük” diyen Başkan Şahin, “Gaziantep’te sağlık açısından çok iyi işler yapılıyor, bunları çok iyi anlatmamız lazım. Bu çalıştay sonrasında bize bir reçete gelecek. Bu reçete, hangi kurumun nasıl bir yol izlemesi gerektiğini bize söyleyecek. Genel olarak hangi kurum sağlık işinin neresinde olacak. Sağlık konusunun daha yapıcı şekilde koordine edilmesi için nasıl bir yol haritası çizilecek ve son olarak biz bu işi nasıl başaracağız gibi konuların cevapları önümüze gelecek. Bugünkü toplantımızın temel mantığı; güçlü taraflarımızı daha iyi nasıl tanıtacağımız ve zayıf taraflarımızı nasıl güçlendireceğimiz” şeklinde konuştu.


Çalıştayda, “Gaziantep’teki Sağlık Hizmetleri Sağlayıcılarının Durum Değerlendirmesi”, “Sağlık Turizmine Yönelik Hukuki Düzenlemeler”, “Destek ve Teşvikler, Hizmet Kalitesi ve Personel Niteliğinin Artırılması İçin Yapılması Gereken Çalışmalar” ile “Sağlık Turizminde Tanıtım ve Pazarlama İçin Yapılması Gerekenler” başlıkları ele alınacak.


Çalıştay üç farklı oturumda gerçekleştiriliyor


Üç farklı oturumda gerçekleştirilecek çalıştayın ilk oturumunda, Gaziantep’teki sağlık hizmetleri sağlayıcılarının durum değerlendirmesi yapıldı. Bu oturumda, mevcut durum analiz edilerek geliştirilmesi gereken alanlar belirlenecek.


İkinci oturumda, sağlık turizmine yönelik hukuki düzenlemeler, destek ve teşvikler, hizmet kalitesi ve personel niteliğinin artırılması için yapılması gereken çalışmalar ele alınacak. Son oturumda ise sağlık turizminde tanıtım ve pazarlama için yapılması gerekenler masaya yatırılacak.


Çalıştay, Gaziantep’in sağlık turizmi alanında atacağı adımların ilk basamağı olarak kabul ediliyor. Ulusal ve uluslararası iş birliklerinin hedeflendiği bu süreçte, şehirde yapılacak olan sağlık turizmi çalışmaları belirlenecek. İkinci toplantıda alınacak görüşler ve verilen önemli kararlar, harekete geçme sürecini hızlandıracak ve güçlendirecek.


Çalıştay sonrasında akademisyenler tarafından hazırlanacak olan rapor, Gaziantep’in sağlık turizmi potansiyelini ve yapılacak düzenlemeleri sunacak. Bu rapor, Gaziantep’in sağlık turizmi alanındaki gelecekteki çalışmalarına yeni bir yön verecek. Gaziantep’in sağlık turizmi alanında önemli bir merkez haline gelmesi hedefleniyor. Bu amaç doğrultusunda yapılan çalışmalar ve alınan kararlar, şehrin sağlık turizmi potansiyelini artıracak ve bölgeye olan ilgiyi yükseltecek.



