GÜNDEM - 17 Ekim 2025 Cuma 09:58

Gribal hastalıkların ilacı: Soğan kebabı

A
A
A

Gaziantep mutfağında önemli bir yere sahip olan kentin eşsiz lezzetleri arasında yer alan soğan kebabı, besin değerinin yüksek olması nedeniyle vücut direncini artırdığı için sonbahar ve kış aylarında tüketimi artıyor.

Türkiye’nin mutfak kültürüyle öne çıkan şehirlerinden Gaziantep’te özellikle sonbahar aylarında soğan kebabı büyük talep görüyor. Kentte özellikle grip ve nezle gibi rahatsızlıkların yoğun olarak görüldüğü sonbahar ve kış mevsiminde ilgi gören soğan kebabı, "şifa deposu" olarak tüketilen kebaplar arasında yer alıyor. Havaların serinlemesiyle birlikte sezonu açılan soğan kebabı, özellikle mevsimsel geçiş dönemlerinde vatandaşların vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. Soğan ile etin birleştiği soğan kebabı, damak tadını önemseyenlerin de severek tükettiği kebap olarak öne çıkıyor.

Gribal hastalıkların ilacı: Soğan kebabı

Gaziantep’i ziyarete gelen yerli ve yabancı turistlerin de hem gözüne hem de damağına hitap eden soğan kebabı, özel seçilen mor renkli kuru soğanların ikiye bölünüp zırhla kıyma haline getirilen et, kebap şişlerine tek tek diziliyor. Daha sonra pişmesi için ocağa atılan soğan kebabı, piştikten sonra bakır tabakların içine konuluyor ve terlemesi için tekrar ocağa bırakılıyor. Yaklaşık 10 dakika ocakta bekletilen soğan kebabı, nar ekşisi, limon, karabiber ve pul biber ile hazırlanan sos üzerine döküldükten sonra servis ediliyor. Görüntüsü ve lezzetiyle de adından söz ettiren soğan kebabı, genellikle ayranla birlikte tüketiliyor.

Gribal hastalıkların ilacı: Soğan kebabı

Kebap ustası Ahmet Çadır, Gaziantep mutfağında önemli bir yere sahip olan soğan kebabının gribal enfeksiyonlara karşı koruyucu etkisi dolayısıyla mevsim geçişlerinde en çok tercih edilen yemekler arasında yer aldığını söyledi. Mevsim meyve ve sebzeleriyle kebap yapılan Gaziantep’te havaların serinlemesiyle soğan kebabının bu dönemlerde talep gördüğünü belirten Çadır, "Yaz aylarının bitimi, sonbaharın başlamasıyla soğan kebabına talep yoğunlaştı. Sebebi gribal enfeksiyon, nezleye ve gribe iyi geldiği için, birebir antibiyotik ve doğal şifa kaynağı olan soğan kebabını biz Gaziantep’te sürekli tüketiriz. Soğan kebabı kış aylarında en çok talep gören kebaplardandır. Gaziantep’te çok kebap çeşidi var. Mevsimine göre kebaplarımızı değerlendiriyoruz. Sonbaharda ve kışın bolca soğan kebabı tüketiriz. Tüm misafirlerimizi Gaziantep’e bekleriz" dedi.

