Giresun Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Türkmen, "Giresun’da yılda yaklaşık 200 bin ton çöpe giden fındık zurufunun solucan gübresine katılmasıyla hem ürünü arttıracağı gibi hem de çevreci bir bitki besleme maddesi olacaktır" dedi.
Giresun Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Türkmen, fındık zurufunun tarımda kullanılması ve bu şekilde ekonomiye kazandırılmasının son derece önemli olduğunu söyledi. Prof. Dr. Türkmen yaptığı açıklamada, "Bölgemizde bir fındık sezonu daha bitti ve bugün yollarda, köylerde yığınla gördüğümüz fındık zurufu değersiz bir çöpmüş gibi çevreyi kirletecek şekilde bırakılmıştır. Oysa fındık zurufu tarımda kullanılması ve bu şekilde ekonomiye kazandırılması önemlidir. Kısaca bir hesap yapacak olursak bölgemizdeki fındık üretimi ortalama 500 bin ton civarındadır bu üretimden yaklaşık olarak 200 bin ton zuruf elde edilmektedir. Elde edilen bu 200 bin ton zuruf her yıl zayi olmaktadır. Halbuki bu ürün tarımda kullanılması ve bu şekilde ekonomiye kazandırılması son derece önem arz etmektedir. Son zamanlarda siyah altın olarak bilinen ürün artırıcı ve diğer pek çok faydası olduğu bilinen solucan gübresi ilk akla gelen değerlendirme yöntemlerinden olabilir. Bu amaçla pek çok faydası olduğu bilinen solucanlara verilen mamaya yeşil aksam olarak katılım değerlendirilmesi çevre sağlığı ve benzeri pek çok açıdan önem arz etmektedir. Eğer bu zuruf solucan mamasına yüzde 20 oranında katılırsa yani yüzde 80 hayvan gübresi ve yüzde 20 fındık zurufu yaklaşık olarak bir milyon ton solucan gübresi üretilmektedir. Bir milyon ton solucan gübresi de ortalama kilogramı 2 TL’den 2 milyar TL gibi önemli bir miktara tekabül etmektedir ki bu tarz zayi olan fındık zurufu ekonomiye kazandırılması anlamına gelmektedir. Kısacası 200 bin ton fındık zurufundan bir milyon ton solucan gübresi üretilir ve 2 milyar TL kazanabiliriz" ifadelerini kaydetti.
"Solucan gübresi için yosun çiftlikleri kurulabilir"
Fındık zurufu gibi deniz yosununun da ekonomiye kazandırılması gerektiğini anlatan Prof. Dr. Türkmen, "Diğer taraftan deniz yosunları ile solucan gübresinin zenginleştirilmesi de yine aynı şekilde önem arz etmektedir. Bu şekilde her yıl sahillerimize vuran milyonlarca ton yosun da değerlendirilerek ekonomiye girdi olacaktır. Dahası bu durum yosun çiftliklerinin kurulmasını teşvik edecek ve yoksun çiftliklerinin yanında ekonomik değeri yüksek diğer bir ürün olmuş olan midye ve istiridye polikültür olarak yetiştirilecektir. Yosun midye ve istiridye yetiştiriciliğine diğer bir önemli etkisi de denizin temizlenmesi olacaktır. Çok iyi bilinmektedir ki canlılar suyu filtre ederek beslendikleri için bulundukları ortamı temizlemektedir. Karadeniz’in kirlilik durumu göz önüne alındığında bunun ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anlaşılmaktadır. Daha da önemlisi mineral madde yönünden son derece zengin olan yosun ve fındık zurufunun solucan gübresine katılması hem ürünü arttıracağı gibi hem de çevreci bir bitki besleme maddesi olacaktır. Sağlıklı bir çevrede insan için bu uygulamalar son derece önemlidir" dedi