Gaziantep Sağlık Turizmi Çalıştayı’nın açılışı yapıldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Palandöken: "Yılbaşında merdiven altı ürünlere dikkat" Yeni yıl öncesi merdiven altı üretimin yaygınlaştığına dikkati çeken Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, "Bu nedenle bildiğiniz, tanıdığınız, güvendiğiniz esnafa yönelmeniz sizin için en doğru tercih olacaktır" dedi. Yılbaşı alışverişlerinde merdiven altı ürünlere karşı vatandaşlara uyarıda bulunan Palandöken, "Bildiğiniz üzere zehirlenme olaylarının birçoğu maalesef bu gecelerde, bu özel günlerde yaşanıyor. Özellikle merdiven altı ürünlere, akşam karanlığında arabanın arkasında satılan kuru yemiş veya karışık kuru yemiş adı altında sunulan, nerede ve ne şekilde muhafaza edildiği bilinmeyen ürünlere karşı çok dikkatli olunmalı. O anda ısıtılmış, cazip gösterilen ve gerçek fiyatının çok altında sunulan bu ürünler ciddi risk taşıyor. Hele hele şarküteri ürünleri bu noktada çok daha önemli. Midye, ciğer, tavuk sote gibi ya da farklı malzemelerden yapılmış, içeriği belli olmayan ürünlere de özellikle dikkat etmek gerekiyor. Aksi halde hem kendinizin hem de misafirlerinizin, konuklarınızın sağlığını riske atmış olursunuz. Bunun için yapılması gereken tek şey; dikkatli olmak, kontrollü davranmak ve tanıdığınız, bildiğiniz, güvendiğiniz esnafa yönelmeniz sizin için en doğru tercih olacaktır. Bilindiği üzere pastırma, sucuk gibi şarküteri ürünleri; balık, ciğer gibi çabuk bozulabilen gıdalar ve sütlü ürünler çok hassas ürünlerdir. Bu ürünlerde ekstra dikkatli olunması gerekir. Fiyat olarak ekonomik gibi görünebilir ama sağlığınızdan olabilirsiniz" diye konuştu. "Yılbaşı gecesi taksici esnafımız 24 saat hizmet verecek" Öte yandan yeni yılda sevdiklerine ulaşmak için yola çıkacak vatandaşlara da uyarıda bulunan Palandöken, "O gece dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli konu da trafiktir. İnsanlar alkol alabiliyor, alkollü sürücüler trafiğe çıkabiliyor. Yorgunluk ve yılbaşı gecesinin karmaşasıyla kaza riski de artıyor. Bu nedenle mümkünse toplu taşıma araçlarını kullanmak ya da 24 saat hizmet veren taksi duraklarımızdan faydalanmak en doğru tercih olacaktır. Aracınızı kullanmak yerine, güvenli bir şekilde bu hizmeti veren arkadaşlarımızla yolculuk yapabilirsiniz. Sizin sağlığınız, geleceğiniz ve ailenizle birlikte bulunduğunuz aracın içindeki huzurun bozulmasını kimse istemez. Ancak maalesef bu tür olumsuzluklarla sık sık karşılaşıyoruz. Bu nedenle yiyeceğimize, içeceğimize, alacağımız hediyelere ve bu hediyelerin niteliklerine dikkat etmemiz gerekiyor" şeklinde konuştu. "2026 yılının hayırlara vesile olmasını diliyorum" Herkese huzurlu ve sağlıklı bir yıl dileyen Palandöken şu ifadelere yer verdi: "Bu ürünlerin insan sağlığına zararlı olup olmadığını kısa sürede anlamak her zaman mümkün olmayabilir. Günler azaldıkça korsan satıcıların, insan sağlığını hiçe sayan bu tür kişilerin sayısı da maalesef artıyor. Birincisi, trafik kurallarına mutlaka riayet edilmeli; mümkünse o gece araç kullanılmamalı, toplu taşıma ya da 24 saat nöbetçi olan taksi durakları tercih edilmelidir. Şimdiden 2026 yılının hayırlara vesile olmasını diliyorum. Sağlıklı, huzurlu ve ailenizle birlikte arzu ettiğiniz şekilde bir yılbaşı geçirmenizi temenni ediyorum."
Tokat Orta Asya’dan Tokat’a uzanan üç etek geleneği sürdürülüyor Tokat’ın Zile ilçesinde yaşayan 64 yaşındaki Fındık Bebek, yaklaşık 40 yıldır Orta Asya’dan gelen ata mirası yöresel kıyafetleri dikerek gelenekleri sürdürüyor. Yaylakent köyünde dünyaya gelen Fındık Bebek, 20 yaşındayken evlenip iki çocuk sahibi olduktan sonra eşinden boşandı. Hayatının bu döneminde ne yapacağını bilemez haldeyken, ninelerinden miras kalan yöresel kıyafetlere ilgi duymaya başladı. Herhangi bir ustadan eğitim almadan, tamamen kendi merakı ve gözlemleriyle işe başlayan Fındık Bebek, yıllar içerisinde köyün ve çevre bölgelerin aranan isimlerinden biri oldu. Orta Asya’dan göç eden atalarından kalan kültürün en önemli simgelerinden biri olan ve yörede "3 etek" olarak bilinen kıyafetleri diken Fındık Bebek, bu geleneğin kendileri için kıymetli olduğunu ifade etti. Üç parçadan oluşan kıyafetin üst, fistan ve önlükten meydana geldiğini belirten Bebek, her gelinin sandığında mutlaka bu kıyafetin bulunması gerektiğini söyledi. "Kıyafetler bizim kutsalımızdır" Yöresel kıyafetlerin yaşa göre farklılık gösterdiğini dile getiren Fındık Bebek, yaşlıların daha sade ve düz modelleri tercih ettiğini, gençlerin ise süslü ve işlemeli kıyafetler giydiğini aktardı. Geleneklerin eğitim ya da makamla değişmediğini vurgulayan Bebek, "Bizde her gelin, okusa da okumasa da hatta başbakan bile olsa 3 eteğini giyer. Bu bizim töremiz, bizim kıymetlimizdir" dedi. Yıllardır el emeğiyle diktiği yöresel kıyafetlerle kültürel mirası gelecek nesillere aktarmaya çalışan Fındık Bebek, ata yadigârı geleneklerin yaşatılmasından duyduğu mutluluğu dile getirdi.