Gribal hastalıkların ilacı: Soğan kebabı

Demir şişlere, özel seçilen kuru soğan ile zırhla kıyılmış etin saplanmasıyla hazırlanan soğan kebabının tercihe göre şişte veya tepside pişirildiğini bildiren Çadır, "Soğan kebabı için mor soğanın küçük olanlarını seçeriz, soğanı ikiye böleriz ve kıyma ile buluştururuz. Kıymanın yağı ve aromasıyla birlikte pişer. Sofralarımızda misafirlerimize ikram ederiz. Soğan kebabının Gaziantep’te yenilmesini tavsiye ediyoruz. Her soğandan soğan kebabı olmaz. Soğan kebabının soğanı çok küçük, çok ir ve beyaz soğan olmayacak. Soğan kebabı mor soğanla yapılır. Soğanda bol miktarda A, B ve C vitamini var. Soğan zaten doğal antibiyotik. Bunlar birleşince karabiber, biberle çok güzel bir şifa kaynağı oluyor. Soğan kebabının mevsimi sonbaharın sonuna doğru başlar. Kış boyunca Gaziantep’te yapılır. İlkbahara kadar soğan kebabı tercih edilir" diye konuştu. Doğal antibiyotik olduğu için sonbahar ve kış aylarında soğan kebabını bolca tükettiklerini belirten vatandaşlar ise soğan kebabını çok sevdiklerini ve bu mevsimlerde fırsat buldukça soğan kebabını yemeye çalıştıklarını dile getirdiler.

İbrahim Koçyiğit

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Erzurum’da 59 yıldır dinmeyen bir acı Erzurum’da 59 yıl önce 247. Piyade Alayı Koğuşu’nda çıkan yangında şehit olan 65 askerin yürek yakan hikayeleri hala canlılığını koruyor. Erzurum’un Dumlu Yeşildere Garnizonu’nda 1966 yılında meydana gelen ve yıllarca sebebi tam olarak açıklanmayan askerî facia, aradan geçen 59 yılın ardından, yıldönümümde yeniden hatırlandı. 3. Ordu Komutanlığı’na bağlı 51. Tümen, 247. Piyade Alayı’nda yaşanan büyük yangının izleri hala hafızalardan silinemedi. 1966’da meydana gelen olayda, Dumlu’da bulunan askeri birliğin koğuş bölümünde başlayan yangının kısa sürede tüm yapıyı sardığını ve askerler alevlerin arasında kaldığını ifade eden Araştırmacı Taner Özdemir, "Arşivlerde yer alan haberlere göre; yangına Erzurum Belediyesi itfaiye ekipleri, ağır bakım birlikleri ve garnizon görevlileri anında müdahale etti, büyük çaba sonucunda 82 asker alevlerin arasından kurtarılırken, 27 asker de yaralı olarak hastanelere sevk edildi. Yangın, dönemin soğuk hava şartlarının etkisiyle daha da büyümüş; kurtarma çalışmalarında onlarca personel saatlerce görev yapmıştı" dedi. Aileler uzun süre yaralılarla görüştürülmedi Özdemir, dönemin uygulamalarına göre, yangında yaralanan askerlerin sağlık durumları sıkı tedbirler altında yürütüldüğünü anlatarak, "Mareşal Fevzi Çakmak Askeri Hastanesi Başhekimi Dr. Albay İbrahim Arslan, ağır ve hafif yaralı askerlerin durumunun kontrol altında olduğunu açıklamış; ancak güvenlik ve sağlık gerekçeleriyle aileler bir süre boyunca yaralı askerlerle görüştürülmemişti. Bu durum, arşiv manşetlerine "Aileler Endişeli" başlıklarıyla yansımış ve şehirde büyük üzüntü oluşturmuştur" diye konuştu. Üst düzey devlet hareketliliği: Bakan NATO programını erteledi Yangının ardından devletin en üst kademelerinde yoğun bir trafiğin yaşandığını hatırlayan Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Erzurum Şubesi Yönetim Kurulu Taner Özdemir, "Dönemin Milli Savunma Bakanı Ahmet Topaloğlu, olayın ardından NATO Savunma Bakanları Toplantısı’na katılımını erteleyerek Erzurum’a yönelmiş, durumu yerinde incelemişti. Dönemin Başbakanı Süleyman Demirel, gelişmeleri Ankara’dan takip ederken; Genelkurmay Başkanı Orgeneral Cemal Tural olayla ilgili yetkililerden bilgi alırken Erzurum Valisi Ali Akarsu da olayın hemen ardından incelemeler yapmışlardı. O yıllarda yayınlanan ulusal gazete manşetlerine bakınca, 1966’daki facianın toplumsal hafızadaki yeri tazeleniyor. 2018 yılında Erzurum Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde Dumluda bir Şehitlik Anıtı inşa edilerek hem bu yangında hem de yıllar içinde şehit olan askerlerin hatırası ölümsüzleştirildi. Bugün Dumlu Şehitlik Anıtı, bölgenin en önemli askerî hafıza mekânlarından biri olarak ziyaret edilmeye devam ediyor" diye konuştu.
Mersin Kadınlara yönelik EVKA eğitimleri Mersin’de yoğun ilgi gördü Mersin Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanlığı, Mevlana Kadın ve Çocuk Atölyesinden yararlanan kadınların sosyalleşmesi ve farklı alanlarda bilgi edinmesi için 2 gün süren kapsamlı bir eğitim programı düzenledi. Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanlığı bünyesinde hizmet veren Kadın ve Çocuk Atölyelerinde, çocukların sosyal gelişimlerini destekleyici aktivitelerin yanı sıra, anneler için de hem bilgilendirici hem de sosyalleşmelerini sağlayan etkinlikler düzenleniyor. Bu kapsamda Mevlana Kadın ve Çocuk Atölyesinde, ‘Ev Kadınları Ufuk Geliştirme Projesi’ (EVKA) adı altında 2 gün süren kapsamlı bir eğitim programı gerçekleştirildi. Eğitime; atölyeye devam eden kadınların yanı sıra, programdan haberdar olan çok sayıda kişi katıldı. Alanında uzman isimler kadınlarla buluştu Programın ilk gününde Dr. Burcu Şanlı, cinsiyete yönelik şiddetle mücadele ve erken yaşta evlilik hakkında, Gıda Yüksek Mühendisi Derya Delil, gıda israfını önleme konusunda, Uzm. Klinik Psikolog Solin Arap, çocuklarda sağlıklı ilişki kurma üzerine, Opr. Dr. Aslı Bilekdemir ise rahim ağzı kanseri ve HPV’nin önemi hakkında bilgilendirici sunumlar yaptı. 2. günde ise Doç. Dr. Burcu Albay, evlerde bulunan kanserojen maddelerin vücuda etkileri, Prof. Dr. Aziz Karadedekalp, hastalıklarının önlenmesi, Bilişim Uzmanı Serkan Karakaya, e-ticaret ve pazarlama süreçleri, Çevre Mühendisi Arzu Arasakun, atıkların geri dönüşümünün önemi, Sosyolog Jülide Güzel ise otizm farkındalığı üzerine katılımcıları bilgilendirdi. Sağlıktan sosyal hayata, çocuk gelişiminden çevre bilincine kadar birçok konuda uzmanları dinleyen kadınlar, programları memnuniyetle karşıladı. Etkinlikte ayrıca Büyükşehir Belediyesi tarafından kadınlara hijyen kiti hediye edildi. Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanı Şerife Hasoğlu Dokucu’nun da katılım sağladığı programda, konuşmacılara katılım sertifikaları takdim edildi. Büyükşehir Belediyesi, kadınların evden çıkarak birçok konuda gelişmesi ve güçlenmesi için programlar ve iş birliklerine devam edecek. "Kadınlarımızın sosyalleşmesini ve bilgilenmelerini sağladık" Mevlana Kadın ve Çocuk Atölyesi Sorumlusu Sonay Berber, çocuklar için olduğu kadar annelere yönelik de birçok program düzenlendiğini anlatarak, "Paydaşlarımızla işbirliği yaparak çeşitli eğitimler, atölyeler düzenliyoruz. Atölyede; alanında uzman kişiler gelerek kadınlarımızın hem evden dışarı çıkmasını hem atölyede sosyalleşmesini hem de yeni bilgiler öğrenmesini sağladı. Çocuklarımız dışarıda öğretmenlerimiz aracılığıyla etkinlikler yaparken, kadınlarda içeride sosyalleşme ve gelişme fırsatı bulabildi" dedi. Programa katılan kadınlar, eğitimlerin kendilerini birçok konuda bilinçlendirdiğini belirterek Büyükşehir Belediyesine teşekkür etti.